Çağdaş Felsefe 1 Ara 7. Deneme Sınavı
Toplam 7 Soru1.Soru
Russell'a göre ''bilgimiz, temel atomsal önermeler ve bu önermelerin doğruluk fonksiyonlarının bir araya getirilmesinden oluşan birleşik önermelerden ibarettir.'' düşüncesinin dayandırıldığı düşünce yapısı var mıdır?
Muhafazakarlık, |
Aktivizm, |
Pasifizm, |
Hümanizm, |
Mantıksal Atomculuk, |
Mantıksal atomculuk, deneyimcilikle mantıkçılığın mezceden bir yaklaşım olarak, Russell'ın felsefe anlayışının temelinde yer alır. Russell bu yaklaşımı 1918 yılında verdiği, '' The Philosophy of Logical Atomism'' başlıklı derste sunar. Russell bu dersinde, dünyayı bir ayna gibi yansıtan (temsil eden) ideal ve dünyayla eşbiçimli bir dilden söz eder. Bu itibarla bilgimiz, temel atomsal önermeler ve bu önermelerin doğruluk fonksiyonlarının bir araya getirilmesiyle oluşan bileşik önermelerden ibarettir. Russell'a göre her anlamda önerme, duyu deneyiminden doğrudan bir karşılığı (gönderimi) bulunan terimlerden oluşmalıdır. Kendi bilgi anlayışında yer alan bir ayrıma dayanarak Russell, terimlerin gönderimlerini ya tanışıklık yoluyla bilmemiz ya da bildiğimiz terimlerden mantıksal olarak türetebilmemiz gerektiğini söyler. Bu biçimiyle mantıksal atomculuk uç noktada deneyci bir felsefi konumdur.
Russell'ın ideal dili içerisinde ''tüm'', ''bazı'', ''dır'' gibi yardımcı terimler yer almaz. Russell'ın dünyası, birbirinden bağımsız olguların çokluğundan oluşur. Bu dünya hakkındaki bilgimiz ise dünyadaki olgularla duyu deneyimi yoluyla doğru dan karşı karşıya gelmemize bağlıdır. Russell, yaşamının ilerleyen yıllarında mantıksal atomculuğun bazı yönlerine ilişkin güvensizliğini ifade etmiştir. Özellikle, söz konusu dilin eşbiçimliliğini sorgulamıştır. Atomsal olgulara ulaşmak üzere, çözümleme yönteminin izlenmesi gerektiği düşüncesinden vazgeçmese de söz konusu atomsal olgulara nihai olarak ulaşıp ulaşılamayacağı konusunda şüphelerini ifade etmiştir.
2.Soru
I. Dünyada her şey olduğu gibidir ve her şey, meydana gelmekte olduğu gibi meydana gelir: Onun içinde hiçbir değer yoktur ve eğer var olsaydı, hiçbir değeri olmazdı.
II. Eğer değeri olan herhangi bir değer varsa, o olanın ve meydana gelenin alanının dışında yer almalıdır.
III. Etiğin önermelerinin var olması olasıdır; önermeler, daha yüksek olan şeyleri ifade edebilir.
Wittgenstein'ın etik ile ilgili yukarıdaki görüşlerinden hangileri doğrudur?
Yalnız I |
Yalnız II |
I-II |
I-III |
II-III |
Etiğin önermelerinin var olması olanaksızdır. Önermeler, daha yüksek olan hiçbir şeyi ifade edemezler. Doğru yanıt C şıkkıdır.
3.Soru
I. Dünyada şeylerin nasıl olduğu değil, onun var olması mistiktir.
II. Dünyayı "sub specie aeternie [sonsuzluğun bakış açısından]" görmek, onu bir bütün olarak görmektir - sonlu bir bütün olarak görmektir. Dünyayı sınırlı bir bütün olarak hissetmek - işte bu mistik olandır.
III. Mistik olanın deneyimi hakkında yorum yapmak mümkündür.
Wittgenstein'ın "mistik olan"la ilgili yukarıdaki görüşlerinden hangileri doğrudur?
I-II |
I-III |
II-III |
Yalnız I |
Yalnız II |
Wittgenstein, konuşamadığımız hakkında sessizliğimizi korumalıyız. Buradan çıkacak sonuç mistik olanla ilgili konuşmanın mümkün olmayacağıdır. Doğru yanıt A şıkkıdır.
