TEMEL KLİNİK BİLGİSİ Dersi AT KLİNİĞİ soru cevapları:

Toplam 66 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: At hangi familyaya ait hayvanlardır?


CEVAP: At, yük çekme, binme, taşıma gibi hizmetleri de verebilen tek tırnaklılar familyasından (Equidae) olan hayvanlardır.

#2

SORU: Yük taşıyan ya da araba çeken ata ne ad verilir?


CEVAP: Beygir

#3

SORU: Atın dişisine ne ad verilir?


CEVAP: Kısrak

#4

SORU: Atın erkeğine ne ad verilir?


CEVAP: Aygır

#5

SORU: Atın barındırıldığı yere ne ad verilir?


CEVAP: Tavla

#6

SORU: Tavlada neler bulunmalıdır?


CEVAP: Her tavlada en az iki su kovası ve bir yemlik bulunmalıdır.

#7

SORU: Tavlalarda ot sepeti veya ot rafları hangi durumlarda kullanılmalıdır?


CEVAP: Tavlalarda ot sepeti veya ot raflarının olması atın sürekli yemesine ve ortamdaki toz miktarının artmasına sebep olacağından klinik uygulama yapılan ortamlarda tercih edilmemesine karşın boyun problemi olan atlar yerden yiyemeyeceği için bu durumlarda kullanılmalıdır.

#8

SORU: Yemlerle ilgili nelere dikkat edilmelidir?


CEVAP: Dikkat edilmesi gerekli olan bir konu da yemlerin, özellikle tahılların bulundurulduğu yerin kilitli tutulmasıdır. At bir şekilde fazla miktarda tahıl yer ise bu endotoksemi ve sonrasında ölüme neden olur. Yemlerin kemirgenlerden ve küflenmekten korunması gerekir. Küflü yem yenilmesi ölümle sonlanabilen nörolojik bozukluklara yol açabilir.

#9

SORU: Endotoksemi ne demektir?


CEVAP: Bakterilerin parçalanması ile kana endotoksinlerin geçmesi durumudur, bu septik şok a yola açabilir.

#10

SORU: Laminitis ne demektir?


CEVAP: Arpalama ya da furbür. Yem dengesi bozukluğu ile ortaya çıkan topallık ile kendini gösteren bir problemdir.

#11

SORU: Otlar ve samanlar nasıl depolanmalıdır?


CEVAP: Otlar ve samanlar oluşturdukları aşırı toz yüzünden solunum sistemi rahatsızlıklarına yol açabildikleri gibi yangına da neden olabilirler. Bu nedenle ayrı depolanmalıdırlar.

#12

SORU: Tavlada altlık olarak hangi malzemeler kullanılmalıdır?


CEVAP: Tavlada genellikle altlık malzemesi olarak sap, odun talaşı nadiren de kağıt kırpıntısı kullanılır. Siyah ceviz ağacı talaşı laminitise yol açacağından kullanılmamalıdır. Kağıt kırpıntısı ortamdaki toz miktarını artırmayacağından klinikte solunum yolu rahatsızlığı için gelen atların tavlasının altlığında kullanılabilir.

#13

SORU: Tavlalar nasıl temizlenmelidir?


CEVAP: Tavlalar dışkı ve idrar uzaklaştırılarak günlük olarak temizlenir. Ortamda amonyak miktarı artarsa solunum sistemi rahatsızlıkları daha sık ve kolay şekillenir.

#14

SORU: Tavlalarda hijyene dikkat edilmesi neden önemlidir?


CEVAP: Tavlalarda hijyene dikkat edilerek hastalıkların yayılması en az düzeye indirileceği gibi barsak parazitlerinin ve pirenin de yayılması engellenmiş olur.

#15

SORU: Kliniklerde bulunan tavlalarda neler olmalıdır?


CEVAP: Kliniklerde bulunan tavlalarda yeterli ışık kaynağı, oksijen sistemi ve duvarlarında yastıklar bulundurulmalıdır. Ayrıca 2 tonluk bir vinç de gerektiğinde atı taşıyabilmek için yer almalıdır. Farklı atlar tavlaya alınmadan önce tavlanın dezenfeksiyonu yapılmalıdır. Sıvı sağaltımı uygulanan tavlalarda tavandan hareketli, en az 10 20 litre sıvı taşıyabilecek askı sistemleri bulunmalıdır. At kliniklerinde rektal muayene yapabilmek ve teşhis amacıyla kullanmak üzere travay bulunmalıdır.

#16

SORU: Bir klinikte atları muayene edebilmek için kurulu olan ünitenin adı nedir?


CEVAP: Travay

#17

SORU: Kliniklerde travay nasıl kurulmalıdır?


CEVAP: Travay kaygan olmayan ve dezenfeksiyonu kolay olan bir zeminde kurulmalıdır. Travayın kenarları gerektiğinde yükseltilebilir ve açılabilir olmalıdır.

