Türk Düşünce Tarihi Final 27. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
I. İslâm felsefesi yoluyla klasik Yunan felsefesinin Batı’ya geçmesi
II. Batı felsefesini iyi bilmek için, İslâm felsefesini iyi bilmenin gerekliliği
III. Müslüman filozofların kendilerine has felsefî düşünceleri
IV. Metafizik, mantık, ahlâk felsefesi gibi öğretileri İslâm felsefesinden almaları
Yukarıdakilerden hangileri İslâm felsefesinin Batı’ya tesirinin ana nedenleri arasında yer almaktadır?
II ve III |
I ve III |
II ve IV |
I, II ve III |
II, III ve IV |
İslâm felsefesinin Batı’ya tesiri iki yönde olmuştur. Birincisi, İslâm felsefesi yoluyla klasik Yunan felsefesinin Batı’ya geçmesidir. Batılılar, unutulmuş olan Yunan felsefesini de İslâm bilginlerinden ve filozoflarından öğrendiler. Çünkü Müslüman filozoflar daha önce Yunan felsefesini İslâm dünyasına aktararak, onların eserlerini Arapça’ya çevirmişler ve üzerlerine şerhler yazmışlardı. Müslüman filozofların Yunan felsefesi üzerine yazdıkları eserleri Latinceye çevirerek, batılılar büyük ölçüde Yunan felsefesi geleneğini böylece Müslümanlardan öğrendiler. İkincisi, Müslüman filozofların kendilerine has felsefî düşünceleridir. Müslüman filozoflar felsefî düşünceye oldukça özgün katkılarda bulunmuşlardır. Çevirilerde batılılar Müslüman filozofların kendi düşüncelerini de öğrendiler. Doğru yanıt B seçeneğidir.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi çağdaş kavramların önceki tarihleri değerlendirirken dikkate almak anlamına gelen düşünme hatasıdır?
Tarihselcilik |
Anakronizm |
Kendi içine kapalılık |
Bölünmüş (Yatay) bilinç |
Zemin (Mekan) kaybı |
Osmanlı dönemindeki şartlarla günümüz şartlarının oldukça farklılaşması anakronizm denilen bir düşünme hatasına da yol açabilmektedir. Anakronizm, daha çok günümüz için geçerli olan bir takım kavram ya da anlayışları, bu kavram ya da anlayışların söz konusu olmadığı zaman dilimlerinde aramakla ortaya çıkar.
3.Soru
İlk Müslüman filozof kimdir?
Farabi |
Kindi |
İbn Sina |
İbn Davud |
Gazzali |
İlk Müslüman filozof ve bilim adamı Kindî’nin bilimci ve filozof olarak Batı düşüncesine ve bilimine o kadar etkisi olmuştur ki, büyük Latin düşünce tarihçisi G.Cardano, De Subtilitate adlı eserinde onun kendi devrine kadar gelip geçen dünyanın en meşhur on iki harikasından biri olduğunu zikreder. Batı’da Latinler arasında Alkindus olarak meşhurdur.
4.Soru
Bîrûnî’nin Sanskritçe’den Arapça'ya yaptığı çevirilerden günümüze ulaşan bir örnek aşağıdakilerden hangisidir?
Tercümetü Kitabi Batencel |
El-Âsârü’l-bâkiye ani’l-kurûni’l-hâliye |
Tahkîk mâ li'l-Hind |
Tecâribü'l-ümem |
Mukaddime |
Bîrûnî’nin Sanskritçe’den Arapça'ya yaptığı çevirilerden günümüze ulaşan bir örnek Tercümetü Kitabi Batencel’dir.
5.Soru
İslâm’ın asli inanç ilkelerine aykırı olmadıkça yabancı kültürlerden felsefi ve ilmi hakikatleri almanın meşru olduğunu ileri süren İslam düşünürü kimdir?
İbn Rüşd |
Mevlana |
İbn-i Haldun |
Hallac-ı Mansur |
İbn Sina |
İbn Rüşd’ün özellikle Faslu’l-makâl adlı eserinde yabancı kültürler sorununa açıkça değindiğini görmekteyiz. İbn Rüşd, yabancı kültürlere ait hususların tümden reddedilmesinin anlamsızlığına işaret ettikten sonra kısmen yararlanma konusuna sözü getirir. İslâm’ın asli inanç ilkelerine aykırı olmadıkça yabancı kültürlerden felsefi ve ilmi hakikatleri almanın meşru olduğunu ileri sürer.
6.Soru
Osmanlı düşüncesinde yatay bilincin temel özelliği aşağıdakilerden hangisidir?
