VİROLOJİ Dersi SIĞIRLARIN ÖNEMLİ VİRAL HASTALIKLARI soru cevapları:

Toplam 106 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Şap hastalığı virusü nedir? Kısaca açıklayınız


CEVAP: fiap hastalığı virüsü Picornaviridae ailesinin Aphthovirus genusunda içinde yer alan kübik simetrik yapıda ve zarfsız bir RNA virusudur. fiap hastalığı virusunun immunolojik olarak farklı olan 7 serotipi (A, O, C, Asia-1, SAT-1, -2 ve -3) vardır. Serotipler karşılıklı bağışıklık oluşturmazlar. Her serotipin çok sayıda alttipleri vardır. fiap virusu doğal şartlarda yüksek oranda mutasyona sahiptir. Virusun üretilmesi farklı hücre kültürleri ve deneme hayvanlarında (kobay ve yavru fareler) mümkündür.

#2

SORU: Serotip nedir?


CEVAP: Serotip: Bir virus türünün farklı serolojik özellikler sergileyen tipleri serotip olarak tanımlanır.

#3

SORU: Patogenez ne anlam ifade eder?


CEVAP: Patogenez: Bir hastalığın veya patolojik durumun meydana geliş sürecindeki değişiklikleri ifade eder.

#4

SORU: Sığırların enfeksiyöz rhinotrakeitisi’nin teşhisi nasıl yapılır ve en çok hangi yöntemler kullanılır?


CEVAP: BHV-1 enfeksiyonunda karakteristik belirtiler ve lezyonlar ile şüpheli teşhis yapılabilir. Kesin teşhis ise virus izolasyonu ve virusa spesifik antikorların tespiti ile yapılabilir. Hasta hayvanlardan elde edilen özellikle burun akıntısı ve genital akıntı örnekleri virus izolasyonu amacıyla duyarlı hücre kültürlerine ekilir. Viral antijenlerin tespiti için ELISA, viral nükleik asit tespiti için polimeraz zincir reaksiyonu (PCR), antikor tespiti için ise ELISA ve nötralizasyon testleri en çok kullanılan yöntemlerdir.

#5

SORU: Epidemiyoloji nedir kısaca açıklayınız.


CEVAP: Epidemiyoloji: Popülasyonlarda hastalıkların sıklığını, dağılımını ve hastalık oluşumunu etkileyen faktörleri inceleyen, bu hastalıklara yönelik olarak izlenecek hedeşeri ve yöntemleri belirleyen bilim dalıdır.

#6

SORU: Sığırların viral diyaresi nasıl bir viral enfeksiyondur?


CEVAP: Sığırların viral diyaresi (bovine viral diarrhoea, BVD) sığırlarla birlikte koyun ve keçileri de etkileyebilen akut seyirli bir viral enfeksiyondur. Hastalığa bağlı olarak solunum sistemi, sindirim sistemi ve genital sisteme ilişkin bulgular ortaya çıkar. Ayrıca anne karnında enfekte olan yavrularda konjenital anomaliler de şekillenebilir.

#7

SORU: Akabane hastalığının etiyoloji ve epidemiyolojisini kısaca açıklayınız.


CEVAP: Akabane virusu Bunyaviridae ailesinin Orthobunyavirus genusu içinde yer alan helikal simetrik yapıda ve zarşı bir RNA virusudur. Virus yağ çözücülere ve dezenfektanlara karşı duyarlıdır. Virusun süt emen farelerde ve farklı hücre kültürlerinde üretilmesi mümkündür. Hastalık sığır, koyun ve keçiler arasında Culicoides cinsi sokucu sinekler tarafından taşınır. Akabane virusu tropikal ve subtropikal bölgelerde yaygındır. Sokucu sinekler, virus ve duyarlı konakçıların birlikte olduğu bölgelerde hastalık endemik seyreder. Bu bölgelerde hastalık sürekli vardır ve hayvanlar hastalığa karşı bağışıklık kazanmış durumdadır. Konjenital anomalili doğumlar bu bölgedeki hayvanlarda çok nadir görülür. Virus taşıyan sokucu sinekler uygun iklim şartlarında rüzgar ile virus bulunmayan yeni bölgelere ulaşabilir.

#8

SORU: Konjenital anomali ne demektir?


CEVAP: Konjenital anomali: Yavrunun anne karnında gelişim döneminde değişik hastalık etkenleri, kimyasal maddeler veya radyasyon gibi fiziksel etkilere maruz kalmasına bağlı olarak ortaya çıkan gelişme bozukluklarına konjenital anomali denir.

#9

SORU: Sığırların enfeksiyöz rhinotrakeitisiden korunma ve kontrolü nasıl yapılmalıdır?


CEVAP: Hastalıkla mücadelede hijyenik önlemlerin alınması, bakım şartlarının iyileştirilmesi, boğa semenlerinin virus yönünden kontrolü ve klinik hastalığa karşı korunmak için attenüye veya inaktif virus aşıları ile aşılama önemlidir. Attenüye virus aşıları burun içi ya da kas içi yolla uygulanabilir. Kas içi aşı uygulaması gebe hayvanlarda abortusa neden olduğundan burun içi uygulama tercih edilmelidir.

#10

SORU: Sığırların viral diyaresinden korunma ve kontolü yolları nelerdir?


CEVAP: İzlenen iki yöntem vardır; aşılama ve Persiste enfekte bireylerin ayıklanması ile gerçekleştirilebilir.

#11

SORU: Sığırlarda virusların neden olduğu önemli hastalıklar nelerdir?


CEVAP: Şap hastalığı sığır vebası, sığırların enfeksiyöz, rhinotrakeitisi (ıbr), sığırların, viral diyaresi (bvd) , sığır löykozu, akabane hastalığı, üç gün hastalığı, sığırların korizası, sığırların süngerimsi beyin hastalığı (bse), neonatal buzağı ishalleri, sığırların meme başı hastalıkları, sığırların solunum sistemi, hastalık kompleksi.

#12

SORU: Şap hastalığı nedir?


CEVAP: Şap hastalığı (Foot and Mouth Disease, FMD) sığır, domuz, koyun, keçi ve yabani ruminantların akut seyirli ve çok bulaşıcı viral bir hastalığıdır. Günümüzde şap hastalığı uluslararası canlı hayvan ve hayvansal ürün ticaretini olumsuz yönde etkileyen ve tüm dünyayı ilgilendiren önemli bir problemdir.

#13

SORU: Perakut seyir ne anlam ifade eder?


CEVAP: Perakut seyir: İnkübasyon süresi kısa olan ve enfeksiyona ilişkin klinik belirtilerin çok hızlı gelişerek genellikle ölümle sonuçlandığı seyir şekline verilen isimdir.

#14

SORU: Patogomik bulgu ne anlama gelir? Kısaca açıklayınız.


CEVAP: Patognomik bulgu: Bir hastalığı diğer hastalıklardan ayıran ve hastalığa teşhis konulabilmesi için yeterli olan klinik veya patolojik bulgulara verilen isimdir.

#15

SORU: Şap hastalığının teşhisi nasıl gerçekleştirilir?


