TÜRKİYE EKONOMİSİ Dersi Türkiye’de Ulusal Gelir, Gelir Dağılımı ve Yoksulluk soru cevapları:
Toplam 39 Soru & Cevap#1
SORU:
Bir ülke ekonomisi hakkında fikir veren temel ekonomik göstergeler nelerdir?
CEVAP:
Bir ülke ekonomisi hakkında fikir veren temel ekonomik gösterge o ülkenin mal ve hizmet üretimini gösteren milli (ulusal) gelir hesaplarıdır. Bunun için de kullanılan temel göstergeler Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH), Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH), kişi başına GSYH’dır.
#2
SORU:
Ulusal gelir istatistikleri hangi yöntemlerle hesaplanabilmektedir?
CEVAP:
Ulusal (milli) gelir istatistikleri üretim, harcama veya gelir yöntemleriyle hesaplanabilmektedir.
#3
SORU:
Ekonomik büyümenin temel belirleyicileri nelerdir?
CEVAP:
Sermaye birikimi, teknolojik gelişme ve istihdam artışı ekonomik büyümenin temel belirleyicileridir.
#4
SORU:
Konjonktür nedir?
CEVAP:
Ekonominin reel üretim düzeyinde gözlemlenen iniş ve çıkışlar konjonktür olarak adlandırılır. Reel GSYH’daki azalmalar daralma ve dip; artışlar da genişleme ve tepe dönemleri olarak adlandırılır.
#5
SORU:
Planlı Kalkınma Döneminde ithal ikameci bir sanayileşme politikası benimsenerek ne hedeflenmiştir?
CEVAP:
Bu dönemde ithal ikameci bir sanayileşme ve dış ticaret politikasının izlenmesi esas alınmıştır. Bu sayede hem yurtiçinde gerçekleşecek yatırımlarla sanayi sektörünün güçlenmesi hem de Türkiye ekonomisinin dışa bağımlılığının azaltılması hedeflenmiştir.
#6
SORU:
İthal ikamesi nedir?
CEVAP:
Daha önce yurtdışından ithal edilen bir malın yurtiçinde üretilmesini öngören bir sanayileşme stratejisi olarak tanımlanan ithal ikamesinde, kurulan sanayiler dış ticaret ve döviz kuru politikalarıyla dış piyasanın rekabetinden korunmaya çalışılır.
#7
SORU:
Gelir dağılımı neyi ifade etmektedir?
CEVAP:
Gelir dağılımı, bir ekonomide belli bir dönemde yaratılan gelirin kişiler, toplumsal gruplar (kesimler) ve üretim faktörleri arasında bölüşülmesini ifade etmektedir. Gelir dağılımı, gelir eşitsizlikleri ile sosyal ve ekonomik kurumlar arasında nasıl bir ilişki olduğunu, zengin ve yoksul arasındaki gelir farklılığının zaman içindeki değişimini, gelir eşitsizliğindeki değişikliklerin servet, sermaye birikimi ve büyüme üzerindeki etkilerini ve kaynak dağılımını ortaya koymaktadır.
#8
SORU:
Fonksiyonel gelir dağılımı neyi gösterir?
CEVAP:
Fonksiyonel (sınıfsal) gelir, gelirin sosyoekonomik gruplar, sosyal sınıflar arasındaki dağılımını gösterir. Bu dağılım, üretim süreci sonucunda ortaya çıkan gelirin, üretim sürecine katılan faktörler (emek, sermaye, toprak, girişim) arasındaki bölüşümünü ifade eder.
#9
SORU:
Gini katsayısı neyi ifade etmektedir?
CEVAP:
Gelir dağılımı eşitsizliği ölçütlerinden olan Gini katsayısı, sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, 1’e yaklaştıkça gelir dağılımında bozulmayı ifade etmektedir.
#10
SORU:
Lorenz Eğrisi neyi göstermektedir?
