Borçlar Hukuku Final 9. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
I. Para borçları yabancı ülke parasını konu edinebilir.II. Para borçları cins borcu olarak kabul edilir.III. Para borçlarında gereği gibi ifa etmemeden söz edilemez.Yukarıda verilen bilgilerden hangileri doğrudur?
Yalnız I
|
I ve II
|
I ve III
|
II ve III
|
I, II ve III
|
2.Soru
Borç ifa edilmiş olsaydı, alacaklının elde etmiş olacağı maddi kazancın sağlanamamış olmasından doğan zarar, hangi zarardır?
Nispi zarar |
Mutlak zarar |
Menfi zarar |
Müspet zarar |
Munzam zarar |
Alacaklının ifadan beklemeye haklı olduğu menfaatlerinin kaybını ifade etmektedir. Öz olarak olumlu zarar, yukarıdan beri anıldığı her durumda, bu anlama sahiptir. Böylelikle alacaklının ifadan beklediği menfaatin ihlal edilmesi yüzünden uğradığı zararları olarak, borçlu borca aykırı davranmış, burada borçlunun temerrüdüne düşmüş olmasaydı uğramayacağını iddia ve ispat ettiği zararlardır (TBK 125/II).
3.Soru
Bölünebilir edimlerde borçlunun borcun tamamını değil, bir kısmını ifa etme girişimine kısmi ifa denir. Yukarıdaki ifadeye göre aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
Sözleşmede kararlaştırılandan farklı bir şeyin teslimidir.
|
İfa uğruna edim olarak kabul etmesi durumunda ifa uğruna farklı şeyin teslimiyle, borçlu borcundan kurtulmuş olmaz.
|
İfa yerine edim olarak kabul durumunda, borçlanılan edimden farklı bir konuda ifa, borçluyu borçtan /sorumluluktan kurtarır.
|
Borçlunun sözleşmede kararlaştırılanı ifa etmek zorunluluğu, kararlaştırılan miktarda ifa etmesi anlamına gelmektedir.
|
İfa ikameleri denilen bu gibi hâllerden ifa yerine edim ve ifa uğruna edim arasındaki önemli fark nedeniyle burada açıklanmalıdır.
|
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi niteliği gereği aksi kararlaştırılmadıkça bizzat borçlu tarafından ifası istenebilecek borçlardan biri değildir?
Alıcının satış bedelini ödeme borcu
|
İşçinin kararlaştırılan işi yapma borcu
|
Müteahhidin üstlendiği köprüyü yapma borcu
|
Yazarın kitabı yazma borcu
|
Avukatın davayı takip etme borcu
|
5.Soru
Yanılan, kurulmasını istediği sözleşmeden başka bir sözleşme için iradesini açıklamışsa, aşağıdaki yanılma hallerinden hangisi söz konusu olur?
Sözleşmenin niteliğinde yanılma
|
Sözleşmenin konusunda yanılma
|
Miktarda yanılma
|
Kişide yanılma
|
Saikte yanılma
|
6.Soru
Aşağıdakilerden hangisi yenilemenin koşullarından değildir?
Mevcut bir borç bulunmalıdır |
Yeni borç meydana getirilmiş olmalıdır |
Yeni doğmuş olan borcun eski borçtan farklı olması gerekir |
Eski borç geçerli olmasa bile yenileme anlaşması geçerli olabilir |
Yenileme, geçerlilik koşulları bakımından genel hükümlere tabidir. |
Yenileme sebebe bağlı (illî) bir tasarruf işlemidir. Bu yüzdendir ki taraflar arasındaki açık bir yenileme anlaşması ile yenileme için, eski borcun geçerli olması gerekir. Eğer eski borç geçersiz ise yenilemeyle yeni bir borç yaratılmaz.
7.Soru
Bazı durumlarda alacaklının belirsizliğinden söz edilir. Aşağıdakilerden hangisi bu durumların dışında kalmaktadır?
Alacaklının ölmüş olması |
Mirasçılarının belirsiz olması |
Alacaklının akıl sağlığının yerinde olmaması |
Alacağın devredilmiş olması |
Devreden ile alan arasında uyuşmazlık ortaya çıkmış olması |
Alacaklının ölmüş, mirasçılarının belirsiz olması ya da alacağın devredilmiş olması ve devreden ile alan arasında uyuşmazlık ortaya çıkmış olması (TBK 187) gibi durumlarda alacaklının belirsizliğinden söz edilir.