#18

SORU: Bulaşıcı hastalıklar atlara nasıl bulaşır?


CEVAP: Bulaşıcı hastalıklar atlar arasında, dışkıyla temas, solunum yolu veya ortak kul lanılan malzemelere (örneğin yem, su kovası vb.) temas etmek suretiyle bulaşır.

#19

SORU: Klinikte bulaşıcı hastalık taşıyan bir atın diğer atlara hastalığı bulaştırmaması için yapılması gerekenler nelerdir?


CEVAP: Klinikte bulaşıcı hastalık taşıyan bir atın hastalığı diğer atlara da geçebilir. Bu nedenle hasta atın izolasyon tavlasına alınması gerekir. Kan, burun ve dışkı örneklerinden yapılan incelemeler ile hastalık etkenlerinin varlığı ortaya konur. Özellikle aniden nörolojik belirtiler gösteren bir at hemen izolasyon tavlasına konulmalı ve alınan örneklerin sonucuna kadar da bekletilmelidir.

#20

SORU: Atlarda en sık görülen bulaşıcı hastalıklar nelerdir?


CEVAP: Gastrointestinal - Salmonellozis - Rotavirus - Cryptosporidia Solunum yoluyla - Streptococcus equi - Equine inşuenza - Equine herpesvirus (EHV-1 ve EHV-4) - Equine viral arteritis Nörolojik - Equine herpesvirus (EHV-1) Repredüksiyon/Abort - Equine herpesvirus - Equine viral arteritis - Leptospirozis - Contagious equine metritis Dermatoloji - Dermatophytosis (ringworm) - Dermatophilus Kan - Equine infectious anemia

#21

SORU: Ata yaklaşırken nelere dikkat edilmelidir?


CEVAP: Ata yaklaşacak olan kişi ilk önce yaklaşacağı atın karakteri hakkında yeteri kadar bilgi almalıdır. Genelde uysal bir hayvan olan ata yaklaşırken önden ve hayvanın görebileceği şekilde yaklaşılmalıdır. Yaklaşırken atın sahibinin atına her gün hitap ettiği kelimeleri atın duyabileceği şekilde söylemelidir. Yaklaşıldıktan sonra mutlaka ata elle temas etmeli ve yumuşak bir ses tonu ile konuşurken de atı mutlaka hafifçe okşamalıdır. Yanında kalındığı sürede okşamaya devam etmesi, sonra yine okşayarak uzaklaşması uygun olur. Atların bazıları aşırı derecede huysuzdur, bakıcıları dahi yaklaşmakta zorlanır. Yaklaşana ısırma, tekme atma, şaha kalkma gibi savunma reaksiyonları sergilerler. Böyle hayvanlara yaklaşırken dikkatli olunmalı ve önlem alınmalıdır.

#22

SORU: At muayene edilirken nelere dikkat edilmelidir?


CEVAP: Muayene ortamı sessiz ve sakin olmalıdır. Muayene sırasında ani gelişen aşırı hareketlenmeler sonucu hayvan kendisini ve etrafındakileri yaralayabilir, zarar verebilir. İnsanların sürekli hareket halinde olduğu, atın diğer hayvanlarla göz temasının olduğu bir ortam muayene için uygun bir ortam değildir.

#23

SORU: Atlarda sancı belirtileri nelerdir?


CEVAP: Normalden fazla yere yatıp kalkmak, sık sık idrar yapma pozisyonu almak, karnına doğru bakmak, üst dudağını kıvırmak, eşelenmek, ayağı ile karnına vurmak ve yuvarlanmak.

#24

SORU: Kliniğe gelen bir ata müdahale süreci nasıldır?


CEVAP: Kliniğe gelen bir at ilk önce, attan 2 3 m uzaklıktaki bir mesafeden, etrafında dolaşılarak gözlemlenir. Özellikle önemli olan nokta atın davranışıdır. Çoğu zaman atın sağlık durumu davranışlarına yansır. Örneğin sancı davranışları gözlendiğinde hekim hemen bilgilendirilmelidir. Genel bakışta önemli olan nokta, atın sinirsel durumuyla birlikte vücudunda bir asimetri, şişkinlik veya başka bir anormallik olup olmadığının belirlenmesidir. Uyarımlara karşı hazır ve tepkilimi olduğu gözlemlenmelidir. Kliniğe gelen atlar hem kliniğe ilk geldiklerinde hem de klinikte tutuldukları sürece tekniker tarafından gözlenmeli, davranışlarının yanında yerel kıl dökülmeleri, sürtünmeye bağlı tahriş, yara izleri gibi bulgular kayıt edilmeli ve hekim bilgilendirilmelidir.

#25

SORU: At başından nasıl muayene edilir?


