XVIII. Yüzyıl Türk Edebiyatı Final 5. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Hayâl-i hasret-i hâlinle âh etdikçe uşşâkın
Şeb-i fürkatda her dem ahterân eyler nisâr âteş
Şeyh Galip'in, şiirlerinden, yukarıdaki beyitte yer alan "uşşak" sözcüğü aşağıdakilerden hangisinin karşılığı olarak kullanılmıştır?
Arkadaşlar |
Akrabalar |
Aşıklar |
Kuzenler |
Kardeşler |
“Âşık” yerine onun çoğulu “uşşâk” sözcüğünün kullanılması, sevgili bir tane olduğu hâlde âşıklarının çok olması nedeniyledir.
2.Soru
Uşşâkîzâde Seyyid İbrahim Hasib'in, Nevizâde Atâyî'nin bıraktığı yerden devam ederek yazdığı Zeyl-i Şakayık'ta dönemleri anlatılan padişahlar hangi seçenekte doğru olarak verilmiştir?
IV. Murat, I. İbrahim, V. Mehmet, I. Süleyman ve II. Ahmet dönemleri |
IV. Murat, İbrahim, IV. Mehmet, II. Süleyman ve II. Ahmet dönemleri |
II. Murat, İbrahim, II. Mehmet, II. Süleyman ve II. Ahmet dönemleri |
IV. Murat, II. İbrahim, I. Mehmet, I. Süleyman ve IV. Ahmet dönemleri |
IV. Murat, II. İbrahim, V. Mehmet, II. Süleyman ve I. Ahmet dönemleri |
Uşşakizade Seyyid İbrahim Hasib’in, Nevizade Atayî’nin bıraktığı yerden devam ederek yazdığı Zeyl-i Şakayık’ta, 1633-1703 arasındaki olaylar anlatılır. Tarihsel olarak IV. Murat, İbrahim, IV. Mehmet, II. Süleyman ve II. Ahmet dönemlerini kapsayan eserde, her bölümün sonunda o dönemde yetişen bilgin, kadı, vezir, şeyh ve şairler tanıtılmıştır. Eserin yazılmasını teşvik eden Şeyhülislam Feyzullah Efendi’nin Edirne Vakası’nda (1703) öldürülmesiyle eser yarım kalmıştır. Bu bilgi doğrultusunda bakıldığı zaman doğru cevabın B şıkkı olduğu anlaşılacaktır.
3.Soru
Hoş geldin eyâ berîd-i cânân
Bahş et bana bir nüvîd-i cânân
Cân ola fedâ-yı îd-i cânân
Bî-sûd ola mı ümîd-i cânân
Yârin bize bir selâmı yok mu
Beyitinde nüvîd kelimesinin anlamı aşağıdakilerden hangisidir?
Müjde, güzel haber. |
Sevgili |
Haberci, posta |
Faydasız, yararsız |
Bir bir, teker teker. |
Hoş geldin eyâ berîd-i cânân
Bahş et bana bir nüvîd-i cânân
Cân ola fedâ-yı îd-i cânân
Bî-sûd ola mı ümîd-i cânân
Yârin bize bir selâmı yok mu
cânân: sevgili / berîd: haberci, posta. / nüvîd: müjde, güzel haber.
/ bî-sûd: faydasız, yararsız.
Doğru cevap A'dır.
4.Soru
Lale Devri diye de adlandırılan dönemde aşağıda yapılanlardan hangisi diğerlerine göre en az eleştirilen bir durumdur?
Özellikle ilkbaharda helva sohbetleri ve çerağ (mum) adı verilen eğlencelerin sabahlara kadar sürmesi
|
Devlet erkânının Batılı ressamlara portrelerini çizdirmeleri
|
’Meclis-i Şükûfe’’ adı verilen bir kurul tarafından lale yetiştirenlere ödüller verilmesi
|
Türklerin önem verdiği bir çiçek olan ve döneme adını veren lalelerin, çılgınlık derecesinde bahçelere ekilmesi
|
Kâğıthane Deresi’nin yatağının genişletilmesi ve iki kıyısına mermer sütunlar dikilmesi, Kasr-ı Humayun inşa edilmesi
|
5.Soru
Tasavvufta manevi yolculukta velilik makamının başlangıcındaki ilk nurun açığa çıkmasını aşağıdakilerden hangisi ifade eder?
