Aktüerlik, Bilgisayar ve sistem mühendisliği, Etik uzmanlığı, Gen terapistliği yeni teknolojilerin ortaya çıkardığı meslekler olduğu söylenebilir. 

Teknolojik gelişmelerin işgücü piyasasında ihtiyaç duyulan işgücü sayısını azaltmaya başlaması işsizliğin giderek yükselmesine yol açmıştır. Teknolojik durgunluk değildir.

Singh ve Joshi’nin modeline göre mekatroniğin 6 bileşeni vardır. Bunlar: Mekanik sistemler, elektrik sistemler, bilgisayar sistemleri, Elektronik sistemler, Enformasyon sistemleri ve kontroldür.

İş yaşam dengesinin sağlanması ya da iş yaşam dengesizliği kişiyi ve çalıştığı işyerini etkilemektedir. İş yaşam dengesinin sağlanmadığı durumda işe dair isteksizlik, stres, örgütsel bağlılıkta düşüş, yüksek miktarda devamsızlık, iş kazaları ve performansın düşmesi meydana gelebilmektedir. İş yaşam dengesizliği yaşayan bireylerde şiddet eğilimi, iş kazalarına yatkınlık, alkol ve sigara tüketiminde artış görülebilmektedir. İş yaşam dengesinin sağlanamaması kişinin çalıştığı işyerini de etkilemektedir; çalışma performansında düşüş, devamsızlığın artması, tatminsizlik ve işgücü devri artışı, örgüte ve işe bağlılıkta eksilme ortaya çıkan olumsuz sonuçlardan bazılarıdır. Doğru cevap D'dir. 

Esneklik kavramı bu tanıma uygundur. 

Bilgi toplumun yönelik politika, strateji, hedef ve uygulamalarına politika metin ve araçlarında ele alınmaktadır. Diğer yandan, Türkiye Ulusal Enformasyon Altyapısı Ana Planı (TUENA-1999)”, “e-Türkiye Girişimi Eylem Planı/2000”, “e-Dönüşüm Türkiye Projesi Kısa Dönem Eylem Planı/2003-2004)”, ile “Bilgi Toplumu Stratejisi ve Eylem Planı/2006-2010”özellikle bilgi toplumu politika alanına yönelik olarak hazırlanmış olan politika belgeleridir.

Özetlemek gerekirse, 1999-2013 yılları arasında Türkiye’nin bilgi toplumuna yönelik temel politika metinleri şunlardır;
• 1999 TUENA
• 2000 e-Türkiye Girişimi
• 2003-2004 Kısa Dönem Eylem Planı
• 2005 Eylem Planı
• 2006-2010 Eylem Planı

Çekirdek işgücü: Çekirdek işgücü, belirsiz süreli hizmet sözleşmesine dayanarak tam süreli istihdam edilen, yüksek ücretli, iş güvencesine sahip, örgütün sürekli işgücünü ifade etmektedir. 

Birincisi ileri derecede örgütlülüğü, İkincisi içinde ortaya çıktığı siyasal yapı açısından, o ge­lenekten farklı olarak ele alınmalıdır. 

İletişimin küreselleşmesiyle birlikte küresel bir dayanışma kültürü de yaratılmaktadır. Bunun için öncelikle, doğru ve sürekli bir bilgi akışının sağlanması gereklidir. Bu konudaki ilk örneklerden birisi, 1981’de Kanada’da British Columbia Öğretmenler Federasyonu kurmuş olduğu ve sendika liderleri tarafından sendikal faaliyetlerin koordinasyonu amacıyla kullanılan bir ağdır. Bu amaçla ulusal düzeyde sendikalar arasındaki ilk bilgisayar ağı, 1980’lerin ortalarında Kanada’nın en büyük sendikası olan Kanada Kamu Çalışanları Sendikası’nın (CUPE) “Dayanışma Ağı” (SOLINET) adı verilen girişimdir.