CEVAP: Atın başına bakıldığında ilk önce burun delikleri gözlenir. Burun delikleri arasında asimetri, akıntı olup olmadığına dikkat edilmelidir. Ayrıca burundan gelen hava koklanarak anormal bir koku olup olmadığı kontrol edilir. Daha sonra kesici ön dişlere bakılarak bir pozisyon bozukluğu olup olmadığı belirlenir. Dişlerde aşınma, alt çene dişlerinin dil tarafında ve üst çene dişlerinin de dudak tarafındaki çiğneme yüzeylerinde ilerlemiş bir keskinleşme durumunun olup olmadığına dikkat etmelidir. Keskin kenarlı dişler birçok soruna yol açar. Çünkü bunlar at yemini ısırırken ağız mukozasında yırtılmalara yol açabilir.

#26

SORU: Atın gözleri muayene edilirken nelere dikkat edilmelidir?


CEVAP: Gözlere bakıldığında bir akıntı bulunup bulunmadığına dikkat edilmelidir. Hayvanın tehditkâr uyarılara olan reaksiyonu ve bilinç durumu belirlenmelidir. Atın reaksiyonunu ve sinirsel durumunu belirlemek için avuç içini gözün önünde hareket ettirmek yeterlidir.

#27

SORU: Atın boynu muayene edilirken nelere dikkat edilmelidir?


CEVAP: Atın boynunun duruşu ve görünümü önemlidir. Yanlara yapılan hareketin sınırı, boynun fleksiyon derecesi ve bu sırada herhangi bir ağrı olup olmadığına dikkat edilmelidir. Boynun her iki tarafındaki venalarda de bir genişleme, bir büyüme olup olmadığı incelenmelidir. Venalar da şişkinlik çok sayıda damar içi enjeksiyon yapılan yarış atlarında sık görülen bir durumdur.

#28

SORU: Atlar belirli bir mesafeden izlenirken nelere dikkat edilmelidir?


CEVAP: At belirli bir mesafeden izlenirken göğüs ve karın (abdomen) hareketleri de gözlenmelidir. Solunum yolu hastalığı bulunmayan at dinlenme halinde sınırlı göğüs duvarı hareketiyle yavaş bir solunum (8-16 solunum/dakika) sergiler. Nefes alma (inspirasyon) ve nefes verme (ekspirasyon) sürelerinde uzamaların olup olmadığı gözlenmeli, varsa hekim bilgilendirilmelidir. Karın bölgesinde bir gerginlik gözlenir veya elle hissedilir ise yine hekimin bilgilendirilmesi gereklidir. Aygır, beygir ve kısrakların genital bölgeleri, herhangi bir akıntı olup olmadığı yönünden gözlenmelidir. Akıntı bir hastalığın belirtisi olabilir. Eğer vulvadan gelen bir akıntı veya arka ayakların etrafında bir kızarıklık varsa, dışkısında ve idrarında kanın görülmesi durumunda hekime haber verilir.

#29

SORU: Atlarda ayak ve tırnak bakımı nasıl yapılır?


CEVAP: Sağlıklı bir ayak için tırnağın günlük olarak temizlenmesi ve bakımının yapılması gereklidir. Ayak usulüne uygun bir şekilde kaldırıldıktan sonra tırnak reneti ve fırça ile günlük olarak temizlenmelidir. Aynı zamanda tırnakta ve çatalda bir anormallik olup olmadığı temizleme sırasında gözlenmelidir. Tırnak uzadıkça nal gevşeyebilir hatta düşebilir tırnak duvarı zarar görebilir. Bu durum topallığa yol açar. Tırnak her ay bir tayda 16 mm, bir yıllık atta 13 mm, ve yetişkin bir atta 6 ila 9 mm arasında uzar. Tırnak her 6 ila 9 haftada bir kesilip düzeltilmelidir. Atın tırnağında nal var ise bu nal her 6 haftada bir değiştirilmelidir.

#30

SORU: Atlarda nal ne için kullanılır?


CEVAP: Nal bir ata ayağını sert yüzeyden korumak için, tırnak bozukluklarını gidermek için, yürüyüşü düzeltmek için ve kaymayı engellemek için kullanılır.

#31

SORU: Nal çıkarılırken nelere dikkat edilmesi gerekir?


CEVAP: Tırnağın radyolojik incelemesinin yapılabilmesi için veya hekimin ayağı muayene edebilmesi için nalın çıkarılması gerekir. Bu çıkartma işlemi bir kerpeten ile mıhların dikkatlice çıkarılması ile yapılır. Tırnağın fazla nemli veya kuru olup olmadığına bakılmalıdır. Fazla nem tırnağın çürümesine, fazla kuru olması da tırnakta çatlamaya neden olur.

#32

SORU: Atın ayaklarına bakılırken nelere dikkat etmek gerekir?


CEVAP: Ayaklar özellikle herhangi bir şişkinlik olup olmadığı yönünden incelenmelidir. Bir bacağa bakarken diğer bacak ile karşılaştırmak önemlidir. Ayaklarda dikkat edilmesi gereken bir nokta da tırnak duvarında ve koroner bandın etrafında bir ısı artışının ve herhangi bir ağrının olup olmadığının muayene edilmesidir.

