Türkiye´de Felsefenin Gelişimi 2 Final 8. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Felsefede philosophia perennis ne anlama gelmektedir?
felsefenin sürekliliği ve doğallığı |
felsefenin güzelliği ve doğallığı |
felsefenin karamsarlığı ve doğallığı |
felsefenin sıkıntısı ve doğallığı |
felsefenin durağanlığı ve doğallığı |
Birinci önyargının aşıması için yapılması gerekenler:
Yanılmalar yumağından doğrunun ipliklerini birer birer ayırıp çözmek;
doğruyu eklentisinden, takıntısından ayıklamak; bilgi alanında elde edilmiş kazançların zincirini belirlemektir. Bu da bir philosophia perennistir (felsefenin sürekliliği ve doğallığı), felsefe yapmanın zamanlar ve mekanlar üstünde kalan birliği ile sürekliliğidir (Gökberk 1963, 134).
2.Soru
Nicolai Hartmann’ın kurduğu ve geliştirdiği felsefe anlayışı hangisidir?
Epistemoloji |
Ontoloji |
Estetik |
Etik |
Mantık |
Tunalı’ya göre çağdaş felsefe görüşleri arasında en temelli ve en önemlilerinden biri, hiç şüphesiz, ontolojidir. Nicolai Hartmann’ın kurduğu ve geliştirdiği felsefe anlayışı, varolanı ve varlığın bütününü kendine konu olarak alır.
3.Soru
Z. Gökalp’a göre milletin resmi ahlakını ne temsil eder?
Kanunlar |
İktisadi yapı |
Siyasi yapı |
İnançları |
Hükümdar |
Gökalp, Yüce Mahkeme (1922) adlı yazısında, halk hükümetlerinin birinci şartının,
milli kanunları mukaddes tanımak olduğunu belirtmiştir. Çünkü kanunlar,
milletin resmi bir mahiyet almış olan mefkurelerinden ve iradelerinden başka bir
şey değildir. Her milletin resmi ahlakı, kanunlarıdır.
4.Soru
''Bilim teorisinin görevi, sadece bilimleri sınıflandırmak olarak kalmıştır''
Aşağıdaki bilim insanlarından hangisi bilim teorisinin görevini yukarıda yazıldığı şekilde tanımlamıştır?
Yalçın Koç |
Takiyettin Mengüşoğlu |
Cemal Yıldırım |
Teoman Duralı |
Bedia Akarsu |
Bilim teorisinin görevi, sadece bilimleri sınıflandırmak olarak kalmıştır. Bu tanım Takiyyettin Mengüşoğlu tarafından yapılmıştır. Doğru cevap B'dir.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Ömer Naci Soykan'ın Türkçe'nin söz dizimine yönelik tespitleri arasında değildir?
Biricik bir felsefe yoktur. |
Her dile özgü bir felsefe vardır. |
Her doğal dil kendine özgüdür. |
Türkçe'nin en az bir felsefe yolu vardır. |
Her felsefe kendine özgüdür. |
Soykan'a göre;
1. Biricik bir felsefe yok, felsefeler vardır.
2.Her dile özgü bir felsefe yok, tersine her dilde çeşitli felsefe yer alırlar.
3.Her doğal dilin diğerinden farklı oluşu, kendine özgülük alanı açar.
4.Böyle bir dilde her felsefe kendine özgülükten pay alır.
5.Türkçe’nin kendine özgülükten pay alabilen en az bir felsefe yolu vardır. B seçeneğinde her dile özgü bir felsefe yok dendiği için cevap B seçeneğidir.
6.Soru
Aşağıdaki düşünürlerden hangisi estetik konusunda çalışmamıştır?
Arda Denkel |
Mazhar Şevket İpşiroğlu |
İsmail Tunalı |
Bedrettin Cömert |
Ömer Naci Soykan |
Türkiye’de akademik çevrelerde estetik çalışmaları Darülfünun’un kuruluşuna kadar gider. 1900 yılında Darülfünun’la birlikte kurulan İ.Ü. Felsefe Bölümü dersleri içinde estetik dersleri de yer almaktadır. Mazhar Şevket İpşiroğlu, İsmail Tunalı, Bedrettin Cömert, Taylan Altuğ, Ömer Naci Soykan estetik konusunda çalışma yapan kişilerdir.