8.Soru
Para borçlarında ifa konusunda öne çıkan hususlar aşağıdakilerden hangisi ya da hangileridir?
I. Para borcunun ifası, kural olarak, ülke para birimi ile gerçekleştirilir.
II. Para borçlarının, paranın değeri kaybolmadan ifa edilmesi önemlidir
III. Para borçlarında, borçlanılan belirli bir değerdir
IV. Para kural olarak seri numarası üzerinden borçlanılmış olur.
Yalnız IV |
I-III |
I-II-III |
I-IV |
II-III |
Açıkça kararlaştırılmış olmadıkça, T100 değerindeki bir kitabı satın alırken borçlanılan, seri numarası belirli T100’lik bir kâğıt para (banknot) olmadığı gibi sadece T100’lik bir kâğıt para ile ödeme de borçlanılmış olmaz. Borçlu, değer itibarıyla borcunu karşılayan kâğıt ve/veya madenî paralarla T100 ödemeyi borçlanmış olur. Açıklamalar doğrultusunda IV numara yanlış, I-II-III ise doğrudur.
9.Soru
İbra ile ilgili verilen aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?
Amacı borçluyu ifası mümkün borcundan tam ya da kısmen kurtarmak olan sözleşmeye ibra denir |
Alacaklının tek taraflı irade beyanıyla kurulur |
İbra sözleşmesi, borcu doğuran işlem şekle bağlı olsa bile herhangi bir şekle uyulmaksızın kurulabilir |
İbra bir tasarruf işlemidir. Bu nedenle ibra sözleşmesinin geçerliliği, alacaklının alacak üzerinde tasarruf yetkisinin varlığına bağlıdır. |
İbra sebebe bağlı bir işlemdir. Dolayısıyla, ibra edilmesi gündemde olan borç geçersiz ise ibra da hüküm doğurmayacaktır. |
İbra yolu ile borcun ortadan kaldırılması için taraflar bu konuda bir sözleşme yapmalıdırlar. Alacaklının tek taraflı iradesi ile borcu ibra etmesi mümkün değildir.
10.Soru
Haksız fiil sonucu hükmedilecek tazminatın üst sınırı aşağıdakilerden hangisidir?
Oluşan zararın yarısı
|
Oluşan zararın 3/4'ü
|
Oluşan zararın tutarı
|
Oluşan zararın 1 katı
|
Oluşan zararın 3 katı
|
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisi kesin hükümsüzlük hallerinden değildir?
Kişilik haklarına aykırılık
|
Aldatma
|
Emredici hukuk kurallarına aykırılık
|
Muvazaa
|
Şekle aykırılık
|
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi zorunluluk halinin şartlarından biri değildir?
Bir kimsenin veya başkasının kişi veya malvarlığına yönelik bir tehlike olmalıdır.
|
Tehlike, açık veya yakın olmalıdır.
|
Tehlike, üçüncü bir kişiden kaynaklanmalıdır.
|
Üçüncü kişinin malvarlığına zarar vermek kaçınılmaz olmalıdır.
|
Tehlike ile üçüncü kişinin malvarlığına verilen zarar arasında nedensellik bağı olmalıdır.
|
13.Soru
Aşağıdaki durumlardan hangisinde işlenen fiil, hukuka aykırı olarak değerlendirilebilir?
Kişinin kendi iradesiyle kendisinin öldürülmesine izin verildiği ötenazi halinde. |
İcra memurunun borçlunun evine girerek haciz işlemi uygulaması |
Ayırt etme gücüne sahip olmayan bir kimsenin işlediği fille zarar doğması sebebiyle |
Kendisini kovalayan vahşi hayvandan kaçmak için bir eve girmek isteyen kişinin kapıyı kırması. |
Dağdaki bir otelde konaklayan müşterinin otel ücretini ödemeden gitmeye kalkışması durumunda, otel sahibinin müşterinin arabasının lastiklerini patlatması halinde. |
Kişinin kendi iradesiyle kendisinin öldürülmesine izin verildiği ötenazi halinde işlenen fiil, hukuka aykırı olarak değerlendirilebilir
14.Soru
Bir borç ilişkisinden doğan münferit bir alacak hakkının borçlunun rızası aranmaksızın üçüncü bir kişiye kazandırılmasına ne ad verilir?
