Tefsir Tarihi ve Usulü Ara 4. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Aşağıdakilerden hangisi tefsirin tanımlarından biridir?
İnsanların kötü huylardan, günahlardan, kötülüklerden temizlenmesi ve arındırılmasıdır.
|
Hadis ilminde, Hz. Peygamber’den gelen haber/haberler anlamına gelen terim.
|
Kur’ân ayetlerini Arap dili ve edebiyatı açısından tahlile tâbi tutup kastedilen manayı tespit etmek.
|
Hz. Peygamber’in kendisine indirilen kitabı, ümmetine açıklaması, onları ihtilaf ettikleri konularda aydınlatmasıdır.
|
Bir şeyi bir yere dayamak demektir.
|
A seçeneğindeki tanım tezkiye, B seçeneğindeki tanım hadis, D seçeneğindeki tanım beyân (tebyîn) ve E seçeneğindeki tanım isnâd terimlerinin sözlükte ve hadis ilmindeki tanımlarıdır. C seçeneğinde verilen ise Tefsirin kısa tanımlarından biridir.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi es-Sebu’t-tuvel’den birisi değildir?
Bakara
|
Kaf
|
Nisâ
|
Al-i İmran
|
A’râf
|
es-Sebu’t-tuvel, en uzun yedi sûre demektir ve Kaf sûresi bu surelerden birisi değildir.
3.Soru
Tefsîru’l-Kur’âni’l-Azîm adlı eser aşağıdakilerden hangisine aittir?
İbn İbn Ebi Hatim
|
İbn Teymiyye
|
Taberi
|
İbn Kesir
|
İbn Cerir
|
Tefsîru’l-Kur’âni’l-Azîm adlı eser İbn Kesir’e aittir.
4.Soru
Aşağıdakilerden hangileri Kur’an’la Kitab-ı Mukaddeste geçen benzer konulardandır?
I. Meryem ve oğlu İsa
II. Cennetten çıkarılış
III. Kâinat ve insanın yaratılışı
I
|
II
|
I-II
|
II-III
|
I-II-III
|
Kur’ân’la Kitâb-ı Mukaddes arasındaki bu farklılıkların yanı sıra, başta kıssalar olmak üzere bazı konularda benzerlikler de vardır. Özellikle kâinatın ve insanın yaratılışı, cennetten çıkarılış, Nûh tufanı, Hz. İbrahim, İshak ve Ya’kub, İsrâiloğullarının tarihi, Hz. Yûsuf, Hz. Mûsâ ve onun Firavun’la mücadelesi, Mısır’dan çıkış, İsrâiloğullarının çöldeki hayatı, buzağıya tapma, Tâlût, Dâvûd ve Süleyman, çeşitli peygamberlerin tebliğ faaliyetleri, Zekeriyyâ ve oğlu Yahya, Meryem ve oğlu Îsâ ile havariler gibi konular, Kitâb-ı Mukaddes’le Kur’ân arasındaki ortak konulardır.
5.Soru
Peygamberimizin Kur’ân’ın tamamını tefsîr ettiğini ileri süren alim aşağıdakilerden hangisidir?
Gazali |
Farabi |
İbn Teymiyye |
İmam Hanifi |
İmam Şafii |
Bazı İslâm âlimleri Peygamberimizin Kur’ân’ın tamamını tefsîr ettiğini ileri sürmektedir. Kaynakların belirttiğine göre söz konusu iddiayı da ilk olarak İbn Teymiyye dile getirmiş, daha sonra da bazı âlimler onunla bu kanaati paylaşmışlardır.
6.Soru
Önde gelen müfessir sahabeden biri olan ve ünlü “Bana Allah’ın kitabından sorunuz. Allah’a yemin ederim ki Kur’ân’daki her âyetin nerede nâzil olduğunu, gece mi? gündüz mü? ovada mı? dağda mı? indiğini mutlaka bilirim.” sözünün sahibi aşağıdakilerden hangisidir?
