ULUSLARARASI TİCARET HUKUKU Dersi Uluslararası Taşıma Hukuku soru cevapları:
Toplam 22 Soru & Cevap#1
SORU:
Taşıma hukuku nedir?
CEVAP:
Taşıma hukuku, nakil vasıtalarının kullanılmasından dolayı ortaya çıkan veya bu vasıtaların kullanılmasını gerektiren ilişkileri düzenleyen hukuk olarak tanımlanabilir.
Taşıyıcılığın kara, hava, deniz ve demiryolu ile yapılması ve her bir taşıma türünün
özellikleri sebebiyle farklı hukuki düzenlemeler ortaya çıkmıştır. Türkiye de uluslararası
taşımacılığa ilişkin yapılan birçok uluslararası sözleşmeye taraftır.
#2
SORU:
Taşıma sözleşmesi nasıl tanımlanır?
CEVAP:
Taşıma sözleşmesi, taşıyıcının bir eşya veya yolcuyu bir yerden diğer bir yere ücret karşılığında taşıması şeklinde tanımlanabilir.
#3
SORU:
Taşıma sözleşmesini taşımanın konusuna göre hangi gruplara ayrılır?
CEVAP:
Taşıma sözleşmesini taşımanın konusuna göre, “yolcu taşıma – eşya taşıma” olarak ikiye
ayırabiliriz.
Taşıma sözleşmesinin konusunu taşınır bir malın oluşturduğu hallerde eşya taşıması
söz konusu olur. Bununla beraber canlı hayvan ve cenaze taşıması da eşya taşıma olarak
nitelendirilmektedir. Taşınan canlı insan “yolcu” olarak tanımlanır. Yolcunun taşınmasının kararlaştırıldığı taşıma sözleşmesine ise “yolcu taşıma sözleşmesi” adı verilir.
#4
SORU:
Taşıma taahhüdü nedir?
CEVAP:
Taşıyıcı, taşıma sözleşmesi ile yolcuyu kalkış yerinden varış yerine taşımayı; eşyayı ise varma yerinde gönderilene teslim etmeyi taahhüt eder.
#5
SORU:
Taşıma sözleşmesi bakımından ne şekle tâbidir?
CEVAP:
Taşıma sözleşmesi bakımından şekil serbestisi ilkesi geçerlidir. Yani taşıma sözleşmesi
şekle tâbi değildir, sözlü dahi yapılabilir. Ancak mevzuatta taşıma sözleşmesini tevsik edici (belgelendirici), yani sözleşmenin ispatına yarayan, bazı belgelere ilişkin düzenlemeler de yer almaktadır.
#6
SORU:
Taşıma sözleşmesinde taraflar ilgili diğer kişiler kimlerdir?
CEVAP:
Taşıyıcı
Taşıyıcı, taşıma sözleşmesi ile eşya ve/veya yolcu taşıma işini ücret karşılığında üstlenen
kişidir.
Gönderen
Eşya taşıma sözleşmesinde taşıyıcının karşısında bulunan sözleşmenin diğer tarafı gönderendir. Gönderen, taşıyıcının kendisine taşıma taahhüdünde bulunduğu kişidir.
Gönderilen
Eşya taşıma sözleşmesinin tarafı olmamakla beraber, varma yerinde eşyanın kendisine
teslim edileceği kişi ise gönderilendir.
Yolcu
Yolcu, taşıma sözleşmesine binaen taşınan canlı insan olarak tanımlanabilir. Yolcu, genellikle taşıma sözleşmesinin tarafı olmakla beraber her zaman sözleşmenin tarafı olmayabilir. Örneğin küçük çocukların taşınmasında sözleşmenin tarafı onun kanuni temsilcisidir.
#7
SORU:
Kısa adı CMR olan, Karayolunda Uluslararası Eşya Taşıma Sözleşmesi Hakkında Sözleşmeye (Convention Marchandise Routier) nedir?
