Günümüz Fıkıh Problemleri Ara 3. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
"Karı-kocanın anlaşmasıyla evliliğe son verme. Bu, karının kocasına belli bir malî bedel ödeme teklifinde bulunması, kocasının da bunu kabul etmesiyle gerçekleşen ayrılık şeklidir ki, fıkıh literatüründe buna ................... denilmektedir."
boşluğa geçmesi gereken fıkhi ıstılah aşağıdakilerden hangisidir?
Hul' veya Muhalea |
İddet |
Tefrik |
Tefviz |
Talak |
Karı-kocanın anlaşmasıyla evliliğe son verme. Bu, karının kocasına belli bir malî bedel ödeme teklifinde bulunması, kocasının da bunu kabul etmesiyle gerçekleşen ayrılık şeklidir ki, fıkıh literatüründe buna hul’ ya da muhâlea denilmektedir.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi aileye yüklenen anlam ve buna bağlı aile sorunlarının çözüme kavuşturulması noktasında, önemli olan temel değerlerden biri değildir?
Sevgiye Dayalı Huzur ve Şefkat Yuvası |
Hak ve Sorumlulukların Güvenceye Bağlanması |
İslamî Değer ve Hükümlere Tam Bağlılık |
Aile Mahremiyetinin Korunması |
Emanet ve Sorumluluk Bilinci |
İslam’ın aile kurumuna yaklaşımını ve oturduğu zemini ifade eden birçok değer ve ilkeden söz etmek mümkündür. Burada, günümüzde aileye yüklenen anlam ve buna bağlı aile sorunlarının çözüme kavuşturulması noktasında, önemli olan bazı değerlere kısaca yer verilecektir.
- Sevgiye Dayalı Huzur ve Şefkat Yuvası
- Emanet ve Sorumluluk Bilinci
- Aile Mahremiyetinin Korunması
- İslamî Değer ve Hükümlere Tam Bağlılık
3.Soru
İslam Fıkıh Akademisi 1986 yılında Amman'da yaptığı toplantıda sun'î döllenme ve tüp bebekle ilgili caiz görülen ve görülmeyen uygulamaları belirlemiştir. Aşağıdakilerden hangisi caiz görülmeyen uygulamalardan biridir?
Kocanın sperminin alınarak mikroenjeksiyon yöntemi ile karısının rahminde uygun bir yere yerleştirilmesi |
Kocanın spermi ile karısının yumurtasının dışarıda döllendirilmesiyle oluşan emriyonun diğer karısının rahmine yerleştirilmesi |
Kocanın spermi ve karısının yumurtası alınarak dışarıda döllendirilmesi |
Kocanın sperminin alınarak mikroenjeksiyon yöntemi ile karısının döl yatağında uygun bir yere yerleştirilmesi |
Kocanın spermi ve karısının yumurtası alınarak oluşan embriyonun aynı kadının rahmine yerleştirilmesi. |
Kocanın spermi ile karısının yumurtasının dışarıda döllendirilmesiyle oluşan emriyonun diğer karısının rahmine yerleştirilmesi caiz görülmeyen bir uygulamadır.
4.Soru
Canlıdan canlıya organ naklinin caiz görülebilmesi açısından aşağıdakilerden hangisi uygun değildir?
Bir zaruretin bulunması. |
Vericinin izin ve rızasının bulunması. |
Yeterli tıbbî ve teknik şartların bulunmaması. |
Organ vermenin ücret veya belli bir çıkar karşılığında olmaması. |
Konunun uzmanlarında operasyon ve tedavinin başarılı olacağına ilişkin |
Sözü edilen bilginler ve kurullar canlıdan canlıya organ naklinde şu
şartların bulunmasını gerekli görürler:
? Bir zaruretin bulunması.
? Vericinin izin ve rızasının bulunması.
? Organın alınmasının vericinin hayatını riske sokmayacak, sağlığını ve
beden bütünlüğünü bozmayacak olması ve bu durumun tıbbi raporla
belgelendirilmesi.
? Konunun uzmanlarında operasyon ve tedavinin başarılı olacağına ilişkin
güçlü bir kanaat oluşmuş bulunması.
? Yeterli tıbbî ve teknik şartların bulunması.
? Organ vermenin ücret veya belli bir çıkar karşılığında olmaması.
5.Soru
İnsanın içine doğduğu ve ilk değerleri kazandığı kurum hangisidir?
Aile |
Toplum |
Devlet |
Okul |
Cami |
İnsanın içine doğduğu ve ilk değerleri kazandığı kurum ailedir.
