Siyaset Sosyolojisi Deneme Sınavı Sorusu #1078646
Seymour Martin Lipset'in Avrupa'da “Devlet mi toplumu biçimlendirir?” yoksa “Toplum mu devleti biçimlendirir?” şeklinde bir soruya cevap arama etrafında yoğunlaşmış olan siyasetin sosyolojisi tartışmaları, yanlış bir temele oturtulmuş tartışmalar olarak nitelenmesinin nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
Siyasetin yöneten-yönetilen ilişkisinde baskı, kabul veya iknayı sağlamada, kısacası hâkim olmayı ve tabi olmayı belirlemede güce dayanan en önemli araç olması nedeniyle. |
Devletin hâkim sosyal sınıfların hâkimiyetini sürdürme gayesi üzerine inşa olmuş bir yapı olması nedeniyle. |
Merkezi devlet-sivil toplum karşıtlığında ortaya çıkan sorunların aslında daha genel bir akademik tartışmanın türevi olması nedeniyle. |
Bu tartışmalarda devletle toplum sanki birbirinden bağımsız iki ayrı organmış gibi ele alınmaları nedeniyle. |
Bu tartışmaların yapıldığı dönemde Avrupa'da henüz bir sivil toplumun varlığından bahsetmek için çok erken olması nedeniyle. |
Hem Marx’ta hem diğerlerinde “Devlet mi toplumu biçimlendirir, toplum mu devleti?” tartışması, Seymour Martin Lipset’in belirttiği gibi; sanki devletle toplum birbirinden bağımsız iki organmış gibi ele alındığından yanlış bir soru üzerine oturtulmuş bir tartışmaydı. Buna karşılık, söz konusu tartışma siyaseti devletle özdeş gören geleneksel Siyaset Bilimi anlayışının eksikliğini sergilemek gibi olumlu bir katkıda bulunmuştur. Bu katkı sayesinde devletin toplumdaki birçok siyasi kurumdan sadece biri olduğu; siyasi kurumların da toplumsal kurum kümelerinden yalnızca birini oluşturduğu görüşü genel kabul görmeye başlamıştı ki bu, Siyasetin Sosyolojisinin yeni bir disiplin olarak ön plana çıkmasında da belirleyici olmuştur. Çünkü, o zamandan itibaren, toplumsal kurum kümeleri arasındaki ilişkiyi irdeleme görevini genel Sosyoloji üstlenirken siyasi kurumlarla diğer kurumlar arasındaki ilişkiyi irdeleme görevi Siyasetin Sosyolojisi disiplinine bırakılmıştır. Böylece Siyasetin Sosyolojisi, genel Sosyolojinin uzmanlaşmış bir kolu haline gelirken; geleneksel Siyaset Biliminden de çok farklı bir yaklaşımı temsil etmiş oluyordu. Bu gelişme bağlamında siyaset, devlete sahip olsun veya olmasın, tüm toplumlarda var olan iktidar olgusuyla özdeş kılınacak evrensel bir niteliğe büründürülüyordu.
Yorumlar
- 0 Yorum