VERGİ İCRA HUKUKU Dersi CEBREN TAHSİLAT SÜRECİNDE TAHSİLATIN BAŞLANGICI, ÖDEME EMRİ VE VERGİ ALACAĞINDA CEBREN TAHSİL YOLLARI soru cevapları:
Toplam 20 Soru & Cevap#1
SORU:
Ödeme emrinde hangi hususların yer alması gerekmektedir?
CEVAP:
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 55. maddesine göre, ödeme emrinde yer alması gereken hususlar şöyle belirtilebilir: Borcun asıl ve ferilerinin mahiyeti ve miktarları, nereye ödeneceği, kamu borcunun 7 gün içinde ödenmemesi veya mal bildiriminde bulunulmaması durumunda borcun cebren yani zorla tahsil olunacağı ve kamu borçlusunun mal bildiriminde bulununcaya kadar üç ayı geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı ayrıca, kamu borçlusunun söz konusu Kanun’un 114. maddesindeki ödevleri ve bu ödevleri yerine getirmediği takdirde hakkında uygulanacak olan cezaya yer verilmektedir.
#2
SORU:
Belediye sınırı dışındaki köylerde bulunan borçlulara ödeme emirleri nasıl tebliğ olunur?
CEVAP:
Belediye sınırı dışındaki köylerde bulunan borçlulara ödeme emirleri muhtarlıkça tebliğ olunur. Muhtarlıkça, süresinde (ödeme emrinin muhtarlığa tevdiini izleyen 15 gün içinde) tebligat yapılmalıdır. Muhtarlık söz konusu tebligatın yapılmasında, Vergi Usul Kanununun tebliğe ilişkin hükümlerini uygulamak zorundadır. Muhtarlıkça yapılan tebliğin usulüne uygun olabilmesi, bu hükümlere uygun olarak yapılmış olmasına bağlıdır. Ödeme cetveli, köy ihtiyar kurulu kapısına, bir örneği de köyde herkesin görebileceği umumi mahalle 10 gün süreyle asılmak suretiyle tebliğ olunur. Süresinde (15 gün içinde ) tebliğ yapılmadığı takdirde, borçluların isimleri ödeme cetveline alınarak borçlular borçlarını ödemeye ve mal bildiriminde bulunmaya çağrılacağı da ilgili maddede belirtilmektedir.
#3
SORU:
Ödeme emri nedir? Açıklayınız.
CEVAP:
Ödeme emri, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere yedi gün içinde borçlarını ödemelerini gere¤ini ihtar eden kesin, yürütülmesi zorunlu ve bireysel bir idari işlemdir. Gerek özel hukukta gerekse kamu icra hukukunda ödeme emri, cebri icranın ön koşuludur. Kamu alacağının cebren kovuşturulması, ödeme emri tebliği ile başlar. Cebren tahsil işlemlerinin uygulanabilmesi için, borçluya öncelikle ödeme emrinin tebliğ edilmesi zorunludur.
#4
SORU:
6183 sayılı Kanuna göre, ödeme emri işleminin tesisi yetkisi kime verilmiştir? Açıklayınız.
CEVAP:
6183 sayılı Kanuna göre, ödeme emri işleminin tesisi yetkisi, alacaklı kamu dairesine verilmiştir. Kanuna göre alacaklı kamu idaresi, devlet, il özel idareleri ve belediyeler olarak sayılmıştır. Kanunun birinci maddesinde kamu alacağının, Devlet, il özel idareleri ve belediyelere ait olacağı belirtilmiştir.
#5
SORU:
Ödeme emri işleminin sebebini açıklayınız.
CEVAP:
Ödeme emri işleminin sebebi, 6183 sayılı Kanun’un 55. maddesinin ilk fıkrası hükmünden kaynaklanmaktadır ve Kanun’un 55.maddesindeki sebep unsurunun oluşabilmesi için kısaca belirtmek gerekirse; alacağın hukuk kuralları çerçevesinde ve hukuka uygun doğmuş olması gerekmektedir; tarh, tebliğ ve tahakkuk ile istenebilir duruma gelmiş, kanuni süresinde ödenmemiş olması durumunda ödeme emrinin 213 sayılı Vergi Usul Kanununun tebliğ hükümlerine ilişkin usul ve esasları dairesinde tebliğ işlemlerinin gerçekleşmesi, yani kamu alacağının hukuk kurallarına uygun şekilde doğmuş olmalıdır. Bir başka ifade ile kamu alacağının tahsil edilebilir olması gerekir. Vergi İcra Hukukunun ödeme emrinin sebep unsurunun ögelerinden bir tanesi de olası borcun zaman aşımına uğramamış olmasıdır.