Ebû Musâ el-Eş’arî |
Abdullah b. Abbas |
Abdullah b. Mes’ûd |
Ali b. Ebî Tâlib |
Abdullah b. Mes’ûd |
Hz. Ali ashâb-ı kirâm arasında tefsir, hadis ve fıkıh alanındaki bilgileriyle kendini kabul ettirmiş bir otoritedir. Bir konuşmasında, “bana Allah’ın kitabından sorunuz. Allah’a yemin ederim ki Kur’an’daki her ayetin nerede nâzil olduğunu, gece mi? gündüz mü? ovada mı? dağda mı? indiğini mutlaka bilirim” diyerek her zaman Kur’ân’ın mana ufuklarında dolaşan ve onun zenginliğine âşina olan bir sahibi olduğunu göstermiştir. Doğru cevap D’dir.
7.Soru
Batı’da en eski Kur’ân meâli, Latince olarak hangi tarihte hazırlanmıştır?
1143
|
1543
|
1453
|
1040
|
1234
|
Batı’da en eski Kur’ân meâli, Latince olarak 1143 tarihinde hazırlanmıştır.
8.Soru
Kendisine ebben (Abese (80), 31) kelimesinin anlamı sorulduğunda: “Allah’ın kitabına dair herhangi bir şeyi kendi fikrime göre tefsîr eder veya anlamını bilmediğim bir şey hakkında konuşursam, hangi arz beni üzerinde taşır ve hangi semâ beni altında gölgelendirir?” demiştir. Yukarıdaki paragrafta hangi sahabeden bahsedilmektedir?
Hz. Talha |
Hz. Osman |
Hz. Ali |
Hz. Ömer |
Hz. Ebû Bekir |
Hz. Ebû Bekir kendisine ebben (Abese (80), 31) kelimesinin anlamı sorulduğunda: “Allah’ın kitabına dair herhangi bir şeyi kendi fikrime göre tefsîr eder veya anlamını bilmediğim bir şey hakkında konuşursam, hangi arz beni üzerinde taşır ve hangi semâ beni altında gölgelendirir?” demiştir. Doğru yanıt E'dir.
9.Soru
Muhammed Hüseyin ez-Zehebî, etTefsîr ve’l-Müfessirûn adlı kitabında İbn Abbâs’ı tefsîrde üstün mertebeye yükselten sebep olarak aşağıdakilerden hangisini saymamıştır?
Peygamberin ona duası |
Pek çok şeyi bizzat peygamberden işitmesi |
Arap dili ve edebiyatına yeterince vakıf olmaması |
Peygamberin vefatı sonrasında da ilimle ilgilenmesi |
Âyetleri kendi re’yi ile tefsîrde cesaret sahibi olması |
Muhammed Hüseyin ez-Zehebî, etTefsîr ve’l-Müfessirûn adlı kitabında İbn Abbâs’ı tefsîrde bu üstün mertebeye yükselten şu sebepleri saymaktadır: 1. Hz. Peygamber onun hakkında, “Allah’ım ona kitâbı öğret ve onu dinde fakih (mütehassıs) kıl” diye dua etmiştir. 2. Temyiz yaşından sonra Hâne-i saadette bulunup pek çok şeyi bizzat Resûlullah’tan işitmiştir. 3. Hz. Peygamber’in vefatından sonra da ilimde temâyüz etmiş pek çok sahâbiden özellikle âyetlerin teşri tarihi ve esbâb-ı nüzûl konusunda ilim öğrenmiştir. 4. Arap dili ve edebiyatına mükemmel derecede vâkıftır. 5. Âyetleri kendi re’yi ile tefsîrde cesaret sahibidir.
10.Soru
Kur’ân’ın âyetlerinin en uzunu aşağıdakilerden hangisidir?
Mâide sûresinin 3. âyeti
|
Nahl sûresinin 90. âyeti
|
Bakara sûresinin 282. âyeti
|
Neml sûresinin 30. âyeti
|
Hicr sûresinin 9. âyeti
|
Kur’ân’ın âyetlerinin bazıları uzun, bazıları da kısadır. Onun en uzun âyeti, müdâyene âyeti denilen Bakara sûresinin 282. Âyetidir.
