Çağdaş Felsefe 1 Final 2. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Wittgenstein'a göre söz konusu kuralların, dil oyunlarının ve diğer pek çok inancımızın arkasında ne vardır?
Mitoloji |
Kitaplar |
Yaşam biçimleri |
Zaman ve teknoloji |
Gelenek ve görenekler |
Dili kullanırken de kullandığımız kuralları ve diğer kuralları izlediğimizde de bunun nedenine ilişkin bir sorgulama, en nihayetinde bir bilginin açığa çıkarılması ile değil, “bizim basitçe böyle yaşadığımız” gerçeğine gelip dayanır. Söz konusu kuralların ve diğer pek çok inancımızın arkasında “yaşam biçimlerimiz” bulunmaktadır. Dil oyunları söz konusu yaşam biçimleri içerisinde oynanır.
2.Soru
Quin’in ifadesiyle “Bütüncüllük “ aşağıdakilerden hangisi/hangileri ile açıklanabilir?
- Bilimsel önermelerin duyu deneyimiyle karşılaştırılması atomsal bir varsayımın doğruluğuna karar vermekle sınırlandırılamaz.
- Önermelerin karşılaştırılmasının bir tarafında duyu deneyimi yer alırken diğer tarafında ise bilimsel önermelerin tamamı yer almaktadır.
- İnsan bilişi bir inançlar ağı gibidir. İnanç ve kanaatlerimizin tamam› dünyayla (duyusal deneyimle) dolaylı bir bağ içerisindedir.
- İnsan bilişinde inanç ve kanaatlerimiz birbirinden kopuktur. Her biri tek başına yer almaktadır.
I,III,IV |
I,II,III |
Yanız IV |
Yalnız II |
II,III,IV |
Bilimsel önermelerin duyu deneyimiyle karşılaştırılması atomsal bir varsayımın doğruluğuna karar vermekle sınırlandırılamaz. Quine’a göre karşılaştırmanın bir tarafında duyu deneyimi yer alırken diğer tarafında ise bilimsel önermelerin tamamı yer almaktadır. Quine’in savunduğu bu yaklaşım bütüncüllük (‹ng. holism) olarak adlandırılmaktadır. Quine bu yaklaşımı bir başka metaforla aktarmaya çalışır: İnsan bilişi bir inançlar ağı gibidir. Topkı bir örümcek ağındaki her bir parçanın diğerleriyle doğrudan ya da dolaylı bir bağ içerisinde olması gibi bizim inanç ve kanaatlerimizin hiçbiri de tek başına değildir. Hemen tamamı dünyayla (duyusal deneyimle) dolaylı bir bağ içerisindedir. Bu itibarla herhangi bir inancımızda bir değişiklik olması diğerlerini şu ya da bu biçimde etkilemektedir. IV. İnsan bilişinde inanç ve kanaatlerimiz birbirinden kopuktur. Her biri tek başına yer almaktadır. İfadesi Quen’in bütüncüllük açıklamasına uymadığından doğru cevap B’dir.
3.Soru
Quine “var olmayanın bilmecesi” adını verdiği sorunun çözümü için kimden yararlanır?
Platon |
Russell |
Carnap |
Tarski |
Mach |
Quine “var olmayanın bilmecesi” ad›n› verdiği sorunun çözümü için Russell’ın belirli betimleyicilere ilişkin kuramından yararlanır. Quine buradan hareketle, “tekil bir terimi içeren bir ifadenin anlamlı olması için bu terim tarafından adlandırılan bir şey olmalıdır.” ifadesinin geçerliliğini yitirdiğini söyler. Doğru cevap B’dir.
4.Soru
I. Dilin ne olması gerektiğini dile dayatmaya çalışmak yanlıştır. II. Felsefe dilin kullanımına karışmaz, sadece onu tasvir edebilir. III. Felsefe, gerçeklik, Tanrı, ölümsüzlük, iyi ve kötü gibi sorunlarla uğraşmak durumundadır. Dil ile ilgilenmesi yanlıştır. IV. Felsefecilerin, sözcükleri gündelik dilin bağlamından koparıp anlamsızlaştırmalarına karşı, dikkatli olmamız gerekmektedir. Yukarıdaki ifadelerden hangisi ya da hangileri Wittgenstein'ın geç dönem felsefe anlayışına göre felsefe ve dil ilişkisine yaklaşımını yansıtmaktadır?
