Türk Anayasa Hukuku Ara 19. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
2017 Anayasa değişikliği sonrası Türk hükûmet sistemine (Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi) göre aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
Yürütme yetkisi ve görevi Cumhurbaşkanına aittir. |
Yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. |
Cumhurbaşkanı veya bakanlar TBMM’ye kanun teklifi sunamaz. |
Para basılmasına ve savaş ilânına karar vermek Türkiye Büyük Millet Meclisinin görev ve yetkilerindendir. |
Aynı kişinin hem yasama hem de yürütme organında görev alabilmesi mümkün değildir |
Cumhurbaşkanının başlıca yetkileri; yürütme organı olarak görev yapmak, bakanları ve Cumhurbaşkanı yardımcıları ile üst kademe yöneticilerini atamak, belli sınırlar çerçevesinde kararname çıkarabilmek, olağanüstü hâl ilan etmek ve bütçe kanunu teklifini Meclise sunmaktır.
Cumhurbaşkanı bütçe kanunu teklifini Meclise sunar, bunun dışında Cumhurbaşkanı veya bakanlar TBMM’ye kanun teklifi sunamaz.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi başkanlık sistemi özellikleri arasında yer alır?
Başkanlık sistemi, yumuşak kuvvetler ayrılığı ilkesine dayanır. |
Başkanlık sisteminde, yürütme yetkisi halk tarafından seçilen başkana, yasama yetkisi ise parlamentoya aittir. |
Yasama ve yürütme kuvvetleri birbirine bağlıdır. |
Başkanlık sisteminde başkan, yürütme yetkisine sahip değildir. |
Yasama organı güvensizlik oyuyla başkanının görevine son verebilir. |
Başkanlık sistemi, sert kuvvetler ayrılığı ilkesine dayanır. Yasama ve yürütme kuvvetleri birbirinden kesin olarak ayrılmıştır. Başkanlık sisteminde, yürütme yetkisi halk tarafından seçilen başkana, yasama yetkisi ise parlamentoya aittir. Başkanlık sisteminde başkan, yürütme yetkisinin tek sahibidir. ABD ve diğer bazı ülkelerin başkanlık sistemlerinde başkan yasama organını feshedemez, yasama organı da güvensizlik oyuyla başkanının görevine son veremez. Doğru cevap B’dir.
3.Soru
1982 Anayasasının 102. maddesinin mülgasıyla aşağıdakilerden hangisi gerçeklemiştir?
Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi. |
TBMM seçimlerinin dört yılda bir yapılması. |
Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kaldırılması. |
Köy, nahiye ve bucakların mahallere dönüştürülmesi. |
Siyasi partilerin kapatılmasının zorlaştırılması. |
1982 Anayasasının 102. maddesine göre cumhurbaşkanı meclis tarafından seçilmektedir. 2007 tarihinde yapılan halk oylamasıyla bu madde değiştirilmiş ve cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi esası kabul edilmiştir. Doğru cevap A'dır.
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi üniter devletin bir özelliğidir?
Tek bir anaysa vardır |
birden fazla yasama organı vardır |
yasama, yürütme ve yargı iktidarları bölünmüştür |
birden fazla hükümet vardır |
yetkiler bölgesel yönetim ile merkezi yönetim arasında bölünmüştür |
Üniter devlet ve federal devlet kavramları: Üniter devlet ile federal devletin örgütlenmesi arasındaki
bilinen farkları şöylece sıralamak mümkündür: Üniter devlette tek bir anayasa, yasama organı ve hükûmet
varken; federal devlette federe devletlerin de kendi anayasaları, yasama organları ve hükûmetleri bulunmaktadır. Üniter bir devlette, yasama, yürütme ve yargı iktidarları federal sistemlerde olduğu gibi bölünemez. Federal devlette, merkezî yönetim ile eyaletler arasındaki yetki paylaşımı ve ilişkiler federal anayasa ile
belirlenir. Genellikle, uluslararası ilişkiler, savunma, para birimi ve ekonominin temel işleyişi federal devletin yetki alanındadır. Üniter devlet ile federalizm arasındaki tercih, hemen hemen bütün kurumları etkiler.
