Savunmasızlık, saldırganın hedefe kolayca yaklaşabilmesi ve saldırabilmesi ile hedefin saldırıdan kurtulabilme ve kaçabilme güçlüğünü ifade etmektedir. Bu nedenle savunma güçlerinin diğer insanlara göre daha az olması sebebiyle yaşlılar, kadınlar ve çocukların suç mağduru olma olasılığı daha fazladır.

Scott’a(2011) göre polisin asıl görevi şunlardır:

1. Cana ve mala karşı her türlü tehlikeyi kontrol altına almak ve önlemek,
2. Suç mağdurlarına yardım etmek ve tehlikedeki bireyleri korumak,
3. Anayasal hak ve özgürlükleri korumak,
4. İnsan ve taşıt hareketlerini kolaylaştırmak,
5. Acizlere yardım etmek,
6. Bireyler ve gruplar arasındaki veya birey ile devlet arasındaki çatışmaları çözmek,
7. Problemleri tanımlamak,
8. Toplumda güvenlik hissini yaratmak ve bu hissin devamını sağlamak.

Sorumluluk Alanı Huzur Toplantıları (SAHT), TDP faaliyetlerinin en önemlileridir. Bu toplantılar Polis Merkezi Amirliklerince güvenlik hizmetlerine toplumun katılması
amacıyla, kendi sorumluluk bölgesinde yapılır. Bu toplantılara kamu kurum ve kuruluşları, belediye, eğitim kurumları, sağlık kuruluşları, site ve apartman yöneticileri, sokak, site ve apartmanların temsilcileri, özel güvenlik kuruluşları, konaklama yerleri, sivil toplum kuruluşları, dernekler, meslek odaları, ticaret ve iş merkezleri ile muhtarlar, aileler ve gönüllü kişiler, toplumun risk altındaki kesimleri davet edilir. Toplantıların yılda en az iki kere düzenlenmesi gerekmektedir (TDPHY, m. 58).

Önleme amaçlı yakalama ve telekomünikasyon iletişimini denetleme, yasayla belirlenen hallerde resmi kolluk görevlilerinin görevidir. Özel sektör kolluk görevlileri ise yangın, deprem vb. Durumlarda imdat istenmeksizin değil; imdat istenmek kaydıyla iş yeri ve konutlara girebilir, terk edilmiş veya bulunmuş eşyaya el koyamaz, emanete alabilir. Hava meydanı, liman, gar, istasyon ve terminal gibi toplu ulaşım tesislerinde kimlik sorabilir.

Resmi kurumlara yansımayan
bu nedenle de gizli kalan suçlar ‘siyah sayılar’ veya ‘karanlık alan’ olarak isimlendirilmektedir

Polis Vazife ve Salahiyeti Kanununun (PVSK’nın) 4/A maddesinde belirtilen polisin bu yetkisi düzenleme altına alınmıştır. Buna göre; Bir suç veya kabahat in işlenmesini önlemek; Suç işlendikten sonra kaçan faillerin yakalanmasını sağlamak; Hakkında yakalama emri ya da zorla getirme kararı verilmiş olan kişileri tespit etmek; Hakkında yakalama emri ya da zorla getirme kararı verilmiş olan kişileri tespit etmektir.

Hayat tarzı teorisine göre bir suçun gerçekleşebilmesi için; fail ve mağdurun belirli yer ve zamanda yolları kesişmeli, mağdurun fail tarafından mağduriyet için hedef olarak görmesi ve bu niyette olması ayrıca hedeflediği sonucu başarmak için her şeyi yapabilecek istekte olmalıdır.

29 Eylül 2003’te yürürlüğe giren SASMUS’a Kasım 2016 itibariyle 187 taraf devlet bulunmaktadır.

Viktimoloji mağdurların demografik özellikleriyle (yaş, ırk, cinsiyet, yerleşim durumu ve diğer durumsal faktörler gibi) ilgilenerek, bazı insanların diğerlerine nazaran neden daha çok mağdur olduklarını ve neden mağdur olmaktan korktuklarını da araştırmaktadır. Bu araştırmaların amacı, suç oluşturan davranışlara karşı savunmasızlığa neden olan kaynakları keşfetmek ve bazı mağdurların neden dikkatsiz, umursamaz veya başkalarını neredeyse suça teşvik edecek şekilde davrandıklarını anlamaya çalışmaktır.