CEVAP: Hastalığa özel klinik belirtiler ve lezyonlar teşhiste yardımcı olur. Kesin teşhis etken izolasyonu ve serolojik yöntemlerle yapılabilir. Hastalıkla mücadelede hastalığa neden olan virus serotipinin belirlenmesi alınacak kontrol önlemleri açısından önemlidir. Bu amaçla hasta hayvanlardan elde edilen vezikül kabuğu ve sıvısı, hastalığın akut döneminde alınan kan ve özefarengealakıntı örnekleri ilgili laboratuvarlara gönderilir. Virus izolasyonu için kobay, fare yavruları ve çeşitli hücre kültürleri kullanılabilir.

#16

SORU: İnaktif aşı nedir? Kısaca açıklayınız.


CEVAP: İnaktif (ölü) aşı: Değişik kimyasal veya fiziksel faktörler kullanılarak hastalık oluşturma yeteneği ortadan kaldırılmış olan mikroorganizmalardan hazırlanan aşılara inaktif aşı denir.

#17

SORU: Şap hastalığının korunma ve kontrolü nasıl gerçekleştirilir?


CEVAP: fiap hastalığı birçok ülkede ihbarı mecburi hastalıklar listesindedir. Hastalığın kontrolü için uluslararası bir işbirliği gereklidir. Hastalıkla mücadelede asıl amaç bulaşmanın önlenmesidir. Bu amaç için 3 yöntem uygulanabilir. Bunlar; (1) kesim, (2) karantina ve (3) aşılamadır.

#18

SORU: Sığır vebası nasıl bir hastalıktır?


CEVAP: Sığır vebası (Rinderpest, RP) yüksek morbidite ve mortaliteye sahip olan akut veya subakut seyirli sistemik viral bir hastalıktır.

#19

SORU: Sığır vebasının etiyoloji ve epidemiyolojisini kısaca açıklayınız.


CEVAP: Hastalık etkeni Paramyxoviridae ailesinin Morbillivirus genusunda içinde yer alan helikal simetrik yapıda ve zarşı bir RNA virusudur. Virusun tek serotipi vardır. Virus yağ çözücülere ve dezenfektanlara karşı duyarlıdır. Sığır vebası virusuna sığırlar ve yabani ruminantlar duyarlıdır. Bulaşma enfekte ve duyarlı hayvanlar arasında direkt temas ve aerosol yolla olur. Virus hasta hayvanın boğaz, burun ve gözyaşı akıntıları, dışkı, idrar ve sütüyle saçılır. Subklinik enfekte evcil ve yabani domuzlar virus rezervuarı olarak rol oynarlar.

#20

SORU: Epidemik bölge ne ifade eder?


CEVAP: Epidemik bölge: Hastalığın normal şartlarda görülmediği ancak salgın durumunda hızlı bir yayılım ve olası büyük kayıpların beklendiği bölgeleri ifade eder.

#21

SORU: Sığır vebasının teşhisi nasıl gerçekleştirilir?


CEVAP: Klinik ve patolojik bulgular hastalığın endemik olduğu bölgelerde teşhis için genellikle yeterlidir. Hastalığın bulunmadığı bölgelerde sığır vebası; sığırların viral diyaresi (BVD), sığırların enfeksiyöz rhinotrakeitisi (IBR), sığırların korizası ve şap hastalığından ayırt edilmelidir.

#22

SORU: Attenüye aşı ne anlam ifade eder?


CEVAP: Attenüye (Canlı) aşı: Hastalık oluşturma yetenekleri zayışatılmış buna karşın vücutta üreyebilen,yayılabilen ve immunolojik kapasitesi yüksek olan mikroorganizmalardan hazırlanmış aşılara denir.

#23

SORU: İtlaf ne anlam ifade eder? Kısaca açıklayınız.


CEVAP: İtlaf: Hastalık mücadele programlarının zorunluluk arz etmesi durumunda hasta hayvanların usulüne uygun bir şekilde etik kurallar çerçevesinde öldürülüp gömülerek çevresel risk oluşturmasının engellenmesini ifade eder.

#24

SORU: Akabane hastalığının teşhisi için hangi yöntemler kullanılır?


CEVAP: Hastalığın teşhisi klinik belirtiler, makro-patolojik incelemeler ve epidemiyolojik gözlemlerle yapılabilir. Virus izolasyonu amacıyla hücre kültürleri ve süt emen fareler kullanılır. Bu amaçla materyal olarak atık fötus ve plasenta örneklerinden yararlanılır. Antikor tespiti için ELISA ve nötralizasyon testi en çok kullanılan yöntemlerdir.

#25

SORU: Sığırların enfeksiyöz rhinotrakeitisi (Infectious bovine rhinotracheitis, IBR)nasıl bir hastalıktır?


CEVAP: Sığırların enfeksiyöz rhinotrakeitisi (Infectious bovine rhinotracheitis, IBR) sığır popülasyonlarında yaygın olan akut seyirli ve latent özelliğe sahip bulaşıcı viral bir hastalıktır.

#26

SORU: Sığırların viral diyaresinin etiyoloji ve epidemiyolojisinden kısaca bahsediniz.


CEVAP: Hastalık etkeni olan BVD virusu Şaviviridae ailesi içinde Pestivirus genusunda sınışandırılan kübik simetrik yapıda, zarşı ve RNA genomuna sahip bir virustur. Virus yağ eriticilerine ve yüksek sıcaklık değerlerine karşı duyarlıdır. BVD virusunun hücre kültüründe sitopatolojik etki (CPE) oluşturup oluşturmamasına göre ayrımı yapılan 2 biyotipi bulunmaktadır. Bunlar; sitopatojen (cp) ve sitopatojenolmayan (ncp) biyotiplerdir. Hastalığın sığır yetiştiriciliği yapılan tüm ülkelerde yaygın olduğu bilinmesine karşın, özellikle Kuzey Avrupa ülkelerinde son yıllarda uygulanan eradikasyon programına bağlı olarak bazı ülkelerde hastalığın eradike edildiği kabul edilmektedir. Hastalığın bulaşması başlıca hasta hayvanların göz-burun akıntıları, dışkı,süt, yavru zarları, yavru sıvıları, atık fötus ve semenleri ile olmaktadır.

#27

SORU: Löykoz nedir?


CEVAP: Löykoz (Löykozis): Löykositlerin sayılarında aşırı artış görülmesi ile karakterize olan, lenfoid dokunun tümöral değişimleridir.

#28

SORU: Akabane hastalığı nasıl bir hastalıktır?


CEVAP: Akabane ruminantların sokucu sineklerle bulaşan ve transplasental enfeksiyonu takiben konjenital anomalili buzağı doğumlarına neden olan viral bir hastalığıdır.

#29

SORU: Sığır löykozu hastalığından korunma ve kontrolü nasıl gerçekleştirilmelidir?


