Türk Siyasal Hayatı Final 5. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Kapitalist sistemin kriz içinde bulunduğu bir sırada, otoriter ve totaliter rejimler komuta ekonomileri ile iktisadî gelişme süreçlerinde önemli adımlar atılır. Hem koşullar hem de çevresindeki örnekler Türkiye’nin kapitalist sisteme sırtını dönmeden, diğer sistemin yani sosyalizmin bir aracı ile yani planlama ile sanayileşme girişiminde bulunmasında etkili olur.Uygulanan bu stratejilerin önemi nedir?
Türkleştirme girişimleriyle izlenen milli iktisat politikalarının yeterli olduğuna işarettir.
|
Liberalizm ekseninde gelişen tartışmalara iyi bir örnektir.
|
Devletçiliğin amaç değil araç olduğunun kanıtıdır.
|
Türkiye’de devletçiliğin tanımlanmasında önemli bir husustur.
|
Kamunun egemen olduğu kapitalizm ilkelerinin göstergesidir.
|
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Osmanlı İmparatorluğunun son döneminde ortaya çıkan fikir akımlarından biri değildir?
Milliyetçilik |
Anadoluculuk |
Turancılık |
Türkçülük |
Panislamizm |
Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde ortaya çıkan fikir akımları hem tarihsel hem de coğrafi (toprak kayıpları) koşulların ürünüdür. Yeni toplumsal kompozisyonun yarattığı etki ve tepkilerden meydana gelmiştir. Bu dönemde Türkiye Cumhuriyetindeki ideolojilere yön veren birçok akımın ve ideolojinin tohumları atılmıştır, bu fikir akımları Milliyetçilik, Osmanlıcılık, Panislamizm, Turancılık, Türkçülük, başlıkları altında toplanabilir.
3.Soru
Türkiye’de siyasal İslamcılığın ikinci nesli hangi olay ile başlamıştır?
Milliyetçi Hareket Partisi’nin kurulması |
II. Meşrutiyet’in ilanı |
Milli Nizam Partisi’nin faaliyete geçmesi |
Aydınlar Ocağının kurulması |
Çok partili sisteme geçiş |
Türkiye’de siyasal İslamcılığın ikinci nesli, Milli Nizam Partisi’nin faaliyete geçmesi ile başlamaktadır. Milli Nizam Partisi, Demokrat Parti dönemi ve sonraki on yıl içerisinde Türkiye’nin toplum yapısındaki dönüşümün ürünüdür. Milli Nizam Partisi, Türkiye’de siyasal İslamcı söylemi parti programı olarak benimseyen ve belirli bir sosyo-politik, ekonomik ve kültürel taban etrafında seçmen kitlesini örgütleyebilen ilk parti olma özelliği taşımaktadır.
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Kemalizmin üzerinde durduğu teorik varsayımlardan biri değildir?
Ümmet toplumundan bir ulus devletine geçiş. |
Dünyayı analiz ederken dini yaklaşımdan, pozitif anlayışa geçiş. |
Fetihçi ve yayılmacı bir yaklaşımın inşa edilmesi. |
Halk-Sultan ikiliğinden oluşan siyaset yerine ulusun egemenlik kurduğu siyasal alanın inşa edilmesi. |
Hükümdar otoritesi üzerine kurulu meşruiyet Hükümdar otoritesi üzerine kurulu meşruiyet anlayışı yerine, yasalara bağlı meşruiyet anlayışı. |
Kemalizm sosyal ve siyasi alanda bir reform hareketine yol açmıştır. Kemalizm dört teorik varsayım üzerinde durmuştur: 1. Hükümdar otoritesi üzerine kurulu meşruiyet anlayışı yerine, kanun ve yasalara bağlı meşruiyet anlayışı, 2. Ümmet toplumundan bir ulus devletine geçiş, 3. Teba/Halk-Kral/Sultan ikiliğinden oluşan siyaset yerine ulusun egemenlik kurduğu bir siyasal alan inşa etmek, 4. Dünyayı analiz ederken dini yaklaşımdan, pozitif (olgusal) anlayışa geçmek.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Türkiye'de ilk kez girdiği üç seçimden de birinci parti olarak çıkıp tek başına hükumet kurabilmiştir?
Adalet ve Kalkınma Partisi
|
Cumhuriyet Halk Partisi
|
Milliyetçi Hareket Partisi
|
Doğru Yol Partisi
|
Anavatan Partisi
|
6.Soru
DP iktidarının ikinci evresi hangi yıl yapılan seçimle gerçekleşmiştir?
21 Temmuz 1946
|
14 Mayıs 1950
|
2 Mayıs 1954
|
27 Ekim 1957
|
15 Ekim 1961
|
7.Soru
1990’lı yılların ortalarından itibaren Türkiye’de yaşanan laiklik temelli tartışmaların içinde özel bir yer edinen mesele aşağıdakilerden hangisidir?
