A, B, D ve E seçenekleri savunma-saldırı dengesini örneklerken B seçeneği savunma saldırı ayırt edilebilirliğine verilebilecek bir örnektir. Savunma-saldırı ayırt edilebilirliği özelliği ise bir ülkenin saldırı nitelikli askeri gücünü savunma nitelikli olarak kullanabilmesi veya savunma nitelikli gücünü saldırı nitelikli bir hâle dönüştürebilmesiyle ilişkilidir. Bir devlet hava sahasının güvenliğini sağlamaya yönelik olarak devriye amacıyla savaş uçağı almış olsa da bu uçaklar aynı zamanda saldırı amacı için de kullanılabilmektedir. Dolayısıyla bu uçakların rakip devletler üzerinde tehdit oluşturma potansiyeli, hava savunma radar sistemi alan bir ülkeye göre daha fazladır.

Totalitarizme, evrenselciliğe ve düalizme de karşı çıkan postmodernistlerin, akıl ve bilimle erkeğin, duygu ve mantıksızlıkla da kadının özdeşleştirilmesini eleştirdikleri görülmektedir.

Yukarıda verilenlerden II, III ve IV. seçenekler İkinci Dalga Feminizm sürecinin temel özellikleriyle ilgilidir. Ancak I. ve V. seçenekler III. Dalga Feminizmin temel özellikleriyle ilgilidir.

Hedley Bull’un düzen-adalet ikilemi üzerine yapmış olduğu çalışmalar da, İngiliz Okulu’nun oluşum ve gelişim sürecinde etkili olmuştur. Bu bağlamda da Bull adaletin nasıl tanımlandığına bağlı olarak düzen ile adalet arasındaki ilişkinin niteliğinin anlaşılabileceğini belirtmiş ve ancak belli koşullarda (uluslararası adaletin sağlanması) adaletin düzenin sağlanmasına katkı sağlayabileceği fikrini ileri sürmüştür.

Yukarıdaki ifade, liberal feministlerin görüşünü tanımlamaktadır.

Yukarıdaki tanımı Martin Wight yapmıştır.

Feminizm 1980’lerin sonlarından itibaren uluslararası ilişkiler disiplini içerisinde yer edinmeye başlamıştır.

III. seçenekteki örgütler belli bir alana yönelik düzenlemeler yaparken rejimler, birden fazla alan ve sorunla ilgilenebilirler ifadesi yanlış olup doğrusu, rejimler belli bir alana yönelik düzenlemeler yaparken örgütler, birden fazla alan ve sorunla ilgilenebilirler olacaktır. IV. seçenekteki ifade de yanlış olup doğrusu rejimlerin çoğu örgütlere çeşitli sebeplerle ihtiyaç duyarlar olacaktır. Diğer seçeneklerde doğru ifadeler verilmiştir.

Uluslararası güvenlik analizini bölgesel seviyede yapabilmek için kavramsal ve analitik bir çerçeve sunan Bölgesel Güvenlik Kompleksi, Barry Buzan ve Ole Weaver tarafından 2003 yılında ortaya atılmıştır.

Amiller diğer insanlar adına hareket eden bireyler olarak düşünülür. Sadece kendi adlarına hareket etmezler.

Keynesçilik zayıfladıkça da Keynes tipi iradeci ekonomi politikalarının reddedilmesini savunan ve kendilerine neoliberaller denilen Friedman ve Hayek gibi ekonomistlerin söylemleri öne çıkmaya başlamıştı.

(1) O¨ncelikle konuları güvenlik söylemine hiç dahil etmemek, (2) eğer konu güvenlikleştirilmiş ise konuyu bir güvenlik paradoksu ha^line getirmemek, (3) sorunun normal/gündelik siyaset konusu ha^line geri getirilmesi için söylemi değiştirerek, konuyu güvenlik söylemi olmaktan çıkarmak.

Fonksiyonalist akımın başta gelen temsilcilerin-den biri David Mitrany’dir. Schuman ve Monnet Avrupa Birliği’nin kurucularındandır. Lindberg ve Haas neofonk-siyonalist akımla ilgili isimlerdir.

Sosyal ve doğa bilimleri arasında ayırım yaparak ikisinin benzer yöntemlerle incelenemeyecegini öne süren yorumsamacı paradigmadır.

1929’da yaşanan Büyük Bunalım sonrası ortaya çıkan ve klasik liberalizm uygulamalarından farklı olarak devletin ekonomiye müdahalesini savunan anlayış Keynesçilik - müdahaleci liberalizmdir.

Daha önce güvenlikleştirilerek güvenlik konusu haline getirilmiş bir tehdidin, güvenlik konusu olmaktan çıkarılması süreci ters güvenlikleştirmedir.

Eserin yazarı Kennedy’dir.

Bireysel, toplumsal, ulusal ve uluslararası ölçeklerde insan hakları ihlallerine en çok maruz kalan grubun kadınlar olduğu bir gerçektir. Sadece insan olmaktan kaynaklı hak ve özgürlükleri konu alan insan hakları içerisinde en temel hak olan yaşama hakkının dahi tam olarak güvence altına alınamadığı kadınların, kişi özgürlüğü ve güvenliği, sosyal, ekonomik ve siyasi hakların da en fazla ihlaline konu olan grup olduğu görülmektedir.

İngiliz Okulu’nun 1990’lardaki temsilcileri arasında Barry Buzan yer almaktadır.

Feminizm, kadınların toplum içindeki rolünü ve haklaırnı genişletmeyi öngören, kadın-erkek ayrımcılığına karşı çıkarak cinsler arasındaki siyasal, ekonomik ve toplumsal eşitliği savunan yaklaşımdır. Diğer seçeneklerde feminizmin bazı özellikleri ayrı ayrı verilmiştir. Tam tanım yukarıdaki gibidir.