Hakikatin çokluğunu kabullenme
|
Eski-yeni şekilde olmak üzere, zamansal (tarihsel) süreci ikiye bölme
|
Tek hakikat tasarımına göre algılama
|
Yükseliş dönemi Osmanlı düşüncesini yüceltme
|
Batının üstünlüğüne inanma
|
7.Soru
Aşağıdakilerden hangisi gözlem ve deneye önem vermesiyle tanınan ve bunları matematik diliyle açıklama çabasıyla farklı olan bir düşünürdür?
Ebû Bekir er-Râzî |
İbn Sina |
Biruni |
İbn Haldun |
İbn Miskeveyh |
Bîrûnî matematik ve fizik ilimlere çok fazla önem vermiştir. Bîrûnî gözlem ve deneye önem vermesiyle ve bunların matematik diliyle açıklama çabasıyla farklı bir düşünürdür. Ayrıca ilmî metodolojiye verdiği önem de dikkatle kaydedilmelidir. Bîrûnî, Ebû Bekir er-Râzî'nin klinik gözlem ve deneye dayalı tecrübî yaklaşımını kendisine daha yakın bulmuştur. Birunî’nin gözlem, deney ve ilmi objektifliğe verdiği önem onun tarih anlayışında da etkili olmuştur. Tabiatı anlamak için kullandığı yöntemleri, yani, gözlem, deney, tefekkür ve akıl yürütmeyi ve bunlardan edindiği aklî yetkinliği tarihi olayları ve tarihi anlamaya da uyguladığı görülmektedir.
8.Soru
Aşağıdaki kavramlardan hangisi günümüz için geçerli olan bir takım kavram ya da anlayışları, bu kavram ya da anlayışların söz konusu olmadığı zaman dilimlerinde aramakla ortaya çıkmaktadır?
Senkronizm
|
Anakronizm
|
Tarihselcilik
|
Maddecilik |
Tarih |
Osmanlı dönemindeki şartlarla günümüz şartlarının oldukça farklılaşması anakronizm denilen bir düşünme hatasına da yol açabilmektedir. Anakronizm, daha çok günümüz için geçerli olan bir takım kavram ya da anlayışları, bu kavram ya da anlayışların söz konusu olmadığı zaman dilimlerinde aramakla ortaya çıkar. Doğru cevap B'dir.
9.Soru
Aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
Eski ve çağdaş kültürler içinde yer alan mitolojiler, anlatılar, kıssalar, entelektüel ve bilimsel birikimler, tarihsel tecrübeler vs. içinde dile geldikleri dillerin önyargılarını oluştururlar. |
Düşünme eylemi, kaçınılmaz olarak mevcut kültürel diller içinde ortaya çıktığı için, dillerin ön-yargılarını da tevarüs eder. |
Düşünme eylemini ayrıcalıklı kılan şey, yukarıda kısmen değindiğimiz üzere soru sorma ve sorgulama yoluyla ilerlemektir. |
Müslüman düşünürlerin, her zaman içinde bulundukları kültürel gelenekleri (en başta dili) İslâm inancına uygun olup olmaması, rasyonel düşüncenin taleplerine uygun düşüp düşmemesi, ahlaki ilkelerle çelişip çelişmemesi, kozmik gerçeklere uyum sağlayıp sağlamaması gibi hususlarla bir analize ve eleştiriye tabi tuttuklarını görmekteyiz. |
İbn Hazm, mensubu olduğu mezhebin (Zahirilik) adından da anlaşılacağı üzere, İslâm düşüncesinin içinde yeşermekte olduğu tüm kültürel gelenekleri Kur’an ve hadislerin zahiri (görünür, açıkça bilinebilir, fenomenal) anlamına nispetle eleştiriye tabi tutmamaktadır. |
Eski ve çağdaş kültürler içinde yer alan mitolojiler, anlatılar, kıssalar, entelektüel ve bilimsel birikimler, tarihsel tecrübeler vs. içinde dile geldikleri dillerin önyargılarını oluştururlar. Düşünme eylemi, kaçınılmaz olarak mevcut kültürel diller içinde ortaya çıktığı için, dillerin ön-yargılarını da tevarüs eder. Düşünme eylemini ayrıcalıklı kılan şey, yukarıda kısmen değindiğimiz üzere soru sorma ve sorgulama yoluyla ilerlemektir. Müslüman düşünürlerin, her zaman içinde bulundukları kültürel gelenekleri (en başta dili) İslâm inancına uygun olup olmaması, rasyonel düşüncenin taleplerine uygun düşüp düşmemesi, ahlaki ilkelerle çelişip çelişmemesi, kozmik gerçeklere uyum sağlayıp sağlamaması gibi hususlarla bir analize ve eleştiriye tabi tuttuklarını görmekteyiz. İbn Hazm, mensubu olduğu mezhebin (Zahirilik) adından da anlaşılacağı üzere, İslâm düşüncesinin içinde yeşermekte olduğu tüm kültürel gelenekleri Kur’an ve hadislerin zahiri (görünür, açıkça bilinebilir, fenomenal) anlamına nispetle eleştiriye tabi tutmaktadır.