7.Soru
Türkçe’yi modülsel bir dil olarak betimleyen felsefeci kimdir?
Ömer Naci Soykan |
Mubahat Türker Küyel |
Ümit Hassan |
Macit Gökberk |
Fuad Köprülü |
Türkçe’de kelimelerin bölünemeyen tek heceli kök yapıları, atom olarak adlandırılmış ve cümle yapısında atomların bileşiminden oluşan moleküler yapılar yani sözcük birimlerin meydana geldiğini belirtmiştir. Bu tespitlerden hareketle Türkçe’yi modülsel bir dil olarak betimlemiştir.
8.Soru
Doğan Özlem'in ahlak felsefesi üzerine çalışmalarına ilişkin verilen bilgilerden hangisi doğrudur?
İnsan nedir? sorusunu temel alan ahlak felsefesi çalışmaları yürütmüştür. |
Ahlakın hep var olduğunu ve ilkel toplumlarda dahi yer aldığını savunmuştur. |
Ahlak felsefelerini, kozmolojik, dinsel ve antropolojik olarak sınıflamıştır. |
Ahlakı felsefenin en önemli unsuru olarak ele almıştır. |
İnsanın ne yapması gerektiği sorusunu ahlak metafiziği ile ilişkilendirmiştir. |
Doğan Özlem, ahlak felsefelerini, kozmolojik, dinsel ve antropolojik olarak sınıflayarak ele almıştır.
9.Soru
Türkler Nasıl Düşünür? sorusuna on altı maddelik açıklama dizisi getiren yazar aşağıdakilerden hangisidir?
Mehmet Ali Ayni |
Hayri Bolay |
Fuad Köprülü |
Bahattin Ögel |
Nermi Uygur |
Nermi Uygur, Türkler Nasıl Düşünür? sorusuna on altı maddelik açıklama dizisi getirmiştir. Doğru cevap E'dir.
10.Soru
Türkçe kaç öğeden oluşur?
1 |
2 |
3 |
4 |
5 |
Türkçede kurallı basit cümle, özne, zarf, tümleç (yer tamlayıcısı), nesne, yüklem olmak üzere, beş öğeden oluşur. Doğru cevap E'dir.
11.Soru
"Yazar'a göre her araştırma, ne çeşitten olursa olsun, belli bir “olay”ı kuruluşu
bakımından bilmeye yönelir. Araştırmada amaç, salt bilgileri, yanlışlardan arınmış belirlenimleri, en çok sayıda elde etmektir. Felsefede de durum aynıdır. Filozof, bilmelerimiz ile yapıp etmelerimizde evreni işlediğimiz konuşmaları kendi açısından gözden geçirmekle görevlidir. Bütün donatımıyla
her filozof önce bu konuşmalara dönüktür. Felsefenin baş konusu kavram ve kavram düzenlemeleridir" Bahsedilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?
Takiyettin Mengüşoğlu |
Bedrettin Cömert |
Nermi Uygur |
Taylan Altuğ |
İsmail Tunalı |
Bahsedilen yazar Nermi Uygur'dur.
12.Soru
Filibeli 'ye göre İslamiyet'in mücadele ettiği alanlar aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
Fen - Matematik |
Astroloji- Tarih |
Fen- Geometri |
Fen- Felsefe |
Astroloji- Felsefe |
Eğer islam dininin mücadele alanında rakibi başka bir din olsaydı, başarılı bir mücadele vereceği kesindir. Rakibi, hiçbir ilkeye bağlı olmaksızın gönlünün dileğince düşünmek ve hükmetmek ile fen ve felsefedir (F. Ahmet Hilmi 2005, 547). Avrupalılarla rekabet edebilmek için, yalnız siyasi sahada değil, iktisadi alanda da Avrupa zihniyetine ve marifetine sahip olunması gerekir. Bugünkü mevcut şartlarda böyle bir inkılabın meydana gelmesi imkansız olduğu gibi, gerçekleştiğinde de islam’ı mahveder. inkılap yapmak da yapmamak da islam’ı mahkum eder ve sefalete sürükler (F. Ahmet Hilmi 2005, 547). Filibeli’ye göre Ortaçağ zihninin mahsulü olan bir içtihadı yaşatmaya çalışmak, bir fosili canlandırmak kadar zor bir şeydir. Öküz arabasıyla trene karşı mücadele etmek gibidir. Eğer tarih ve soydan gelen hallerimizi, çevremizi ve milli fikirlerimizi hiç dikkate almadan Avrupa’yı körü körüne taklit etmeye çalışırsak, sosyolojinin kesin yasalarıyla çatışmış olacağımız için, başarılı olmamız şüphelidir. ?ayet başarılı olursak, milli ve manevi simamızı kaybetmemiz, başka bir şekle dönüştürmemiz gerekecek. Bu tutum, islam’ın temel kaidelerinden uzaklaşmak anlamına gelir (F. Ahmet Hilmi 2005, 547). Yapılacak şey, din duygusu ile bilimsel düsturları bağdaştırmak ve her ikisini birbirine yardımcı etmektir. Bağdaştırma işi, çok zor bir mücadeleyle gerçekleşebilir (F. Ahmet Hilmi 2005, 547-548).Doğru cevap C'dir.
