UYGARLIK TARİHİ I Dersi ESKİ ANADOLU UYGARLIKLARI soru cevapları:

Toplam 22 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Mısır kültürünün oluşup geliştiği bölgenin coğrafi özelliklerini tanımlayınız.


CEVAP:

Mısır kültürü, Nil Vadisi’nde gelişmiştir. Dar ve birkaç km genişlikte olan vadi kuzeyde Delta Bölgesi’nden güneyde Assuan’daki birinci çağlayana kadar uzanıyordu. Mısır, kuzeydeki Aşağı Mısır (Nil Deltası) ve güneyde vadi boyunca uzanan Yukarı Mısır olmak üzere iki ayrı b.lümden oluşur. Batı ve doğuda çöllerle, doğuda kıyıya paralel uzanan sıradağlarla, güneyi çağlayanlarla kuşatılmıştır. Bu bölgede bulunan kayalıklar geçişi zorlaştırmaktadır. Çağlayanların güneyinde ise Nubya yer almaktaydı. Ülkenin saldırıya en açık bölgesini kuzeyi oluşturmaktadır. Libya, Sina Yarımadası ve Suriye’ye Delta Bölgesi’nden geçitler vardır. Ülkenin bu şekilde dış dünyadan soyutlanmış olması homojen bir Mısır kültürünün oluşmasının ana nedenidir.


#2

SORU:

İlk köyler yaklaşık ne zaman kurulmuştur? 


CEVAP:

Cilalı Taş Çağı da denilen Neolitik Çağ’da insanlar ilk köyleri kurmuşlar, hayvanları evcilleştirmişler, tarım yapmaya başlamışlar ve çanak çömlek üretmişlerdir. 


#3

SORU:

Mısır tarihinde nome neden önemlidir? 


CEVAP:

Köylerin birleşmesiyle kabile niteliğindeki yönetim birimleri olan nomeler oluşmuştur. Her nomenin bir yerel tanrı ya da tanrıçası vardı. İ.Ö. 3400’den sonraki yıllarda nomeler aralarında birleşerek Aşağı Mısır Krallığı ve Yukarı Mısır Krallığı olmak üzere iki krallık oluşturdular.


#4

SORU:

Mısır tarihi açısından 4. ve 5. Sülalelerin önemi nedir?


CEVAP:

4. ve 5. Sülale tarihinin en önemli gelişmelerinden birini, güneş dininin ortaya  çıkması oluşturur. Mısır firavunları, “Ra’nın Oğlu (Güneş Tanrısı’nın Oğlu=Horus)”, unvanını kullanmaya başlamışlardır.


#5

SORU:

Yeni krallık döneminde kısaca bahsediniz.


CEVAP:

Yeni Krallık Dönemi, 18. Sülale’den I. Ahmose’nin Hiksosları yenip Mısır’da siyasal birliği tekrar kurmasıyla başlar. Hiksos istilası ile sarsılan Mısır’ın, Yeni Krallık Dönemi firavunları savaşçıydılar, pek çok ülkeyi fethederek büyük bir imparatorluk kurdular. I. Tutmosis (İ.Ö. 1504-1492), İ.Ö. 1500’lerde kuzeye doğru sefer yapıp Filistin şehirlerini ele geçirdi, Suriye’deki Mitanni Devleti’ni mağlup ederek ülkesinin sınırlarını kuzeyde Fırat Nehri’ne, güneyde ise D.rdüncü Şelale’ye kadar genişletti.


#6

SORU:

IV. Amenofis'in Mısır tarihi bakımından önemi nedir? 


CEVAP:

III. Amenofis’in oğlu IV. Amenofis (İ.Ö. 1352-1335), İ.Ö. 1350’lerde Mısır’ın geleneksel tanrıları yerine Güneş (Aton) monoteizmini (tektanrıcılık) yerleştirerek dinde reform yapmak istemiştir.


#7

SORU:

Firavun Amasis'in başa gelmesinden sonra geçen süreci kısaca özetleyiniz.