#33

SORU: Koroner bant nedir?


CEVAP: Tırnakla derinin birleştiği bölge.

#34

SORU: Lonj yapmak ne demektir?


CEVAP: Atı küçük bir daire içinde bir ip ve kamçı yardımıyla döndürmek.

#35

SORU: Atın ağzının açılması sırasında neler yapılmalıdır?


CEVAP: Atın ağzı başparmak ön ve yan dişlerin arasından sokulur ve sert damağa bastırılarak, atın ağzını açması sağlanır. Dil ağzın diğer tarafına dişlerin arasındaki alandan sokulan elin arka kısmı ile geriye itilir. Bu şekilde at sizin elinizi çiğnemeden önce kendi dilini ısırmak zorunda bırakılır.

#36

SORU: Padan nedir ve ne işe yarar?


CEVAP: Atların ağızlarını açık tutabilmek için geliştirilmiş, sabit, vidalı yada yaylı aletlere padan adı verilir. Çeşitli padanlar mevcut olmakla birlikte, günümüzde uygulaması kolay olan ve birçok at tarafından sorunsuz kabul edilebilen “Swale’s” padanı tercih edilmektedir. Bunun dışında, “Hausmann”, Schulze’s, Berlin, “Günter’s” adlı padanlar da mevcuttur.

#37

SORU: Atın zapt edilmesinde dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?


CEVAP: At kliniklerinde atın zapt edilmesi için kullanılan birçok yöntem vardır. Atlar ilaçlarla veya fiziksel yöntemlerle zapt edilebilir. Ancak ilk önce ata yaklaşan kişinin kendine olan güveni tam olmalıdır, çünkü atlar yaklaşanın gerginliğini ve ruh halini hisseder. Bir olumsuzluk hissettikleri anda da zapt edilmeleri çok güçleşir. Eğitimli atlara yaklaşırken sol taraf tercih edilmelidir. Bir atla çalışılırken mutlaka başlık ve yular kullanılmalıdır. Atı tutan kişi ata bağlı olan ipi, kayışı hiçbir zaman bileğine, koluna sarmamalıdır. Bazı atlar bağlanmaya alışık değildir ve bu nedenle reaksiyon gösterirler. Bu nedenle atı bağlamak isteyen kişi atın bağlanmaya alışık olup olmadığını öğrenmelidir. At aniden çözmek gerekebileceği için her zaman pamuktan yapılma bir urganla bağlanmalı kesinlikle zincir ile bağlanmamalıdır. Klinik işlemler sırasında atı bağlamak tercih edilmemeli, at tutulmalıdır. Hekim enjeksiyon yaparken atın dönmesini engelleyip iğneyi rahat batırabilmek için uygulanan en basit zapt etme şekli, boyun derisinin kavranıp bükülmesi ve bir kulağın kıvrılmasıdır. Aşırı derece huysuz olan hayvanlara yavaşa uygulanır. Yavaşa, bir ağaç sapın ucuna geçirilmiş halka şeklinde kalınca bir ipten ibarettir. Halkanın daraltılıp gevşetilmesi ile hayvan çok veya az ağrı duyar ve ağrıdan dolayı hareket etmek istemez ve uysal davranır.

#38

SORU: Yavaşa ne zaman ve nasıl uygulanır?


CEVAP: Birçok at sahibi yavaşanın atına uygulanmasından hoşlanmaz, onun için zorunlu olmadıkça kullanılmamalıdır. Yavaşa uygulandıktan sonra, yavaşanın ipi birkaç kez kıvrılır. Yavaşa uygulayan kişi atın yan tarafında omuz hizasında durmalıdır, hiçbir zaman atın ön tarafında durmamalıdır. Yavaşa genelde rektal muayene, burun sondası uygulanması sırasında veya bir yaraya dikiş atılırken uygulanmalıdır. Bütün bu işlemler sırasında atı zapt eden kişi atın yan tarafında ve omuz seviyesine yakın durmalıdır.

#39

SORU: Atların kişilere vurmaya çalıştığı zamanlarda hangi teknikler kullanılabilir?


CEVAP: Bazı durumlarda, örneğin yavaşa veya burun sondası uygularken at vurmaya çalışır. Böyle atlara boyun çevresine sarılmış mendil gibi aşağı doğru sarkan at battaniyesi uygulanmalıdır. Bu, aynı zamanda atı sakinleştirmekle kalmaz, hem atın kendisine hem de atı tutan kişiye zarar vermesini engeller. Diğer bir kullanışlı teknik ise “tek taraftan bağlama” tekniğidir. Bu tekniği uygulayanın “barina düğümü” (barço bağı) nı bilmesi gerekir. Bu tip düğümde ip sıyrılıp kurtulmaz. Bu şekilde travayın olmadığı yerde hekimin ata rektal muayene yapabilmesi veya ayakta kastrasyon gerçekleştirmesi mümkün olur. Muayene eden hekimin korunması için rektal muayene sırasında atın arkasına bir kaç sıra balya konur.