Şem (Mum) |
Berk (Şimşek) |
Gülşen (Gül bahçesi) |
Cuybar (Akarsu) |
Lalezar (Lale bahçesi) |
Tasavvufta ‘berk’ yani şimşek, manevi yolculukta velilik makamının başlangıcındaki ilk nurun açığa çıkmasını ifade eder.
6.Soru
Aşk, bir ilahî mumdur; bense onun etrafında dönen bir pervaneyim. Şevk ve arzu bir zincirdir; gönlümse o zincire vurulmuş bir delidir.
Yukarıdaki beyitin "gönlümse o zincire vurulmuş bir delidir" kısmında aşağıdaki sanatlardan hangisi kullanılmıştır?
Teşbih |
Tecrit |
Mecaz-ı mürsel |
İstiare |
Teşbih-i beliğ |
Beyitte şair aşk kavramını şem-i ilahiye, kendini onun etrafında dönen bir pervaneye; şevk kavramını zincire, gönlünü o zincire vurulan bir deliye benzetmiştir. Benzetme edatı ve yönü bulunmadığı için burada yapılan benzetme, teşbih-i beliğdir. Şem ile pervane, zencir ile divane arasında ayrı ayrı tenasüp vardır.
7.Soru
Zeyl-i Şakayık aşağıdakilerden hangisine aittir?
Vehbi. |
Ahmet Lutfi. |
Uşakkizade Seyid İbrahim Hasib. |
Erzurumlu İbrahim Hakkı. |
Giritli Aziz Efendi. |
Uşşakizade Seyid İbrahim Hasib. Cevap C'dir.
8.Soru
Aşağıdaki şairlerden hangisi Hikemi üslup temsilcileri arasında yer almaz?
Raşit |
Kami |
Seyyit Vehbi |
Münif |
Koca Ragıp Paşa |
Hikmetli söyleyişin en önemli isimleri, Raşit, Seyyit Vehbî, Münif ve Koca Ragıp Paşa’dır. Kami ise klasik üslup şairleri arasında yer alır. Doğru cevap B.
9.Soru
Giritli Ali Aziz Efendi'nin XVIII. yüzyılın sonlarında kaleme aldığı ancak 1852 yılında basılan Muhayyelât-ı Aziz Efendi adlı eseri devrinin diğer mensur eserlerinden farklı kılan özelliği nedir?
Batılı anlamdaki romanın Türk edebiyatındaki ilk ürünüdür. |
Halk hikâyeleri, masal, hikmet ve roman karışımı bir eserdir. |
Tanzimat ve hatta Cumhuriyet ediplerine kadar pek çok yazara ilham kaynağı olmuştur. |
Hem eski hem de yeni harflerle birkaç defa yayınlanmış ve hakkında çalışmalar yapılmıştır. |
Yazar bu eseri tamamen şahsi tecrübelerinden yola çıkarak kaleme almıştır. |
Giritli Ali Aziz Efendi’nin bu yüzyıl sonlarında yazmasına rağmen 1852 yılında basılan Muhayyelat-ı Aziz Efendi adlı eseri, Binbir Gece ve Binbir Gündüz Hikâyeleri’nden ilham alınarak yazılan bir hikâyeler külliyatıdır. Eser, muhtevanın değişkenliğine göre kimi bölümlerinde müellifin “dervişler dili” dediği konuşma diline oldukça yaklaşan bir dille, kimi bölümlerinde münşiyane bir edayla kaleme alınmıştır. Halk hikâyeleri, masal, hikmet ve roman karışımı bir eser olan Muhayyelat’ı farklı ve orijinal kılan da bu özelliğidir. Bu bilgiden de anlaşılacağı üzere doğru cevap B şıkkıdır.
