Bir ülkenin, veri teknoloji ve tam çalışma koşulları altında sınırlı kaynaklarıyla üretebileceği mal bileşenlerini gösteren eğriye Dönüşüm Eğrisi denir.

İç ekonomik istikrarın sağlanması, hükümetin ülkenin dış ticaret ilişkilerine müdahalede bulunmasına yol açan sosyal ve siyasal nedenlerden biri değildir.

1. Dünya Savaş’ından önceki dönemde en gelişmiş sanayi ülkesi İngiltere idi. Fransa, ABD ve Almanya sanayileşmeye yeni başlamışlardı.

İhracatın özendirilmesi, devletin dış ticarete müdahale için kullandığı tarife-dışı araçlardan biri değildir.

Eğer işgücü, iklim vs. gibi herhangi bir doğal üstünlükleri nedeniyle yabancı mallar, yerli mallardan daha ucuza üretiliyorsa, rekabet eşitliğini sağlamak için aradaki fark ölçüsünde bilimsel tarife (scientific tariff) adı verilen bir tarife konulması savunulmaktadır. bu görüş de karşılaştırmalı üstünlük teorisi ve uluslararası uzmanlaşmanın yararları ile çelişmektedir.

Klâsik İktisatçılar’dan dış ticarette talep koşullarına ilk kez yer veren düşünür John Stuart Mill’dir.

Faktör donatımı teorisi, uzunca bir süre, malları faktör bileşimlerine ayıracak bir teknik bilinmediği için test edilememiştir.

Heckscher-Ohlin modelinden birisi faktör fiyatları eşitliği teoremi, diğeri de Stolper-Samuelson gelir dağılımı teoremi olmak üzere iki önemli teoreme ulaşılmaktadır.

Bir tüketicinin kayıtsızlık eğrisi, iki ülkeli modelde geometrik olarak, o tüketiciye aynı faydayı sağlayan çeşitli mal bileşimlerini gösteren noktaların birleştirilmesinden elde edilir. Kayıtsızlık eğrileri orijine göre dışbükeydir. Bu eğrilerin şekilleri ilgili tüketicinin zevk ve tercihlerini, yani talep koşullarını yansıtır.

Stolper-Samuelson teoremine göre, serbest ticaret ihracat endüstrilerinde yoğun kullanılan faktörün lehinedir, oysa korumacılık ithalata rakip endüstride yoğun kullanılan faktörleri yararlandırır. Başka bir deyişle, korumacılık dolayısıyla ekonomi bir bütün olarak kaybetse de ithalata rakip kesimde çalışanlar bundan yararlanırlar.

“İki-ülkeli modelde eğer ülkelerden birinin, diğerinin malına karşı talebinin ne derece şiddetli olduğu bilinirse, ticarette denge fiyatları belirlenebilir” görüşüne dayanan teori Karşılıklı Talep Kanunu’dur. Bu model John Stuart Mill tarafından ortaya konmuştur ve dış ticaret hadlerinin oluşumuyla ilgili açıklamalara yer vermektedir.

Uluslararası ticaretin ilk kez bilimsel bir yöntemle incelenmesi Adam Smith’in 1776’da yayımlanan ünlü eseri “Ulusların Zenginliği” ile başlar. Bu çalışma aynı zamanda Klasik İktisat Ekolü’nün de temeli olarak kabul edilir.

Ülkenin belli miktar veya hacimdeki ithal malı karşılığında önerdiği ihraç malı tutarına teklif (offer) adı verilir. Buna göre bir teklif, aynı anda şu üç şeyi ifade eder: İhraç miktarı, ithal miktarı ve uluslararası fiyat oranı.

Heckscher-Ohlin modelinden birisi faktör fiyatları eşitliği teoremi, diğeri de Stolper-Samuelson gelir dağılımı teoremi olmak üzere, elde edilen iki önemli sonuç daha vardır.

Faktör Donatımı Teorisi ham maddeler, tarım ürünleri ve emek yoğun sanayi malları üzerindeki ticareti açıklamak için daha uygundur.

Doğru cevap A'dır.

Üretim hacmindeki değişme ile üretim maliyetleri arasındaki ilişkilerin niteliği üç ayrı şekilde olabilir. Bunlar; sabit maliyetler koşulu, artan maliyetler ilişkisi ve azalan maliyet koşulu olarak tanımlanır.