CEVAP:

Firavun Amasis (İ.Ö. 570-526) zamanında ise Mısır son parlak dönemini yaşamıştır. Amasis’in .lümünden hemen sonra Persler, İ.Ö. 525’te Kral III. Psammetikos komutasındaki Mısır ordusunu yenmiş ve Mısır’ı bir Pers eyaleti (satraplık) olarak kendilerine bağlamıştır. Persler 27 ve 31. Sülaleleri kurmuşlardır. İ.Ö. 332 yılında Büyük İskender’in Mısır’ı ele geçirmesiyle Pers egemenliği son bulmuştur. Ülke İ.Ö. 332-323 tarihleri arasında Büyük İskender İmparatorluğu’na, İskender’in ölümünden sonra komutanlarından I. Ptolemaios tarafından kurulan Ptolemaioslar Devleti’ne bağlanmış, İ.Ö. 30 yılında Ptolemaioslar Devleti’nin Roma tarafından ortadan kaldırılmasından sonra bir Roma eyaleti hâline (Aegyptus) gelmiştir. Bizans Dönemi’nden sonra, İ.S. 640’larda Arapların eline geçmiştir.


#8

SORU:

Eski Mısır'da devlet yönetiminden kısaca bahsedin.  


CEVAP:

Firavundan sonra en önemli kişi, firavunun yardımcısı olan vezirdi. Merkezden atanan eyalet valileri, kral adına ülkeyi yöneten vezire karşı sorumluydular. Vezir, aynı zamanda başyargıçlık görevini yürütüyordu, ekonomiden, hazineden ve bütün yapı işlerinin denetiminden sorumluydu. 18. Sülale krallarından II. Amenofis (İ.Ö. 1427-1401) Dönemi’nden başlayarak, yönetim sorumluluğunu ülkenin kuzeyinde ve güneyinde iki vezir paylaşmıştır.


#9

SORU:

Mısırlıların matematik bilgileri nasıldı?


CEVAP:

Mısırlıların matematik bilgisi Mezopotamyalılarınkinden daha düşük düzeyde

idi. Matematik, tayınların paylaştırılması gibi idari görevler nedeniyle geliştirilmiştir.

Farklı görevler yapan kişilerin, payları da farklıydı. Mısırlılar payı birden büyük olan kesirleri hesaplarken zorluk çekiyorlardı. 7/8’i ifade etmek istediklerinde1/ 2+1/4+1/8 şeklinde gösterirlerdi. Aritmetik bilgileri de basit düzeyde idi. Ancak geometri konusunda ileri düzeyde bilgiliydiler. Mısır geometrisi bazı problemlerin ..zümleriyle alan ve hacim .l.üsü şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Özellikle taşkınlardan sonra Nil kenarındaki tarla sınırlarının saptanmasında geometri çok önemliydi. Mısırlılar kenar uzunluklarının oranı 3, 4, 5 olan ü.genin hipotenüsünün karşısındaki açının dik açı olduğunu biliyorlardı. Bazı bilim adamları Mısırlıların Pisagor Teoremi’ni bildiklerini düşünmektedirler. Pi sayısını gerçek değere (3.1416) çok yakın olarak 3,16 olarak hesaplamışlardı. Bir ü.genin alanını da hesaplayabiliyorlardı. 


#10

SORU:

Gregoryan takvimi nasıl ortaya çıkmıştır? 


CEVAP:

Mısırlıların İ.Ö. 3000’lerde geliştirdikleri Mısır takvimi, Dünya Kültür Tarihi açısından önemli olmuştur. Nil Nehri’nin periyodik taşkınlarına dayanan bir takvimdir. Bu takvime göre bir yılda dörder aylık 3 mevsim (Taşkın, Ekin, Hasat) vardı. Buna dayanarak bir yılı 30 günlük 12 aya b.lmüşler, buna 5 gün ekleyerek 365 günlük bir güneş yılı geliştirmişlerdir. Ancak 365 güne ilaveten altışar saatten 4 yılda bir oluşan “artık gün” olmadığı için Mısırlıların güneş yılı her dört yılda bir 1 gün geri kalıyordu. Daha sonra Julius Caesar bu takvime her dört yılda bir fazla gün ekleyerek, Mısır takviminin bir yıldaki 6 saatlik hatasını düzeltecektir. İ.S. 1582’de Papa XIII. Gregor tarafından yapılan düzeltme sonucunda, bugün hâlâ kullandığımız Gregoryen takvimi ortaya çıkmıştır


#11

SORU:

Mısır hiyeroglifleri ne zaman çözülmüştür?


