Tarım Ekonomisi ve Tarımsal Politikalar Deneme Sınavı Sorusu #1225129

  1. Ekonomik gelişme sürecinde tarımla diğer sektörler arasında ortaya çıkan yapısal ilişkilerin uzun dönemli seyri, hemen her ülkede ortak bir model izler.
  2. İktisadi kalkınmanın başlangıcında tarımsal ağırlıklı ekonomik yapı söz konusudur.
  3. Tarımın Ülkelerin Gayrisafi Yurt İçi Hasılalarındaki payı yıllar geçtikçe artmaktadır.

Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri iktisadi kalkınmada tarımın rolü konusunda ulaşılan genel geçer tespitler arasında yer almaktadır?


Yalnız I

Yalnız III

I-II

I-III

I-II-III


Yanıt Açıklaması:

İktisadi kalkınmada tarımın rolü konusunda ulaşılan genel geçerli birtakım tespitlerin varlığından da söz edilebilecektir. Bu kapsamdaki belli başlı tespitler şu şekilde özetlenebilir:

  • Ekonomik gelişme sürecinde tarımla diğer sektörler arasında ortaya çıkan yapısal ilişkilerin uzun dönemli seyri, hemen her ülkede ortak bir model izler: Tarımsal üretim artarken tarımsal iş gücü ve ekonomi içindeki nispi oranı azalır. Bu eğilime paralel olarak toplumlar tarım toplumundan sanayi toplumuna ve nihayetinde de bilgi toplumuna doğru bir dönüşüm sürecinin herhangi bir aşamasında bulunabilirler.
  • İktisadi kalkınmanın başlangıcında tarımsal ağırlıklı ekonomik yapı söz konusudur. Bu yapı içerisinde tarım sektörünce meydana getirilen artık sanayi sektörünün genişletilebilmesi için gereken sermaye birikiminin meydana getirilmesinde kullanılmıştır. Bir başka deyişle tarım, politika belirleyicileri tarafından uzun yıllar boyunca iktisadi kalkınma için  sektörüne kaynak aktarılmasının bir aracı olarak görülmüş ve bu doğrultuda yapılandırılmaya çalışılmıştır. Ancak Sahra Altı Afrika ülkeleri bir kenara bırakıldığında, son çeyrek yüzyıl içerisinde gelişmekte olan ülkelerin çoğunluğu da iktisadi kalkınma için tarımdan sanayiye kaynak aktarılmasına yönelik politikaları büyük ölçüde terk ederek tarım sektörünün desteklenmesine yönelik uygulamaları giderek hayata geçirmeye başlamıştır.
  • Ülkelerin Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYİH)’ları içerisindeki payı onlarca yıldır sürekli bir gerileme eğilimi gösterse de tarımın ülke ekonomilerinde başta insan neslinin devamı için ihtiyaç duyulan maddelerin üretildiği ana sektör olmasından kaynaklanan kritik yeri ve önemi güncelliğini korumaktadır ve korumaya da devam edecek gibi görünmektedir. 
Yorumlar
  • 0 Yorum