Fırsat teorisi, bir suçun işlenmesinin arkasındaki motivasyon ya da yarar ne olursa olsun ortada buna neden olabilecek bir fırsat olmadıkça gerçekleşemeyeceğini savunur.

Gelişmiş devletlerde polisin en fazla istihdam edildiği alan olarak karşımıza çıkmaktadır. Amerikan polisinin % 65 devriye ile görevlendirilmektedir.

Yapılandırılmış örgütlü suç grubunun sınır aşan nitelikler kazanması için şu özellikleri taşıması gerekir:

• Suçun birden fazla devlette işlenmesi
• Suçun tek bir devlette işlenmesine rağmen hazırlanma, planlama, idare veya kontrolünün önemli bir kısmının başka bir devlette gerçekleşmesi
• Suçun tek bir devlette işlenmesine rağmen birden fazla devlette suç teşkil eden faaliyetlerde bulunan örgütlü bir suç grubunun suça karışması
• Suçun tek bir devlette işlenmesine rağmen başka bir devlette önemli etkilerinin olması

Doğru cevap E'dir.

Problem odaklı suç önleme anlayışı, 1979 yılında ABD’de Herman Goldstein tarafından ileri sürülmüş ve geliştirilmiştir.

Belirli zaman ve mekânda işlenen suçların bütününü tespit etmek, nicel ve nitel olarak takip etmek, gözlemlemek ve gerektiğinde rapor etmek süreci, ‘suçların izlenmesi’ olarak adlandırılmaktadır. Bu amaçla bir takım istatistiksel tekniklerle yapılan tespit ve analiz çalışmalarına ise ‘suçluluğu ölçmek’ denmektedir.

Antropolojik faktörler, suçlunun yaşı, cinsiyeti, medeni durumu, işi, ikamet ettiği yer, toplumsal sınıfı, eğitim düzeyi ve organik ya da akli yapısıdır. Fiziksel faktörler, ırk, iklim, toprağın verimliliği ve paylaşımı, mevsimler, meteorolojik faktörler, yıllık sıcaklık seviyesidir. Toplumsal faktörler, nüfusun artması ya da azalması, göç, toplumun değer yargıları, gelenekler ve din, ailenin yapısı, siyasi, mali ve ticari hayat, tarımsal ve sınai üretim ve dağıtım, kamu güvenliğinin idaresi, eğitim ve refah, cezai ve medeni yasalardır.”

Toplum destekli polislik bileşenlerinden biri olan toplum ile işbirliğinin kapsadığı öğeler/unsurlar; Diğer kamu kuruluşları, özel sektör, medya, sivil toplum örgütleri ve bireyler/gruplar. 

Etik açıdan bakıldığında insanların gündelik hayatlarını sürdürürken farkında olmadan kayıt altına alınmalarının, izlenmelerinin ve görüntülerinin çekilmesinin sorunlu olduğu tartışılmaktadır.

Problem odaklı polislik anlayışında problem çeşitli yönlerden ele alınabilir. Bu; problemin türü, failler, problemin kaynaklandığı yer veya zaman bakımından ve ayrıca problemin mahiyeti bakımından bir sınıflandırma olabilir (Scott, 2011).

Toplum Destekli Polislikte, polisin görev alanı veya rolüne bakışı, çok yüksek toplumsal hedefleri gerçekleştirmek amacıyla polisin görevini açık bırakır.  Problem odaklı polislikte ise polisin görev alanını geniş görür, ancak    polisin kapasitesini dikkate alarak gerçekçi olmayan beklenti yüklemez ve görevini sınırsız görmez. 

Problem çözme süreci, problemin tanımlanması, bu konuda verilerin toplanması, verilerin analizi ve bu analiz neticesi müdahale taktiğinin geliştirilmesi ve geliştirilen bu taktiğin sınandıktan sonra başarısının değerlendirildiği bir yöntemi ifade etmektedir. Doğru cevap A'dır.