Uluslararası politikadaki bölgeselleşmenin en somut göstergesi, bölgesel nitelikli uluslararası örgütlerdir. 

Rousseau’ya göre halkın iradesinin işleyişi olan egemenlik, halk kolektif bir varlık olduğundan hiçbir zaman başkasına devredilemez. 

Bölgesel işbirliği, bölgeselleşme düzeyinin en gevşek yapıda olanıdır. Bölge ülkeleri, çeşitli alanlarda işbirliği içeren çok taraflı anlaşmalar imzalayabilir veya ortak bildiriler yayınlayıp işbirliği platformu oluşturabilirler. Bu anlaşmalar bazen örgütsel bir yapının kurulmasını öngörür. Ancak bölgesel işbirliği için çok taraflı anlaşma veya örgütsel yapı zorunlu değildir. 

Bölgeselcilik tarihsel açıdan en ciddi şekilde II. Dünya Savaşından sonrasında Avrupa’da gündeme gelmeye başlamıştır. 

Birliğin yönetim organları arasında Konsey, Komisyon, Avrupa Parlamentosu, Adalet Divanı ve Sayıştay bulunmaktadır. 

XIX. yüzyılın sonlarından I. Dünya Savaşı’na kadarki dönemde İngiliz Poundu ve II. Dünya Savaşı’ndan 1971’e kadar ise ABD doları bu işlevi üstlenmiştir.

II. Dünya savaşından sonra kurulan Dünya Bankası genel olarak kalkınmanın uluslararası bir sorun olarak ele alınmasına yardım etmiştir. Ancak Dünya Bankasının IMF ve GATT gibi gelişmiş ülkelerin çıkarına daha fazla hizmet ettiği yönünde yoğun eleştiriler vardır.

Ekonomik odaklı IMF, WB ve Dünya Ticaret Örgütü (WTO) gibi örgütler üyeleri üzerindeki doğrudan ve diğerleri üzerindeki dolaylı etkilerini gün geçtikçe artırdıkça devletlerin egemenlikleri de tam tersine kısıtlanmaktadır.

Merkantilistlere göre ekonomi ‘bir bireyi yönetme sanatı’, ekonomi politik ise ‘bir devleti yönetme sanatıdır. 

XIX. yüzyılın sonlarından I. Dünya Savaşı’na kadarki dönemde İngiliz Poundu uluslararası para işlevi üstlenmiştir. 

İç yatırımlar uluslararası politiğin konularından biri değildir. 

Özellikle II. Dünya Savaşı sonrasında uluslararası örgütlerin faaliyet alanlarının genişlemesiyle devletlerin varlık alanı daralmaktadır. Devletleri zaman zaman küresel gelişmelere uyum sağlamak ve ulusal çıkışlara yönelmek arasında bırakan bu durum egemenlik ikilemi olarak tanımlanır.

Monarşi Üzerine adlı eser Dante’ye aittir

Dünyada barış ve güvenliği sağlamak, hak, eşitlik ve kendi kaderini belirleme ilkeleritemelinde ülkeler arasında dostane ilişkileri geliştirmek, ekonomik, toplumsal,kültürel ve beşeri sorunları çözmede uluslararası işbirliğini tesis etmek amacıyla Birleşmiş Milletler Örgütü (resmî ismi) 24 Ekim 1945’te kurulmuştur. MerkeziNew York’ta bulunan BM’ye üye olmanın birinci şartı “barışçı bir devlet” olmaktır.