İmam Hatip liseleri |
Başörtü meselesi |
Katsayı uygulaması |
Sekiz yıllık eğitim |
Alevilerin sorunları |
1990’lı yılların ortalarından itibaren Türkiye’de oldukça sert geçen din-devlet ilişkileri ya da laiklik temelli tartışmalar yaşanmıştır. Bu tartışmalar içinde başörtüsü meselesi özel bir yer edinmiştir. Kamusal alanda, özellikle eğitim kurumlarında başörtüsü takarak bulunma arzusundaki kadınların bu talebi 28 Şubat’ın hemen ertesinde sert bir müdahaleye maruz kalmıştır.
8.Soru
1923-1925 yılları arasında Anadolu dergisini çıkaran ve ilk Anadoluculuk hareketinin oluşmasını sağlayan isim kimdir?
Sabahattin Eyüpoğlu |
Hüseyin Avni Ulaş |
Melih Cevdet Anday |
Remzi Oğuz Arık |
Mükrimin Halil Yinanç |
İlk Anadoluculuk hareketi 1923-1925 arasında Mükrimin Halil Yinanç ve onun çıkardığı Anadolu dergisi etrafında oluşmuştur.
9.Soru
Aşağıdakilerden hangisi 24 Ocak Kararları'nı izleyen dönemde alınan yeni ekonomik kararlar ve atılan adımlar biridir?
Faiz hadlerinin serbest bırakılması
|
IMF ile ilk anlaşmanın yapılması
|
Döviz işlemlerinin serbestleştirilmesi
|
Katma Değer Vergisi uygulanması
|
İthal ürünlere düzenleme getirilmesi
|
10.Soru
1970’lerdeki milliyetçi siyasete damgasını vuran MHP’nin çizgisini aşağıdakilerden hangisi temsil etmektedir?
Muhafazakar Demokratlık |
İslamcı Muhafazakarlık |
İslamcı Anadoluculuk |
Dokuz Umde |
Dokuz-Işık |
Türkiye’de 1970’lerdeki milliyetçi siyasete 1969’da kurulan Milliyetçi Hareket Partisi’nin ideolojisi damgasını vurmuştur. MHP çizgisinin esasını İslam dininin şekillendirdiği Türk milliyetçiliğini temel alan gelenekçi-muhafazakârlığı simgeleyen Dokuz Işık temsil etmektedir. Ülkücüler, idealizm in (ülkücülük) doruk noktalarına ulaştığı anti- kapitalist, antikomünist bir siyaseti savunmuştur.
11.Soru
Türk-İslam Sentezi’nin amacı nedir?
Aşırı milliyetçi ve İslami bir hayat |
Ulusal düzeyde ümmetçi, evrensel boyutta kimliği İslam olan ülkelerin dayanışması |
Nizam ve selamet kavramlarının siyasete sokulması |
Toplumu İslamcı ve milliyetçi olmak üzere iki sınıfa ayırmak |
Kemalizmin Türklük ve İslam öğeleriyle ortadan kaldırılması |
12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrasında siyasal ve toplumsal alanda belirli bir güç kazanan bir ideoloji vardır: Türk-İslam Sentezi. Bu sentezin başlıca amacı, Müslümanlığı üst kimlik olarak tanımlama yoluyla, ulusal düzeyde ümmetçi, evrensel boyutta ise İslam olan milletlerin dayanışmasını savunmaktır. Türk-İslam sentezi, 1970 yılında kurulan Aydınlar Ocağı tarafından kavramsallaştırılmış ve programlaştırılmış bir halde Türkiye’nin siyasal gündemine girmiştir.
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi 1959 yılında 'İlk Hedefler Beyannamesi' ismiyle bilinen ve CHP tarafından alınan kararlar arasında değildir?
Devlet başkanının tarafsızlığının sağlanması
|
Anti demokratik kanunların kaldırılması
|
İdari tasarrufların yargı denetimine kapatılması
|
Sosyal adaletsizlik ve dengesizliğin giderilmesi
|
Hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması
|
13.Soru
Türkiye’deki laiklik tipi daha çok hangi ülke ile benzerlik gösterir?
İngiltere |
İspanya |
Fransa |
Almanya |
Polonya |
Türkiye’deki laiklik tipi genellikle Fransa’dakine benzetilir. Türkiye’de de, dinsel semboller ve modeller kamusal alanın dışında bırakılmak istenmiştir. Din uzunca bir süre bireyin özel alanına münhasır bir inanış muamelesi görmüştür. Tek-parti dönemi reformları ağırlıkla dinin devlet üzerindeki tasarruflarından vazgeçmesi için yürürlüğe konmuştur.
14.Soru
1858’de laik nitelikte çıkarılan arazi kanunu aşağıdakilerden hangisidir?