CEVAP:
Lorenz Eğrisi: Milli gelirin nüfusa dağılımındaki eşitsizliği göstermekte kullanılan grafiktir. Eğri, bir karenin köşegenini uç noktalarda keser. Karenin dikey kenarında gelirin birikimli payları, yatay kenarında ise nüfusun birikimli payları yüzde olarak gösterilir. Köşegen doğru, gelirin nüfus arasında eşit dağılımını (mutlak eşitlik) gösterir. Lorenz eğrisi köşegenden uzaklaştıkça gelir dağılımındaki eşitsizlik artmaktadır.
#11
SORU:
Yoksulluk nedir?
CEVAP:
Genel olarak yoksulluk, insanların temel gereksinimlerini karşılayamama durumudur. Yoksulluğun dar anlamda tanımı; açlıktan ölme ve barınacak yeri olmama durumu iken, geniş anlamda yoksulluk; gıda, giyim ve barınma gibi olanakları yaşamlarını devam ettirmeye yettiği hâlde toplumun genel düzeyinin gerisinde kalmayı ifade etmektedir.
#12
SORU:
Mutlak yoksulluk nedir?
CEVAP:
Mutlak yoksulluk, hanehalkı veya bireyin yaşamını sürdürebilecek asgari refah düzeyini yakalayamaması durumudur. Mutlak yoksullu¤u ifade edebilmek için bireylerin yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli olan minimum tüketim ihtiyaçlarının belirlenmesini gerektirir. Mutlak yoksul oranı, bu asgari refah düzeyini yakalayamayanların sayısının toplam nüfusa oranıdır.
#13
SORU:
Nispi yoksulluk nedir?
CEVAP:
Göreli (nispi) yoksulluk ise bireylerin, toplumun ortalama refah düzeyinin belli bir oranının altında olması durumudur. Buna göre toplumun genel düzeyine göre belli bir sınırın altında gelir ve harcamaya sahip olan birey veya hanehalkı göreli yoksul olarak tanımlanır.
#14
SORU:
Açlık sınırı nedir?
CEVAP:
Bir kişinin yaşamını devam ettirebilmesi için alması gerekli temel gıda maddelerinden oluşan sepetin maliyeti açlık sınırı olarak tanımlanmaktadır?
#15
SORU:
Hanehalkı Kullanılabilir Net Geliri nasıl elde edilir?
CEVAP:
Hanehalkı Kullanılabilir Net Geliri: Hanehalkı fertlerinin elde ettiği kişisel yıllık kullanılabilir gelirlerin (maaş-ücret, yevmiye, müteşebbis geliri ile emekli maaşı, dul yetim aylıkları ve yaşlılara yapılan ödemeler, karşılıksız burs vb. ayni veya nakdi gelirlerin toplamı) toplamı ile hane bazında elde edilen yıllık gelirlerin (gayrimenkul kira geliri, haneye yapılan karşılıksız yardımlar, 15 yaşın altındaki fertlerin elde ettiği gelirler vb.) toplamından, gelir referans döneminde ödenen vergiler ve diğer hane veya kişilere yapılan düzenli transferler düşülerek elde edilir.
#16
SORU:
Medyan Gelir neyi ifade eder?
CEVAP:
Medyan Gelir: Gelirler küçükten büyüğe sıralandığında ortaya düşen değer medyan geliri ifade eder.
#17
SORU:
Kayıt dışı ekonominin nedenleri nelerdir?
CEVAP:
Kayıt dışı ekonomi üç temel başlık altında incelenmektedir:
a) Yasadışı üretim,
b) Yeraltı ekonomisi (saklı ekonomi),
c) Enformel sektör ve hane halkının kendi nihai kullanımı için gerçekleştirdiği üretim.
#18
SORU:
Satınalma Gücü Paritesi (SGP) neyi ifade etmektedir?
CEVAP:
Satınalma Gücü Paritesi (SGP), belirli bir mal ve hizmet sepetinin satın alınması için gereken ulusal para tutarlarının birbirine oranı şeklinde hesaplanmaktadır. Bu oran kullanılarak harcamalar ortak bir değer üzerinden ifade edilmekte, böylece ülkeler arasında karşılaştırma yapmak mümkün olmaktadır.