CEVAP:
Karayolu ile uluslararası yolcu taşımaya ilişkin ülkemizin taraf olduğu bir uluslararası sözleşme mevcut olmamakla beraber karayolu ile uluslararası eşya taşımaları bakımından kısa adı CMR olan, Karayolunda Uluslararası Eşya Taşıma Sözleşmesi Hakkında Sözleşmeye (Convention Marchandise Routier) Türkiye de taraftır.
CMR’nin metni, 1978 yılında Cenevre’de hazırlanmış ve akabinde Birleşmiş Milletler tarafından devletlerin imzasına sunulmuştur. Ülkemiz, 1995 yılında bu Sözleşmeyi imzalayarak taraf devlet olmuştur.
#8
SORU:
CMR uygulama alanı nelerdir?
CEVAP:
CMR’nin uygulama alanı 1. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre, karayolunda ücret karşılığında taşıtla yapılan taşımalarda, eşyanın teslim alma ve teslim etme yerlerinden en az birisinin CMR’ye taraf ülkelerden birinde olması hâlinde, tarafların ikametgâhı ve milliyetine bakılmaksızın taşıma sözleşmesine CMR hükümleri uygulanmaktadır.
CMR’de açıkça cenaze ve taşınma eşyasının taşımasında bu Sözleşmenin uygulanmayacağı belirtilmiştir.
CMR kapsamında sadece taşıyıcının zıya, hasar veya gecikmeden doğan sorumluluğu
düzenlenmiştir. Bunun dışında kalan hallere ilişkin ortaya çıkan uyuşmazlıklarda ise MÖHUK hükümlerine göre tespit edilen hukuk uygulama alanı bulur.
#9
SORU:
CMR hükümlerine göre taşıyıcı hangi hallerden sorumludur?
CEVAP:
CMR hükümlerine göre taşıyıcı, eşyanın teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçen süre içerisinde meydana gelen zıya, hasar veya taşıma süresinin aşılmasından (geç teslim) doğan zarardan sorumludur.
#10
SORU:
CMR'a göre taşıyıcının hangi hallerde sorumluluktan kurtulabilir?
CEVAP:
Taşıyıcının sorumluluktan kurtulabileceği hallere CMR m. 17’de yer verilmiştir. Anılan
düzenlemeye göre genel sorumluluktan kurtulma halleri; talep sahibinin kusuru, talep
sahibi tarafından verilen talimat, eşyanın kendi kusuru ve taşıyıcının kaçınamayacağı ve sonuçlarına engel olamayacağı olaylardır.
Talepte bulunan, bu karinenin
aksini ispat edemezse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur.
CMR m. 17/4 hükmünde sayılan özel sebepler şunlardır,
• Taşımanın açık araçla yapılması;
• Eşyanın ambalajsız veya yetersiz ambalajla taşımaya verilmiş olması;
• Yükleme, istifleme veya boşaltmanın gönderen veya gönderilen tarafından yapılması;
• Eşyanın doğal niteliği;
• İşaret veya numaralandırmanın yetersiz veya hatalı oluşu;
• Canlı hayvan nakli.
#11
SORU:
Orijinal ismi “Special Draft Rights” (SDR) olan Özel Çekme Hakkı (ÖÇH) nedir?
CEVAP:
SDR, 28 Temmuz 1969 tarihinde Uluslararası Para Fonu Anlaşmasında (Agreement
of International Monetary Fund) yapılan değişiklikle yürürlüğe giren ve Uluslararası Para
Fonu (International Monetary Fund, IMF) tarafından oluşturulan, maddi niteliği olmayan
bir uluslararası hesap birimidir. SDR’nin hesaplanmasında, Avro, Japon Yeni, İngiliz Sterlini ve Amerikan Doları esas alınır.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, Türkiye Cumhuriyeti’nin IMF’ye üye bir devlet
olmasının gereği, SDR’nin Türk Lirası cinsinden değerini resmi web sitesinde günlük olarak yayımlamaktadır.
#12
SORU:
Yabancılık unsuru taşıyan yolcu taşımalarında ve eşya taşımaları bakımından CMR’de düzenleme içermeyen hallerde uygulanacak hukuk nasıl tespit edilir?