10.Soru
Âdeme muttasıl ol tâ ki cüdâ olmayasın Secdeler eyle ki merdûd-ı Hudâ olmayasın Yukarıdaki beytinde Şeyh Galip, hangi inanışa telmihte bulunmuştur?
Âdem’in topraktan, Şeytan’ın ateşten yaratılması
|
İnsanoğlunun Allah’a ibadet etsin diye yaratılması
|
Hz. Âdem ile Havva’nın cennetten kovulması
|
İslâm’dan çıkanların tarihte cezalandırılmış olması
|
Şeytan’ın Hz. Âdem’e secde etmekten kaçınması
|
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisi harem ağası manasındadır?
Darrüssaade. |
Muhayyelat. |
Münşeat. |
Kani. |
Gazavatname. |
Darüssaade. Cevap A'dır.
12.Soru
Mahlastaşı Osman Nevres’ten ayırmak için Kadim unvanıyla anılan ve yaşadığı zorlukları ve sıla hasretini dile getirdiği lirik şiirleriyle tanınan şair aşağıdakilerden hangisidir?
Nevres |
Kâmî |
Beliğ |
Hoca Neşet |
Esrar Dede |
Mahlastaşı Osman Nevres’ten ayırmak için Kadim unvanıyla anılan Nevres (Abdürrezzak)
(ö. 1175 / 1761-62), yaşadığı zorlukları ve sıla hasretini dile getirdiği lirik şiirleriyle
tanınan bir şairdir (› Nevres-i Kadîm). Doğru cevap A'dır.
13.Soru
"Bana dûzahdan ey meh dem urur gülzârlar sensiz
Diraht âteş nihâl-i dil-keş âteş berg ü bâr âteş"
(Ey ay yüzlü! Sensiz olunca gül bahçeleri bana cehennemi anlatırlar; ağaçlar ateş, gönül çeken fidanlar ateş, yapraklar ve meyveler ateştir)
Şeyh Galip, yukarıdaki şiirinde aşağıdakilerden hangi sanatı yapmıştır?
Şibh-i hüsn-i talil |
Leff ü neşr |
Teşbih-i beliğ |
Tenasüp |
Kapalı istiare |
Duzah (cehennem) ile ateş ve gülzârlar ile diraht, nihal, berg ü bâr sözcükleri arasında da leff ü neşr sanatı vardır.
14.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Edirnevi Çelebi lâkabıyla da tanınan şair Kami'ye ait eserler arasında yer almaz?
Tuhfetü’z-Zevra |
Behçetü’l-Feyha |
Firuz-name |
Nefisetü’l- Uhreviyye’ |
Gazve-i Bedir |
Bir çok eser kaleme alan Kami'nin, Tuhfetü’z-Zevra, Behçetü’l-Feyha, Firuz-name adlı küçük hacimli manzum mesnevileri ile mensur Mehamü’l-Fukaha adlı Hanefî fakîhlerle ilgili Arapça eseri ve yine fıkıhla ilgili Farsçadan tercüme ettiği Nefisetü’l- Uhreviyye’si vardır. Gazve-i Bedir ise şair Nevres-i Kadim' e aittir. Doğru cevap E.
15.Soru
O şuhun sunduğu peymaneyi redd etmezüz elbet
Anunla böylece ahd etmişiz peymanımız vardır
Nedim’in yukarıda verilen şiirinde aşağıdaki söz sanatlarından hangisine başvurulmuştur?
hüsn-i talil |
tecahül-i arif |
teşbih |
kinaye |
mecaz-i Mürsel |
Nedim’in yukarıda verilen şiirinde hüsn-i talil söz sanatı kullanılmıştır. Doğru yanıt A’dır.
16.Soru
“Şecâ’at arz ederken merd-i Kıptî sirkatin söyler” mısra-ı bercestesi aşağıdakilerden hangisine aittir?