Kanuni Esasi |
Arazi Kanunnamei hünayun. |
Mektebi Mülkiyetyi şahane. |
Vilayet Nizamnamesi. |
Ahkamı Adliye. |
Arazi Kanunnamei hünayun laik nitelikte çıkarılan bir arazi kanunudur.
15.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Kemalizm ideolojisinin ele aldığı konulardan değildir?
Kanun ve yasalara bağlı meşruiyet anlayışı |
Kanun ve yasalara bağlı meşruiyet anlayışı |
Yenilikler kadar eski değerlere de bağlı kalmak ve onları korumak |
Ulusun egemenlik kurduğu bir siyasal alan inşa etmek |
Dünyayı analiz ederken dini yaklaşımdan, pozitif (olgusal) anlayışa geçmek |
Yeniliklere ‘bağlı kalmak’ ve onları ‘korumak’, Kemalizm için devrimci olmanın bir gereğiydi.
16.Soru
1961-1965 yılları arasında kaç koalisyon hükumeti kurulmuştur?
4
|
2
|
5
|
1
|
3
|
17.Soru
1961 Anayasası ile ilgili aşağıda verilenlerden hangileri doğrudur?
I.1961 Anayasası ile başbakana TBMM dışından bir bakan atama olanağı getirilmiştir.
II.1961 Anayasası temel hak ve özgürlükler, bakımından kendisinden önceki anayasalardan ayrılmaktadır.
III. 1961 Anayasası için Fransız, Alman, İtalyan Anayasalarından yararlanılmıştır
IV.1961 Anayasasının, önceki anayasalardan önemli bir farkı egemenliğin kullanımını tek bir organa vermesidir.
I - II - III |
I ve II |
II - III - IV |
I - III - IV |
Hepsi |
Doğru cevap A olacaktır. Sayfa 99 da 1961 ANAYASASI konu başlığındaki İktidarın Paylaşımı ve İşleyişi alt başlıkta " 1961 Anayasasının, önceki anayasalardan önemli bir farkı egemenliğin kullanımını tek bir organa değil, birden çok organa ait yetki ve görev olarak kabul etmesidir." şeklinde açıklanmaktadır.
18.Soru
Saltanat hangi tarihte kaldırılmıştır?
1 Kasım 1922
|
4 Kasım 1922
|
17 Kasım 1922
|
24 Temmuz 1923
|
1 Nisan 1923
|
19.Soru
Hangisi II. Abdülhamid’in meclis tarafından tahttan indirilmesinin sonuçlarından değildir?
Ordunun giderek siyasallaşan bir görünüm kazanması |
İstanbul’da sıkıyönetim ilan edilmesi |
Askerin yetki alanının genişlemesi |
İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin yönetimi fiilen ele alması |
Ordu birlikleri arasında kargaşalar çıkmaya başlaması |
Harekât Ordusu, İstanbul’a girmek üzereyken ITC ile Sultan II. Abdülhamid arasında varılan uzlaşı sonrasında padişahın tahttan indirilmemesi, ancak 1908’de başlatılan sürecin devam ettirilmesi ve 31 Mart olayını başlatanların cezalandırılması kararlaştırılır. Buna karşılık, II. Abdülhamid, yeniden toplanan Meclis tarafından tahttan indirilir, yerine kardeşi Reşat, V. Mehmet adıyla yeni Osmanlı padişahı olarak ilan edilir. Nedenleri günümüzde bile çok tartışılsa da bu olayın doğurduğu en önemli sonuçlardan biri ordunun giderek siyasallaşan bir görünüm kazanmasıdır. Nitekim bu olaydan sonra İstanbul’da sıkıyönetim ilan edilir ve askerin yetki alanı oldukça genişler. Daha açık bir ifadeyle, 1909’dan itibaren ITC, fiilen ülke yönetiminde ipleri kendi eline almıştır.
20.Soru
Osmanlı’da fetva verme, yani devlet işlerinde karşılaşılan bazı sorunlarda din hukukunun yargılarının ne olacağını belirleme yetkisine kim sahipti?
Ulema |
Kazasker |
Padişah |
Sadrazam |
Sadrazam |
Osmanlı devlet düzeni içinde en üstün ruhani otoriteyi temsil eden herhangi bir makam da yoktu. Dinsel yetkiler daha çok kazasker ve şeyhülislamda toplanmıştı. Kazasker, en üstün yargı merciidir. Şeyhülislam ise, fetva verme, yani devlet işlerinde karşılaşılan bazı sorunlarda din hukukunun yargılarının ne olacağını belirleme yetkisine sahipti. Din adamları kendi aralarında, Osmanlı Devleti’nde İslam dininin bekçisi, koruyucusu hatta halifesi oldukları inancına sahip olmakla birlikte, gerçekte İslam dini ile ilgili meselelerde tek başına yetkili bir toplumsal grup değildi.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