Gerek serbestleşme ve liberalleşme gerekse TD ağ yapılarının yaygınlaşması talebin yüksek olduğu bazı havaalanlarında kapasite problemleri yaratmıştır. Kapasite sorunları hava koşulları ve uçak performans gereklilikleri gibi klasik operasyonel engellerin yanında filo planlama kararlarını etkileyen diğer bir engel grubunu oluşturabilmektedir. Bakım ve yakıt maliyetlerini azaltacak, güvenirliği ve emniyeti artıracak uçakların tasarlanması rekabetin giderek arttığı pazarda havayolu işletmelerini bu tür uçakları kullanmasına itmektedir. Çevresel kabul edilebilirlik açısından uçak motorlarının emisyon salınımları (atık gazlar) konusunda uluslararası ICAO standartları devreye girmiştir. Örneğin uçulması öngörülen havaalanlarında gürültü kirliliği nedeniyle gece inişlerine izin verilmemesi filo planlamasını etkileyecektir.