11.Soru
Aşağıdakilerden hangileri sahih kırâatin şartlarındandır?
I. Sahih ve muttasıl bir senedle Hz. Peygambere ulaşması
II. Takdiren de olsa Hz.Ebubekir döneminde çoğaltılan nüshalardan birinin hattına uyması
III. Bir vecihle de olsa Arap dilinin kaidelerine uygun olmalı
I
|
I-II
|
I-III
|
II-III
|
I-II-III
|
Kırâatların sahih olması için üç şart vardır: 1. Kırâat, sahîh ve muttasıl bir senedle Hz. Peygamber’e ulaşmalı. 2. Takdiren de olsa Hz. Osman döneminde çoğaltılan nüshalardan birinin hattına uymalı. 3. Bir vecihle de olsa Arap dilinin kâidelerine uygun olmalı. Bu üç şartı birden taşıyan kırâat sahihtir.
12.Soru
Kur’an tefsirine verdiği büyük emek dolayısıyla “hibru’l-ümme (ümmetin bilgini)” ve “Tercümânu’l-Kur’ân” lakaplarıyla anılan ünlü sahabi aşağıdakilerden hangisidir?
Hz. Ali |
Hz. Ebu Bekir |
Ebû Musâ el-Eş’arî |
Abdullah b. Abbas |
Abdullah b. Mes’ûd |
Abdullah b. Abbas ashap devrinden itibaren hibru’l-ümme (ümmetin bilgini), Tercümânu’l-Kur’ân (Kur’ân’ın Hz. Peygamber’den sonra en yetkili müfessiri) unvanlarıyla anılagelmiştir. Bu niteliğinden dolayı olmalı ki Hz. Ömer, Bedir ashabının da katıldığı ilim meclislerinde yaşı küçük olmasına rağmen onu da bulundurur ve fikirlerine başvurarak değer verirdi. Doğru cevap D’dir.
13.Soru
I. Hz. Peygamber Kuran'ın tamamını tefsir etmiştir. II. Hz. Peygamber Kuran'ın az bir kısmını tefsir etmiştir. III. Hz. Peygamber'in Kuran'ın ne kadarını tefsir ettiği konusunda İslam alimleri arasında görüş farklılıkları bulunmaktadır. Peygamberimizin Kuran'ın ne kadarını tefsir ettiğine dair olarak yukarıda sıralananlardan hangisi veya hangileri kesin olarak doğrudur?
Yalnız I |
Yalnız II |
I ve II |
Yalnız III |
I, II ve III |
Hz. Peygamber’in Kur’ân’a dair beyanlarının miktarı konusunda âlimler farklı görüşler ortaya atmışlardır. Onların bazısı Resûlullah’ın Kur’ân’a yönelik izahlarının çerçeve itibariyle onun bir kısmını oluşturduğunu ileri sürmekte; bazısı da söz konusu beyânların, Kur’ân’ın tamamını içerdiğini iddia etmektedirler. Doğru cevap D'dir.
14.Soru
Aşağıdakilerden hangisi sahabenin yapmış olduğu tefsirin genel özelliklerinden biri değildir?
Kur’ân’ı âyet âyet baştan sona tefsîr etme |
Aralarında tenevvü (çeşitlilik) ihtilâfı olması |
Ahkâm âyetlerinden hüküm istinbatında bulunmama |
Tefsîri tedvin etmeme |
Âyetlerin nuzûl sebeplerini açıklama |
Sahâbîlerin yapmış olduğu tefsîrin genel özelliklerini şöylece sıralamak mümkündür:
1. Sahâbîler Kur’ân’ı âyet âyet baştan sona tefsîr etmemişlerdi. Zira onlar,
Kur’ân’ın tümünü tefsîr etmeye ihtiyaç duymuyorlardı. Bu yüzden yaptıkları açıklamalar, garip, muğlak, müphem, müşkil ve mücmel lafızlarla
sınırlı idi.