Yalnız I |
I ve II |
Yalnız III |
I, II ve IV |
III ve IV |
Wittgenstein' göre felsefe, alışık olunduğu üzere, gerçeklik, Tanrı, ölümsüzlük, iyi ve kötü gibi sorunlarla uğraşmak durumunda değildir. Çünkü zaten bu konular ve sorunlar dilin yanlış kullanımından doğmuşlardır. Felsefenin dil ile ilgilenmemesi gibi bir durum söz konusu değildir. Hatta kendisi, "dil oyunları" kavramını ortaya atan kişidir. Bu yüzden III numaralı ifade yanlış bilgi içermektedir. Bunun dışındaki ifadeler doğrudur.
5.Soru
Frege'nin projesi neden önemlidir?
Dil felsefesine önemli katkılar sağlamıştır. |
Matematik felsefesine önemli katkılar sağlamıştır. |
Geometri felsefesine önemli katkılar sağlamıştır. |
Analitik felsefeye katkı sağlamıştır. |
Metafiziğe katkı sağlamıştır. |
Frege'nin projesi dil felsefesine önemli katkılar sağlamıştır. Doğru cevap A seçeneğidir.
6.Soru
Austin’in kuşkuculuğa karşı eleştirisinin merkezinde yatan görüş nedir?
Akılla duyumsama |
Yanılsamaya dayalı kanıtlama |
Öğrenme |
Hisler yoluyla algılama |
Metafizik |
Austin ölümünden sonra yayımlanan Sense and Sensibilia (Duyum ve Duyumlanabilirler) başlıklı kitabında, duyu verilerine dayalı algı anlayışını eleştirir. Eleştirisinin merkezinde yanılsamaya dayalı kanıtlama yer alır.
7.Soru
“İnsanları öldürmek ahlâken yanlıştır.” ifadesi Ayer’e göre nasıl bir ifadedir?
Ahlaki bir ifadedir. |
Ünlem bildiren bir ifadedir. |
Metafiziksel bir ifadedir. |
Gerçeğe karşıt bir ifadedir. |
Ahlak dışı bir ifadedir. |
Ayer’a göre ahlaki kavramlar “sadece sahte-kavramlardır”. Belli bir eylemi yapmanın yanlış olduğunu söylediğimizi düşünelim. “Çalmak ahlaken yanlıştır.”, “İnsanları öldürmek ahlâken yanlıştır.” vb. Ayer’a göre olgusal olarak söz konusu eylemi ifade etmekten fazla bir şey söylemiş olmayız. “Ahlâken yanlıştır.” ifadesi sadece söz konusu önermeye ilişkin bizim tavrımızı belirtir. Bu itibarla “ahlâken yanlıştır” ya da “ahlâken doğrudur” gibi ifadeler ünlem bildiren ifadelerden ya da tonlamalardan farklı değildir. Bu durumda doğru cevap B seçeneğidir.
8.Soru
Rudolf Carnap’ın Jena Üniversitesinde yazdığı fizik bölümünün fazla felsefî, felsefe bölümünün de fazla fizikle ilgili bulduğu tezinin konusu nedir?
Dünyanın mantıksal yapısında bilimsel terimler |
Uzay ve zamana ilişkin aksiyomatik bir dizgeyi savunmak |
Uzay |
Matematiğin Perensipleri |
Felsefenin sözde sorunları |
Carnap daha sonra Jena Üniversitesi’ne geçti ve uzay ve zamana ilişkin aksiyomatik bir dizgeyi savunduğu bir tez yazdı. Tezi fizik bölümü fazla felsefî, felsefe bölümü de fizikle ilgili bulunca felsefe bölümünden Bruno Ba uch’un gözetiminde Kantçı görüşlere daha yakın yeni bir tez yazdı.Bu tez 1922 yılında Kant Studien’in bir ek sayısında Der Raum (Uzay) başlığı ile yayımlandıı.Bu çalışmasında Carnap biçimsel, fiziksel ve algısal veya görsel uzaylar arasındaki ayrımları netleştirmeye çalıştı.
