Orhon Türkçesi Deneme Sınavı Sorusu #78471

Türk dilinin tarihinde en erken dönem “Altay Dil Birliği” dönemidir; yani Türk, Moğol, Tunguz, Kore dilleri ve belki Japon dilinin ortak olduğu dönem. Bu ortak dil döneminde mahallî farklılıkların alt gruplar oluşturduğunu varsaymalıyız; yani Korelilerin, Türklerin, Moğolların ve Tunguzların atalarının, bu ortak dil döneminde birbirinden farklı, yani birinden öbürüne farklılıklar gösterebilen ortak dilin (Ana Altayca) varyantlarına (çeşitleme) sahip olduğunu düşünmek zorundayız. Bu dönemde mahallî farklılıkların oluşturduğu ağızlar, dil seviyesinde düşünülmelidir.Yukarıdaki pasaj için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?


Ortak coğrafyadaki bölgesel dağılımlar, zamanla dilin farklılaşmasına yol açabilir.
Mahalli farklılıklar dilin ortaklığında belirleyici unsur değildir.
"Altay Dil Birliği" döneminde, bölgenin tüm halkları aynı ortak dili konuşmaktadır.
Geçmişte ortak dilin birinden öbürüne farklılık göstermesi, günümüzde halkların ortak dil üzerinden anlaşmasına engel teşkil etmez.
Korelilerin, Türklerin, Moğolların ve Tunguzların atalarının geçmişte ortak dile sahip olmaları, aynı soydan geldiklerinin kanıtıdır.

Yanıt Açıklaması: Ortak coğrafya içindeki bölgesel dağılımlar, daha o dönemde bu farklılaşmanın ortaya çıkmasındaki bir faktördür; tıpkı bugün Türkiye dil alanı üzerinde farklı ağızların olması gibi. Ana Altayca döneminde Türk soyluların, Türk ağzını konuşanların diğerlerinden iyice ayrılıp Türk dilinin bağımsız bir dil olması konumuz açısından önemlidir.
Yorumlar
  • 0 Yorum