Sosyoloji 2 Deneme Sınavı Sorusu #918271
Aşağıdakilerden hangisi kimliğin ön tarihi ile ilgili olarak akılda tutulması gereken önemli noktalardan biridir?
Kimlik kavramı modern toplumlardan post modern toplumlara geçiş süreci ile birlikte düşünülmelidir. |
Modern toplumlarda çevresiyle bütünleşen insan için kimlik sorunu ortaya çıkmaz. |
Kimlik modern zamanlara özgü bir sorunu ifade etmek üzere dolaşıma giren bir kavramdır. |
Post modernizm bireyin kendi bireyselliğinin peşinde koşması için sunulan bir fırsattır. |
Kimlik kavramı sonrası benlik, bilinç, özbilinç, ben-özdeşliği gibi kavramlar yaygınlaşmıştır. |
Sosyal bilimlerde kimliğin yaygın bir biçimde kullanıma girmesi çok fazla eski tarihlere gitmez. En fazla 1960’ların sonları ya da 1970’lerin başlarından itibaren, kimlik kavramı belirgin bir popülarite kazanmıştır. Fakat, kavramın ön-tarihinde önemle akılda tutulması gereken üç hususa dikkat etmek gerekir. Öncelikle, kimlik kavramı geleneksel toplumlardan modern toplumlara geçiş süreci ile birlikte düşünülmelidir. Bu bakımdan, kimlik modern zamanlara özgü bir sorunu ifade etmek üzere dolaşıma giren bir kavramdır. Söz konusu sorun “ben kimim?” sorusunun sorulmaya başlanması ile birlikte ortaya çıkmıştır. Geleneksel toplumlarda yaşayan insanlar için “ben kimim?” sorusunun bir karşılığı yoktur. Daha doğrusu geleneksel toplumlarda insanların “ben kimim?” sorusunu sormaları beklenmez. Buna gerek duymazlar. Çünkü, geleneksel toplumlarda her şey birbirinin benzeridir. Birbirine bağımlıdır. İnsan ve doğa imgeleri birbirinin âdeta yansımasıdır. Doğa, insan ve kültür arasında alabildiğine benzerlik hüküm sürmektedir. İnsan kendisini çevreleyen doğa ile tam bir uyum içindedir. Dahası, insan içine doğduğu aile ya da kabile ile öyle özdeşleşmiştir ki, kendisini bir bütün olarak doğal çevresine ait hisseder. Bu doğal çevrenin dışında bir varlık insan için düşünülebilir değildir. Bu evrede herhangi bir kimlik sorunu ortaya çıkmaz. Bir kimlik sorununun ortaya çıkması için insan, doğa ve kültür arasındaki kopmaz bağın, iç içe geçmenin sona ermesi gerekir (Taylor, 2006, s. 62) ki modernleşme süreci tam da böylesi bir kopuşu temsil eder. Modernlik, insanı hem doğadan hem de geleneksel bağlarından koparmanın, bir bakıma özgürleştirmenin adıdır. Bireyin kendi bireyselliğinin peşinde koşması için sunulan bir fırsattır. Bu sebeple kimliğin bir mesele olarak ortaya çıkmasının modern zamanlara özgü olduğunu söylemek gerekir.
Kimliğin ön-tarihine ilişkin akılda tutulması gereken bir başka önemli nokta şudur: G. W. Friedrich Hegel, William James, Sigmund Freud, George Herbert Mead, Edmund Husserl gibi isimlerin ortaya koydukları eserler içindeki kavram setinde her ne kadar kimlik kavramına rastlanmasa da, söz konusu isimlerin düşünceleri kimlik ile ilgili bir tartışmayı sürdürmek için oldukça hayati bir önem taşırlar. Ayrıca, kimlik kavramından önce belirgin bir yaygınlığa sahip olan benlik, bilinç, özbilinç, ben-özdeşliği gibi kavramsallaştırmalar, kimliğin ön-tarihinin unutulmaması gereken önemli eşikleridir.
Yorumlar
- 0 Yorum