#19
SORU:
Hangi dönem Türkiye'nin ilk sanayileşme dönemi olarak nitelemektedir?
CEVAP:
1930-1939 dönemini Türkiye'nin ilk sanayileşme dönemi olarak nitelemek mümkündür (Sanayinin toplam ulusal gelir içindeki payı 1929 yılında % 9,9 iken 1939 yılında % 18,3’e çıkmıştır).
#20
SORU:
Türkiye’nin ilk sanayileşme dönemi hangi yıllar arasında gerçekleşmiştir?
CEVAP:
1930-1939 dönemi
#21
SORU:
Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı'nın temel stratejisi nedir?
CEVAP:
Planın temel stratejisi, halkın ihtiyaç duyduğu temel malların yurt içinde üretilmesi olmuştur.
#22
SORU:
Daha önce yurt dışından ithal edilen bir malın yurt içinde üretilmesini öngören sanayileşme stratejisine ne denir?
CEVAP:
İthal ikamesi
#23
SORU:
1989-2001 döneminde birbiri ardına yaşanan finansal krizler (Nisan 1994, Kasım 2000 ve Şubat 2001
krizleri) Türkiye ekonomisini derinden sarsmıştır. Bu dönemin en önemli belirgin sorunları nelerdir?
CEVAP:
Bütçe dengesinin hızla bozulması ve buna bağlı olarak borçlanmanın artması olmuştur.
#24
SORU:
1923-1929 döneminde ekonomik faaliyetleri düzenleme amacıyla birçok yasal düzenleme yapılmıştır.
Tarım sektörüne yönelik olarak 1925 yılında yapılan düzenleme nedir?
CEVAP:
Aşar Vergisi kaldırılmıştır.
#25
SORU:
1923-1929 döneminde ekonomik faaliyetleri düzenleme amacıyla birçok yasal düzenleme yapılmıştır.
sanayi sektörüne yönelik olarak hangi kanun yürürlüğe konmuştur?
CEVAP:
Teşvik-i Sanayi Kanunu
#26
SORU:
Ülkemizde ulusal hesap sistemini oluşturmaktan sorumlu kurum nedir?
CEVAP:
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)
#27
SORU:
Sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitsizliğin azaldığını, 1’e (Bazı çalışmalarda 100 ile ifade edilir) yaklaştıkça gelir dağılımında eşitsizliğin artmasının ifadesi nedir?
CEVAP:
Gini Katsayısı
#28
SORU:
Gini katsayısı nasıl elde edilir?
CEVAP:
Lorenz eğrisi ile köşegen (mutlak eşitlik doğrusu) arasında kalan alanın, köşegenin (mutlak eşitlik doğrusunun) altında kalan toplam alana oranlanmasıyla elde edilir.
#29
SORU:
Yüzde paylar analizi nasıl yapılır?
CEVAP:
Kişisel gelir dağılımını ölçmede kullanılan ölçütlerden biridir. %20’lik fert/ hanehalkı gruplarının toplam gelirden aldıkları paylar dikkate alınarak gelir dağılımı değerlendirmesi yapılır. Buna göre, “Son %20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay/ İlk %20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay” formülü uygulanarak, geliri en yüksek olan son %20’lik grubun, geliri en düşük olan ilk %20’lik gruba göre toplam gelirden kaç kat daha fazla pay aldığı hesaplanarak ülkedeki gelir dağılımının eşitlikçi olup olmadığı değerlendirmesi yapılır.
#30
SORU:
Lorenz Eğrisi nedir?
CEVAP:
Gelirin hanehalkı veya fert yüzdelik gruplarına göre dağılımındaki eşitsizliği göstermekte kullanılan grafiktir.
#31
SORU:
2017 yılı verileri esas alındığında ortalama gelirin en yüksek olduğu bölge neresidir?
CEVAP:
İstanbul
#32
SORU:
Mutlak yoksulluk ne demektir?
CEVAP:
Hanehalkı veya bireyin yaşamını sürdürebilecek asgari refah düzeyini yakalayamaması durumudur.