13.Soru
Ahmet Mithat Efendi’ye göre, Osmanlı Devleti’nin kuruluş ve genişleme dönemine ilişkin olumlu resim hangi yüzyılın başlarından itibaren bozulmuştur?
16. |
17. |
18. |
19. |
20. |
Ahmet Mithat Efendi’ye göre, Osmanlı Devleti’nin kuruluş ve genişleme dönemine ilişkin olumlu resim, 19. yüzyıl başlarından itibaren bozulmuştur. Doğru cevap D'dir.
14.Soru
Tarihi, insan grupları arasındaki olayların gerçekleştiği bir saha olarak ele alan tarih felsefecisi kimdir?
Macit Gökberk |
Takiyettin Mengüşoğlu |
Nermi Uygur |
Doğan Özlem |
Teoman Duralı |
Mengüşoğlu’na göre Tarihi varlık sahası, insan grupları, sosyal birlikler arasında olup biten olayların sahası olduğu gibi, bütün insan faaliyetlerinin neticesinde meydana çıkan başarılar da bu saha içinde yer alır. Bu sahaya manevi varlık sahası denmektedir.
15.Soru
Nermi Uygur felsefeyle ilgilenenleri kaç gruba ayırmıştır?
İki |
Üç |
Dört |
Beş |
Altı |
Nermi Uygur, Türkiye’de asıl iş olarak felsefeyle uğraşanların nasıl bir felsefe
anlayışı var? Felsefenin varlığı, gidişli, olanakları üzerinde ne düşünüyorlar? Ne tür
duygularla felsefeye bağlı bulunuyorlar? Felsefe karşısında nasıl bir değersel davranış
içindedirler? (Uygur 1974, 66) sorularını öne çıkarmıştır. Konuyu, son elli yıl
üzerinden ele almış (Uygur 1974, 67) ve felsefecileri, ilgisizler, kötümserler ve
iyimserler olmak üzere üç öbekte toplamıştır. Doğru cevap B seçeneğidir.
16.Soru
Dili incelerken "Her doğal dil, doğaya farklı bir şekilde bakıyorsa, bu farklılıkları ortaya çıkaran doğal dillerdeki yapı farklılıkları nelerdir?" sorusunu soran dil bilimcimiz kidir?
Nermi Uygur |
Ümit Hassan |
Ömer Naci Soykan |
Fuad Köprülü |
Abdulkadir İnan |
Soykan, her dilin kendine özgü düşünce yapıları ürettiğini bildirmektedir. Soykan, onu yönlendiren soruyu şöyle dile getirmiştir: Her doğal dil, doğaya farklı bir şekilde bakıyorsa, bu farklılıkları ortaya çıkaran doğal dillerdeki yapı farklılıkları nelerdir?
17.Soru
- Bizim üstümüzde olan ve bize uyması gerekmeyen bir gücün varlığını itiraf.
- Bu gücün kontrolü altında ve ona bağımlı olduğunu hissetme.
- Bu güçle insan arasındaki ilişki
- Bizim üstümüzdeki gücün insanla ilişkisini görebilme
- Bu gücün varlığını hissettiğin anda kendini ona bağımlı hissetme
Yukarıdakilerden hangisi yada hangileri Filibeli Ahmet Hilmi'ye göre dinin temel yepısını ortaya çıkamaktadır?