CEVAP: Hastalıkla mücadelede bulaşmanın engellenmesine yönelik önlemler alınmalıdır. Bu amaçla; ? bulaşık cerrahi aletler steril edildikten sonra kullanılmalı, ? enjektör iğneleri ile tek uygulama yapılmalı, ? löykoz tespit edilen sürülerdeki buzağıların karışık sütle beslenmeleri engellenmeli, ? serolojik kontrollerde antikor pozitif bulunan hayvanlar sürüden uzaklaştırılmalıdır. Hastalığa karşı aşı uygulaması yoktur.

#30

SORU: Persiste enfeksiyon ne anlam ifade eder?


CEVAP: Persiste enfeksiyon: Enfeksiyon sonrasında vücutta virüs eliminasyonunun beklenenden daha uzun sürmesi veya virusun yaşam boyu elimine edilememesi durumunu ifade eder.

#31

SORU: Sığır löykozu hastalığının etkeni nedir?


CEVAP: Hastalık etkeni Retroviridae ailesinin Deltaretrovirus genusunda içinde yer alır ve bovine leukemia virus (BLV) olarak isimlendirilir. BLV kübik simetrik yapıda ve zarflı bir RNA virusudur. Virus yağ çözücülere ve dezenfektanlara karşı duyarlıdır. Virusun löykosit hücre kültürlerinde üretilmesi mümkündür.

#32

SORU: Süperenfeksiyon nedir tanımlayınız


CEVAP: Süperenfeksiyon: Bir hastalık etkeniyle enfekte olan bireyin aynı etkenin başka bir suşuyla veya farklı bir hastalık etkeniyle tekrar enfekte olmasını ifade eder.

#33

SORU: Sığır löykozu nasıl bir viral hastalıktır?


CEVAP: Sığır löykozu (bovine leukosis) lenf nodüllerinin ve lenfositlerin tümöral gelişimiyle karakterize sistemik ve bulaşıcı viral bir hastalıktır.

#34

SORU: Reaktivasyon ne anlama gelmektedir?


CEVAP: Reaktivasyon: Latent enfekte hayvanların strese maruz kalmaları sonucunda virusun yeniden aktif hale geçmesine verilen isimdir.

#35

SORU: Sığırların viral diyare teşhisi nasıl gerçekleştirilir?


CEVAP: Solunum ve sindirim sistemine ilişkin klinik bulguların görüldüğü vakalarda, ne onatal ishal olgularında, genital problemlerde, yavru atma ve döl tutma sorunu olan sığırlar ile anomalili buzağı doğumlarında BVD virus enfeksiyonları göz önünde bulundurulmalıdır. Ancak klinik bulgular bu hastalığın teşhisi için yeterli değildir. Laboratuvar analizi olarak ağız-burun akıntıları, genital akıntılar, atık yavruya ait materyaller, kan, dışkı veya doku örneklerinde virus antijeni aranır. Bu amaçla sıklıkla kullanılan yöntem ELISA’dır.

#36

SORU: Sığır löykozu teşhisi nasıl yapılır?


CEVAP: Hastalığın klinik olarak teşhisi zordur. Kesin teşhis hematolojik, serolojik ve virolojik yöntemlerle yapılabilir. Lenfosit sayısındaki artış sığır löykozunun teşhisinde yardımcı olmasına rağmen tek başına yeterli değildir. Serolojik teşhis için ELISA ve agar jel immunodifüzyon (AGID) yöntemleri kullanılır.

#37

SORU: Enzootik seyir ve sporadik seyir ne anlama gelmektedir?


CEVAP: Enzootik seyir: Hastalığın bir bölgede veya popülasyonda sürekli olarak belli düzeyde görülmesidir. Sporadik seyir: Hastalığın bir popülasyonda tek tek olgular halinde görülmesidir.

#38

SORU: Sığır korizası hastalının teşhis, korunma ve kontrolü nasıl yapılır? Kısaca açıklayınız.


CEVAP: Hastalığın teşhisi klinik ve patolojik bulgulara ilaveten laboratuvar testleriyle yapılabilir. Bu amaçla kullanılan en duyarlı yöntem PCR ile viral nükleik asidin saptanmasıdır. Hastalığa yönelik bir tedavi veya aşı uygulaması yoktur. Korunmada izlenebilecek en etkili uygulama sığırların mera ve barınaklarda koyun ve keçilerden ayrı tutulmalarıdır.

#39

SORU: Üç gün hastalığının etiyoloji ve epidemiyolojisini kısaca açıklayınız.


CEVAP: BEF virusu Rhabdoviridae ailesinin Ephemerovirus genusunda yer alan helikal simetrik yapıda ve zarşı bir RNA virusudur. Virus yağ çözücülere karşı duyarlıdır. BEF virusunun izolasyonu için yavru fareler çok duyarlıdır. Virusun BHK-21 ve Vero devamlı hücre kültürlerinde üretilmesi de mümkündür. Doğal şartlarda hastalığa sığırlar duyarlıdır. Hastalığın taşınması Culicoides cinsi sinekler vasıtasıyla olmaktadır. Virus temas ve indirekt yolla taşınmamaktadır. Hastalık sokucu sinek popülasyonunun yoğun olduğu mevsimlerde ortaya çıkar. Hastalığı geçiren hayvanlar hayat boyu bağışıktırlar. Yeni salgınlara; daha önceki salgından sonra doğan genç hayvanlar duyarlıdır. Hastalığın şiddeti, coğrafik dağılımı ve görülme sıklığı yıldan yıla farklılık gösterir ve hastalık salgınları periyodik olarak meydana gelir.

#40

SORU: Latenet enfeksiyon ne ifade eder? Kısaca açıklayınız.


CEVAP: Latent enfeksiyon: Bazı mikroorganizmaların hastalık belirtileri oluşturmadan vücutta kalmaları durumuna latent enfeksiyon denir. Konakçı direnci kırıldığı zaman bu mikroorganizmalar yeniden klinik hastalığa neden olabilirler.

#41

SORU: Sığırların enfeksiyöz rhinotrakeitisi’nin Etiyoloji ve Epidemiyoloji nasıldır? Kısaca açıklayınız.


CEVAP: IBR virusu Herpesviridae ailesinin Alphaherpesvirinae alt ailesinde yer alır ve bovine herpesvirus-1 (BHV-1) olarak isimlendirilir. BHV-1 kübik simetrik yapıda ve zarşı bir DNA virusudur. BHV-1 enfeksiyonu sığırlar arasında oldukça yaygındır. Hastalığın nakledilmesi virusla enfekte hayvanlarla direkt temas veya indirekt olarak yem ve kullanılan araç-gereçler aracılığı ile olmaktadır.

#42

SORU: Akabane hastalığından korunma ve kontrolü nelerdir?


CEVAP: Virustan etkilenmiş hayvanlar için spesifik tedavi yoktur. Gebe hayvanların akabane virusuna karşı korunmalarına yönelik önlemler alınmalıdır. Sokucu sineklere karşı önlemler alınmalı ve endemik bölgelere duyarlı hayvanların taşınmasından kaçınılmalıdır. Hücre kültüründe hazırlanan inaktif virus aşıları Japonya ve Avustralya’da kullanılmaktadır.