9.Soru
Carnap’ın “hoşgörü” ilkesine göre aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
“Doğru” olarak adlandırılabilecek bir dil veya mantık söz konusu değildir. |
Doğru olan hoş görülebilir. |
Herkes aynı biçimsel dili benimsemelidir. |
Olasılık ve tümevarım bu ilkenin temelini oluşturur. |
“Doğru” herkes için aynı ve kabul edilebilir olmalıdır. |
Carnap 1931 yılında öğrenim dili Almanca olan Prag Üniversitesi’nde profesör olarak göreve başladı. Kendisinin en tanınmış eseri olan Logische Syntax der Sprache’yi (Dilin Mantıksal Dizimbilimi) burada kaleme aldı ve 1934 yılında yayımladı. Bu eserinde “hoşgörü” ilkesini de ortaya attı. Bu ilkeye göre “doğru” olarak adlandırılabilecek bir dil veya mantık söz konusu olamaz. Herkes amaçlarına uygun olan dilsel bir biçimi benimsemekte özgürdür. Bu doğrultuda doğru cevap A seçeneğidir.
10.Soru
Austin’in “A Plea for Excuses” başlıklı yazısının genel konusu nedir?
Aşk |
Hitabet |
Sorumluluk |
Bilim |
Sanat |
Austin, “A Plea for Excuses” başlıklı yazısında önerdiği yönteme ilişkin görüşlerini sunar. Yazının genel olarak konusu sorumluluktur.
11.Soru
Alfred Tarski'nin dili ile üst dilin birbirinden ayrılmasına dayanan kuramı aşağıdakilerden hangisidir?
Tamamlanamazlık teoremleri |
Doğruluk kuramı |
Betimleyiciler kuramı |
Esneklik kuramı |
Niceleme kuramı |
Alfred Tarski'nin doğruluk kuramı, nesne dili ile üst dilin birbirinden ayrılmasına dayanır.
12.Soru
Euklidesçi olmayan geometriler için bir model ortaya koyan ilk matematikçi aşağıdakilerden hangisidir?
Gauss |
Klein |
Beltrami |
Lobachevsky |
Bolyai |
Euklidesçi olmayan geometrilerin bir modele sahip olabileceğini ilk kez Eugenio Beltrami (1835 - 1900) ortaya koydu. 1868 yılında yazdığı, Essay on the interpretation of non-euclidean geometry (Euklidesçi olmayan geometrinin yorumlanması üzerine deneme) adlı eserinde Beltrami 3 boyutlu Euklides geometrisi içerisinde, 2 boyutlu Euklidesçi olmayan geometri için bir model ortaya koydu. Bu model, sahte küre adı da verilen ve bir traktriksin (ingilizce : tractrix ; tüm teğetleri eşit uzunlukta olan eğri) asimptotu (matematiksel bir fonksiyonla elde edilen sonuçların yaklaştığı, ama asla erişemediği sayısal değer) üzerinde döndürülmesi ile elde edilen bir yüzeydi. Doğru cevap C'dir.
13.Soru
"Dili yeni öğrenen bir çocuğa “elma”, “kırmızı” ve hatta “beş” sözcüğünü öğretmek istiyorsak aklımıza gelen ilk yöntem budur. Bir elmayı elimize alır ya da çocuğun önüne koyar ve ona işaret ederek “elma” deriz. Onun bunu tekrarlamasını ya da hafızasına kaydetmesini umarız. Beş tane elmayı yan yana koyup “beş” diyerek beş sayısını, bir kırmızı ve bir yeşil elmayı yan yana koyup “kırmızı elma” ve “yeşil elma” diyerek farklı renkleri öğretmeyi umabiliriz."
Aşağıdakilerden hangisi yukarıda anlatılan yöntemin adıdır?
Somutlama |
Örnekleyerek tanımlama |
Benzetme |
Soyutlama |
Karşılaştırma |
Wittgenstein'a ait olan ve tanımı yapılan yöntemin adı örnekleyerek (göstererek) tanımlamadır.
14.Soru
Mantıksal pozitivistler için güçlü ve zayıf doğrulanabilme arasında fark nedir?
Yaklaşımın kendisinin esas itibariyle metafiziksel olması |
Sözcüklerin (adların) temsil ettiği nesnelerin açık biçimde belirlenmesi |
Mantıksal pozitivizmin amprisizm/deneycilikle yakın bağları bulunması |
Eldeki veri ve tek bir olasılık |
Anlamsız olanın, felsefî söylemin içerisinden tamamen sökülüp atılması |
Mantıksal pozitivistler, güçlü ve zayıf doğrulanabilme arasında bir fark olduğunu düşünmüşlerdir. Güçlü doğrulanmada eldeki veri, söz konusu önermenin doğrulanabilmesi için kesin bir sonuç vermektedir. Zayıf doğrulanmada ise bir olasılıktan söz edilmektedir.