4.Soru
Tractatus’a göre, tüm mantıksal çıkarım kuralları, önermeler mantığına göre aşağıdakiler içinde hangi biçimde ifade edilmektedir?
Etiğe ait olmayan ifadeler biçiminde |
Bir totoloji biçiminde |
Diğer felsefi ifadeler biçiminde |
Anlamsız ampirik önermeler biçiminde |
Gösterilebilir olanı ifade etmez biçiminde |
Tractatus’a göre, tüm mantıksal çıkarım kuralları, bir totoloji biçiminde ifade edilebilir. Bu, şüphesiz, önermeler mantığı için doğrudur ancak, yüklemler mantığında durum farklıdır.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi, Darwin'in geliştirdiği evrim kuramının felsefi ve bilimsel tartışmalar bakımından farklı sonuçlarının tarihe ve topluma uygulanması ile toplumsal Darwincilik adı verilen görüşü geliştirmiştir?
William James |
Herbert Spencer |
Gottlob Frege |
Peirce |
Hegel |
Darwin'in evrim kuramı hem felsefî hem de bilimsel tartışmalar bakımından farklı ve köktenci sonuçları olmuştur. Örneğin, İngiliz düşünür Herbert Spencer (1820-1903), bu düşünce biçimini tarihe ve toplumlara uygulamış ve toplumsal Darwincilik adı verilen bir görüş geliştirmiştir.
6.Soru
"Bedeni belli bir zaman önce doğmuş ve o zamandan bu zamana kesintisiz olarak yerkürenin üzerinde varlığını sürdürmüştür. Zaman içerisinde değişimlere uğramıştır. Diğer birtakım üç boyutlu, hacme ve biçime sahip nesnelerle farklı zamanlarda, belli mesafelerde birlikte var olmuştur. Bu önermeler, yaşayan başka insan bedenleri için de söylenebilir. Dünya, benim bedenimin var olmasından çok uzun zaman öncesinden beri vardır. Üzerinde, pek çok insan bedeni yaşamış ve ölmüştür. Bedenim farklı türlerde deneyimlere (çevremdeki nesneler ve diğer bedenlerle ilgili algılara) sahip olmuştur. Farklı bedenlere sahip insanlar da bu tür deneyimlere sahip olmuştur." Yukarıda verilen paragrafla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
Moore'un sağduyuya dayalı önermelerinin ilk grubudur. |
Moore'un sağduyuya dayalı önermelerinin ikinci grubudur. |
Wittgenstein'in önermeleridir. |
Analitik felsefenin temel önermelerindendir. |
Bertrand Russell'a ait önermelerdir. |
İngiliz filozof George Edward Moore, “sağduyuya dayalı” önermeler olarak adlandırdığı bir grup önermeyi ayırt eder. Bunları iki grupta ele alır. İlk grupta yer alan önermelere örnek olarak şunlar verilebilir: "Bedeni belli bir zaman önce doğmuş ve o zamandan bu zamana kesintisiz olarak yerkürenin üzerinde varlığını sürdürmüştür. Zaman içerisinde değişimlere uğramıştır. Diğer birtakım üç boyutlu, hacme ve biçime sahip nesnelerle farklı zamanlarda, belli mesafelerde birlikte var olmuştur. Bu önermeler, yaşayan başka insan bedenleri için de söylenebilir. Dünya, benim bedenimin var olmasından çok uzun zaman öncesinden beri vardır. Üzerinde, pek çok insan bedeni yaşamış ve ölmüştür. Bedenim farklı türlerde deneyimlere (çevremdeki nesneler ve diğer bedenlerle ilgili algılara) sahip olmuştur. Farklı bedenlere sahip insanlar da bu tür deneyimlere sahip olmuştur." Doğru yanıt A'dır.
7.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Tractatus'un son önermesidir?
Konuşamayacağımız hakkında sessizliğimizi korumalıyız. |
Felsefe bir doktrin değil bir etkinliktir. |
Etik aşkınsaldır |
Mantıkta asla süprizlere yer yoktur. |
İşte şeyler böyledir |
Konuşamayacağımız hakkında sessizliğimizi korumalıyız Tractatus'un son önermesidir.