#43

SORU: Üç gün hastalığı nasıl bir hastalıktır ve en sık nerelerde görülür?


CEVAP: Üç gün hastalığı (Bovine ephemeral fever, BEF) sığırların akut seyirli ve sokucu sineklerle nakledilen viral bir hastalığıdır. Asya, Avustralya ve Afrika’nın tropik ve subtropik bölgelerinde çok yaygın olarak görülür.

#44

SORU: Sığırların korizası nasıl bir hastalıktır?


CEVAP: Sığırların korizası (Malignant catarrhal fever, MCF); sığırlarla birlikte geyik, buffalo ve antilop gibi bazı vahşi ruminantlarda görülen, solunum sistemi, sindirim sistemi, MSS ve lenforetiküler dokuları etkileyen viral bir hastalıktır.

#45

SORU: Sığır korizası hatalığının kaç klinik formu vardır?


CEVAP: Hastalığın 4 klinik formu vardır. Bunlar, Perakut form, İntestinal form, Baş-göz form, Hafif formdur.

#46

SORU: Bildirimi zorunlu hastalık ne anlama gelmektedir?


CEVAP: Bildirimi zorunlu (İhbari mecburi) hastalık: Klinik muayene veya laboratuvar yöntemleriyle teşhis edildiğinde resmi makamlara bildirilmesi zorunlu olan hastalıklara bildirimi zorunlu (İhbari mecburi) hastalık denir.

#47

SORU: Neonatal buzağı ishallerinde teşhis, korunma ve kontrol nasıl gerçekleştirilmelidir?


CEVAP: Hastalığın teşhisi klinik gözlemlere dayanılarak konulabilir. Özellikle hastalık etkenlerinin kesin olarak identifiye edilebilmesi için laboratuvar testlerine başvurulur. Neonatal ishal olgularından korunmada en etkili yöntem barınak hijyeninin sağlanmasıdır. Bununla birlikte buzağıların mutlaka kolostrum alması sağlanmalı ve mümkünse neonatal dönem boyunca bireysel barınaklarda bulundurulmalıdır.

#48

SORU: Sığırların solunum sistemi hastalık kompleksinden korunma ve kontrol yöntemleri nelerdir? Kısaca açıklayınız.


CEVAP: Hastalık yüksek düzeyde ekonomik kayıplara yol açtığı için mutlaka korunma tedbirleri uygulanmalıdır. Bu amaçla yeni doğan buzağıların bireysel barınaklarda tutulması, yeterli düzeyde kolostrum almalarının sağlanması, sütten kesme işlemininn erken yapılmaması, gerekli hijyen tedbirlerinin alınması ve aşılama uygulamaları önerilmektedir. Aşılar BVD virusu, IBR virusu, respiratorik sinsityal virus ve para-inşuenza-3 viruslarını içeren inaktive kombine aşı şeklinde hazırlanmaktadır. Bazı aşılarda bakteri ve mikoplazmalar da yer almaktadır. Aşının 3-4 aylıktan itibaren bir ay arayla 2 kez uygulanması ve yılda bir kez tekrarlanması önerilir.

#49

SORU: Sığırların solunum sistemi hastalık kompleksi klinik bulguları nasıldır? Kısaca açıklayınız.


CEVAP: Klinik bulgular bireyden bireye değişebilmekle birlikte genel olarak seröz bir burun ve gözyaşı akıntısıyla başlar. İlerleyen aşamalarda özellikle burun akıntısının irinli bir hal aldığı görülebilir. Öksürük hemen her olguda görülen bir bulgudur. Uygun şekilde tedavi edilmeyen hayvanlarda irinli pnöymoni ve ölüm şekillenir. Hasta buzağılarda yeme-içme azalır, hayvanlar zayıflar ve akranlarıyla kıyaslandığında büyümesinde yavaşlama görülür. Bazı durumlarda inatçı kuru bir öksürük vardır ve tedaviye rağmen uzun süre devam edebilir. Bu tür olgularda akciğerlerin normal dokusunun kaybolduğu, renginin koyulaştığı veya amfizem alanlarının şekillendiği görülebilir.

#50

SORU: Sığırların süngerimsi beyin hastalığı nasıl bir hastalık türüdür?


CEVAP: Deli inek (Mad cow) hastalığı olarak da adlandırılan sığırların süngerimsi beyin hastalığı (Bovine spongiform ensefalopati, BSE) sığırların ilerleyici nitelikte sinirsel semptomlarla karakterize ölümcül bir hastalığıdır.

#51

SORU: Sığırların süngerimsi beyin hastalığının etkeni nedir?


CEVAP: Hastalık etkeni bir priondur ve BSE prionu olarak tanımlanır. Prionlar, nükleik asit taşımayan protein yapısında enfeksiyöz etkenlerdir ve yapı olarak sinir dokularda bulunan normal prion proteininin (PrPc) modifikasyonu ile ortaya çıkan anormal prion proteini’nden (PrPsc) ibarettir.

#52

SORU: Sığırların solunum sistemi hastalık kompleksi teşhisi nasıl gerçekleştirilir?


CEVAP: Hastalığın teşhisi klinik bulgulara dayanılarak yapılabilir. Ancak hangi etkenlerin olaya karıştığını belirleyebilmek için mutlaka laboratuvar testlerine ihtiyaç vardır. Bu amaçla viral etkenlerin teşhis edilmesinde en yaygın olarak ELISA ve değişik PCR protokolleri kullanılmaktadır. Solunum sistemi enfeksiyonlarında virus izolasyonu her zaman mümkün olmayabilir. Serolojik testler ise klinik vakaların tanımlanması için uygun değildir.

#53

SORU: Mamilitis ne demektir?


CEVAP: Mamillitis: Meme başının yangısına verilen isimdir.

#54

SORU: Mastisis ne anlama gelmektedir?


CEVAP: Mastitis: Meme dokusundaki patolojik değişikliklerle karakterize olan yangısal duruma mastitis denir.

#55

SORU: Üç gün hastalığının teşhisi, korunma ve kontrolü nasıl gerçekleştirilmelidir?


CEVAP: Karakteristik klinik bulgular ve epidemiyolojik verilerle teşhis konulabilir. Hastalığın ani başlaması, 2-5 gün sürmesi ve kendiliğinden iyileşmesi, mevsimsel oluşu ve yüksek ateş karakteristik bulgulardır. Hastalığın hızlı ve iyi seyrinden dolayı mücadele etmek kolaydır. Tedavi amacıyla anti-enflamatuvar ilaçlar ve damar içi kalsiyum uygulamaları faydalı olur. Süt veriminin düşmesine engel olmak amacıyla Japonya, Güney Afrika ve Avustralya gibi ülkelerde inaktif ve attenüye virus ile hazırlanmış aşılar kullanılmaktadır.