CEVAP:

Mısır hiyeroglifleri 1822 yılında Eski Mısır Uzmanı ve Dilbilimci Jean-François Champollion tarafından çözülmüş ve Eski Mısır tarihi ve uygarlığı ile ilgili pek çok güvenilir bilgiye ulaşılmıştır.


#12

SORU:

Hiyeratik yazı nedir? 


CEVAP:

Mısır yazılı belgelerinin büyük bir kısmını oluşturan yönetim ve hukuk metinlerinin yazımında gün geçtikçe en yaygın hiyeroglif işaretleri kısaltılarak kullanılmaya başlandı. Zamanla bu kısaltmalar çoğalınca hiyerogliften tümüyle farklı bir yazı olan hiyeratik yazı ortaya çıktı. Hiyeroglif yazıya göre çok daha kısa sürede yazılabiliyordu. Hiyeratik yazı İ.Ö. 200’e kadar kullanılmıştır. İ.Ö. 700’den sonra hiyeratik yazının basitleştirilmiş hâli olan demotik (Eski Yunanca: demotikos: halkla ilgili) denilen halk yazısı ortaya çıkmıştır.


#13

SORU:

Mısır mezarlarının özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Mısır kralları İ.Ö. 3000’lerde kerpiçten yapılmış mastaba adı verilen mezarlara gömülmüşlerdir. Dik bir kuyu içinde, zemin seviyesinin altında bir mezar odası bulunur. Mezar odasının tam üzerinde zemin seviyesinde dikdörtgen planlı, kerpiç ya da taştan bir yapı yer alır. Yapının doğu yüzüne .lünün ruhunun (Ka) geçebileceğine inanılan sahte kapı yapılırdı. Burası aslında küçük bir odaydı. Kapının üzerinde .lünün unvanı ve adı yazılırdı. 3. Sülale zamanında oda genişletilmiş, 4. Sülale zamanında ise oda içine bir sunak eklenmiştir. Sunak üzerine yiyecek maddelerini sembolize eden maddeler ya da gerçek yiyecekler bırakılırdı. Ayrıca odaya ölünün heykel ve heykelcikleri konulurdu. Eğer .lünün mumyası bozulursa, ruhun bu heykellerden birinin içine gireceğine inanılırdı. Oda duvarları günlük hayattan alınan resimlerle süslenmiştir.


#14

SORU:

Basamaklı piramidin Mısır mimarisi açısından önemi nedir?


CEVAP:

Mısır’da 3. Sülale’den itibaren krallara büyük mastabalar şeklinde mezarlar yapılmaktaydı. Firavun Coser’in ünlü basamaklı piramidi İ.Ö. 2630’larda yapılmıştır ve kral mezarlarının ilk anıtsal örneğidir. Coser’in veziri olan mimar İmhotep, Sakkara’da, taştan bir mastabanın üzerine bir diğerini inşa ederek basamaklı piramidi yapmıştır. Bu piramitte g.mü odası, toprak hizasının altındadır.


#15

SORU:

Orta ve Yeni Krallık dönemlerinde neden daha çok kaya mezarlıklar yapılmıştır?


CEVAP:

Piramitlerin her türlü çabaya rağmen kolaylıkla soyulması, piramidin altına ya da içine inşa edilen mezar odalarındaki hediyelerin, mezar soyguncuları tarafından talan edilmesi üzerine, Orta ve Yeni Krallık zamanlarında kaya mezarlarına ağırlık verilmiştir.


#16

SORU:

Eski Mısır'da mezar yerleşimi nasıldı? 


CEVAP:

Piramitler tek başlarına durmazlar, bir cenaze kompleksinin parçasıdırlar. Örneğin Kefren’in piramit mezarının doğu kenarında cenaze töreninin yapıldığı bir tapınak ve tapınağa ulaşan üzeri kapalı bir koridor bulunmaktadır. Keops’un piramidinin doğusunda ve batısında mastaba mezarlar bulunmaktaydı. Kral ailesinden gelenler doğu kesimindeki mezarlara, yüksek görevliler ise batı kesimdeki mezarlara gömülmüşlerdir.