2. Zaman zaman sahâbîler arasında bir kısım ihtilâflar ortaya çıkmıştı. Ancak
bu ihtilâflar tezat ihtilâfı olmayıp tenevvü (çeşitlilik) ihtilâfı idi.
3. Ahkâm âyetlerinden hüküm istinbatında bulunmuş değillerdi.
4. Tefsîr bu dönemde henüz tedvin edilmemişti.
5. Âyetlerin nuzûl sebeplerini açıklamışlardı. Onların en önemli özelliği
âyetlerin inmesine sebep olan olaylara şâhit olmalarıydı. Doğru yanıt A'dır.
15.Soru
Aşağıdakilerden hangisi “en az üç âyetten meydana gelen, başı ve sonu bulunan müstakil Kur’ân parçası” tanımını içermektedir?
Besmele
|
Ayet
|
Sûre
|
Secde
|
Cüz
|
“En az üç âyetten meydana gelen, başı ve sonu bulunan müstakil Kur’ân parçası” Sûre. tanıımı içermektedir.
16.Soru
Bir kelime ve nitelemenin Kur’ân’da açık değil de ism-i işâretler, ism-i mevsuller, zamirler, cins isimleri, belirsiz zaman zarfları ve belirsiz mekân isimleriyle zikredilmesine ne denir?
Mübhem |
Mücmel |
Mutlak |
Mekruh |
Müşkil |
Mübhem kavramı, insan, melek ve cin gibi varlıkların veya bir topluluk ya da kabilenin veyahut bir kelime ve nitelemenin Kur’ân’da açık değil de ism-i işâretler, ism-i mevsuller, zamirler, cins isimleri, belirsiz zaman zarfları ve belirsiz mekân isimleriyle zikredilmesi anlamına gelmektedir. Doğru yanıt A'dır.
17.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Kuran’daki” yedi harfle” ilgili en zayıf görüştür?
Arap kabilelerinden meşhur olan yedisinin lehçesidir.
|
Aynı manaya gelen çeşitli lafızlardır.
|
Yedi vecihtir.
|
Kureyş lehçesidir.
|
Meşhur yedi imamın kırâatıdır.
|
Meşhur yedi imamın kırâatı Kuran’daki” yedi harfle” ilgili en zayıf görüştür.
18.Soru
Kur’an'ın yorumu için en uygun te’vil yöntemi aşağıdaki seçeneklerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
İşari te’vil |
Beyânı te’vil |
İhlası te’vil |
İrfânı te’vil |
Burhani te’vil |
Te’vil tarzlarından Kur’an yorumu için en uygun olanı Beyanı Te’vil’dir.
19.Soru
Tefsîr rivâyetleri hangi dönemden itibaren tedvin edilmeye başlanmıştır?
Dört halife dönemi |
Sahabe dönemi |
Asr-ı saadet dönemi |
Tâbiûn dönemi |
Etbâu’t-tâbiîn dönemi |
Tefsîr daha önce belirttiğimiz gibi tedvîn edilmeden yani yazıya geçirilmeden önce ashâb ve tâbiûn döneminde sözlü nakil yoluyla aktarılıyordu. Etbâu’ttâbiîn dönemine gelindiğinde ise tefsîr rivâyetleri artık yavaş yavaş bir araya toplanarak yazılmaya başlanmıştı. Doğru yanıt E'dir.
20.Soru
Keşfetmek, ortaya çıkarmak, üzerindeki örtüyü açmak, beyan etmek, açıklamak, anlaşılır hale getirmek gibi manalara gelen terim aşağıdakilerden hangisidir?
Tefsîr
|
Kelâm
|
Sünnet
|
Hadis
|
İlham
|
Keşfetmek, ortaya çıkarmak, üzerindeki örtüyü açmak, beyan etmek, açıklamak, anlaşılır hale getirmek gibi manalara gelen terim Tefsîr’dir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