#56

SORU: Sığırların mamilitsi hakkında kısaca bilgi veriniz


CEVAP: Sığırların mamillitisi (Bovine mammillitis) süt sığırlarında meme ve meme başı derisinin ülseratif değişiklerle karakterize latent seyirli viral bir enfeksiyonudur. Etken Herpesviridae ailesinin Alphaherpesvirinae alt ailesinde yer alır ve bovine herpesvirus-2 (BHV-2) olarak isimlendirilir. BHV-2 enfeksiyonu sürü içinde sporadik olarak ya da salgınlar tarzında görülür. Sığırlar dışında yabani ruminantlar da virusa duyarlıdır. Hastalık süt sağım makineleri ve mekanik vektör olan sinekler vasıtasıyla taşınır.

#57

SORU: Sığırların papillomatozu nasıl bir hastalıktır ve nasıl yayılır?


CEVAP: Sığırların papillomatozu (Bovine papillomatosis) özellikle genç sığırların meme ve memebaşı derisinde oluşan papillomlarla (siğil) karakterize viral bir hastalığıdır. Hastalık etkeni Papillomaviridae ailesi içinde yer alır ve immunolojik olarak çok sayıda tipi mevcuttur. Çevre şartlarına çok dayanıklı olan virus uzun süre enfeksiyözitesini korur. Virus direkt olarak enfekte sığırlarla temas ya da indirekt olarak kullanılan yemlik, suluk, sağım makineleri, enjektör ve meme sondası kullanımı ile hayvandan hayvana taşınmaktadır.

#58

SORU: Sığırların solunum sistemi hastalık kompleksi bulguları özellikle yaşları 4-10 ay arasında değişen genç sığırlarda yoğunlaştığı görülür. Bu duruma yol açan başlıca faktörler nelerdir?


CEVAP: ? Yeni doğan buzağılar genellikle 3-6 aylık olana kadar maternal antikorlar tarafından korunur. ? Bu dönemden itibaren maternal antikorlar kaybolur ve buzağı yeni enfeksiyonlara açık hale gelirler. ? Buzağıların üç aylıktan itibaren grup halinde barındırılmaya başlanması virusların bulaştırılma olasılığını artırır. ? Genç bireylerde bağışıklık sistemi henüz yeterince güçlü değildir. ? Bir yaşın üzerindeki bireyler ise daha önce geçirdikleri enfeksiyonlar nedeniyle hastalığa karşı koruma altındadır.

#59

SORU: BSE’nin teşhisi nasıl gerçekleştirilir?


CEVAP: BSE hastalığının klinik bulguları teşhis için yeterli değildir. Ayrıca canlı hayvanlarda BSE teşhisi amacıyla kullanılabilecek bir laboratuvar yöntemi de henüz bulunmamaktadır. Kesin teşhis, ölen veya kesilen hayvanların beyin dokusundan alınan örneklerin ELISA kullanılarak veya histopatolojik ve immunohistokimyasal yöntemler uygulanarak incelenmesiyle konulabilir.

#60

SORU: Sığırların solunum sistemi hastalık kompleksi nasıl tanımlanır?


CEVAP: Özellikle buzağılarda ve 10 aylıktan daha genç olan sığırlarda yaygın olarak ortaya çıkan solunum sistemi hastalıkları sığırların solunum sistemi hastalık kompleksi olarak tanımlanır.

#61

SORU: Neonatal buzağı ishallerinde en çok karşılaşılan etiyolojik ajanlar nelerdir?


CEVAP: Multifaktoriyel etiyolojisi olan neonatal ishal olgularında en sık karşılaşılan etiyolojik ajanlar rotaviruslar ve coronaviruslardır.

#62

SORU: Otovaksinasyon ne anlama gelmektedir?


CEVAP: Otovaksinasyon: Hasta hayvanın kendi vücudunda gelişen papillomlardan hazırlanan aşı ile aşılanmasını ifade eder.

#63

SORU: Sığır çiçeği hastalığı nasıl bir hastalıktır ve nasıl bulaşır?


CEVAP: Sığır çiçeği (Cowpox) süt sığırlarının meme ve meme başlarında oluşan kırmızımtrak kabartılı lezyonlarla karakterize genellikle hafif seyirli viral bir hastalığıdır. Hastalık etkeni Poxviridae ailesinin Orthopoxvirus genusu içinde yer alır. Sığır çiçeği virusunun enfeksiyon oluşturduğu türler arasında sığır, insan, kedi, rat ve hayvanat bahçesi hayvanları bulunur. Virus rezervuarı kemirici hayvanlardır. Hastalık sağım sırasında temasla taşınmaktadır. Virus bir hayvandan diğerine süt sağım makineleri ve insanlar vasıtasıyla bulaşır.

#64

SORU: Yalancı sığır çiçeği nasıl bir hatalıktır ve nasıl bulaşır? Kısaca açıklayınız.


CEVAP: Yalancı sığır çiçeği (Pseudocowpox) süt sığırlarının meme ve memebaşı derisinde oluşan çiçek benzeri lezyonlarla karakterize endemik seyirli viral bir hastalığıdır. Hastalık etkeni Poxviridae ailesinin Parapoxvirus genusu içinde yer alır. Virusun üretilmesi için hücre kültürleri kullanılabilir, fakat embriyolu yumurtada üretilmesi mümkün değildir. Pseudocowpox virusu iki yaşın üzerindeki süt sığırlarına ve insanlara temas yoluyla bulaşır.

#65

SORU: Neonatal buzağı ishalleri en çok nerelerde görülür?


CEVAP: Hastalık, sığır yetiştiriciliği yapılan her yerde görülebilir. Gerek rotaviruslar gerekse coronaviruslar duyarlı hayvanlara virusla bulaşık yem ve su aracılığı ile bulaşır. Özellikle rotaviruslar çevre şartlarına son derece dayanıklıdır ve kontamine barınakta bulunan buzağılar arasında kolaylıkla yayılabilir.

#66

SORU: Üç gün hastalığı nasıl bulaşır ve nelere neden olmaktadır?


CEVAP: Sokucu sinekler vasıtasıyla kana geçen virus özellikle löykositlere ilgi gösterir. Çoğunlukla eklemlerde seröz sıvı birikimi ve iskelet kaslarında nekrozlar meydana gelir. Lenf nodülleri ve akciğerlerde yaygın ödem oluşabilir. Klinik belirtiler karakteristiktir. Hastalık aniden başlar ve çok şiddetlidir. Hayvanların süt veriminde ani azalma ile birlikte iki veya çok fazlı ateş belirgindir.

#67

SORU:

Şap hastalığı virusunun özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Şap hastalığı virusu Picornaviridae ailesinin Aphthovirus genusunda içinde yer alan kübik simetrik yapıda ve zarfsız bir RNA virusudur. şap hastalığı virusunun immunolojik olarak farklı olan 7 serotipi (A, O, C, Asia-1, SAT-1, -2 ve -3) vardır. Serotipler
karşılıklı bağışıklık oluşturmazlar. Her serotipin çok sayıda alttipleri vardır. Şap virusu doğal şartlarda yüksek oranda mutasyona sahiptir. Virusun üretilmesi farklı hücre kültürleri ve deneme hayvanlarında (kobay ve yavru fareler) mümkündür. Virus pH 7-9 arasında etkilenmeden kalabilir. Fakat bunun dışındaki pH değerlerinde hızla inaktive olur. Etken zarfsız olduğundan yağ çözücülere karşı dayanıklı
dır. Normal çevre şartlarında en az 20 gün, kuru hayvan gübresinde 14 gün ve kışın 28 gün canlı kalabilir. Virusun asit ve alkali pH derecelerine duyarlılığından dolayı; sodyum karbonat (çamaşır sodası), sodyum bikarbonat (yemek sodası) ve sodyum hipoklorit (çamaşır suyu) antiseptik ve dezenfektan olarak kullanılabilir.


