Çağdaş Türk Romanı Deneme Sınavı Sorusu #688043

1950 sonrası Türkiye siyaseti idamlarla tanışır ve edebiyatına yansımasının örneği aşağıdakilerden hangisidir?


Teneke

Şafak

Tutunamayanlar

Şeker Portakalı

Avare Yıllar


Yanıt Açıklaması:

Sevgi Soysal’ın Şafak adlı romanı 1975’te yayımlanır. Roman, Adana’da bir gecekondu mahallesindeki bir eve gece yapılan baskınla başlar ve sabahın erken saatlerinde sona erer. Bu kısa zaman dilimi içinde neredeyse tek olay, devrimci bir gurup arkadaşın gözaltına alınıp, sorgulanması ve serbest bırakılmasıdır. Romanın zamanı geriye dönüşlerle genişleyerek, ideolojik arka planı içine alır. Evin sahibi Maraşlı Ali, “Ecevitçi”dir. Oya, Ali’nin yeğeni Mustafa’nın arkadaşıdır ve bu iki genç de devrimcidirler. Yine Ali’nin akrabası olan Avukat Hüseyin de eski bir işçi Partilidir. Gözaltına alınanlar emniyete götürüldükten sonra başka bir görüntü devreye girer. Bu gözaltına alanların toplantısıdır. Emniyet müdürü Zekai Bey, fabrika müdürü olan emekli Albay Muzaffer’in evindeki briç partisinden ayrılarak, sorgulama için emniyete gider. Sorgulama ve işkenceler gece boyu devam eder. Emniyet Müdürü Zekai, Emekli Albay ve sanayici Muzaffer, Polis Abdullah, ilerici devrimci insanları ve bu bilinci yok etmekte birleşmiş kapitalizmin ve faşizmin; Oya ve Mustafa devrimci gençlerin; Zekeriya, ispiyoncu işbirlikçilerin; Avukat Hüseyin, kişisel çıkarlarının güdümünde savundukları ideolojilerden vazgeçebilen oportünistlerin; Ali, dürüst, namuslu ve doğal işçi sınıfının göstergeleridirler. Gözaltına alınan kişiler içinde işkenceye maruz kalanlar iki devrimci ve Ali’dir. Diğerleri bir şekilde düzenle uzlaşma ve veya düzene yanaşma yolunu bulurlar. Oya, daha önce de komünizm propagandası yapmaktan hapiste yatmış, iki çocuklu bir yazardır. Mustafa da aynı sebeplerle içerde kalmış bir öğretmendir. Ali ise işçidir. “Sevgi Soysal, biri iç biri dış iki tür çatışmayı ana tema olarak seçmiş. Dış çatışma, devrimcilerle, egemen güçler arasındaki çatışmadır. İç çatışma ise, romanın ana kişileri Oya ile Mustafa’nın, küçük burjuva kimlikleriyle devrimci kimlikleri arasında yaşadıkları bunalımdan kaynaklanır” (Moran, 1994: 20). Romandaki dış çatışma, devrimci hayatın ve edebiyatın doğal yansımasıdır.
Oysa iç çatışmayı, sorgulamayı harekete geçiren 12 Mart tutuklamaları ve işkencelerdir. Sosyalist eğilimler için 12 Mart bir hayal kırıklığı yaratmıştır. Daha önce yanlarında hissedebilecekleri bütün güçler, ezen gücün yanında yer alıvermiştir. Yenilmelerinin açık sebebi budur. Fakat bu yenilginin derindeki sebebi, işçi olamamış küçük burjuvadır. Oya ile Mustafa, sorgulama ve işkence gecesinde, geriye dönüşlerinde hep küçük burjuva alışkanlıklarına, davranışlarına takılıp kalırlar. Ali’yi tasvir edişindeki güvenli ve sevimli bakış fark edilirse, anlatıcının da problemi, işçi ol(a)mamakla ilintili gördüğü düşünülebilir. Romanda üzerinde özellikle durulduğu anlaşılan bir şey de, içkence ve cinsellik ilişkisidir. Egemen güçler, özellikle kadın devrimcilere işkence ederken onların cinselliğine de saldırmaktadırlar. Çünkü bu güçlerin ahlâki, temelde cinselliği bir acı çektirme ve intikam alma olarak algılamaktadır.

Yorumlar
  • 0 Yorum