5.Soru
- Yalnızca kanunla sınırlandırılabilir.
- Anayasaya genel ve özel sınırlandırma sebeplerine yer vermiştir.
- Sınırlama, ölçülü olmalıdır.
Temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması ile ilgili olarak yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri söylenebilir?
Yalnız I |
Yalnız III |
I ve III |
II ve III |
I, II ve III |
Anayasa yalnızca özel sınırlandırma sebepleri bulunur.
Doğru cevap C şıkkıdır.
6.Soru
Aşağıdakilerden hangisi özellikle Hristiyan milletlerin bağımsızlık hareketlerinin bir başlangıcı olmuştur?
Islahat Fermanı |
Tanzimat Fermanı |
1876 Anayasası |
1921 Anayasası |
1961 Anayasası |
Islahat Fermanı, daha sonraki dönemlerde dış ilişkiler bakımından batılı devletlerin ve Rusya’nın müdahalelerine dayanak oluşturmuş, içeride ise özellikle Hristiyan “millet”lerin bağımsızlık hareketlerinin bir başlangıcı olmuştur.
7.Soru
Alemdar Mustafa ile padişah arasında yapılan ve Osmanlı "Magna Carta" sı olarak anılan anlaşma nedir?
Sened- İttifak |
Tanzimat fermanı |
Islahat Fermanı |
Paris Anlaşması |
İstanbul Senedi |
Alemdar Mustafa’nın çabası ile Padişah ve ayanlar arasında imzalanan anlaşmadır. Anlaşmaya göre padişah ayanların varlık ve haklarını tanıyacak, ayanlarda padişahın otoritesini tanıyacaktı. Ve devlete kendi bölgelerinde çıkan olaylarda, vergi ve asker toplamaya yardım edeceklerdi. Bu belge hükümdarın yetkilerini kısıtlaması yönüyle Magna Carta’ya benzemektedir. Çünkü padişah otoritesini ayanlar ile paylaşmıştır. Bu anlaşma ile padişah otoritesi sarsılmış, yetkileri kısıtlanmış ve başka bir otoriteyi tanımıştır.
8.Soru
Dış ilişkiler bakımından batılı devletlerin ve Rusya’nın müdahalelerine dayanak oluşturan, içeride ise özellikle Hristiyan milletlerin bağımsızlık hareketlerinin bir başlangıcı olan belge aşağıdakilerden hangisidir?
Sened-i İttifak |
Tanzimat Fermanı |
Islahat Fermanı |
Kanun-u Esasî |
1921 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası |
Islahat Fermanı, daha sonraki dönemlerde dış ilişkiler bakımından batılı devletlerin ve Rusya’nın müdahalelerine dayanak oluşturmuş, içeride ise özellikle Hristiyan milletlerin bağımsızlık hareketlerinin bir başlangıcı olmuştur.
9.Soru
AİHM Büyük Daire kaç hâkimden oluşur?
17 |
19 |
21 |
23 |
25 |
AİHM Büyük Daire, 17 hâkimden oluşmaktadır.
Doğru cevap A şıkkıdır.
10.Soru
Sosyal devlet ilkesini benimseyen ilk anayasa olarak kişi hak ve hürriyetlerini güçlendirmesinin yanında sosyal hakları da düzenleyen ilk anayasa aşağıdakilerden hangisidir?
1876 Anayasası |
1921 Anayasası |
1924 Anayasası |
1961 Anayasası |
1982 Anayasası |
1961 Anayasası’nın en ileri yanlarından birisi de klasik kişi hak ve hürriyetleri ile siyasal hakları genişletip güçlendirmesinin yanı sıra, sosyal hakları da düzenleyen ilk anayasa olmasıdır. 1961 Anayasası, temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması bakımından, “Anayasanın sözüne ve ruhuna uygun olmak”, “hürriyetin özüne aykırı olmamak” ve benzeri bazı kriterler getirmiş, sosyal hakların uygulamada gerçekleştirilmesi için de devlete bir takım ödevler yüklemiştir. Ayrıca 1961 Anayasası, anayasacılık tarihimizde sosyal devlet ilkesini benimseyen ilk anayasa olarak, sosyal devletin gerektirdiği diğer düzenlemelere de yer verilmiştir.