15.Soru
Ryle'a göre farklı sözcük ve ifadelerin farklı bağlamlarda farklı içermelere sahip olmasının neden olduğu durum aşağıdakilerden hangisidir?
Sistemli muğlaklık |
Sistemsiz muğlaklık |
Sistemli açıklık |
Sistemsiz açıklık |
Sistemsiz sistemlilik |
Ryle'a göre farklı sözcük ve ifadelerin farklı bağlamlarda farklı içermelere sahip olması, sistemli bir
muğlaklık yaratmaktadır. Doğru yanıt A seçeneğidir.
16.Soru
Ryle'a göre sistemli muğlaklık sadece sözcükler ve karmaşık ifadelerle sınırlı değildir. ........................ ilişkin inşalarda da bu muğlaklık etkili olabilmektedir. Cümlesinde boşluğa ne gelmelidir?
Yoruma |
Gramere |
Bilgiye |
Bilime |
Doğaya |
Ryle'a göre sistemli muğlaklık sadece sözcükler ve karmaşık ifadelerle sınırlı değildir. Gramere ilişkin inşalarda da bu muğlaklık etkili olabilmektedir. Doğru cevap B'dir.
17.Soru
Aşağıdakilerden hangisi viyana çevresinin toplantılarına katılsa da kendisinin grubun bir mensubu olarak kabul etmeyen düşünürdür?
Carnap |
Popper |
Schlick |
Hahn |
Nevrath |
Popper viyana çevresinin toplantılarına katılsa da kendisinin grubun bir mensubu olarak kabul etmeyen düşünürdür.
18.Soru
Verdiği dersleri How to Do Things With Words başlığı ile yayımlayan felsefeci kimdir?
Noam Chomsky |
Pierre Bourdieu |
Gilbert Ryle |
Michel Foucault |
John Langshaw Austin |
1950’li yılların ortalarında Austin, Harvard ve Berkeley Üniversiteleri’nde ziyaretçi öğretim üyesi olarak bulundu. 1955’te Harvard’da verdiği dersleri How to Do Things With Words başlığı ile yayımlandı.
19.Soru
Bilimsel gelişimin mantıksal pozitivistlerin ya da Popper’ın düşündüğü gibi mantıksal bir biçimi olmadığı ve bilim cemaatinin değerlerinin belirleyiciliğini ön plana çıkaran "The Structure of Scientific Revolutions" adlı eserinde devrimler yoluyla değişen bir bilim anlayışını savunan felsefeci aşağıdakilerden hangisidir?
Ayer |
Thomas Kuhn |
Rudolf Carnap |
Alfred Tarski |
Gottlob Frege |
Bilimsel gelişimin mantıksal pozitivistlerin ya da Popper’ın düşündüğü gibi mantıksal bir biçimi olmadığını ve bilim cemaatinin değerlerinin belirleyiciliğini ön plana çıkaran Thomas Kuhn The Structure of Scientific Revolutions adlı eserinde devrimler yoluyla değişen bir bilim anlayışını savunmuştur.
20.Soru
Aşağıdaki ifadelerden hangisi Ryle’ın sözcüklerin anlamları hakkındaki yaklaşımını yansıtır?
Kendi başlarına, yalıtılmışlardır. |
İfadeler, ancak bazı şeylere karşılık geldikleri sürece anlamlıdırlar. |
Dille bütünleşik değildirler. |
Bir ifadenin anlamı, o ifade tarafından kast edilen bir şeydir. |
Tam bir cümlenin birliğe sahip anlamı içerisinde farkına varılırlar. |
Ryle’a göre bir ifadenin anlamı, o ifade tarafından kast edilen bir şey değildir. Anlamları veya kavramları dille bütünleşik olarak düşünülen veya söylenilen, içinde ayırt edilen fakat dilden koparılıp ayrılamayan şeyler olarak ele almak daha doğrudur. Söz konusu anlamlar ve kavramlar, tam bir cümlenin birliğe sahip anlamı içerisinde farkına varılan fakat o anlamdan bağımsız olarak var olamayan şeylerdir. Onları, katkıda bulundukları anlamla ilişkileri içerisinde ele almaktan başka bir yol yoktur. Kavramları ve anlamları kendi başlarına, yalıtılmış şeyler olarak düşünmek, dilin bazı kullanımlarının bizi yanıltmasının bir sonucudur. Dolayısıyla, ifadeleri ancak bazı şeylere karşılık geldikleri sürece anlamlı olduklarını söylemek kabul edilebilir bir görüş değildir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