Osmanlı Merkez ve Taşra Teşkilatı Deneme Sınavı Sorusu #1335209
Osmanlı dönemin de hazineye ait gelir kaynaklarının özel şahısların eline geçmesine yol açan, sâdece tarım alanlarıyla da sınırlı kalmayıp, devlete âit bâzı han, hamam, süt işletmeleri ve benzeri gayr-i menkullerin de aynı şekilde şahıslarca el konulduğu vakıf çeşidi aşağıdakilerden hangisidir?
Şer’î veyâ Hayrî vakıflar |
Ehlî veyâ Adî vakıflar |
Gerçek vakıflar |
Tahsîs ve irsâd kabîlinden vakıflar |
Sahîh vakıflar |
Timar sisteminin geçerli olduğu bölgelerde tarım alanlarının çıplak mülkiyetinin devlete âit olduğunu biliyoruz. Osmanlı dönemin- de gerçekte bu şekilde devletin mülkiyetinde bulunan geniş tarım alanlarının da yaygın bir şekilde vakfedildiği görülür. Bu tür alanların vakfedilebilmesi için temlik ve temellük yolu kullanılmıştır.Hazîneye âit gelir kaynaklarının özel şahısların eline geçmesine yol açan bu uygulama -XVII. veXVIII. yüzyıllarda bu durumdan şikâyet eden ve söz konusu işlemin ne ölçüde vakıf olduğunu sorgulayan yakınmalar görülmesine rağmen, devletin son zamanlarına kadar devam etmiştir. Bu şekilde temlîk yoluyla mülk edinilen ve vakıf hâline getirilen uygulama türleriyle ilgili Osmanlı vakıf literatüründe geniş bilgiler vardır. Osmanlı hükümdarlarının ve büyük devlet adamlarının kurdukları müessesâtt-ı hayriyye grubuna gelir getirmek üzere bağlanan vakışarın çok büyük bir kısmı, bu tür tahsîs ve irsâdlardan oluşmakta idi. Bu uygulama, sâdece tarım alanlarıyla da sınırlı kalmamıştı. Devlete âit bâzı han, hamam, süt işletmeleri ve benzeri gayr-i menkuller de aynı şekilde temlîk konusu yapılmıştı.
Kişi, bu yolla elde ettiği (temellük) arâzinin veya mülkün gelirlerini vakıf hâline dönüştürür ve kurmuş olduğu müesseseye tahsis ederdi. Bu çeşit vakıflara tahsîs ve irsâd kabîlinden vakıflar denmiştir.
Yorumlar
- 0 Yorum