Sosyal ve toplumsal değerlerin göze alınması gerekli değildir. Konuyla ilgili kavramlar dikkate alınmalıdır

Gruplama, genelleme ve ayırma gelişimindeki zihinsel süreçte kullanılır.

Öncelikle konuya ilişkin tüm kavramlar belirlenir. Kavram haritaları bireylerin bilginin görsel bir sunumunu sağlayan araçlardır. Bu araçların hazırlanmasında izlenmesi gereken belli aşamalar aşağıdaki gibidir: • Kavramlardan en geniş kapsamlı olanı haritanın en üstünde olacak şekilde sıralanır. • Harita, en genel kavramlar en tepeye gelecek şekilde oluşturulur. Genellikle en tepede bir, iki, en çok üç kavram yer almaktadır. • Her bir genel kavramın altına yerleştirmek için iki ile dört arasında alt kavram seçilir. Her bir kavram altına üç ya da dört alt kavramdan fazlasını yerleştirmekten kaçınılır. Eğer bir üst/genel kavram altında altı ya da sekiz kavram varsa, sıklıkla bu kavramlar arasına kapsayıcılık açısından bir ara kavram yerleştirilebilir ve böylece hiyerarşide ayrı bir basamak oluşturulabilir. • Kavramlar birbirleriyle çizgiler aracılığıyla ilişkilendirilir. Bu çizgiler bir ya da birkaç ilişkili sözcükle tanımlanır. İlişkili sözcük iki kavram arasındaki ilişkiyi tanımlayacağı için bir cümle ya da ifade olarak düşünülebilir. Bağlantılar anlamlı ifadeler oluşturur. • Harita yeniden değerlendirilerek yeni kavramların eklenmesi, çıkarılması ya da hiyerarşideki yerinin değiştirilmesi süreci gerçekleştirilir. Bu süreç pek çok kez tekrarlanabilir. • Haritanın farklı bölümlerinde yer alan kavramlar arasındaki olası bağlantılar araştırılır ve bulunan bu bağlantılar isimlendirilir. Bu karşılıklı bağlantılar sıklıkla yaratıcı ilişkilerin keşfedilmesine/görülmesine yardımcı olur. • Kavram etiketlerine kavramların belirli örnekleri eklenebilir. • Kavram haritaları aynı kavram kümeleriyle farklı formlarda oluşturulabilir. Bir kavram haritasının oluşturulmasında tek bir yol yoktur. Kavramlar arasındaki ilişkilerin algılanış şekli kavram haritasının yapısını oluşturan belirleyici unsurdur. 

Fen öğretimortamları; Çocuğa kazandırılması hedeflenen bilgi ve becerileri yansıtan malzeme ve ekipmanlar içeren, Fiziksel olarak çok çeşitli uyaranlarla zenginleştirilmiş, Aydınlık ve renkli, Hareket kolaylığı sağlayan, çocukların materyallere rahatça erişebildiği, Bireysel ve grup çalışmalarına olanak veren esnek mobilyalardan oluşan, Sağlık ve güvenlik önlemleri alınmış, Farklı öğrenme ortamlarıyla ilişki içinde, Tüm çocukların (farklı cinsiyet, etnik köken, gelir ve sosyal statü, öğrenme düzeyleri-görme, işitme ve bedensel engelleri dikkate alan) aynı seviyede etkinliklere erişimlerini sağlayacak şekilde tasarlanmış olmalıdır.

Işık kaynaklarının doğal ve yapay şeklinde sınıflandırılması

Bilim insanının özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz: meraklı, sorgulayıcı, açık fikirli, gözlemci, yaratıcı ve haya gücüne sahip, iletişimci, problem çözen, keşfetmeye ve öğrenmeye istekli.

Bilimin değişebilir doğasını daha iyi anlamak için bunu birkaç örnek ile inceleyelim. Tarihsel süreçte atomun yapısına ilişkin bilinenler bilimin değişebilir doğasını anlamamızı daha somut hâle getirebilir. M.Ö.400’lü yıllarda Democritus, atomu maddenin bölünmeyen en küçük parçası olarak tanımlamıştı. Yıllar içerisinde yapılan bilimsel çalışmalar ışığında, farklı bilim insanları atom modeline ilişkin farklı görüşler öne sürmüşlerdir. Bu görüşler ortaya koyulduğu tarihlerde kabul görürken, zaman içerisinde değişmiştir. Bugün ise bilim insanlarının yaptığı çalışmalar ve elde ettikleri veriler ışığında atomun bölünebilir atom altı parçacıklardan oluştuğunu biliyoruz. 