11.Soru
Milli egemenlik ilk kez hangi anayasada kabul edilmiştir?
Kanun-i Esasi |
1921 Anayasası |
1924 Anayasası |
1961 Anayasası |
1982 Anayasası |
23 maddelik kısa bir anayasa olan 1921 Anayasası’nın en önemli kuralı, “millî egemenlik ilkesi”dir (m.1)
12.Soru
Sened-i İttifak hangi yıl kabul edilmiştir?
1776 |
1806 |
1808 |
1876 |
1878 |
ilk anayasal belge olan Sened-i İttifak, 1808 yılında merkezî hükûmetin temsilcileri ile âyan temsilcileri arasında yapılan görüşmeler sonucunda kabul edilmiştir.
13.Soru
Hukuk devleti ile ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden hangisi doğrudur?
Hukuk devleti “hukuku olan devlet" anlamına gelmektedir. |
Hukuk devleti, devletin koyduğu hukuk olarak tanımlanabilir. |
Hukuk devleti, sosyal bir idealdir. |
Hukuk devleti, hukukun egemen olduğu devlettir. |
Anayasada açık hüküm bulunmamakla birlikte Türkiye Cumhuriyeti devleti, bir hukuk devletidir. |
Anayasa’ya göre, Türkiye Cumhuriyeti bir “hukuk devleti”dir. Hukuk devleti, devletin bütün eylem ve işlemlerinin hukuk kurallarına dayandığı ve vatandaşların da hukuki güvenlik içinde bulunduğu bir sistemdir (Özbudun, 1998: 89; Soysal, 1986: 243). Hukuk devleti “hukuku olan devlet” ya da “devletin koyduğu hukuk” değil, “hukukun egemen olduğu devlet”tir ve siyasal bir idealdir.
14.Soru
Atatürk milliyetçiliğine bağlılık ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?
Atatürk milliyetçiliğine bağlılık ifadesi yalnızca Anayasanın başlangıç kısmında geçmektedir. |
Atatürk milliyetçiliği, millet kavramının tanımında objektif kıstasları esas alır. |
Atatürk milliyetçiliği, subjektif milliyetçilik anlayışına dayanır. |
Atatürk milliyetçiliği devletin temel nitelikleri arasında sayılmamıştır. |
Atatürk milliyetçiliği, millet kavramının tespitinde ırk, din ve dil gibi objektif kriterlerden hareket eder. |
1961 Anayasası’nın “milliyetçilik” yerine “millî devlet” (m.2) deyimini kullanması ve Başlangıç bölümünde de “Türk Milliyetçiliği”nin bir tanımını vermesine karşılık, 1982 Anayasası, Cumhuriyetin niteliklerini belirten 2’nci maddesinde doğrudan “Atatürk milliyetçiliğine bağlılık” ifadesine yer vermiştir. Atatürk, millet kavramını şöyle tanımlamıştır: “Bir harstan (kültürden) olan insanlardan mürekkep cemiyete millet denir.” Atatürk’ün daha geniş bir millet tanımı ise şöyledir: “(a) Zengin bir hatıra mirasına sahip bulunan; (b) Beraber yaşamak hususunda müşterek arzu ve muvafakatte samimi olan; (c) Ve sahip olunan mirasın muhafazasına beraber devam hususunda iradeleri müşterek olan insanların birleşmesinden meydana gelen cemiyete millet namı verilir”(Afetinan, 1969: 23-25, Nakleden: Özbudun, 1998:52). Anayasa’nın Başlangıç bölümüne de Atatürk’ün milliyetçilik anlayışı yansımıştır (Özbudun, 1998: 53). Başlangıcın ikinci paragrafına göre, TürkMilleti “Dünya milletleri ailesinin eşit haklara sahip şerefli bir üyesi”dir. Başlangıcın yedinci paragrafında ise “Topluca Türk vatandaşlarının millî gurur ve iftiharlarda, millî sevinç ve kederlerde, millî varlığa karşı hak ve ödevlerde, nimet ve külfetlerde ve millet hayatının her türlü tecellisinde ortak olduğu, birbirinin hak ve hürriyetlerine kesin saygı, karşılıklı içten sevgi ve kardeşlik duygularıyla ve ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ arzu ve inancı içinde, huzurlu bir hayat talebine hakları bulunduğu” belirtilmiştir. Doktrinde genellikle, Atatürk’ün ifadelerinden ve Anayasa’nın sözü edilen hükümlerinden hareketle Atatürk’ün ve dolayısıyla Anayasa’nın benimsediği milliyetçilik anlayışının, “ırk, dil ve din gibi objektif benzerliklere değil; kader, kıvanç ve tasa ortaklığına ve birlikte yaşama arzusuna dayanan subjektif milliyetçilik anlayışı” olduğu ve “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür” (AY.m.66) hükmünün de buna dayandığı kabul edilmektedir (Özbudun, 1998:52-53). Doğru cevap C'dir.
15.Soru
“Bir hak ve hürriyetin özü, onun vazgeçilmez unsuru, dokunulduğu takdirde söz konusu hürriyeti anlamsız kılacak olan aslî çekirdeğididir." şeklinde tanımlanan temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması kriteri aşağıdakilerden hangisidir?
Hak ve hürriyetlerin özüne dokunmama |
Ölçülülük ilkesine uygun olma |
Anayasanın sözüne ve ruhuna uygun olma |
Kanunla yapılma |
Demokratik toplum düzeninin ve lâik cumhuriyetin gereklerine uygun olma |
Hak ve hürriyetlerin özüne dokunmama kriteri şöyle tanımlanmaktadır: “Bir hak ve hürriyetin özü, onun vazgeçilmez unsuru, dokunulduğu takdirde söz konusu hürriyeti anlamsız kılacak olan aslî çekirdeğidir”. Anayasa Mahkemesi de 1961 Anayasası döneminde verdiği bir kararında benzer bir tanım yapmıştır: “Bir hakkın veya hürriyetin kullanılmasını açıkça yasaklayıcı veya örtülü bir şekilde kullanılamaz hale koyucu veya ciddi surette güçleştirici ve amacına ulaşmasını önleyici ve etkisini ortadan kaldırıcı hükümler o hak ve hürriyetin özüne dokunur”.
16.Soru
Aşağıdaki hangisi 1921 Anayasası döneminde Türkiye'de, günümüzde ise İsveç'te uygulanan yönetim sistemidir?
Başkanlık sistemi |
Parlamenter hükümet sistemi |
Meclis hükümet sistemi |
Yarı-başkanlık sistemi |
Kraliyet sistemi |
Aşağıdaki hangisi 1921 Anayasası döneminde Türkiye'de, günümüzde ise İsveç'te uygulanan yönetim sistemi, Meclis Hükümet Sistemi'dir. Buna göre doğru cevap C şıkkıdır.
17.Soru
İdarenin kanun hükümlerini uygularken belli bir birey hakkında yaptığı işlem veya eylemin somut bir ihlale yol açması durumunda, ilgili kişinin bu işlem ya da eylemin ortadan kaldırılması için yargı organına başvurabilmesini içeren temel hak ve hürriyetlerin korunması mekanizmasına ne ad verilmektedir?