CEVAP:
Yabancılık unsuru taşıyan yolcu taşımalarında ve eşya taşımaları bakımından CMR’de düzenleme içermeyen hallerde (örneğin taşıma ücretine ilişkin uyuşmazlıklarda) uygulanacak hukuk, MÖHUK hükümleri esas alınarak tespit edilecektir. Eğer uygulanacak hukuk,
Türk hukuku ise bu halde karayolu ile yapılan taşımalarda ortaya çıkacak uyuşmazlıklara
öncelikle TTK’nın “Taşıma İşleri” başlıklı 4. Kitabı hükümleri uygulanır.
#13
SORU:
Montreal ve Varşavo Sözleşmelerinin ilişkisi nedir?
CEVAP:
Montreal Sözleşmesinin yürürlüğe girmesi ile Varşova Sözleşmesi tamamen yürürlükten kalkmamıştır. Montreal Sözleşmesini onaylamış olan ülkeler arasında yapılan havayolu taşımalarına Montreal Sözleşmesi; bunun dışında Montreal Sözleşmesini onaylamamış
ancak Varşova Sözleşmesini onaylamış olan ülkeler arasında yapılan uluslararası havayolu taşımalarına Varşova Sözleşmesi hükümleri uygulanacaktır. Örneğin, A devleti Varşova Sözleşmesine taraf iken, B devleti hem Varşova Sözleşmesine hem de Montreal Sözleşmesine taraf ise bu iki ülke arasında yapılacak havayolu taşımalarında çıkacak uyuşmazlıkta ortak payda olan Varşova Sözleşmesi hükümleri uygulanacaktır.
#14
SORU:
Varşova sözleşmesinin uygulama alanı nedir?
CEVAP:
Varşova Sözleşmesinin 1. maddesi uyarınca, bu Sözleşme, hava aracı ile ücret karşılığında yapılan bütün uluslararası insan, bagaj veya eşya taşımalarına uygulanır. Ayrıca anılan hüküm uyarınca bu Sözleşme bir hava taşıma işletmesi tarafından hava aracıyla yapılanücretsiz taşımalara da aynı ölçüde uygulanacaktır. Varşova Sözleşmesinin uygulanabilmesi için kalkış ve varış yerlerinin farklı ülkeler olması ve her iki ülkenin de bu Sözleşmeye taraf olması gerekir.
Varşova Sözleşmesi ile taşıyıcı, yolcunun ölümü veya bedensel bütünlüğünün ihlali ile geç taşınmasından; bagaj veya yükün zıyaından, hasarından ve geç tesliminden doğan
zararlardan sorumlu tutulmuştur.
#15
SORU:
Varşova Sözleşmesi'ne göre hangi durumlardan taşıyıcı sorumludur?
CEVAP:
Varşova Sözleşmesinin 17. maddesi uyarınca bir yolcunun ölümü veya yaralanması veya
herhangi bir bedensel zarara uğraması halinde, bu zararın doğmasına sebep olan kaza,
hava aracında veya hava aracına binme veya hava aracından inme tahliyelerinden biri
sırasında meydana gelmiş ise, doğan zarardan, taşıyıcı sorumlu olacaktır. Ayrıca yolcunun gecikmesinden de taşıyıcı sorumlu tutulmuştur.
Taşıyıcı, zarara sebep olan olay hava taşıması esnasında meydana gelmişse, taşıyıcıya
teslim edilen bagajın veya eşyanın zıyaı, hasara uğraması veya geç teslimi halinde doğan
zarardan sorumlu olacaktır.
#16
SORU:
Montreal Sözleşmesi'nin özelliği ve uygulama alanı nelerdir?
CEVAP:
28 Mayıs 1999’da elli iki ülkenin kabul edip imzaladığı kısa adı “Montreal Sözleşmesi”
olan “Havayolu İle Uluslararası Taşıyıcılığa İlişkin Belirli Kuralların Birleştirilmesine Dair
Sözleşme”, Varşova Sözleşmesinin çizdiği temel çerçeveyi korumaktadır. Bununla beraber Montreal Sözleşmesi, protokollerle dağınık bir sistem halini alan Varşova Sözleşmesinin sistemine göre daha sistematik bir düzenlemedir. Ancak Montreal Sözleşmesi ile özellikle yolculara ilişkin sorumluluk hükümlerinde, yolcular lehine ciddi değişiklikler yapılmıştır.