#68

SORU:

Epidemiyoloji nedir?


CEVAP:

Popülasyonlarda hastalıkların sıklığını dağılımını ve hastalık oluşumunu etkileyen faktörleri inceleyen, bu hastalıklara yönelik olarak
izlenecek hedefleri ve yöntemleri belirleyen bilim dalıdır.


#69

SORU:

Patogenez nedir?


CEVAP:

Patogenez: Bir hastalığın veya patolojik durumun meydana geliş sürecindeki değişiklikleri ifade eder.


#70

SORU:

Perakut seyir nedir?


CEVAP:

Perakut seyir: İnkübasyon süresi kısa olan ve enfeksiyona ilişkin klinik belirtilerin çok hızlı gelişerek genellikle ölümle sonuçlandığı seyir şekline verilen isimdir.


#71

SORU:

Patognomik bulgu nedir?


CEVAP:

Patognomik bulgu: Bir hastalığı diğer hastalıklardan ayıran ve hastalığa teşhis konulabilmesi için yeterli olan klinik veya patolojik bulgulara verilen isimdir.


#72

SORU:

Şap hastalığı virusunun hangi serotipinin hastalığa neden olduğunun tespitinde ve hastalığa özgü antikorların belirlenmesinde hangi yöntem kullanılmaktadır?


CEVAP:

Şap hastalığı virusunun hangi serotipinin hastalığa neden olduğunun tespitinde ve hastalığa özgü antikorların belirlenmesinde ELISA kullanılmaktadır.


#73

SORU:

İnaktif (ölü) aşı nedir?


CEVAP:

Değişik kimyasal veya fiziksel faktörler kullanılarak hastalık oluşturma yeteneği ortadan kaldırılmış olan mikroorganizmalardan hazırlanan aşılara inaktif aşı denir.


#74

SORU:

Sığır vebasının etiyoloji ve epidemiyolojisi nasıldır?

 


CEVAP:

Hastalık etkeni Paramyxoviridae ailesinin Morbillivirus genusunda içinde yer alan helikal simetrik yapıda ve zarşı bir RNA virusudur. Virusun tek serotipi vardır. Virus yağ çözücülere ve dezenfektanlara karşı duyarlıdır. Sığır vebası virusu +4°C’de 4-10 gün, 37°C’de 2-4 saat ve -20°C’de aylarca canlı kalabilir. Virusun üretilmesi için en duyarlı konakçı sistemi hücre kültürleridir. Deneme hayvanı olarak dana ve tavşanlar kullanılabilir.

Sığır vebası virusuna sığırlar ve yabani ruminantlar duyarlıdır. Bulaşma enfekte ve duyarlı hayvanlar arasında direkt temas ve aerosol yolla olur. Virus hasta hayvanın boğaz, burun ve gözyaşı akıntıları, dışkı, idrar ve sütüyle saçılır. Subklinik enfekte evcil ve yabani domuzlar virus rezervuarı olarak rol oynarlar.


#75

SORU:

Epidemik bölge nedir?


CEVAP:

 Hastalığın normal şartlarda görülmediği ancak salgın durumunda hızlı bir yayılım ve olası büyük kayıpların beklendiği bölgeleri ifade eder.


#76

SORU:

Sığır vebasının klinik bulguları nelerdir?


CEVAP:

Hastalıkta 3-15 günlük bir inkübasyon süresinden sonra ateş yükselir ve iştahsızlık, depresyon, salivasyon, gözyaşı ve burun akıntısı vardır. Ağız mukozasında özellikle yanak, dudak, dil, sert damak, yumuşak damak ve diş etinde görülen lezyonlar nekrotik ve erozyonik karakterdedir . İshal sığır vebasının en önemli bulgusudur. İshal, kanlı ve sindirim sistemi mukozaları ile karışmış olarak görülür. Hayvanlarda karın bölgesinde şiddetli ağrı ve solunum güçlüğü vardır. Dehidrasyon sonucu ölüm meydana gelir. Endemik bölgelerde morbidite düşük ve klinik belirtiler hafiftir. Epidemik bölgelerde morbidite %100’e ve mortalite %90’ a ulaşır. Hastalığı atlatan sığırlar hayat boyu bağışıktırlar.


#77

SORU:

Sığır vebasından korunma ve kontrol için neler yapılmalıdır?


CEVAP:

Sığır vebası ihbarı mecburi hastalıklar listesindedir. Enfeksiyonun görülmediği ül kelerde hastalığın girişine engel olmak için hastalığın bulunduğu ülkelerden sığır ve hastalığa duyarlı diğer hayvanların ithali yasaklanmalı ve bölge karantina altında tutulmalıdır. Hastalığın endemik olduğu ülkelerde hastalık kontrolü karantina ve aşılama ile sağlanır. Epidemik bölgelerde hastalıkla mücadelede karantina ve hasta hayvanların itlaf edilmesi yoluna gidilir. Ölen ve öldürülen hayvanlar derileri ile birlikte açılan derin çukurlara gömülür ve üzerleri kireçle örtülür. Korunma amacıyla hücre kültürlerinde hazırlanan attenüye aşılar kullanılır. Aşılama tek doz olarak yapılır ve aşı tekrarına gerek yoktur.


#78

SORU:

Attenüye (Canlı) aşı nedir?


CEVAP:

Attenüye (Canlı) aşı: Hastalık oluşturma yetenekleri zayıflatılmış buna karşın vücutta üreyebilen, yayılabilen ve immunolojik kapasitesi yüksek olan mikroorganizmalardan hazırlanmış aşılara denir.


#79

SORU:

İtlaf ne demektir?


CEVAP:

Hastalık mücadele programlarının zorunluluk arz etmesi durumunda hasta hayvanların usulüne uygun bir şekilde etik kurallar çerçevesinde öldürülüp gömülerek çevresel risk oluşturmasının engellenmesini ifade eder.


#80

SORU:

BHV-1 enfeksiyonunun klinik bulguları nelerdir?