Bağımsız idarî kurumlar aracılığıyla koruma |
Anayasa yargısı |
Yürütme işlemlerinin yargısal denetimi |
Bireysel başvuru |
Uluslararası sözleşmelerle getirilen koruma |
Temel hak ve hürriyetlerin korunmasına ilişkin başlıca yöntem ve araçlar, yürütmenin yargısal denetimi (idarî yargı), yasama işlemlerinin yargısal denetimi (anayasa yargısı), bağımsız idarî kurumlar aracılığıyla koruma, insan hakları örgütlerinin girişimleri ve uluslararası sözleşmelerle getirilen koruma mekanizmalarından oluşmaktadır. Yürütme işlemlerinin yargısal denetimi kapsamında, temel hak ve hürriyetlerin, yürütmenin yargısal denetimi yoluyla korunmasında, idarenin kanun hükümlerini uygularken belli bir birey hakkında yaptığı işlem veya eylemin somut bir ihlale yol açması durumunda, ilgili kişi bu işlem ya da eylemin ortadan kaldırılması için yargı organına başvurabilmektedir.
18.Soru
1982 Anayasası'nda kişilerin hakları ve ödevleri bölümünde yer verilen hükümler birlikte verilmiştir?
Ailenin korunması ve dinlenme hakkı |
Kişinin maddi varlığı ve konut dokunulmazlığı |
Kamu hizmetlerine girme ve dilekçe hakkı |
Kanuni hakim güvencesi ve ücrette adalet |
Eğitim ve öğrenim hakkı ve vatan hizmeti |
Kişinin hakları ve ödevleri bölümünde; kişinin dokunulmazlığı, maddi^ ve manevi^ varlığı; zorla çalıştırma yasağı; kişi hürriyeti ve güvenliği; özel hayatın gizliliği; konut dokunulmazlığı; haberleşme hürriyeti; yerleşme ve seyahat hürriyeti; din ve vicdan hürriyeti; düşünce ve kanaat hürriyeti; düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti; bilim ve sanat hürriyeti; basın hürriyeti; dernek kurma hürriyeti; toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı; mülkiyet hakkı; hak arama hürriyeti; kanu- ni ha^kim güvencesi; suç ve cezalara ilişkin esaslar; ispat hakkı; ve temel hak ve hürriyetlerin korunmasına ilişkin hükümlere yer verilmiştir. Doğru cevap B'dir.
19.Soru
Parlamenter sistemi kabul etmiş monarşilerde devlet başkanı aşağıdakilerden hangisidir?
Cumhurbaşkanı |
Başkan |
Başbakan |
Hükümdar |
Bakan |
Parlamenter sistemde yürütme organı ikibaşlı (düalist: devlet başkanı ve başbakan) dır. Cumhuriyetlerde devlet başkanı cumhurbaşkanı, monarşilerde ise hükümdardır.
20.Soru
Bir hak ve hürriyetin özü, onun vazgeçilmez unsuru, dokunulduğu takdirde söz konusu hürriyeti anlamsız kılacak olan asli çekirdeğidir ifadesi sınırlandırma şartlarından hangisinin kapsamına girmektedir.
Bir hak ve hürriyetin özü, onun vazgeçilmez unsuru, dokunulduğu takdirde söz konusu hürriyeti anlamsız kılacak olan asli çekirdeğidir ifadesi sınırlandırma şartlarından hangisinin kapsamına girmektedir.
Sınırlama Kanunla Yapılmalıdır |
Sınırlama Anayasanın Sözüne ve Ruhuna Uygun Olmalıdır |
Sınırlama Temel Hak ve Hürriyetlerin O¨zlerine Dokunmamalıdır |
Sınırlama Demokratik Toplum Düzeninin Uygun Olmalıdır |
Sınırlama O¨lçülülük İlkesine Uygun Olmalıdır |
Anayasası ile sokulan “hak ve hürriyetlerin özü- ne dokunmama” kriteri şöyle tanımlanmaktadır: “Bir hak ve hürriyetin özü, onun vazgeçilmez unsuru, dokunulduğu takdirde söz konusu hürriyeti anlamsız kılacak olan asli çekirdeğidir”. Doğru cevap C'dir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