#17

SORU:

Halk tabakasının Yeni Krallık dönemindeki mezarları neyden yapılırdı?

 


CEVAP:

Halk tabakası da kralları gibi Yeni Krallık Dönemi’nde kayalıklar içine oyulan mezar odalarına, geç dönemde de lahitlere gömülmüşlerdir.


#18

SORU:

Yeni Krallık zamanındaki tapınak anlayışını açıklayınız.


CEVAP:

Yeni Krallık zamanında tapınaklar, büyük tanrılara adananlar ve ölü kültü ile ilgili mezar tapınakları olmak üzere iki tiptir. Firavun Hatşepsut’un Deir el-Bahri’de Krallar Vadisi’nde bulunan teraslı tapınağı ve II. Ramses’in Rasemseum’u ölü kültü ile ilgili tapınaklardır. Büyük tanrılara adanan tapınaklar ise Yeni Krallık zamanında çok önem kazanmıştır. Ülke dışına sefere çıkan Mısır kralları yaptıkları savaşlarda başarı kazandıkları zaman tanrılara şükranlarını sunmak için yeni tapınaklar yaptırmışlar ya da eskilerini geliştirmişlerdir. Karnak ve Luksor tapınakları bu türde tapınakların en güzel örnekleridir.


#19

SORU:

Mısır kültüründe dinin yeri nedir?


CEVAP:

Din, Mısır kültürünün tümünü kapsar. Krallar tanrılara karşı dinsel görevlerin yapılmasını sağlar. Tanrılara duydukları hayranlığı, saygıyı dile getirirler, onlara çeşitli sunular yaparlar ve niteliklerini överler. Dinî tapınımlar rahipler tarafından yürütülüyordu. Tanrılar da buna karşılık krala ve ülkenin insanlarına iyilik bahşederlerdi. Önemli kült merkezleri arasında Heliopolis, Memfis, Abidos ve Teb şehirleri sayılabilir.


#20

SORU:

Eski Mısır'da tanrı anlayışının değişimini kısaca açıklayınız.


CEVAP:

Sülalelerden önceki dönemde hayvan biçimli tanrılar vardı. Bunlar totem din inanışından kaynaklanmaktaydı. Totemler zamanla nomelerin tanrıları düzeyine yükselmişlerdir. Daha sonra tanrılar insan biçiminde düşünülünce hayvan totemlerinin bazı uzuvları insan vücuduna eklenmiştir. Böylece hayvan başlı insan vücutlu tanrı betimlemeleri ortaya çıkmıştır.


#21

SORU:

Mısır inancına göre ruhların yeni hayatına geçişine nasıl izin verilirdi?


CEVAP:

Anubis ölümlüler ülkesinde gerçekleştirilen kalbi teraziye koyma seramonisine de eşlik ederdi. .lünün kalbini terazinin bir g.züne koyardı. Terazinin diğer tarafına da dürüstlüğü ifade eden bir tüy konulurdu. Kalp tüyden daha hafif gelirse kişinin iyi bir hayat geçirdiği kabul edilirdi ve yeni hayatına geçişine izin verilirdi. Kalp tüyden ağır gelirse, günahkar .lünün kalbi korkunç bir canavar tarafından yutulurdu. Bu sırada bütün olup biteni tanrıların kâtibi tanrı Thoth yazarak not alırdı.


#22

SORU:

Eski Mısır'da mumyalama süreci nasıl başlamıştır? 


CEVAP:

Sülaleler öncesi dönemde .lüler çöl kenarına açılan çukurlara gömülüyor ve sıcak kum cesedin nemini alarak, kurumasına neden oluyordu. Bunu tesadüfen gören Mısırlılarda, .ödükten sonra ruhun bedene tekrar girip .bür dünyada yaşamaya devam edebilmesi için, bedenin korunması gerektiği inancı gelişti. Bu nedenle cesetlerin mumyalanması gerekiyordu. Sülalelerin başlangıcından hemen önce cesetler sandukalara konulmaya başlandı ve kum ile temas kesildi. Bu nedenle de cesedi korumak için mumyalama tekniği geliştirildi