10.Soru
İbn Bacce’nin ahlak ve siyaset konusundaki fikirleri hangi Müslüman filozofla benzerlik gösterir?
İbn Sina |
Farabi |
Gazzali |
Hallac-ı Mansur |
Kindi |
İbn Bâcce’nin ahlak ve siyaset konusundaki görüşleri özellikle Fârâbî’ye oldukça benzerdir.
11.Soru
İslam dünyasında sırf felsefe yapmak ve felsefeyi kendi fikirlerini yaymak için kullanan toplum aşağıdakilerden hangisidir?
Selçuklular |
Kelamcılar |
Selefiyeler |
Batınililer |
Malikiler |
Kindî (ö.866), Fârâbî (ö.950) ve İbn Sinâ gibi filozofların (ö.1037) felsefeyi dinle uzlaştırma çabaları, felsefenin Müslüman toplumlarda kabul görmesini sağladı. Bu filozofların din ve felsefe arasındaki uzlaştırıcı rollerinin yanı sıra İslâm dünyasında sırf felsefe yapanlar veya felsefeyi kendi batınî fikirleri için araç olarak kullananlar ise şiddetli tepkilerle karşılaştılar. Bunun önemli örneklerinden biri Selçuklular dönemindeki Batınîliktir. Bu hareket siyasal anlamda büyük sorunlara sebep oldu. Dolayısıyla batınîliğe yönelik tepkiler beraberinde felsefeye karşı da bir tepkinin oluşmasına neden olmuştur.
12.Soru
Yunan felsefesinin tercümesiyle beraber, Müslümanlar tarafından tanınan felsefe, Müslüman düşünürleri üçe ayırdı. Aşağıdakilerden hangisi kelâmcıların temsil ettiği gruptur?
Hakikati keşfetmek maksadıyla yapanlar
|
Felsefeyi dinle uzlaştıranlar
|
Yabancısı olduğu düşüncelere karşı koymak maksadıyla yapanlar
|
Felsefî metotla dini savunanlar |
Sırf felsefe yapanlar |
Yunan felsefesinin tercümesiyle beraber, Müslümanlar tarafından tanınan felsefe, Müslüman düşünürleri üçe ayırdı: 1. Sırf felsefe yapanlar. 2. Felsefeyi dinle uzlaştıranlar 3. Felsefî metotla dini savunanlar. Konumuz açısından burada daha çok ikinci ve üçüncü gruplar önem arz etmektedir. Yukarıdaki tasnifte yer alan ikinci grubu filozoflar, üçüncü grubu ise kelâmcılar temsil etmektedirler.
13.Soru
Aşağıdaki düşünürlerden hangisi sadece akıl yürütmenin ve araştırmanın en yüksek yetkinlik derecesine ulaşmak için yeterli olmadığını savunmaktadır?
İbn Bâcce |
İbn Tufeyl |
İbn Rüşd |
Muhammed Abduh |
İsmail Hakkı İzmirli |
İbn Tufeyl’e göre meşrikî hikmet teorik akıl yürütmeyle yetinmez. Sadece akıl yürütme ve araştırma en yüksek yetkinlik derecesine ulaşmak için yeterli değildir. İnsanın duygu dünyasında yaşamış olduğu manevi tecrübeleri ihmal edilmemelidir. Müşahede, zevk, huzur ve ruhi tecrübe önem kazanır. İbn Tufeyl kesin hakikate ve mutluluğa ulaşmada tasavvuf ehlinin vurguladığı yöntemi öne çıkarır. Gazzâlî’nin bu noktada model olduğunu belirtir. Ona göre Gazzâlî müşahede ve huzur hallerini yaşamış ve böylece en yüce mutluluğa erip, kutsî mertebelere ulaşmıştır.
14.Soru
Aşağıdakilerden hangisi insanın ihtiyaç duyduğu her şeyin Kur’an ve hadislerin zahirinde mevcut olduğunu, Kur’an ve sünnet dışındaki dinle ilgili diğer yorum ve görüşlerin bid’at olduğunu savunanlardan değildir?
Hanbelî-Zâhirî fıkıh ve hadis ekolü
|
Endülüslüler
|
Klasik Selefiyye
|
İlk dönem Şia |
İlk Şafiiler |
Başlangıçta felsefeyi tamamen reddedenler içinde bir kısım şahıslar olmakla birlikte; Hanbelî-Zâhirî fıkıh ve hadis ekolü, klasik Selefiyye, ilk dönem Şia, Malikiler ve ilk Şafiilerden bahsedilebilir. Bunlara göre insanın ihtiyaç duyduğu her şey Kur’an ve hadislerin zahirinde mevcuttur. Kur’an ve sünnet dışındaki dinle ilgili diğer yorum ve görüşler bid’attır. Doğru cevap B'dir.