#6
SORU:
Ödeme emrine karşı açılan davada görevli mahkeme neye göre tayin edilir?
CEVAP:
Görevli mahkemeyi, ödeme emrine konu edilen alacağın türüne göre tayin etmek gerekir. Şöyle ki; genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalar vergi mahkemesinin; bunun dışındaki davalar ise idare mahkemesinin görev alanına girer.
#7
SORU:
Ödeme emrine karşı dava açılması durumunda mahkeme yargılama sonucunda hangi şekillerde karar verebilir?
CEVAP:
Mahkeme yargılama sonunda;
• Ödeme emrinin iptali,
• Davanın reddi,
• Ödeme emrinin kısmen iptali ile fazlaya ilişkin davanın reddi,
şeklinde karar verebilir.
#8
SORU:
Ödeme emrine karşı açılacak dava sebepleri nelerdir?
CEVAP:
Ödeme emrine karşı açılacak dava sebepleri:
- Borcu Olmadığı İddiası
- Borcun Kısmen Ödendiği İddiası
- Borcun Zaman Aşımına Uğradığı İddiası
#9
SORU:
Ödeme emrine karşı açılacak dava sebeplerinden, borcun zamanaşımına uğradığı iddiası ile ilgili bilgi veriniz.
CEVAP:
6183 sayılı Kanun’un maddesinde belirtilen zamanaşımı süresi, kamu alacağının tahsil edilebilir hâle gelmesinden sonraki safhayla ilgili tahsil zaman aşımıdır. Tahsil zaman aşımına uğrayan kamu alacağı, tahsil edilebilirliğini kaybedeceğinden ödeme emri ile talep edilemez. Ancak, rızaen ödendiği takdirde geçerli olur.
#10
SORU:
Kendisine ödeme emri tebliğ edilen kamu borçlusunun önündeki seçenekler nelerdir? Mal bildirimini kısaca açıklayınız.
CEVAP:
Kendisine ödeme emri tebliğ edilen kamu borçlusunun önünde üç seçenek vardır: İlki ödeme emrinde yazılı kamu alacağını ödemek, ikincisi ödeme emrine karşı kısmen veya tamamen dava açmak, üçüncüsü de mal bildiriminde bulunmaktır. Mal bildirimi, servet beyanı niteliğinde değildir. Bu yüzden borcu karşılamaya yetecek ölçüde bildirim yapılması yeterlidir.
Kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlu, yedi günlük süre içinde borcunu ödemediği ve mal bildiriminde bulunmadığı takdirde mal bildiriminde bulununcaya kadar bir defaya özgü olmak ve üç ayı geçmemek üzere, icra tetkik mercii hâkiminin kararıyla hapisle tazyik olunur.
#11
SORU:
Cebren tahsil hangi şekillerde uygulanabilir?
CEVAP:
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 54. maddesi gereğince cebren tahsil aşağıdaki şekillerden herhangi birinin uygulanması ile gerçekleştirilecektir:
1. Eğer kamu borçlusu tahsil dairesine teminat göstermişse teminatın paraya çevrilmesi yahut kefilin takibi suretiyle,
2. Kamu borçlusunun borcuna yetecek miktardaki mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi suretiyle,
3. Gerekli şartlar bulunduğu takdirde borçlunun iflasının istenmesi şeklinde.
#12
SORU:
6183 sayılı Kanun’un 56. maddesinde yer alan teminatlı alacakların tahsilinin sağlanması için özel bir takip usulü hakkında bilgi veriniz.
CEVAP:
6183 sayılı Kanun’un 56. maddesinde teminatlı alacakların tahsilinin sağlanması için özel bir takip usulüne yer verilmiştir. Bu hükme göre, karşılığında teminat gösterilmiş bulunan kamu alacağı vadesinde ödenmediği takdirde, borcun yedi gün içinde ve ödenmesi gerektiği ödenmediği takdirde, teminatın paraya çevrileceği veya diğer şekillerle cebren tahsiline devam edileceği borçluya bildirilir.
#13
SORU:
Borçlunun kefil gösterdiği hallerde bildirim şekli ile ilgili bilgi veriniz.