Sözleşme ücret karşılığında hava aracı
ile yapılan bütün uluslararası yolcu, bagaj ya da eşya taşıyıcılığı için geçerlidir. Bir hava
işletmesi tarafından üstlenilmiş, hava aracı ile yapılan ücretsiz taşımalar için de aynı Sözleşmenin kapsamındadır. Sözleşmenin uygulanabilmesi için kalkış ve varış yerlerinin farklı ülkeler olması ve her iki ülkenin de Montreal Sözleşmesine taraf olması gerekmektedir.
#17
SORU:
Denizyolu ile taşımalara ilişkin Brüksel Sözleşmesi'nin uygulama alanı ve sorumlu olduğu haller nelerdir?
CEVAP:
Sözleşme, bir konişmento kapsamında yapılan taşımalara uygulanmakta olup; konişmento düzenlenmeyen eşya taşımalarına ve haliyle yolcu
taşımalarına uygulanmamaktadır. Ayrıca belirtmek gerekir ki ülkemiz bu Sözleşmeyi tadil
eden Visby Protokolüne taraf olmamıştır.
Brüksel Sözleşmesi ile taşıyıcı, eşyanın gemiye yüklenmesinden gemiden boşaltılmasına
kadar geçen süre içinde eşyanın zıyaından veya hasara uğramasından doğan zararlardan
sorumludur.
#18
SORU:
1924 Brüksel Sözleşmesi'ne göre taşıyıcı hangi durumlardan sorumluluktan kurtulabilir?
CEVAP:
Sözleşmenin 4. maddesinin ikinci fıkrasında ise taşıyıcının sorumluluktan kurtulma
halleri liste halinde sayılmıştır. Buna göre zıya veya hasar,
• Seyrüsefer esnasında veya geminin idaresinde, kaptan, gemici, kılavuz veya taşıyıcının adamlarının fiili, ihmal veya kusurundan;
• Taşıyıcnın kusur veya fiili yüzünden ileri gelmemiş olmak üzere bir yangından;
• Denizde veya seyrüsefere elverişli diğer sulardaki muhatara, tehlike veya kazalardan;
• Mücbir sebepten,
• Savaştan,
• Halk düşmanlarının hareketlerinden;
• Prens, yetkili makam veya halk tarafından yapılacak tutuklama veya kısıtlama veya
adli makamlarca yapılacak el koyma hareketlerinden;
• Karantina sınırlamalarından;
• Gönderenin veya mal sahibi ile acentesinin veya temsilcisinin hareket veya ihmallerinden;
• Her ne sebeple olursa olsun işlerin grev, lokavt veya tasfiyeler sebebiyle kısmen
veya tamamen tatil edilmesinden;
• Karışıklık veya isyan hareketlerinden;
• Denizde can veya mal kurtarılması veya buna teşebbüsten kaynaklanıyorsa taşıyıcı ve gemi zarar değildir. Hacim veya ağırlığın fire vermesinden veya gizli bir
özürden malın kendisine has bir mahiyet ve özründen vukua gelecek kayıp veya
hasardan;
• Yetersiz ambalajlamadan;
• Eksik veya yetersiz etiketlemeden;
• Makul bir dikkat ve itinaya rağmen gözden kaçan gizli ayıplardan kaynaklanıyorsa
taşıyıcı zarardan sorumlu olmayacaktır.
#19
SORU:
CIM, CIV, COTIF nedir?