#40

SORU: Atların zapt edilmesi için kullanılabilecek yöntemlerden olan aygır zincirinin burnun üstüne uygulanması sırasında nelere dikkat edilmelidir?


CEVAP: Zapt etmek için kullanılan diğer basit yöntemler, iğneye reaksiyon gösteren atın gözünün kapanması ve aygır zincirinin burnun üstüne uygulanmasıdır Bu son teknikte fazla kuvvet uygulanmamasına dikkat edilmelidir, bunun yerine ani sert çekişler uygulanmalıdır. Yavaşaya reaksiyon gösteren atlara alternatif olarak kullanılan aygır zinciri üst dudağın altına yerleştirilir Zincir alt dudağın altından geçtikten sonra başlık koşum takımındaki “D” halkasının içinden geçirilir ve baştaki koşum takımının sağ tarafına bağlanır. Bu yöntem genellikle genç yarış atlarının ve aygırların zapt edilmesinde uygulanır.

#41

SORU: Atların zapt edilmesi için kullanılabilecek yöntemlerden olan şeytan kösteği nedir ve nasıl uygulanır?


CEVAP: Atın hareketini kısıtlamak için; şeytan kösteği uygulanabilir, ön veya arka bacaklardan biri platlonj ya da urgan ipi ile kaldırılabilir veya at travaya çekilebilir. At travaya sokulurken geri geri itilerek sokulur.

#42

SORU: Atlara ilaç uygulama yolları nelerdir?


CEVAP: Atlara farklı yapıdaki ilaçlar farklı yollarla uygulanır. Uygulama yolları; ağız yolu ile (oral), kas veya damar içi (parenteral) ve yüzeye (topikal) uygulama şeklinde sıralanır.

#43

SORU: Atlara ağız yoluyla ilaç verilirken dikkat eidlmesi gerekenler nelerdir?


CEVAP: Ağız yolu ile ilaç uygulanması en kolay ve acısız yöntemdir. Bu yolla verilen ilaçların tatı yüzünden at tarafından alındiğından emin olmak gerekir. Bir çok at suyuna ve yemine katılan maddelerden dolayı yemini yemek ve suyunu içmek istemez. Oral yolla anihelmentikler, antienşamatuar, elektrolitler, vitaminler, antibiyotikler gibi birçok ilaç verilebilir. Fakat bunların hepsi mide ve barsaklarda tam olarak emilmeyebilir bu durumda parenteral yol tercih edilmelidir. Günümüzde atlara macun formundaki ilaçlar dişler arasından tek kullanımlık plastik enjektörler ile verilmektedir. Bu enjektörlerin üzerinde atın kilosuna göre ata verilecek miktar işaretlenmiştir. Ağız yolu ile ilaç verilirken ilacın ağızda akmaması, düşmemesi için biraz yukarıda tutulması gerekir. Yalnız ilacın atın soluk borusundan akciğerlerine kaçmaması için atın kafasının çok yukarıda olmamasına dikkat etmek gerekir. Macun şeklinde hazırlanmış olan ilaçların uygulanması ile bu durumun gelişmesi engellenmiş olur.

#44

SORU: Atlara sonda ile ilaç verilmesi nasıl uygulanmalıdır?


CEVAP: Sıvıların veya besin maddelerinin ata verilmesinde ağız yolundan daha etkili olan yöntem direkt mideye sonda ile verilmesidir. Atlarda sonda olarak 1 cm. çapında, 1.8-2.0 m boyunda plastikten yapılmış “burun-meri” sondası kullanılır. Sondalama eylemine başlamadan önce hayvanın burun ucuna yavaşa takılarak hayvan zapt edilir. Bu yeterli gelmez ise atın sakinleştirici ilaçların kullanılmasıyla sakinleştirilmesi gerekir. Sonra sondanın ucu ıslatılır veya suda eriyen jeller ile kayganlaştırılır. Sol elin baş ve işaret parmaklarıyla burun deliklerinden biri açılır, diğer elle sondanın kayganlaştırılmış ucu açılmış burun deliğinden hafifçe aşağıya doğru bastırılarak içeri sokulur ve ileri itilir. Sonda 25-30 cm sonra yutak bölgesine ulaşır. Bu bölgeyi geçerken hayvanın yuttunması izlenir, yutkunmadan sonra yemek borusuna geçilmiş olur. Hayvan yutkunmazsa sonda ileri geri ileri hareketle veya boğazına masajla yutkunması sağlanır aksi taktirde sonda yemek borusu yerine soluk borusu içine girebilir. Soluk borusuna girildiğinde hayvan öksürmeye başlar. Soluk borusu içinde sonda yemek borusu içinden daha rahat ve hızlı hareket eder. Yemek borusu içindeyken biraz daha zor ilerler ve atın boynunun yan tarafından bakıldığında sondanın ilerleyişi görülebilir veya elle hissedilebilir. Tekrar emin olmak için sondanın dışarıdaki ucuna içi su dolu bir huni takılır. Huni içinde ritmik hava kabarcıkları var ise sonda ciğerlerde dir. Sondanın çıkarılıp atın tekrar sondalanması gerekir. Sondalama nın en sık karşılaşılan komplikasyonu burun kanamasıdır. Bu durumda panik olunmadan bir kagıt havlu buruna kapatılarak 10-20 dakika beklemek yeterli olacaktır.

