Türkiye´de Demokrasi Ve Parlemento Tarihi Deneme Sınavı Sorusu #936934

Aşağıdakilerden hangisi Türkiye’yi 28 Şubat sürecine götüren nedenlerden değildir?


Laiklik tartışmalarının yoğun olarak yaşanması

Devlet-mafya ilişkilerinin ortaya çıkması

Milletvekili istifalarının çoğalması

İktidar-muhalefet çatışmalarının yoğun olarak yaşanması

Avrupa Birliği ile ilişkilerin bozulması


Yanıt Açıklaması:
  • 2 Ekim-7 Ekim 1996 tarihleri arasında Başbakan Necmettin Erbakan sırasıyla Mısır, Libya, Nijerya’yı ziyaret etti. Libya’da, Kaddafi’nin bir çadırda Erbakan ile yaptığı görüşmede sarf ettiği sözler muhalefet ve basın tarafından ağır bir şekilde eleştirildi.
  • 6 Ekim 1996’da Ankara Kocatepe Camisi’nde “şeriat isteriz” diye bağıran sakallı, cübbeli ve âsâlı Aczmendîler gösteri yaptı.
  • 3 Kasım 1996’da Susurluk’ta meydana gelen bir trafik kazasında mafya, siyasetçi, polis ilişkileri açığa çıktı. Başbakan Erbakan ‘fasa fiso’ dedi, Adalet Bakanı Şevket Kazan ise, aydınlık için bir dakika karanlık toplumsal eylemi için “Mum söndü oynuyorlar” dedi.
  • Kayseri’nin Refah Partili Belediye Başkanı Şükrü Karatepe, 10 Kasım 1996 tarihli Refah Partisi İl Divan Toplantısındaki konuşmasında, Türkiye’de henüz gerçek demokrasinin olmadığını, hâkim güçlerin herkesi kendi görüşleri doğrultusunda hareket etmeye zorladığını söyledi. Karatepe konuşmasında şunları söylemişti:
    “    Süslü püslü göründüğüme bakıp da laik olduğumu sakın sanmayın. Resmi görevim nedeniyle bugün bir törene katıldım. Belki başbakanın, bakanların, milletvekillerinin bazı mecburiyetleri vardır. Ancak, sizin hiçbir mecburiyetiniz yok. Refah Partili olarak yeryüzünde tek başıma da kalsam, bu zulüm düzeni değişmelidir. İnsanları köle gibi gören, çağdışı bu düzen mutlaka değişmelidir. Ey Müslümanlar sakın ha içinizden bu hırsı, bu kini, nefreti ve bu inancı eksik etmeyin. Bu bizim boynumuzun borcudur.    ”
    Karatepe bu konuşması nedeniyle 1 yıl hapis ve 420.000 lira ağır para cezasına mahkûm edildi.
  • Dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan, 11 Ocak 1997 Cumartesi günü, Başbakanlık Konutunda tarikat liderleri ve şeyhlere iftar yemeği verdi.
  • Yüksek rütbeli subaylar 22 Ocak 1997 tarihinde Gölcük’te toplanarak irticanın iktidarda olduğunu tartıştılar.
  • 30 Ocak 1997’de Sincan belediyesi Kudüs gecesi düzenledi. Belediye başkanı Bekir Yıldız, İran büyükelçisinin misafir olduğu gecede sahneye konulan cihad oyunu basında tepki oluşturdu. Star muhabiri Işın Gürel saldırıya maruz kaldı. Bekir Yıldız tutuklandı, mahkûm edildi.
  • 3 Şubat 1997’de, Ankara’da Star TV muhabiri Işın Gürel’in muhafazakar biri tarafından saldırılarak dövülmesi toplumda büyük bir tepkiye neden oldu.
  • 4 Şubat’ta Sincan’da askerler 20 tank ve 15 zırhlı araçla geçiş yaptı.
  • 5 Şubat’ta Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Başbakan Erbakan’a uyarı mektubu gönderdi.
  • Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkaya ‘İrtica, PKK’dan daha tehlikeli’ dedi.
  • 11 Şubat’ta Şeriata Karşı Kadın Yürüyüşü Ankara’da yapıldı.
  • 23 Şubat 1997’de Fatih Camii’nde öğlen namazının ardından bir grup ellerindeki yeşil bayraklarla “şeriat isteriz”, “yaşasın Hizbullah” sloganlarıyla yürüdü. İslamcı gazeteci Yaşar Kaplan, gerektiğinde İslam uğruna şehit olacaklarına dair bir açıklama yaptı.

Cumhurbaşkanının hükümeti kurma görevini verdiği Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan, Tansu Çiller ile uzlaşma sağladı ve 28 Haziran 1996’da RP ile DYP arasında yeni bir koalisyon hükümeti kuruldu. REFAHYOL Hükümeti olarak adlandırılan 54. Cumhuriyet Hükümeti döneminde de Türkiye’deki siyasi ve ekonomik istikrarsızlık giderilemedi. Ayrıca RP ile hükümet kurulması, DYP’de tartışmalara yol açtı ve bir grup milletvekili partiden istifa etti. Necmettin Erbakan’ın Libya’ya yapmış olduğu ziyarete ilişkin tartışmalar, DYP içindeki çekişmenin daha da artmasına yol açtı ve bu kez İçişleri Bakanı Mehmet Ağar görevinden istifa etti. REFAHYOL Hükümeti döneminde enflasyon, hayat pahalılığı ve PKK’nın eylemlerinin yanına bir de teokratik devletle ilgili tartışmalar eklendi. Böyle bir ortamda son derece sınırlı bir coğrafya ve nüfusa dönük olarak yerel ara seçimler yapıldı. Bu seçime ait sonuçların konuşulduğu günlerde, tüm ülkeyi sarsan ve yıllarca tartışılan bir kaza meydana geldi. Balıkesir’in Susurluk ilçesi yakınlarında meydana gelen trafik kazasında DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak yaralandı, Mehmet Özbay sahte kimlikli Abdullah Çatlı, İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Hüseyin Kocadağ ve Gonca Us isimli kadın öldü. Bir milletvekili ve üst düzey emniyet yetkilisinin, aranan bir Şahıs olan Abdullah Çatlı ile birlikte olması tartışmalara yol açtı ve kazanın mafya-devlet-aşiret ilişkisini gün ışığına çıkardığına dair yorumlar yapıldı. Yolsuzluk iddialarıyla ilgili Meclis Araştırma ve Soruşturma Komisyonlarının faaliyet gösterdiği dönemde, Susurluk Kazasıyla ilgili bir soruşturma komisyonunun kurulması da siyaset dünyasındaki gerginliği gideremedi. Özellikle siyasal alandaki rahatsızlıklar 28 Şubat 1997’deki Milli Güvenlik Kurulu bildirisine kadar uzandı. Laiklik tartışmalarının, devlet-mafya ilişkilerinin, milletvekili istifalarının, iktidar-muhalefet çatışmalarının yoğun olarak yaşandığı bir dönemde, 28 Şubat 1997’deki Milli Güvenlik Kurulu toplantısında Türk siyasi tarihine damgasını vuracak kararlar alındı.

Yorumlar
  • 0 Yorum