Atilla’nın oğlu İrnek ile birlikte Orta Avrupa’yı terk edip Balkanlar’ın doğusuna çekilen Hunlar, Karadeniz sahillerinde Ogularla ile karşılaşmışlardır. Doğru yanıt A’dır.

1990’ların başında eski cumhuriyetlerin birbiri peşine bağımsızlık ilan etmelerinin ardından, Sırbistan ve Karadağ arasında önce Yeni Yugoslavya, ardından da SırbistanKaradağ adıyla birlik tesis edilmişti. Ancak Karadağlılar,2006 yılında yapılan referandum neticesinde katılımcıların % 55’inin oylarıyla da ayrılma kararı alınmıştır.Karadağ Cumhuriyeti’nin coğrafi genişliği 13 bin 800 kilometrekare ve nüfusu da 650.000’dir. 

Balkan yarımadasında bulunan dağlar, dört ana grupta toplanır. Bunlar; Dinar
dağları, Karpatlar, Balkanlar ve Rodop dağlarıdır.

Yunanistan dört ülke ile komşudur; bunlar konumları ve sınır uzunluklarına göre şu şekilde yer alırlar: Bulgaristan (494 km), Makedonya Cumhuriyeti (246 km) ve Arnavutluk (282 km) Yunanistan’ın kuzey ve kuzeybatı komşularıdır; ülkenin kuzeydoğu ve doğusunda ise Türkiye ile kara sınırı (206 km), Ege Denizi havzasında da deniz sınırları vardır.

Bulgaristan'ın Etnik yapısı: Bulgar 76,9; Türk 8; Roman 4,4; diğer 0,7 (dahil Rus, Ermeni ve Vlach), diğer (bilinmeyen) 10  'dan oluşmaktadır. 

Balkanlar ortak özellikler arz eden belli bir coğrafi alanda tanımlanan, kültürel çeşitliliği olan, çeşitli dinleri ve dilleri bünyesinde barındıran çok yönlü bir kimliğe sahiptir

Semboller bu anlamda oldukça önemli ve anlamlı işlevler görürler. Bölgesel kimliği ayırt etmeye yarayan sembollerin başında müzik, dans ve mutfak gibi unsurlar; yerellikle beraber bölgeselliği tüm tarih, coğrafya ve kültürüyle ve derinden yansıtan kimlik aktarıcıları olarak, her yerde olduğu gibi, burada da karşımıza çıkarlar. Özellikle müziğin kimlik tanımlamalarında, toplumsal belleğin canlı tutulması ve nesiller boyu aktarımlarında önemli bir işlevi vardır. Bölge insanlarının ortak müzikal üretimi, tüketimi ve estetik anlayışları; müziği bölgesel kimliğin ayırt edici bir parçası yapmaktadır. Çalgılar mesela, bölgesel kimliği yansıtan taşıyan kültürel araçların başında gelmektedir. Bölgenin kendi içinden çıkan yeni kimlik ögelerinin müzikteki yansımalarına örnek Balkanlar’ın sembolü olan akordeonun tekrar popüler olmasıdır. Akordeon ile icra edilen oyunlar ve müzikler Balkanlar’a has bir özellik taşımaktadır ve bu çalgının yeniden popülerlik kazanması bölgenin kendi içinden çıkan ve Balkan kimliğinin yeniden tanımlanması olarak değerlendirebileceğimiz duruma bir örnektir. Bulgaristan’da pop-folk müzik türü olan ‘çalga’, Sırbistan’da rock müzik ile Sırp motiflerinin kaynaştırıldığı ‘Yugo-rock’ ve ‘turbo-rock’ akımları ve Romanya’da ‘manale’ adlı müzik türü Batı-Doğu ve Balkanlı kimliklerinin harmanlanması ile oluşan bu yeni kimliğin müzikteki diğer yansımalarıdır. Dobruca’dan Makedonya’ya ve Yunanistan’a uzanan coğrafyada Rumenlerin hora, Sırpların kolo, Makedon ve Bulgarların horo dediği ortak bir danstan söz etmek mümkündür.

Balkan Yarımadası’nda günümüz insanı olarak kabul edilen Homo Sapiens’e ait
bulgulara Bulgaristan, Arnavutluk, Yunanistan ve Romanya’daki mağaralarda
rastlanır.

Pragmatizm: Olması gereken üzerine kafa yormayıp gerçek hayatta en çok getiriyi ve en iyi sonucu vereceği düşünülen yöntemi ya da seçeneği tercih etmek, ona göre davranmak demektir.

Popülizm politik durumu dramatize ederek halkın ilgisini uyandırmak amacıyla yapılan politika olarak tanımlanabilir.

