İletişim Araştırmaları Deneme Sınavı Sorusu #71992

Türkiye'deki iletişim araştırmalarında ilk defa görgül(empirik) yöntemin kullanıldığı çalışma kime aittir?


Ahmet Emin Yalman
Pertev Naili Boratov
Fuat Köprülü
Nermin Abadan-Unat
Aysel Aziz

Yanıt Açıklaması: Türk iletişim araştırmaları açısından ilk çalışmalardan birisi Ahmet Emin Yalman’ın 1914 yılında ABD’de Columbia Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi’nde yaptığı ve basındaki bilgilere dayalı olarak modern Türkiye’nin gelişimini inceleyen (Özgün adı: The Development of Modern Turkey as Measured by its Press) doktora tezidir (Tokgöz, 2006). Öztürk (2008) “Türkiye’de İletişim Düşüncesinin Kökenleri” isimli çalışmasında iletişimin çok disiplinli yapısı gereği, Fuat Köprülü, Pertev Naili Boratav, İlhan Başgöz, Nermin Abadan-Unat, Sabri İlgener, Doğan Avcıoğlu ve Ahmet Hamdi Tanpınar’ın çalışmalarını iletişim açısından irdelemiştir. Fuat Köprülü, “Türk Edebiyat Tarihi” (1926) kitabını yazmıştır. Toplumsal yaşamın, değerlerin ve düşünce tarzının edebi eserlerle çözümlenebileceğini düşünen Köprülü, anlamın üretilmesinde İngiliz Kültürel Araştırmalar Yaklaşımının kurucusu Hoggart ile aynı noktada buluşmaktadır. Bu çalışmada halk kitapları, âşık tarzı ve meddah hikâyeleri popüler kültür ürünleri olarak ele alınarak çözümlemeler yapılmıştır (aktaran: Öztürk, 2008). Pertev Naili Boratav (1969) halkbilim araştırmaları yoluyla, başka bir deyişle masal, destan, türkü, halk fıkraları gibi sözlü/yazılı halk ürünleri çözümlemesiyle tarihsel dönüşümleri ve toplum ilişkilerini anlamlandırmayı amaçlamıştır. Örneğin, 1931 yılında derlediği Köroğlu Destanı iletişim açısından dönemin özelliklerini ve baskın iletişim yapılarını kavramak için farklı biçimde okunabilmektedir. Bu yaklaşımın, iletişime yalnızca iletişim teknolojileri açısından bakmaması ve doğrusal etki araştırmalarıyla sınırlı kalmaması dikkat çekicidir. Anlamların nasıl üretildiğine odaklanması ve alanı kuramsal olarak zenginleştiren bütüncül bir toplumsal ve kültürel bakış açısını ortaya koyması bakımından yenilikçi bir bakış açısına sahiptir. İlhan Başgöz de, halkbilim alanında çalışmasına karşın iletişimin disiplinlerarası doğası gereği alana katkısı olmuş ve iletişim süreçlerinin toplumsal bir gösterim olduğunu ileri sürerek savunarak yalnızca metne ya da içeriğe değil toplumsal bağlama de önem verilmesi gereğini savunmuştur (aktaran: Öztürk, 2008). Nermin Abadan-Unat,1950’li ve 1960’lı yıllarda göç, kadın sorunları ve seçmen davranışları üzerinde çalışmıştır. İletişim bilimlerine en büyük katkılarından birisi görgül (empirik) yöntemin uygulanmasında öncü olmasıdır. 1959 yılında öğrencilerin serbest zaman kullanımlarına ilişkin araştırması, 1963 yılında da ilk radyo dinleyicisi araştırmasını yapması bu öncü rolüne örnek olarak verilebilir. 1966’da siyasal parti programlarının içerik ve metin çözümlemesiyle siyasal iletişim çalışmalarını başlatarak hem alanın gelişimine hem de yöntemsel zenginlik kazanmasına katkı sağlamıştır. 1972 yılında yaptığı incelemelere dayanan “Batı Avrupa ve Türkiye’de Basın-Yayın Öğretimi” isimli çalışma içinde iletişim eğitimine ilişkin öneriler bulunmaktadır.
Yorumlar
  • 0 Yorum