CEVAP:

BHV-1 enfeksiyonunun solunum ve genital sistemi etkileyen iki klinik seyir şekli vardır. Solunum formu “infeksiyöz bovinerhinotrakeitis” (IBR), genital sistem formu ise “infeksiyöz püstüler vulvovaginitis” (IPV) olarak adlandırılmaktadır. Her iki seyir şekli için inkübasyon süresi 2-6 gündür. Solunum ve genital sistem hastalıkları birlikte veya ayrı olarak görülebilir. Solunum sistemi hastalığında klinik belirtiler; yüksek ateş, iştahsızlık, depresyon, öksürük, aşırı salivasyon, konjuktivitis, gözyaşı-burun akıntısı ve solunum güçlüğüdür. Burun mukozasında nekroz ve ülserler oluşur. Plasentayı geçen virus erken embriyonik ölüm ve yavru atmaya neden olabilmektedir. Bakteriyel komplikasyon olmadığı durumlarda 1-2 hafta içinde iyileşme olur. Hastalık süreci sekonder bakteriyel enfeksiyonlara bağlı olarak uzayabilir ve bronkopnöymoni sonucu hayvanlar ölebilir. BHV-1 genç danalarda oluşturduğu sistemik enfeksiyona bağlı olarak öldürücü gastroenteritise neden olabilmektedir.
Genital sistem enfeksiyonunda klinik belirti olarak ateş, depresyon, iştahsızlık, kuyrukta dikleşme, sık ve ağrılı işeme görülür. Vulva mukozasında şişlik, kızarıklık ve küçük püstüller oluşur. Seröz vajinal akıntı sekonder bakteriyel enfeksiyonlarla birlikte birkaç hafta süren purulent akıntıya dönüşür. Ayrıca embriyonik ölüm ve yavru atma problemleri görülebilir. Boğaların genital sisteminde de benzer lezyonlar görülür. Boğa ve ineklerde geçici infertilite oluşabilir.


#81

SORU:

Reaktivasyon nedir?


CEVAP:

Reaktivasyon: Latent enfekte hayvanların strese maruz kalmaları sonucunda virusun yeniden aktif hale geçmesine verilen isimdir.


#82

SORU:

Latent enfeksiyon ndir?


CEVAP:

Latent enfeksiyon: Bazı mikroorganizmaların hastalık belirtileri oluşturmadan vücutta kalmaları durumuna latent enfeksiyon denir. Konakçı direnci kırıldığı zaman bu mikroorganizmalar yeniden klinik hastalığa neden olabilirler.


#83

SORU:

Konjenital anomali nedir?


CEVAP:

Konjenital anomali: Yavrunun anne karnında gelişim döneminde değişik hastalık etkenleri, kimyasal maddeler veya radyasyon gibi fiziksel etkilere maruz kalmasına bağlı olarak ortaya çıkan gelişme bozukluklarına konjenital anomali denir.


#84

SORU:

Biyotip nedir?


CEVAP:

Biyotip: Bir virusun değişik biyolojik özelliklere sahip olan tiplerine biyotip adı verilir.


#85

SORU:

Persiste enfeksiyon nedir?


CEVAP:

Persiste enfeksiyon: Enfeksiyon sonrasında vücutta virus eliminasyonunun beklenenden daha uzun sürmesi veya virusun yaşam boyu elimine edilememesi durumunu ifade eder.


#86

SORU:

İmmunotolere persiste enfeksiyon nedir?


CEVAP:

İmmunotolere persiste enfeksiyon: Fötal hayatın ilk 1:3’lük döneminde BVD virusla enfekte olan buzağının, bu virusa karşı antikor yanıtı geliştirmemesi ve doğduktan sonra yaşam boyu taşıyıcı ve saçıcı konumunda olmasını ifade eder.


#87

SORU:

Süperenfeksiyon nedir?


CEVAP:

Süperenfeksiyon: Bir hastalık etkeniyle enfekte olan bireyin aynı etkenin başka bir suşuyla veya farklı bir hastalık etkeniyle tekrar enfekte olmasını ifade eder.


#88

SORU:

BVD virüsüne karşı korunma ve kontrol nasıl sağlanır?


CEVAP:

BVD ile mücadelede temel hedef anne karnındaki fötusların BVD virus enfeksiyonuna maruz kalmasını önleyerek, persiste enfekte buzağıların doğumunu engellemektir. Bu amaçla izlenen iki yöntem vardır:

  • Aşılama: BVD virusa karşı kullanılan aşılar tekli veya kombine aşılar şeklinde hazırlanmıştır. Kombine aşılarda diğer solunum sistemi patojenlerine (virus, bakteri ve mikoplazma) karşı da korunma sağlanması hedeflenmektedir.  Aşı uygulamaları, aşının kombinasyonuna göre değişmekle birlikte, genellikle 4 aylıktan itibaren başlar. Bir ay sonra tekrar dozu yapılır ve yılda bir kez tekrarlanması önerilir.
  • Persistte enfektte bireylerin ayıklanması: Sürüde bulunan persiste enfekte bireylerin belirlenerek sürüden ayrılması esasına dayanır. Persiste enfekte bireylerin tespiti amacıyla hayvanlarda BVD virus (antijen, nükleik asit) tespitine yönelik çalışmalar yapılır. Pozitif sonuç veren hayvanlarda 3 hafta sonra tekrar örnek alınarık test yapılır. Bu testte de pozitif sonuç veren hayvanlar persiste enfekte olarak kabul edilir.

#89

SORU:

Sığır löykozu nedir?


CEVAP:

Sığır löykozu (bovine leukosis) lenf nodüllerinin ve lenfositlerin tümöral gelişimiyle karakterize sistemik ve bulaşıcı viral bir hastalıktır.


#90

SORU:

Sığır löykozunun klinik bulguları nelerdir?


CEVAP:

Hastalığın inkübasyon süresi 4-5 yıldır. Epidemiyolojik gözlemlere göre BLV’nin neden olduğu enzootik sığır löykozu yetişkin sığırlarda, sporadik sığır löykozu ise genç hayvanlarda görülmektedir. Enzootik sığır löykozu 2 yaşın altındaki sığırlarda nadir görülürken 4-8 yaş arasındaki hayvanlarda yaygındır. Klinik olguların %5-10’unda perakut hastalık tablosu sonucunda aniden ölüm şekillenir. Fakat klinik olguların çoğunda subakut ve kronik hastalık tablosu meydana gelir. Hastalık birbirini izleyen iki dönem şeklinde seyreder. Bunlar; (1) Prelöykoz (tümörsüz) ve Klinik löykoz dönemleridir. Prelöykoz dönemi kan lenfositlerinin aşırı çoğalması ile Hayvanlar sağlıklı görünümde olmasına karşın %60-70’inde kan tablosu değişmiştir. Klinik löykoz döneminde kan tablosundaki değişiklikler yanında dalak ve lenf nodüllerindeki aşırı büyüme karakteristiktir. Böbrekler, karaciğer, timus, tüm lenf nodülleri, bağırsaklar ve başka birçok dokuda tümör oluşumunu takiben solunum ve yutma güçlüğü, felçler, ödemler, kilo kaybı, ekzoftalmus ve süt veriminde azalma meydana gelir. Klinik belirtiler ve tümör oluşumundan sonraki 2-3 hafta içinde hastalık ölümle sonuçlanır.


#91

SORU:

Enzootik seyir nedir?


CEVAP:

Enzootik seyir: Hastalığın bir bölgede veya popülasyonda sürekli olarak belli düzeyde görülmesidir.


#92

SORU:

Sporadik seyir nedir?