Güç yarımadası Avrupalıların Balkanlara verdiği sıfatlar arasından biri değildir. Doğru yanıt 'D'. 

Aşağıdan Balkanlaşma dayanışma ve karşılıklı yardımlaşmadan doğan gelenekleri destekler. Diğer seçeneklerdekiler yukarıdan Balkanlaşmanın özelliklerindendir. Doğru cevap B seçeneğidir.

Batı Avrupalı aydınlar ve yetkililer Soğuk Savaş döneminin Doğu Avrupa’sını kendi içinde ikiye bölerek Polonya, Slovakya, Çek Cumhuriyeti, Slovenya gibi ülkeleri Orta Avrupa olarak tanımlamış ve ilk iş olarak bu ülkeleri AB’ye üye yapmaya çalışmışlardır. AB ise bölgeyi Doğu ve Batı Balkanlar olarak ikiye ayırmış ve ilk iş olarak Doğu Balkanlar’ı oluşturan Romanya ve Bulgaristan’ı 2007’de AB’ye üye yapmıştır. Avrupa Birliği’nin resmî belgelerinde yer alan bir başka isim de Batı Balkanlar olmuştur. Bu kavram, Slovenya dışındaki Eski Yugoslavya coğrafyası ve Arnavutluk’u içine almakta, Güney Doğu Avrupa coğrafyası içinde henüz Avrupa Birliği üyesi olmamış devletleri tanımlamak için kullanılmaktadır. Batı Balkanlar’da AB’ye entegrasyon süreci olanca hızıyla devam etmektedir. Öte yandan Yugoslavya toprakları ile Arnavutluk, Bulgaristan ve Romanya’yı içine alan bölgeyle ABD arasında da yakın ilişkiler kurulmuştur.

“Balkanizasyon” (Balkanlaşma) süreci, çok boyutlu bir süreçtir aslında. Bir yandan bölge tamamen parçalanırken öte yandan siyasallaştırılır. Batılılar tarafından yine aynı süreçte, bölgesel kimlikle özdeşleşmiş ‘Balkan’ ismine sistematik bir biçimde değişik ve genellikle de olumsuzluk çağrıştıran anlamlar yüklenir. Bunlar arasında ‘köprü’, ‘kavşak’ gibi bölgenin büyük güçler arasında kalması, geçiş yolları üzerinde olmasını anlatan metaforların yanı sıra ‘kaynayan kazan’, ‘barut fıçısı’ gibi bölgedeki şiddetli çatışmalara atıfta bulunan kullanımlar tedavüle sokulur.

2. Dünya savaşında önce Almanlar  sonra İtalyan'lar tarafından işgale uğramıştır.

2. Dünya savaşı sonrası yönetim biçimi Türkiye'yle aynıdır.

AB'ye 1981 yılında alınmıştır.

Yunanistan Komünist Partisi'nin kısaltılmışı KKE'dir.

Konstantinos Karamanlis ülkeyi Albaylar Cuntasından  demokratik sisteme geçiren kişidir.

Kosova Kurtuluş Ordusu, UÇK olarak da bilinen ve eski Yugoslavya ve Sırbistan tarafından terörist olarak görülen Arnavut gerilla hareketidir. 1998-1999 yılında düzenli orduya katılmıştır.

Yugonostalji: Eski Yugoslavya’yı oluşturan cumhuriyetlerde yaşayan insanlarda görülen eski döneme özlem duyma durumu.

Bölgedeki çatışmaların derinleşmesinde, milliyetçiliği siyasal bir söylem olarak kullanan siyasetçilerin de önemli bir payı vardır. İşsizliğin çok yüksek olması, yabancı yatırım ve sermayenin bölgedeki çatışmalar nedeniyle istenen büyüklüğe ulaşmaması, gelir dağılımındaki adaletsizlik ve bölge ülkelerinin kapitalist sisteme entegrasyon sürecinin yavaş işlemesi gibi sorunlar siyasal yapıyı da etkilemektedir.

1830'da yapılan Edirne Antlaşması le Yunanistan bağımsızlığını kazanmıştır.

BSP, sosyalist dönem sonrasında da ülke siyasetinde büyük bir rol oynamaktadır. 1997 seçimlerindeki ağır yenilgi, BSP’nin başta ülkenin NATO üyeliği ve AB üyeliğine karşı olan tutumunda değişikliğe gitmesine yol açmıştır. Parti, bu tarihten sonra hem AB hem de NATO yanlısı bir politika izlemeye başlamıştır. BSP, ılımlı düzeyde milliyetçi bir çizgi izlemektedir. BSP, 1997 seçimlerine kadar serbest piyasa ekonomisi ve kapitalist ekonomi politikaları konusunda çekimser davranmıştır.