Yalnızca I |
II ve III |
I,II ve III |
I,II,III ve IV |
Hepsi |
Dinin dayandığı üç esası şöyle sıralamıştır: 1- Bizim üstümüzde olan ve bize uyması gerekmeyen bir gücün varlığını itiraf. 2- Bu gücün kontrolü altında ve ona bağımlı olduğunu hissetme. 3- Bu güçle insan arasındaki ilişki (kulluk, mabutluk veya vahdet) (F. Ahmet Hilmi 2005, 44). Bu esaslar dinin temel yapısını ortaya çıkarmaktadır. Filibeli böylelikle dini, mabudu hissetmek, anlamak ve bilmekten ibarettir.Doğru cevap C' dir.
18.Soru
Çağdaş Küresel Medeniyet adlı çalışmasını, medeniyeti ele alıp işleyen bir tarih metafiziği olarak tanımlayan yazar hangisidir?
Doğan Özlem |
Nermi Uygur |
Ahmet Ağaoğlu |
Ali Fuat Başgil |
Teoman Duralı |
Teoman Duralı, Çağdaş Küresel Medeniyet adlı çalışmasını, medeniyeti ele alıp işleyen bir tarih metafiziği olarak tanımlamıştır. Doğru cevap E'dir.
19.Soru
Hangisi Nermi Uygur'un Türkler Nasıl Düşünür sorusuna getirdiği açıklamalar arasında yer almaz?
Sözcüklerin somutluğu baskındır. |
Akrabalık terimleri zengindir. |
Türkçede tanımlıklar yer almaz. |
Türkçede etkin ifade tarzı baskındır. |
Türkçede bağlaçlı yan tümce yer almaz |
Uygur, Türkler Nasıl Düşünür? sorusuna on altı maddelik açıklama dizisi getirmiştir:
1.Sözcüklerin somutluğu baskındır.
3.Akrabalık terimleri zengindir.
6.Türkçede tanımlıklar (sözcüklerin eril dişil olarak ayrılması) yoktur. Türkçe
konuşnlara dünya, bir bakıma daha yalın, daha bağımsız, daha tıkız, daha
yöresiz görünür. Dünyayı tanımak için nesneleri tanımlıklara ayırıp bağlamaya
gerek duymaz.
9.Türkçede edilgin biçimde düşünmeye izin verilmez. Etkin ifade tarzı baskındır.
12.Türkçede bağlaçlı yan tümce yok gibidir; daha doğrusu işlek bir anlatım tarzı
değildir.
E seçeneğinde bağlaçlı yan tümce yer almaz dendiği için cevap E seçeneğidir.
20.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Ümit Hassan'ın Eski Türk Toplumu Üzerine İncelemeler kitabıyla ilgili olarak söylenemez?
Eski Türk kültürünü farklı bir yaklaşımla ele almıştır. |
Ona göre tarihsel açıklamalar geçicidir. |
Ona göre asıl olan, gelişim-değişmedir |
İlk toplum örgütlenişiyle ilgili iki ölçüt kullanılmıştır. |
Dar anlamda dar anlamda bir iktisadi ve sosyal araştırmadır. |
Eski Türk Toplumu Üzerine İncelemeler adlı kitabında (ilk baskı 1985) Ümit Hassan
( 1943- ), eski Türk kültürünü (İslam öncesine) farklı bir yaklaşımla ele almıştır.Ümit Hassan’a göre, asıl olan, gelişim-değişmedir, teori bu değişimin incelenmesinin
sürekliliğiyle oluşur.Teorinin olgulara bağlı olduğunu ve olguların
her zaman yönlendirici olduğunu kabul etmektedir. Başka bir deyişle tarihsel
açıklamalar geçicidir; her kuşak yeni açıklamalar getirmek durumundadır.İlk toplum örgütlenişiyle ilgili iki ölçüt kullanılmıştır.İlki, eşitlik/ eşitsizlik ikincisi, babahanlık / anahanlık (babaerkil, anaerkil) Kitap, dar anlamda bir iktisadi ve sosyal araştırma değil, bir siyaset
teorisi denemesi (Hassan 2000, 19) olarak tanıtılmıştır. Bu nedenle cevap E seçeneğidir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