#45

SORU: Parenteral ilaç uygulaması nasıl yapılır?


CEVAP: Parenteral ilaç uygulam yöntemleri ise deri içi, deri altı, kas içi ve damar içi enjeksiyon uygulamalardır. Bu uygulamaları yapmadan önce derinin %70 lik bir alkol ile silinmesi ve alkolün kurumasının beklenmesi gerekir. Damar içi uygulamalar genellikle boynun iki tarafında uzanan venaların içine yapılır. Kas içi uygulamalar ise gluteal kaslara, semimembranous kaslara, boyun kaslarına, göğüs ve pektoral kaslara uygulanır.

#46

SORU: Kas içi enjeksiyon uygulamaları sırasında nelere dikkat etmek gerekir?


CEVAP: Kas içi enjeksiyon uygulamaları sırasında güvenlik önlemi almak çok önemlidir. At enjeksiyon uygulayan kişiyi yaralayabilir. Deriye iğne batırılmadan önce iğne enjektörden ayrılmalıdır. Bu şekilde iğne batırıldığında at ilk anda reaksiyon gösterirse iğne atın üzerinde kalır sonra şırınga batmış iğneye takılarak enjeksiyon gerçekleştirilir. Kas içi uygulamalar sırasında bir noktaya 10-15 ml den fazla miktarda verilmemelidir. Verilmesi gereken miktar fazla ise bölünmeli ve enjeksiyon farklı bölgelerden uygulanmalıdır. Her uygulama yeni bir enjektör ile yapılmalıdır. Her zaman kullanılan enjektörlerin iğneleri şırınga kısmından ayrılmalı ve ayrı olarak atık ünitelerine atılmalıdır.

#47

SORU:

Laminitis nedir?


CEVAP:

Laminitis, yem dengesi bozukluğu ile ortaya çıkan topallık ile kendini gösteren bir problemdir.


#48

SORU:

Endotoksemi nedir?


CEVAP:

Endotoksemi, bakterilerin parçalanması ile kana endotoksinlerin geçmesi
durumudur, bu septik şoka yola açabilir.


#49

SORU:

Bulaşıcı hastalıklar atlar arasında nasıl bulaşır?


CEVAP:

Bulaşıcı hastalıklar atlar arasında, dışkıyla temas, solunum yolu veya ortak kullanılan malzemelere (örneğin yem, su kovası vb.) temas etmek suretiyle bulaşır. Klinikte bulaşıcı hastalık taşıyan bir atın hastalığı diğer atlara da geçebilir.


#50

SORU:

Klinikte bulaşıcı hastalık taşıyan bir atın hastalığının diğer atlara geçmesini önlemek için ne yapılması gerekir?


CEVAP:

Klinikte bulaşıcı hastalık taşıyan bir atın hastalığı diğer atlara da geçebilir. Bu nedenle hasta atın izolasyon tavlasına alınması gerekir. Kan, burun ve dışkı örneklerinden yapılan incelemeler ile hastalık etkenlerinin varlığı ortaya konur. Özellikle aniden nörolojik belirtiler gösteren bir at hemen izolasyon tavlasına konulmalı ve alınan örneklerin sonucuna kadar da bekletilmelidir. Çamaşır suyu en kolay bulunan dezenfektan malzemesidir. Bir litre suya bir fincan çamaşır suyu eklenerek (%5 lik) hazırlanabilir. Hastanelerde kullanılan fenol bileşikleri hem rotavirus hem de salmonella organizmalarına karşı etkilidirler. El dezenfeksiyonu amacıyla da genelde iyot ve alkol içeren ürünler kullanılmaktadır.


#51

SORU:

Ata yaklaşacak olan kişi nasıl bir yaklaşım izlemelidir?


CEVAP:

Ata yaklaşacak olan kişi ilk önce yaklaşacağı atın karakteri hakkında yeteri kadar bilgi almalıdır. Genelde uysal bir hayvan olan ata yaklaşırken önden ve hayvanın görebileceği şekilde yaklaşılmalıdır. Yaklaşırken atın sahibinin atına her gün hitap ettiği kelimeleri atın duyabileceği şekilde söylemelidir. Yaklaşıldıktan sonra mutlaka ata elle temas etmeli ve yumuşak bir ses tonu ile konuşurken de atı mutlaka hafifçe okşamalıdır. Yanında kalındığı sürede okşamaya devam etmesi, sonra yine okşayarak uzaklaşması uygun olur. Atların bazıları aşırı derecede huysuzdur, bakıcıları dahi yaklaşmakta zorlanır. Yaklaşana ısırma, tekme atma, şaha kalkma gibi savunma reaksiyonları sergilerler. Böyle hayvanlara yaklaşırken dikkatli olunmalı ve önlem alınmalıdır.