CEVAP:

Sporadik seyir: Hastalığın bir popülasyonda tek tek olgular halinde görülmesidir.


#93

SORU:

Akabane hastalığının teşhisi nasıl yapılır?


CEVAP:

Hastalığın teşhisi klinik belirtiler, makro-patolojik incelemeler ve epidemiyolojik gözlemlerle yapılabilir. Virus izolasyonu amacıyla hücre kültürleri ve süt emen fareler kullanılır. Bu amaçla materyal olarak atık fötus ve plasenta örneklerinden yararlanılır. Antikor tespiti için ELISA ve nötralizasyon testi en çok kullanılan yöntemlerdir.


#94

SORU:

Üç gün hastalığı nedir?


CEVAP:

Üç gün hastalığı (Bovine ephemeral fever, BEF) sığırların akut seyirli ve sokucu sineklerle nakledilen viral bir hastalığıdır. Asya, Avustralya ve Afrika’nın tropik ve subtropik bölgelerinde çok yaygın olarak görülür.


#95

SORU:

Üç gün hastalığından korunma ve kontrol yöntemleri nelerdir?


CEVAP:

Hastalığın hızlı ve iyi seyrinden dolayı mücadele etmek kolaydır. Tedavi amacıyla anti-enflamatuvar ilaçlar ve damar içi kalsiyum uygulamaları faydalı olur. Süt veriminin düşmesine engel olmak amacıyla Japonya, Güney Afrika ve Avustralya gibi ülkelerde inaktif ve attenüye virus ile hazırlanmış aşılar kullanılmaktadır.


#96

SORU:

Sığırların korizası nedir?


CEVAP:

Sığırların korizası (Malignant catarrhal fever, MCF); sığırlarla birlikte geyik, buffalo ve antilop gibi bazı vahşi ruminantlarda görülen, solunum sistemi, sindirim sistemi, MSS ve lenforetiküler dokuları etkileyen viral bir hastalıktır. Domuz ve keçilerde de klinik MCF vakaları bildirilmiştir.


#97

SORU:

Sığırların korizasının klinik formları nelerdir?


CEVAP:

Hastalığın 4 klinik formu vardır

  • Perakut form: Yüksek ateş, kas titremeleri kanlı ve sulu ishal gözlenir. Hayvan kısa sürede ölüme sürüklenir.
  • İntestinal form: Yüksek ateş ve şiddetli ishalle birlikte mukozalarda aşırı sekresyon ve gözyaşı akıntısı vardır. Hayvan 4-9 günde ölüme sürüklenir.
  • Baş-göz formu: En sık görülen form olan baş-göz formunda önceleri seröz olarak başlayan burun akıntısı daha sonra irinli hale dönüşür. Yüksek ateş vardır. Gözlerde irinli akıntı vardır ve gözde bulanıklık şekillenir . Bu form yaklaşık 10 gün içinde ölümle sonuçlanır.
  • Hafif form: Seyrek görülen bu formda daha düşük bir ateş ve deride döküntüler şekillenir.

#98

SORU:

Sığırların süngerimsi beyin hastalığı nedir?


CEVAP:

Deli inek (Mad cow) hastalığı olarak da adlandırılan sığırların süngerimsi beyin hasttalığı (Bovine spongiform ensefalopati, BSE) sığırların ilerleyici nitelikte sinirsel semptomlarla karakterize ölümcül bir hastalığıdır. Zoonoz özelliği olan bu hastalık ilk olarak 1986 yılında İngiltere’de tespit edilmiştir. Takiben Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Japonya ve birçok Avrupa ülkesinde BSE vakaları bildirilmiştir. Ülkemizde BSE hastalığı görülmemektedir.


#99

SORU:

Neonatal buzağı ishali nedir?


CEVAP:

Dört haftalıktan daha küçük olan buzağılarda görülen ishal olguları neonattal ishal olarak adlandırılır. Buzağılarda hayatın ilk ayında meydana gelen ölümlerin en önemli nedeni neonatal ishal ve bunu takiben gelişebilen septisemidir.


#100

SORU:

Neonatal buzağı ishali nasıl teşhis edilir?


CEVAP:

Hastalığın teşhisi klinik gözlemlere dayanılarak konulabilir. Özellikle hastalık etkenlerinin kesin olarak identifiye edilebilmesi için laboratuvar testlerine başvurulur. Rota ve coronavirusların teşhisi için ELISA kullanılır. Ayrıca bakteriyolojik ve parazitolojik incelemeler yapılmalıdır.


#101

SORU:

Mamillitis nedir?


CEVAP:

Mamillitis: Meme başının yangısına verilen isimdir.


#102

SORU:

Mastitis nedir?


CEVAP:

Mastitis: Meme dokusundaki patolojik değişikliklerle karakterize olan yangısal duruma mastitis denir.


#103

SORU:

Otovaksinasyon nedir?


CEVAP:

Otovaksinasyon: Hasta hayvanın kendi vücudunda gelişen papillomlardan hazırlanan aşı ile aşılanmasını ifade eder


#104

SORU:

Sığır çiçeği nedir?


CEVAP:

Sığır çiçeği (Cowpox) süt sığırlarının meme ve meme başlarında oluşan kırmızımtrak kabartılı lezyonlarla karakterize genellikle hafif seyirli viral bir hastalığıdır. Hastalık etkeni Poxviridae ailesinin Ortthopoxvirus genusu içinde yer alır. Sığır çiçeği virusunun enfeksiyon oluşturduğu türler arasında sığır, insan, kedi, rat ve hayvanat bahçesi hayvanları bulunur. Virus rezervuarı kemirici hayvanlardır. Hastalık sağım sırasında temasla taşınmaktadır. Virus bir hayvandan diğerine süt sağım makineleri ve insanlar vasıtasıyla bulaşır. Hastalık zoonoz karakter gösterir.


#105

SORU:

Sığırların solunum sistemi hastalık kompleksi nedir?


CEVAP:

Özellikle buzağılarda ve 10 aylıktan daha genç olan sığırlarda yaygın olarak ortaya çıkan solunum sistemi hastalıkları sığırların solunum sistemi hastalık kompleksi olarak tanımlanır.


#106

SORU:

Sığırların solunum sistemi hastalık kompleksinden korunma ve kontrol yöntemleri nelerdir?


CEVAP:

Hastalık yüksek düzeyde ekonomik kayıplara yol açtığı için mutlaka korunma tedbirleri uygulanmalıdır. Bu amaçla yeni doğan buzağıların bireysel barınaklarda tutulması, yeterli düzeyde kolostrum almalarının sağlanması, sütten kesme işleminin erken yapılmaması, gerekli hijyen tedbirlerinin alınması ve aşılama uygulamaları önerilmektedir. Aşılar BVD virusu, IBR virusu, respiratorik sinsityal virus ve para- influenza-3 viruslarını içeren inaktive kombine aşı şeklinde hazırlanmaktadır. Bazı aşılarda bakteri ve mikoplazmalar da yer almaktadır. Aşının 3-4 aylıktan itibaren bir ay arayla 2 kez uygulanması ve yılda bir kez tekrarlanması önerilir.