Luddizmin bazı nitelikleri arasında bu hareketin siyasi içeriği vurgulanmalıdır. İlerleyen teknolojinin ve sanayileşmenin karşısında durulamayacağı ileri sürülür. Luddizmin de böyle yaklaşıma sahip olduğu ve gerici bir ayaklanma olduğu üzerine değerlendirmeler yaygındır. Ancak hareketin siyasal taleplerine daha yakından baktığımızda durumun tam da böyle olmadığı, dönemine göre oldukça ilerici talepleri içeren bir yapısı olduğu görülebilir. Talepleri arasında yasal asgari ücret, tahkim, kadın ve küçükleri ‘çok az ücretle çok fazla çalıştırılmasının kontrolü, makinenin açığa çıkardığı vasıflı işçilere işverenlerin iş bulma yükümlülüğü, kalitesiz ürünlerin yasaklanması ve sendikal birleşme hakkı gibi şeyler vardı. 

İç sayısal esneklikte, örgüt, işgücü sayısını ayarlarken, dış kaynaklardan yararlanmamakta, çalışanların çalışma saatleri ile oynama esnekliği ile belirli bir dönemde çalışan sayısını dilediği gibi ayarlayabilmekte, böylelikle o döneme ait personel maliyetini de düşürebilmektedir. 

Mesai Usulü Çalışma esnek çalışma şekillerinde biri değildir. 

Bilgi işçisi kavramının kapsamının giderek genişlediğine ve aynı zamanda da bu gruba giren çalışanların kendi içinde sınıf­landırıldığına tanık olunmaktadır. Nitekim bilgi işçisi olarak adlandırılan çalışanlar genellikle aşağıdaki şekilde sınıflandırılmaktadır:

• Bilgi üreticileri; bilim adamı, mühendis, doktor, hukukçu, istatistikçi, araştırma uzmanı vb.gibi çalışanlardır.
• Bilgi taşıyıcıları; öğretmenler, profesyonel iletişim işçileri, kütüphaneciler, vb.gibi çalışanlardır.
• Bilgi işlemcileri; idari işler ve sekreterlik vb.gibi çalışanlardır.
• Altyapı personeli olarak adlandırılan, makine operatörleri, bakım personeli vb. gibi çalışanlardır.

Doğru cevap E’dir.

Hizmetler sektörü gelişirken, bu sektör içinde de “bilgi sektörü” şeklinde ifade edilebilen mikroteknoloji ve iletişime dayalı yeni bir sektör gelişmektedir. “Dördüncü sektör” veya “yüksek teknolojilere dayalı hizmetler sektörü” olarak ifade edilmekte olan bu sektör, hizmetler sektörünün gelenekselleşmesi ile birlikte, stratejik sektörlerden birisi hâlini almaktadır. Doğru cevap C’dir.

CAD sistemleri, ürün ve parçaların tasarlanmasını ve geometrik olarak modellenmesinde kullanılan araçlardır. Bu kavram nesnelerin gerçek veya sanal olarak tasarlanmasında bilgisayar teknolojisinin kullanılmasıdır. 

Türkiye’nin dünyadaki gelişmelere uyumlu olarak bilgi toplumuna dönüşüm hedefini gerçekleştirmeye yönelik çalışmalarını orta vadeli programa bağladığı 2006-2010 Bilgi Toplumu Stratejisi Eylem Planı temel bir politika metni olarak kabul edilmiştir.

İşgücü piyasasının esnekleşmesi, işletmelerin işgücünün girdisi düzeyini ve zamanlamasını talebe göre değiştirme, ücret düzeyini verimliliğe ve ödeme gücüne göre belirleme ve mevcut çalışanları talepteki değişimlere göre farklı işlerde görevlendirme yetkisi olarak tanımlanabilir. Standardizasyon sağlanması bu esnek çalışma tanımına uymamaktadır. 

Kolektif eylem ortak bir çıkar için topluluğun beraber hareket etmesi olarak tanımlanabilir.

Çağrı merkezlerinde genelde yarı vasıflı çalışanların varlığında söz edilmektedir.