Borcun nakli |
Alacağın devri |
Kefalet sözleşmesi |
Borcun üstelenmesi |
Cezai şart |
Bir borç ilişkisinden doğan münferit bir alacak hakkının borçlunun rızası aranmaksızın üçüncü bir kişiye kazandırılmasına alacağın devri denilmektedir. Diğer anlatımla, alacağın devri, bir borç ilişkisinde borçlu ve alacak değişmeksizin, sadece alacaklının değişmesidir.
15.Soru
Birlikte alacaklılar alacağı ancak birlikte isteyebiliyorlar ve borçlu da borcundan ancak alacaklıların tümüne ifada bulunarak kurtulabiliyorsa bu duruma ne denir?
elbirliğiyle alacak |
kısmi alacak |
bölünebilir alacak |
tamamen alacak |
müteselsil alacak |
Birlikte alacaklılar alacağı ancak birlikte isteyebiliyorlar ve borçlu da borcundan ancak alacaklıların tümüne ifada bulunarak kurtulabiliyorsa el birliğiyle alacak vardır. Alacaklılar diğerlerinden bağımsız olarak bir başına, alacakta tasarruf edemezler.
16.Soru
Aşağıdakilerden hangisi para borçlarında temerrüt hâlinde alacaklının temerrüt faizi ile karşılanamayan zararının karşılığını teşkil eder?
Aşkın (munzam) zarar |
Müteaddit zarar |
Müspet zarar |
Manevi zarar |
Menfi (olumsuz) zarar |
Munzam (aşkın) zarar, para borçlarında temerrüt hâlinde alacaklının temerrüt faizi ile karşılanamayan zararının karşılığını teşkil eder.
17.Soru
- A ve B arasında yapılan sözleşmeden doğan alacak, aralarındaki anlaşma uyarınca sözleşme tarafı olmayan C’ye ödenecektir. Ancak C alacağın ifasını talep ettiğinde B, sözleşmenin niteliği gereği kendisinin ifayı talep hakkının olmadığını belirtmiştir.
- A ve B arasında yapılan sözleşmeden doğan alacak, aralarındaki anlaşma uyarınca sözleşme tarafı olmayan C’ye ödenecektir. Sözleşme tarafı A borçlu B’yi ibra ettiğini bildirmesine rağmen B, sözleşme tarafı olmayan C’nin daha öncesinde ifayı talep ettiğini bu yüzdende artık ibranın gerçekleşemeyeceğini bildirmiştir.
- A ve B arasında yapılan satım sözleşmesinde B, sattığı arabanın 1 yıl içerisinde arızalanması durumunda ücretsiz olarak C tarafından tamir edileceğini, edilmemesi durumunda ise arıza nedeniyle meydana gelen masrafların kendisi tarafından ödeneceğini taahhüt etmiştir.
Yukarıdaki olayları borç ilişkisinin üçüncü kişilere etkisi açısından aşağıdaki şıklardan hangisi doğru bir şekilde değerlendirmiştir?
