Tuncer Cücenoğlu’nun ‘Kadıncıklar’ oyunu 1983-84 tiyatro döneminin en çok ödül alan tiyatro yapıtı olarak öne çıkar.

Eşeğin Gölgesi, 1970'li yıllarda  bir ihtarla oynanması durdurulan tiyatrolardan biridir. diğeri ise "Biraz Gelir misiniz?"dir.

Nurullah Ataç, Lütfi Ay, Suat Taşer, Burhan Arpad, Metin And ve Adnan Benk dönemin önem çıkan eleştirmenleridir.

Yazar tiyatrosu Otogargara isimli oyunda görülmektedir.

Zengin Mutfağı köy konulu eserlerden değildir.

İstanbul Şehir Tiyatroları için ise Muhsin Ertuğrul’un yeniden tiyatronun başına getirildiği 1974 yılı önemlidir. Belediye Başkanı Ahmet İsvan’ın isteği, tiyatronun yoksul halka hitap etmesi, onları kapsayacak çalışmalar yapmasıdır. Bu istekler doğrultusunda, bu dönem içerisinde İstanbul Şehir Tiyatroları gecekondu semtlerine yönelik çalışmalar, gösteriler yapar.

Düğün ya da davul toprağa bağılık konularını işlemiştir.

1970’li yılların sonunda ekonomik zorlukların nitelikli tiyatro yapmanın koşullarını ortadan kaldırmaya başladığı görülmektedir. Tiyatroları saran ekonomik zorlukların ötesinde, tiyatro sanatçıların da bu dönemde ekonomik zorluklar yaşadıkları, buna karşın ek iş olarak seslendirme, televizyon oyunculuğu, sahne şovu, şarkıcılık gibi işlere yöneldikleri görülmektedir.

Namık Kemal’in romantik dram alanında yazdığı ilk oyunu önce “ Raz-ı Dil” olarak yazıp daha sonra sansürlenebilir kaygısıyla adını değiştirdiği “Gülnihal”dir.

Tahsit Nahit ve Şehabettin Sülayman’ın oyunlarında “Freud Etkisi” hissedilir. Her iki yazar da dönemlerinin ilerisindedir ve psikolojiye verdikleri önem açısından Freud etkisi hissedilir. Ne yazık ki Tahsin Nahit çok genç yaşta hayata veda etmiştir.

1980 sonrası en çok zararı İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları görmüştür

Türkiye yaklaşık yirmi beş yıl boyunca tek partili (Cumhuriyet Halk Partisi) bir siyasal sistemle yönetilmiştir. Her iki parti de kısa süren varlıklarına karşın, 1950’de iktidarı ele geçirecek Demokrat Parti yöneticileri, diğer bir deyişle Türkiye’nin kaderini belirleyecek olan liberal-sağcı kanat için bir okul olmuştur.

Günün adamı çok partili sisteme, politikaya ve politikacıya bakışa yönelik olarak kaleme alınmış eserlerdendir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar pek çok tiyatro eseri kaleme almıştır ancak bunlardan sadece “Kadın Erkekleşince” eseri sahnelenmiştir.

Modern Türkiye tiyatrosuna yazdığı yazılarla ve oyunlarla katkı sağlayan “hançer” adlı oyunu yazan yazarımız Reşat Nuri Güntekin’ dir (1892-1956). Hançer (1920) kocasının kısırlığı yüzünden, bir kadının başka birinden çocuk sahibi olmasını ve bunun erkek olmasını isteyen aile babası tarafından kabulünü ele alan, o dönem için ilgi çekici bir yapıttır.

“Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz” Aziz Nesi’nin eseridir.