CEVAP:
Türkiye, Bern’de 1980 yılında imzalanan ve 1985 yılında yürürlüğe giren kısa adı COTIF
olan “Demiryolu ile Uluslararası Taşıma Sözleşmesi”ne taraftır. COTIF’in A ve B ekleri
bulunmaktadır. A ekinde kısa adı CIV olan “Demiryolu ile Uluslararası Yolcu ve Bagaj Taşıma Sözleşmesi ile İlgili Birleşik Hükümler”; B ekinde ise kısa adı CIM olan “Demiryolu ile
Uluslararası Eşya Taşıma Sözleşmesi ile İlgili Birleşik Hükümler” yer almaktadır. Ülkemiz
bu eklere de taraftır.
#20
SORU:
CIM'e göre demiryolu taşımacılığında taşıyıcı hangi durumlarda sorumluluktan kurtulabilir?
CEVAP:
Zıya veya hasar aşağıdaki hallerden birine bağlanabiliyorsa taşıyıcı sorumluluktan kurtulabilir:
• Taşımanın üstü açık vagonla gerçekleştirilmesi;
• Eksik veya yetersiz ambalajlama;
• Eşyaların gönderen tarafından yüklenmesi veya gönderilen tarafından boşaltılması;
• Eşyanın; özellikle kırılma, paslanma, bozulma, kuruma, sızma, olağan fire yoluyla
kolayca zarar görmesine yol açan doğal niteliği;
• Eşyanın yetersiz etiketlenmesi;
• Canlı hayvan taşınması;
• Taşıma belgesinde belirtilmiş ve gönderen ve taşıyıcı arasındaki sözleşme gereği,
muhafız refakati altında gerçekleştirilmesi gereken taşımada, şayet zıya veya hasar
muhafız refakatinin önlemeyi amaçladığı bir riskten meydana geliyorsa.
#21
SORU:
COTIF/CIV hangi durumlardan taşıyıcının sorumlu olduğunu söyler?
CEVAP:
CIV m. 26 uyarınca taşıyıcı aşağıdaki hallerin varlığından birini ispatlayarak yolcunun
ölümünden veya bedensel bütünlüğünün ihlalinden doğan sorumluluğundan kurtulabilir:
• Kazanın, taşıyıcının gereken tüm özeni göstermesine rağmen engelleyemeyeceği
işletme dışı nedenlerden meydana gelmesi,
• Kazaya yolcunun kusuru ile sebebiyet vermesi,
• Kazanın üçüncü bir kişinin kusurundan kaynaklanması.
Taşıyıcı; iptal, gecikme veya aktarmayı kaçırma nedeniyle doğan sorumluluğundan
aşağıdaki nedenlerin birini ispatlayarak kurtulabilir (CIV m. 32):
• Taşıyıcının, gereken tüm özeni göstermesine rağmen engelleyemeyeceği işletme
dışı nedenlerin varlığı,
• Kazaya yolcunun kusuru ile sebebiyet vermesi,
• Kazanın üçüncü bir kusurundan kaynaklanması.
#22
SORU:
Demiryolu ile uluslararası yolcu taşımalarında uluslararası sözleşmelerin uygulama alanı dışında kalan hallerde uygulanacak hukuk nasıl tespit edilir?
CEVAP:
Yabancılık unsuru taşıyan demiryolu ile uluslararası yolcu taşımaları ve eşya taşımaları
bakımından uluslararası sözleşmelerde düzenleme içermeyen hallerde (örneğin, taşıma
ücretine ilişkin uyuşmazlıklarda) uygulanacak hukuk kanunlar ihtilâfı hükümleri esas
alınarak tespit edilecektir. Eğer uygulanacak hukuk Türk hukuku ise bu halde demiryolu ile yapılan taşımalarda ortaya çıkacak uyuşmazlıklara öncelikle halen yürürlükte olan,
Osmanlı İmparatorluğu döneminden kalan 18.05.1872 tarihli “Rumeli Demiryollarının
Umuru Nakliyesi Hakkında Nizamname”, yolcu taşımalarında ise öncelikle 08.03.2019
tarihli Demiryolu ile Seyahat Eden Yolcuların Haklarına Dair Yönetmelik hükümleri uygulanır. Bu düzenlemede hüküm olmayan hallerde ise TTK’nın “Taşıma İşleri” başlıklı 4. kitabı uygulama alanı bulur.