#52

SORU:

Atlardaki sansı belirtileri nelerdir?


CEVAP:

Atlardaki sansı belirtileri, normalden fazla yere yatıp kalkmak, sık sık idrar yapma pozisyonu almak, karnına doğru bakmak, üst dudağını kıvırmak, eşelenmek, ayağı ile karnına vurmak ve yuvarlanmaktır.


#53

SORU:

At kliniğinde muayeneye hazırlık nasıl yapılır?


CEVAP:

Hekim fiziksel muayeneye gelmeden önce hem ortam hem de at tekniker tarafından muayeneye hazırlanmalıdır. Muayene ortamı sessiz ve sakin olmalıdır. Muayene sırasında ani gelişen aşırı hareketlenmeler sonucu hayvan kendisini ve etrafındakileri yaralayabilir, zarar verebilir. İnsanların sürekli hareket halinde olduğu, atın diğer hayvanlarla göz temasının olduğu bir ortam muayene için uygun bir ortam değildir. Ancak, bazı atlar örneğin, yeni doğmuş tayı olan kısraklar tayları ile birlikte, sadece
sahibinin dokunmasına izin veren atlar sahipleri ile birlikte aynı ortamda tutulmalarına izin verilerek muayene edilirler. Hekim muayeneye başlamadan önce tekniker atın yaşı, cinsiyeti, ırkı (signalment) ve kullanım amacı hakkında bilgi sahibi olmalıdır. Bununla birlikte kısa bir genel durum (kalp atımı, solunum sayısı, rektal ısı, nabzın durumu, müköz membranların rengi ve kapillar dolum zamanı) bilgisi edinmelidir. İlk önce at sahibinin adı ve iletişim bilgileri olmak üzere edindiği diğer bütün bilgileri hekimin kullanacağı muayene formuna kayıt etmelidir.


#54

SORU:

Atın baş incelemesi yapılırken hangi kriterlere dikkat edilir?


CEVAP:

Atın başına bakıldığında ilk önce burun delikleri gözlenir. Burun delikleri arasında asimetri, akıntı olup olmadığına dikkat edilmelidir. Ayrıca burundan gelen hava koklanarak anormal bir koku olup olmadığı kontrol edilir. Daha sonra kesici ön dişlere bakılarak bir pozisyon bozukluğu olup olmadığı belirlenir. Dişlerde aşınma, alt çene dişlerinin dil tarafında ve üst çene dişlerinin de dudak tarafındaki çiğneme yüzeylerinde ilerlemiş bir keskinleşme durumunun olup olmadığına dikkat etmelidir. Keskin kenarlı dişler birçok soruna yol açar. Çünkü bunlar at yemini ısırırken ağız mukozasında yırtılmalara yol açabilir.


#55

SORU:

Atın boynunun duruşu ve görünümü incelenirken neye dikkat edilmelidir?


CEVAP:

Atın boynunun duruşu ve görünümü önemlidir. Yanlara yapılan hareketin
sınırı, boynun fleksiyon derecesi ve bu sırada herhangi bir ağrı olup olmadığına dikkat edilmelidir. Boynun her iki tarafındaki venalarda de bir genişleme, bir büyüme olup olmadığı incelenmelidir. Venalar da şişkinlik çok sayıda damar içi enjeksiyon yapılan yarış atlarında sık görülen bir durumdur.


#56

SORU:

Solunum yolu hastalığı bulunmayan atın dinlenme halinde solunum sayısı kaç olmalıdır?


CEVAP:

Solunum yolu hastalığı bulunmayan at dinlenme halinde sınırlı göğüs duvarı hareketiyle yavaş bir solunum (8-16 solunum/dakika) sergiler. 


#57

SORU:

Atlarda tırnak bakımı nasıl gerçekleştirilir?


CEVAP:

Sağlıklı bir ayak için tırnağın günlük olarak temizlenmesi ve bakımının yapılması gereklidir. Ayak usulüne uygun bir şekilde kaldırıldıktan sonra tırnak reneti ve fırça ile günlük olarak temizlenmelidir. Aynı zamanda tırnakta ve çatalda bir anormallik olup olmadığı temizleme sırasında gözlenmelidir.  Tırnak her 6 ila 9 haftada bir kesilip düzeltilmelidir. Atın
tırnağında nal var ise bu nal her 6 haftada bir değiştirilmelidir. Nal bir ata ayağını sert yüzeyden korumak için, tırnak bozukluklarını gidermek için, yürüyüşü düzeltmek için ve kaymayı engellemek için kullanılır. Tırnağın radyolojik incelemesinin yapılabilmesi için veya hekimin ayağı muayene edebilmesi için nalın çıkarılması gerekir. Bu çıkartma işlemi bir kerpeten ile mıhların dikkatlice çıkarılması ile yapılır. Tırnağın fazla nemli veya kuru olup olmadığına bakılmalıdır. Fazla nem tırnağın çürümesine, fazla kuru olması da tırnakta çatlamaya neden olur.