Çözüm: Fried (2005) çocuklara bilimin erken yaşta öğretilmesi için sunduğu altı sebep olarak; 1. Çocuklar doğuştan gelen doğayı gözlemleme ve onu anlamaya çalışma yetilerine sahiptir. 2. Çocuklara bilim hakkında pozitif tutum geliştirmeleri için bilim ile erken tanıştırılmaları gerekir. 3. Bilimsel olgular ile çok erken yaslarda tanışılması, ilerleyen yaslarda bilimsel kavramların formal yollardan daha iyi öğrenilmesini sağlar. 4. Erken yaslarda kullanılan bilimsel dil, ileri yaslarda bilimsel kavramların öğrenimini olumlu etkiler. 5. Küçük çocuklar bilimsel kavramları anlayabilir ve bilimsel muhakeme (akıl yürütme) yapabilir. 6. Bilim, bilimsel düşünceyi geliştirebilmek için etkili bir araçtır. Maddelerini sıralamıştır. Soruda verilen seçenekler arasında ise I, III ve V maddeleri bu sebepler arasında yer almaktadır. 

Erken çocukluk döneminde fen öğretiminin amaçları (1) çocuğun doğaya ve çevreye ilişkin temel olgu ve olaylara dair temel bilgilerin verilmesi, (2) doğa ve çevre ile ilgili duyuşsal ve psikomotor becerileri kazandırmak ve (3) kendisini ve çevresini anlamasına yardımcı olmaya çalışmak olarak belirtmiştir. Bu yüzden okul öncesi döneminde fen ve doğa etkinlikleri çocukların nesne ve olayların etkileşimlerini anlamaları, bilişsel, duyuşsal ve psikomotor becerilerinin gelişmesi ve olaylara bilimsel açıdan yaklaşmaları için kritik öneme sahiptir. Buna ek olarak çocuklara problem çözme ve bilimsel ve çok yönlü düşünme gibi hayatları boyunca ihtiyaç duyacakları temel becerileri kazanmalarına yardımcı olmaktadır. 

Kuram (teori) bilimsel anlamda içeriğinde gerçekler, yasalar, çıkarımlar, bilimsel öngörüler ve test edilmiş hipotezler bulunan doğanın ya da fiziksel evrenin belirli yönlerini açıklama gücüne sahip, son derece iyi desteklenmiş önermelerdir

Fen programı içeriği çocuğun gelişim düzeyine göre belirlenmelidir.

Bilimin doğası; eğitim, felsefe, tarih, sosyoloji gibi farklı disiplinlerden bilim insanlarının uzun yıllardır üzerinde çalıştığı bir konudur. Bilimin doğası ile bilimin epistemolojisi (felsefesi), sosyolojisi metodolojisi (bilme yolu olarak bilim veya bilimsel bilgi) ve de bilimsel bilginin gelişiminin doğasında var olan değerler ve inançlar (bilimsel tutum) ifade edilmektedir. Fakat bu oldukça genel bir ifadedir. 

A, B, C, D şıklarının hepsi Okul öncesi dönemde çocuklara hayvanlarla ilgili temel olarak aktarılacak bilgilerden biridir.

Çocukların oyun parklarında da pek çok basit makine örneğine rastlamak mümkündür. Bunlar iş yapmak için değil, eğlence için tasarlanmıştır. Örneğin; tahterevalli bir kaldıraç, kaydırak ise bir eğik düzleme benzer.

Bilim, içinde bulunduğu kültürün ayrılmaz bir parçasıdır. Bilim aynı zamanda o kültürün sosyal yapı, politika, felsefe ve din gibi değişkenlerden etkilenir.

Bilim doğası, eğitim, felsefe, tarih, sosyoloji gibi farklı disiplinlerden bilim insanlarının uzun yıllardır üzerinde çalıştığı bir konudur.

Temel Beceriler:
Gözlem Yapma

Sınıfandırma 

Ölçme İletişim Kurma

Tahmin Etme

Çıkarım
Yapma. Doğru cevap B'dir.

Bilimin özellikleri arasında değer yargısız bir onaylama veya yanlışlama söz konusudur. Yani doğrulama veya yanlışlama bunu yapan kişinin yargılarından bağımsızdır.

Genel olarak insan ve sosyal dünyaya ilişkin bilim dalına sosyal bilimler denir.

Bilgi, en kısa tanımı ile bir bilgi birikiminin ürünüdür. Bir birikim olduğu için her bilimle uğraşan genellikle kendinden önceki çalışmalara atıfta bulunur.