Fıtnat Hanım
|
Koca Ragıp Paşa
|
Vehbî
|
Galib
|
Nedim
|
17.Soru
Asıl adı Hüseyin’dir. Filistin’in Akka kalesine bağlı Safed kasabasında dünyaya geldi. Asi (=öldürülmüş) ve maktul Akka muhafızı Tahir Ömer Bey’in torunudur. Babası da dedesi ile aynı akıbete uğrayınca Kaptanıderya Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından kardeşi Hasan Kâmil’le birlikte İstanbul’a getirildi.
Yukarıda anlatılan mahalli-folklorik üslubun temsilcisi aşağıdakilerden hangisidir?
Nedim |
Enderunlu Fazıl |
Süruri |
Fuzuli |
Baki |
Enderunlu Fazıl'ın asıl adı Hüseyin’dir. Filistin’in Akka kalesine bağlı Safed kasabasında dünyaya geldi. Asi (=öldürülmüş) ve maktul Akka muhafızı Tahir Ömer Bey’in torunudur. Babası da dedesi ile aynı akıbete uğrayınca Kaptanıderya Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından kardeşi Hasan Kâmil’le birlikte İstanbul’a getirildi. Enderun’a verilerek eğitim görmesi sağlandı. Fakat ele avuca sığmayan Fazıl, Enderun’daki uygunsuz davranışları ve çapkınlıkları sebebiyle buradan uzaklaştırıldı. III. Selim döneminde affedilerek Rodos vakıflarıyla ilgili bir göreve getirildi. Halep defterdarlığında memuriyet, Maden-i Hümayun emaneti, Erzurum ve yöresini teftiş gibi görevlerden sonra bir şikâyet üzerine Rodos’a sürüldü. Kendisiyle birlikte Rodos’ta sürgün hayatı süren Ebubekir Ratip Efendi’nin idam edilmesinden veya III. Selim’in öldürülmesinden duyduğu üzüntüden ötürü uzun süre ağladığı için gözlerini kaybetti. Doğru cevap B seçeneğidir.
18.Soru
İnleyerek sırrını ağyâra açıklamaktan sakın.
Yukarıdaki dizede kullanılan "ağyâr" kavramı divan şiirinde aşağıdakilerden hangisi anlamında kullanılır?
Sır tutamayan kişi. |
Sevilen ama kavuşulamayan kişi. |
Sevgililerin arasını bozmak isteyen kişi. |
Sevgiliyi elinden almaya çalışan kişi. |
Aşığa akıl veren kişi. |
Divan şiiri geleneğinde ‘ağyâr’, âşık ile sevgili arasında bozgunluk çıkarmaya çalışan kişilere karşılık gelir. Âşık, çektiği acıları gizlemesini bilmeli, düşmanlarını sevindirmemelidir.
19.Soru
"Hoş geldin eyâ berid-cânân
Bahs et bana bir nüvîd-i cânân"
Mısralarda geçen "nüvîd" kelimesinin anlamı aşağıdakilerden hangisidir?
Müjde |
Özlem |
Ayrılık |
Kavuşma |
Sevinç |
Mısralarda geçen "nüvîd" kelimesinin anlamı "Mujde"dir. Doğru yanıt: A'dır.
20.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Kânî hakkında verilen doğru bilgilerden biri değildir?
1712 yılında Sivas'ta doğdu. |
Asıl adı Ebubekir’dir. |
Bir mizah ustası olarak tanınmıştır. |
Secilerle süslediği mektupları ince nükte ve hicivlerle doludur. |
Halk deyimlerinden büyük ölçüde yararlanan Kânî’nin Münşeat’ı estetik nesrin önemli örnekleri arasındadır. |
1712 yılında Tokat’ta doğdu. Asıl adı Ebubekir’dir. Öğrenimini memleketi Tokat’ta yapan Kânî ilk gençlik yıllarından itibaren çevresinde gerek nazım, gerekse nesir sahasında yazdıklarıyla ve özellikle nükteli üslubuyla tanındı.Doğru cevap A'dır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