Tam üçüncü kişi yararına sözleşme/Tam üçüncü kişi yararına sözleşme/Eksik üçüncü kişi yararına sözleşme |
Eksik üçüncü kişi yararına sözleşme/Tam üçüncü kişi yararına sözleşme/Eksik üçüncü kişi yararına sözleşme |
Üçüncü Kişinin fiilini üstlenme/Tam üçüncü kişi yararına sözleşme/Eksik üçüncü kişi yararına sözleşme |
Tam üçüncü kişi yararına sözleşme/Eksik üçüncü kişi yararına sözleşme/Üçüncü kişinin fiilini üstlenme |
Eksik üçüncü kişi yararına sözleşme/Tam üçüncü kişi yararına sözleşme/Üçüncü kişinin fiilini üstlenme |
Asıl olan borcun alacaklıya ifası ise de üçüncü kişi yararına sözleşme denilen ilişkiler de vardır. Bu gibi ilişkilerde ise borçlu, üçüncü kişiye ifaya yetkili ve hatta kimi zaman yükümlüdür. En yaygın örneğini sigorta sözleşmelerinin oluşturduğu bu tip sözleşmelerde üçüncü kişiye ifa, alacaklıya ifa değildir ama ifa ile borç sona erer. Üçüncü kişi yararına sözleşmede de borçlu ve alacaklı sözleşmenin taraflarıdır. Yalnız bu sözleşmede borçlunun borçlandığı edim, sözleşmeye taraf olmayan üçüncü kişiye ifa edilmektedir. Üçüncü kişi, alacaklının ifayı kabul yardımcısı olmadığı gibi temsilcisi de değildir. Tersine sözleşmeye taraf olarak alacaklı görünen kişi de üçüncü kişinin ifa yardımcısı ya da temsilcisi sayılmaz. Üçüncü kişi yararına sözleşme (kayıt ya da şart), sözleşmenin sağladığı alacak hakkından üçüncü kişinin yararlanma tarzı bakımından ikili bir ayırıma tabi tutulur. Kural olan gerçek olmayan (eksik) üçüncü kişi yararına sözleşmedir. Üçüncü kişi, alacak üzerinde genel olarak tasarruf yetkisi, özel olarak da borcun ifasını doğrudan borçludan isteme hakkı sahibi değildir. Sözleşmenin bu görünümünde, üçüncü kişiye, sadece borçlanılan yarardan yararlanıcı, yararı (alacağı) kabule yetkili kişi konumu sağlanmaktadır.Birinci olayda da yararına sözleşme yapılan üçüncü kişi ifayı talep edemediği için eksik üçüncü kişi yararına sözleşme söz konusudur. İkinci görünüm biçiminde ise durum daha farklıdır. Bir sözleşmeden doğan alacağın doğrudan doğruya borçludan ifasını isteme yetkisini (doğrudan talep hakkını) üçüncü kişiye veren anlaşmaya, gerçek (tam) üçüncü kişi yararına sözleşme denilmektedir (TBK 129/II). Üçüncü kişi tarafından ifa istemi borçluya bildirilinceye değin alacaklı alacak üzerindeki tasarruf hakkını yitirmez. Dolayısıyla, alacaklı borçludan borcun üçüncü kişi yerine kendisine ifa edilmesini isteyebilir, üçüncü kişiyi değiştirebilir, borçluyu ibra edebilir, borcun nitelik ve kapsamını değiştirebilir. Ne zaman üçüncü kişi tarafından borçludan borcun ifası istenirse o andan itibaren alacaklının kendisine ifayı isteme, borçluyu ibra etme, üçüncü kişiyi, borcun nitelik ve kapsamını değiştirme hakkı ortadan kalkar (TBK 129/II, cüm. 2). İkinci olayda da bu durumlar söz konusu olduğu için tam üçüncü kişi yararına sözleşme mevcuttur. Üçüncü olayda ise üçüncü kişinin fiilini üstlenme söz konusudur.
18.Soru
Hayat sigortaları aşağıdakilerden hangisine örnek oluşturur?
Gerçek üçüncü kişi yararına sözleşme |
Gerçek olmayan üçüncü kişi yararına sözleşme |
Üçüncü kişinin fiilini taahhüt |
Borcun üstlenilmesi |
Üçüncü kişiyi koruyu etkili sözleşme |
Bir sözleşmeden doğan
alacağın doğrudan doğruya borçludan ifasını isteme yetkisini (doğrudan talep
hakkını) üçüncü kişiye veren anlaşmaya, gerçek (tam) üçüncü kişi yararına sözleşme denilmektedir (TBK 129/II). Hayat, kaza, mali sorumluluk sigortaları gibi
özel sigorta sözleşmeleri bunun için örnek oluşturmaktadır.
19.Soru
Borcu, borçlunun ifa yardımcısı sıfatı olmaksızın borçlu yerine ifa eden kişiye ne ad verilir?
Kabul yardımcısı
|
Borçlanma yardımcısı
|
Kullanma yardımcısı
|
İfa yardımcısı
|
Kaim kişi
|
20.Soru
Borçluya tanınan bir ek süre aşağıdakilerden hangisi karşılık gelmektedir?
Temerrüt |
Vade |
Ek-munzam |
Mehil |
Muaccel |
Mehil, borçluya tanınan bir ek süredir. Borçluya son bir ifa şansı tanıma anlamına gelmektedir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