CEVAP:
Borçlunun kefil göstermiş olduğu hâllerde; kefilin müteselsil kefil olması nedeniyle, borcun yedi gün içinde ödenmesi gerektiği borçluyla birlikte aynı süre içinde kefile de bildirilmelidir. Borç ödenmediği takdirde, kefilin de 6183 sayılı Kanun’un 57. maddesi hükmüne göre, aynen asıl borçlunun tabi tutulduğu cebri icra yollarına muhatap olacağı açıktır.
#14
SORU:
Haciz kavramını açıklayınız.
CEVAP:
Haciz; alacaklı kamu idaresi adına tahsil dairesi tarafından yapılan, cebri icra takibatının konusu olan kamu alacağının ödenmesini sağlamak için söz konusu alacağı karşılayacak miktar ve değerdeki borçluya ait mal ve haklara tahsil dairesi tarafından hukuken el konularak borçlunun tasarruf hakkının sınırlanmasıdır.
#15
SORU:
Köylerde ve Köy Kanunu tatbik edilen bucaklarda haciz nasıl gerçekleşir?
CEVAP:
Köylerde ve Köy Kanunu tatbik edilen bucaklarda menkul mal haczi, haciz varakası üzerine köy ihtiyar kurullarınca yapılır. Haciz varakası, mahallin en büyük mal memuru veya tevkil edeceği memur tarafından onaylanmalıdır. Köylerde ve Köy Kanunu tatbik edilen bucaklarda, gerek görülen hâllerde Maliye Bakanlığınca tespit ve ilan edilecek vergiler için muhtarın veya ihtiyar kurulu üyelerinden birinin huzuruyla tahsil dairesine menkul mal haczi yaptırmaya o mahallin en büyük mal memuru yetkilidir.
#16
SORU:
haciz ifllemine karfl› aç›lacak davalarda itiraz nedenleri ile ilgi bir sınırlama mevcut mudur? Açıklayınız.
CEVAP:
Ödeme emrine karşı açılan davalarda, 6183 sayılı Kanun itiraz nedenlerini tek tek saydığına göre, haciz işlemine karşı açılacak davalarda da ileri sürülebilecek iddialar aynı çerçevede sınırlı olacaktır. Bu iddialar; borcun ödenmiş olması, alacağın tahsil zaman aşımına uğramış olması, tarhiyat ihbarnamesi veya ödeme emrinin tebliğinin hatalı olması haczin kaldırılması nedeni olarak ileri sürülebilir.
#17
SORU:
Kısmen haczedilebilecek mallar hakkında bilgi veriniz.
CEVAP:
Aylıklar, ödenekler, her çeşit ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama bağlı olmayan nafakalar, emeklilik aylıkları, sigorta ve emeklilik sandıkları tarafından bağlanan gelirler kısmen haczolunabilir. Ancak haczolunacak miktar bunların üçte birinden çok, dörtte birinden az olamaz. Asgari ücreti aşmayan aylık gelirlerin onda birinden fazlası haczolunamaz. Ancak daha sonra kabul edilen 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 93. maddesiyle, bu kurum tarafından ödenen gelir, aylık ve ödenekler, bu kurumun prim alacaklar› dışında haczedilemeyeceği hükme bağlanmıştır.
#18
SORU:
"Kamu borçlunun aciz halinde olması" kavramını açıklayınız.
CEVAP:
Kamu borçlusunun aciz hâlinde olması, onun hiç mal varlığının bulunmadığı anlamında de¤ildir. Borçlunun mal varlığı olsa dahi, bu mal varlığının haczi olanaklı değilse veya haczi olanaklı olmasına karşın, satılması hâlinde bedelinin kamu alacağını karşılayamadığı anlaşılırsa kamu borçlusu, yine aciz hâlinde sayılır.
#19
SORU:
Alacaklı tahsil dairesinin kamu borçlusunu takibe devam nedenleri hangi hallerde ortadan kalkar? Maddeler halinde sıralayınız.
CEVAP:
1. İptal Kararları
2. Borcun Ödenmesi
3. Borçlunun Ölmesi
4. Kamu Alacağının Af Kanunları Sebebiyle Ortadan Kalkması
#20
SORU:
Konkordato nedir?
CEVAP:
Konkordato, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen ve mali durumu bozulmuş olan dürüst borçluları korumak için kabul edilmiş bir müessesedir. Bu durumda borçlunun, borçlarını ödeme şartları hakkında alacaklılarının çoğunluğu ile yaptığı anlaşmaya konkordato denir.