15.Soru
Cemâleddîn Afgânî'nin materyalistlere karşı yazdığı en önemli eserinin adı nedir
er-Redd ale’d-Dehriyyîn |
İrşâdü'l-Ahlâf fî Ahkâmi'l-Evkaf |
İrşâdü'l-Ahlâf fî Ahkâmi'l-Evkaf |
Kitabu'l-İfta |
Tarih-i İslâmiyyet |
Cemalettin Afgani' nin en önemli eseri materyalistlere karşı yazdığı “er-Redd ale’d-Dehriyyîn”adlı kitabıdır.
16.Soru
Aşağıdakilerden hangisi İbn Bacce’nin felsefe alanında yazdığı eserlerinden değildir?
Tedbîrül-mütevahhid |
Risâletü'l-vedâ |
İttisâlü'l-‘akl bi'l-insân |
Fi'l-gâyeti'l-insâniyye |
Dânişname-i Ala'î |
Dânişname-i Ala'î İbn Sina’nın eserlerindendir.
17.Soru
Aşağıdaki filozoflardan hangisi İbn Sînâ’dan etkilenen ilk Yahudi filozoflar arasında yer almaktadır?
Gerardo da Cromena |
St. Thomas d’Aquine |
Gherardo da Cremona |
Musa b. Meymun |
Guillaume d’Auvergne |
İbn Davud ve Musa b. Meymun, İbn Sînâ’dan etkilenen ilk Yahudi filozoflar arasındadırlar. Özellikle onun zorunlu ve zorunsuz varlık ayırımı, bu iki filozof da dahil, genelde bütün Yahudi filozoflarca kabul edilmiştir. Palqera, ilimler sınıflamasında Fârâbî ve İbn Sînâ’nın sınıflamalarını birleştirerek bir sınıflama yapar.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Guillaume d’Auvergne’nin çeşitli eserlerinde Aristo ile yan yana müracaat ettiği ve “Asil Filozof” dediği Müslüman filozoftur?
İbn Haldun |
İbn Bacce |
İbn Tufeyl |
İbn Sina |
İbn Rüşd |
İbn Sînâ’nın kendileri üzerinde açık tesiri görülen ilk Hıristiyan filozoflarının başında Alexandre de Hales ve Guillaume d’Auvergne gelir. Sonuncusu, çeşitli eserlerinde Aristo ile yan yana müracaat ettiği ve “Asil Filozof” dediği Müslüman filozof İbn Sînâ’dır. Mesela sadece De Univers adlı eserinde, otuzdan fazla müracaatta bulunur. Onu, Duns Scot, Saint Thomas, Saint Bonaventure, Albertus Magnus ve Roger Bacon takip ederler.
19.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Osmanlıların fizik ve metafizik araştırmalarına verdikleri addır?
Beşer |
Hikmet |
Cebir |
Göz |
Yazın |
Osmanlı düşünürlerinin sentezci ya da genel mekan ya da çerçeve içinde farklı hususları konumlandırıcı yaklaşım tarzlarına bakıldığında, sentez işleminin belli bir ideal, amaç, hedef, kavram doğrultusunda yapıldığı görülecektir. İşte bu amaç ya da kavramın kendisi bir şekilde asıl-kopya ikiliği içinde sentez faaliyetinin gerçekleştirildiğini açığa çıkarmaktadır. Zira beşeri alanda oluşturulması gereken düzen (sentez)’in temel ideası, fikri, orijinali zaten Allah tarafından kainatta (asıl) yaratılmıştır. Bu durum Osmanlıların fizik ve metafizik araştırmalarına neden hikmet adını verdiklerini de gösterir. Hikmet, Allah’ın düzenine uyum sağlayarak beşeri alanı düzenleyebilmektir. Doğru cevap B'dir.
20.Soru
I Musukiye ait meseleler
II Tabiiyyâta ait meseleler
III Gök hakkındaki meseleler
IV Tarihe ait meseleler
V Alemle ilgili meseleler
İslâm dünyasında gerek müstakil tehâfüt, gerekse mevcut olan bir tehâfütün yorumu tarzında,Gazali ve İbn Rüşd’ün Tehâfüt’leri ekseninde kaleme alınan gelenek kapsamında on iki eser yazılmıştır. Bu eserlerin konularını hangi başlıklar altında toplanmıştır?
I,II ve IV |
II,III ve V |
II,III ve IV |
III,IV ve V |
I,IV ve V |
Gazali ve İbn Rüşd’ün Tehâfüt’leri ekseninde kaleme alınan bu eserlerin konularını dört kategoride değerlendirmek mümkündür: Bunlar; tabiiyyâta ait meseleler, ilahiyyâta dair meseleler, âlemle ilgili meseleler ile gök hakkındaki meselelerdir.Doğru cevap B'dir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