#58

SORU:

Lonj yapmak ne anlama gelir?


CEVAP:

Lonj yapmak, atı küçük bir daire içinde bir ip ve kamçı yardımıyla döndürmektir.


#59

SORU:

Padan nedir, günümüzde kullanılan padanlar hangileridir?


CEVAP:

Atların ağızlarını açık tutabilmek için geliştirilmiş, sabit, vidalı yada yaylı aletlere padan adı verilir. Çeşitli padanlar mevcut olmakla birlikte, günümüzde uygulaması kolay olan ve birçok at tarafından sorunsuz kabul edilebilen “Swale’s” padanı tercih edilmektedir. Bunun dışında, “Hausmann”, Schulze’s, Berlin, “Günter’s” adlı padanlar da mevcuttur.


#60

SORU:

Atlara ilaç uygulama yolları nelerdir?


CEVAP:

Atlara farklı yapıdaki ilaçlar farklı yollarla uygulanır. Uygulama yolları; ağız yolu ile (oral), kas veya damar içi (parenteral) ve yüzeye (topikal) uygulama şeklinde sıralanır.


#61

SORU:

Atlara oral yolla uygulanan ilaçlar arasında hangileri hangileri yer alır? 


CEVAP:

Atlara oral yolla anihelmentikler, antienflamatuar, elektrolitler, vitaminler, antibiyotikler gibi birçok ilaç verilebilir.


#62

SORU:

Atlarda sondalama nasıl gerçekleştirilir?


CEVAP:

Sondalama eylemine başlamadan önce hayvanın burun ucuna yavaşa takılarak hayvan zapt edilir. Bu yeterli gelmez ise atın sakinleştirici ilaçların kullanılmasıyla sakinleştirilmesi gerekir. Sonra sondanın ucu ıslatılır veya suda eriyen jeller ile kayganlaştırılır. Sol elin baş ve işaret parmaklarıyla burun deliklerinden biri açılır, diğer elle sondanın kayganlaştırılmış ucu açılmış burun deliğinden hafifçe aşagıya doğru
bastırılarak içeri sokulur ve ileri itilir (Resim 5.17). Sonda 25-30 cm sonra yutak bölgesine ulaşır. Bu bölgeyi geçerken hayvanın yuttunması izlenir, yutkunmadan sonra yemek borusuna geçilmiş olur. Hayvan yutkunmazsa sonda ileri geri ileri hareketle veya boğazına masajla yutkunması sağlanır aksi taktirde sonda yemek borusu yerine soluk borusu içine girebilir. Soluk borusuna girildiğinde hayvan öksürmeye başlar. Soluk borusu içinde sonda yemek borusu içinden daha rahat ve hızlı hareket eder.
Yemek borusu içindeyken biraz daha zor ilerler ve atın boynunun yan tarafından bakıldığında sondanın ilerleyişi görülebilir veya elle hissedilebilir. Tekrar emin olmak için sondanın dışarıdaki ucuna içi su dolu bir huni takılır. Huni içinde ritmik hava kabarcıkları var ise sonda ciğerlerde dir. Sondanın çıkarılıp atın tekrar sondalanması gerekir.


#63

SORU:

Atlarda sonda olarak ne kullanılır?


CEVAP:

Atlarda sonda olarak 1 cm. çapında, 1.8-2.0 m boyunda plastikten yapılmış “burun-meri” sondası kullanılır.


#64

SORU:

Sondalamanın en sık karşılaşılan komplikasyonu nedir, bununla nasıl başa çıkılır?


CEVAP:

Sondalamanın en sık karşılaşılan komplikasyonu burun kanamasıdır. Bu
durumda panik olunmadan bir kağıt havlu buruna kapatılarak 10-20 dakika beklemek yeterli olacaktır.


#65

SORU:

Atlara parenteral ilaç uygulama yöntemleri hangileridir?


CEVAP:

Parenteral ilaç uygulama yöntemleri deri içi, deri altı, kas içi ve damar içi enjeksiyon uygulamalardır.


#66

SORU:

Atlara parenteral ilaç uygulamaları nasıl gerçekleştirilir?


CEVAP:

Parenteral ilaç uygulamaları yapmadan önce derinin %70 lik bir alkol ile silinmesi ve alkolün kurumasının beklenmesi gerekir. Damar içi uygulamalar genellikle boynun iki tarafında uzanan venaların içine yapılır. Kas içi uygulamalar ise gluteal kaslara, semimembranous kaslara, boyun kaslarına, göğüs ve pektoral kaslara uygulanır.