#33
SORU:
Göreli (nispi) yoksulluk ne demektir?
CEVAP:
Bireylerin, toplumun ortalama refah düzeyinin belli bir oranının altında olması durumudur.
#34
SORU:
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir geliri yoksulluk sınırının altında olanların (yoksulluk riski altında olan nüfusun) toplam nüfus içindeki orana ne denir?
CEVAP:
Yoksulluk Oranı
#35
SORU:
Gelirin emek gelirleri (ücret, maaş, yevmiye) ile emek dışı gelirler (kâr, faiz, kira gelirleri) arasındaki bölüşümüne ne ad verilir?
CEVAP:
Fonksiyonel Gelir Dağılımı
#36
SORU:
24 Ocak 1980 tarihli istikrar kararları ile başlayan Türkiye ekonomisindeki dönüşüm sürecinde gerçekleştirilen başlıca uygulamalar nelerdir?
CEVAP:
Planlı, kamu işletmelerine dayalı sanayileşmeden vazgeçilmiş,
• Dış ticaret serbestleştirilmiş, kaçakçılık ve karaborsa önlenmeye çalışılmış,
• Yabancı sermaye girişleri serbest bırakılmış,
• Sanayileşmede özel girişimciliğe ağırlık verilmiş,
• Devlet tekelleri kaldırılmış, özelleştirme faaliyetleri başlamış,
• İhracatı teşvik edici politikalar uygulamaya konulmuş,
• Kamu ekonomik kurumlarının özelleştirilmesi gündeme gelmiştir.
#37
SORU:
1946-1953 dönemi arasındaki izlenen ekonomi politikalarını yazınız.
CEVAP:
1946-1953 döneminde izlenen politikalarla dışa kapalı, korumacı, dış dengeye dayalı ve içe dönük
ekonomi politikaları gevşetilmiştir (Boratav, 2015). Bu dönemdeki yeni devletçilik anlayışına göre, devletin özel girişimciliği açıkça desteklemesi, yönetim, güvenlik ve kamu hizmetlerinden başka ekonominin planlı kalkınması için önlemler alması ve yabancı sermaye yatırımlarının özendirilmesi söz konusu olmuştur. 1946-1953 döneminde altyapı yatırımları hızla artmış, KİT’lerin faaliyet alanları genişlemiş, iç talep canlanmış ve sanayi sektörü de hızlı büyümüştür. Söz konusu dönemde, tarım alet ve makinaları ve gübre kullanımının artmasıyla birlikte tarım sektöründe ciddi üretim artışı yaşanmış; yıllık ortalama büyüme oranı tarımda %14,2, sanayide %9,8 ve GSYH’da %11,5 olmuştur. 1948 yılından itibaren Türkiye, II. Dünya Savaşı sonrasında Avrupa ekonomilerini canlandırmayı amaçlayan Marshall Yardımları kapsamında ekonomik kalkınmanın finansmanı için destek almıştır. Tabi bu yardımların ve ardından geleceği düşünülen ilave kaynakların kullanılabilmesi için Türkiye ekonomisinin devletçilikten vazgeçmesi gerektiği vurgulanmıştır. 1950 yılında ithalat büyük ölçüde serbestleştirilmiş, 1951 yılında Yabancı Sermaye Teşvik Kanunu çıkarılmıştır.
#38
SORU:
Bir malın ithal edilmesi yerine yurt içinde üretimini teşvik eden, bu sayede döviz tasarrufu sağlayan sanayileşme stratejisine ne denir?
CEVAP:
İthal İkameci Sanayileşme
#39
SORU:
Satın Alma Gücü Paritesi ne demektir?
CEVAP:
Belirli bir mal ve hizmet sepetinin satın alınması için gereken ulusal para tutarlarının birbirine oranı şeklinde hesaplanmaktadır. Bu oran kullanılarak harcamalar ortak bir değer üzerinden ifade edilmekte, böylece ülkeler arasında karşılaştırma yapmak mümkün olmaktadır.