6.Soru
İyileşmesi imkansız bir hastalıktan dolayı dayanılmaz acılar çeken bir kimsenin yaşamına, kendi veya kanunî temsilcilerinin isteği üzerine, acı vermeyen bir yöntemle son vermesine ne denir?
Organ nakli |
Ötenazi |
Gönüllü otopsi |
Kürtaj |
Doğal ölüm |
Ötenazi sözlükte "iyi ölüm" demektir. Terim olarak da iyileşmesi imkansız
bir hastalıktan dolayı dayanılmaz acılar çeken bir kimsenin yaşamına, kendi
veya kanunî temsilcilerinin isteği üzerine, acı vermeyen bir yöntemle son vermesine ötenazi denir.
7.Soru
Aşağıdaki hangi enlemden itibaren namaz vakitleri oluşmamaktadır?
66 |
50 |
46 |
23 |
20 |
66 enleminden itibaren sadece yatsı ve imsak vakitleri değil, diğer namazların vakitleri de oluşmamaktadır. Kutuplara yaklaştıkça güneşin batmadığı ya da doğmadığı gün sayısı artmaktadır. Buralarda 24 saat içinde güneş doğup batmamakta, aksine uzun süre gündüz veya gece yaşanmaktadır. Uzun gecelerin yaşandığı bölgelerde, günlerce gündüz namazlarının vakti, uzun gündüzlerin yaşandığı bölgelerde de gece namazlarının vakti oluşmamaktadır. Oluşmayan bu namaz vakitlerinin takdir edilip edilemeyeceği, eğer edilecekse neye göre takdir edileceği tartışmalıdır.
8.Soru
“Bugün size dininizi kemâle erdirdim. Üzerinizdeki nimetimi tamamladım, din olarak sizin için İslâm’ı seçtim ve ondan razı oldum” (el-Mâide 5/3) ayetiyle aşağıdakilerden hangisi verilmiştir?
Fıkhın Değişme ile Bağdaşmaz Gözüken Özellikleri |
Taabbûdî hükümler |
Fıkhın Değişmeye Açık Olduğunu Gösteren Özellikleri |
Ta`lîlî hükümler |
Miktarlarla ilgili hükümler (Mukadderât) |
İslâm dininin tamamlanmış, bütünlüğe ulaşmış, kemâle ermiş olması da hükümlerin değişmesine engel olarak gözüken hususlardan biridir. Kur’an-ı Kerîm’de bu husus, “Bugün size dininizi kemâle erdirdim. Üzerinizdeki nimetimi tamamladım, din olarak sizin için İslâm’ı seçtim ve ondan razı oldum” (el-Mâide 5/3) ayetiyle ifade edilmiştir. Bu ve benzeri ayetlere göre din tamamlanmış olup onun hükümlerine eklemeler yapmak veya mevcut hükümleri başkaları ile değiştirmek İslâm’ın bu özelliği ile bağdaşmaz.
9.Soru
Maslahat gereği aynı mecliste yapılan 3 boşamayı 3 boşama olarak ilk uygulayan halife aşağıdakilerden hangisidir?
Hz. Ebu Bekir |
Hz. Ömer |
Hz. Osman |
Hz. Ali |
Halife Harun Reşid |
Sahabe nesilinin önde gelen alimlerinden İbn Abbas anlatıyor: “Hz. Peygamber ile Ebu Bekir döneminde ve Ömer’in yönetiminin ilk iki yılında üç boşama bir sayılıyordu. Hz. Ömer, ‘bu insanlar düşünüp taşınarak yapmaları gereken bir işi aceleye getirir oldular. Onların bu aceleci beyanlarını olduğu gibi geçerli saysak’ dedi ve aynı anda yapılan üç boşamayı üç boşama olarak uyguladı” (Müslim, “Talak”, 15, 17; Müsned, I, 314; III, 23).
10.Soru
İslâm’ın bir taraftan özünü ve safiyetini koruyup diğer taraftan durmadan değişen hayat realitesine uyum sağlama zorunluluğu ve yeteneği onun bazı hükümlerinde zamana, çevreye ve şartlara göre nisbî bir değişme olup olmayacağı hangi ad altında ele alınmıştır?
İctihat |
Müctehit |
Ahkamın tağayyürü |
Fakih |
İfta |
İslâm’ın bir taraftan özünü ve safiyetini koruyup diğer taraftan durmadan değişen hayat realitesine uyum sağlama zorunluluğu ve yeteneği onun bazı hükümlerinde zamana, çevreye ve şartlara göre nisbî bir değişme olup olmayacağı meselesini gündeme getirmiştir. Bu konu klasik fıkıhta “ahkâmın tağayyürü (hükümlerin değişmesi)” adı altında ele alınmıştır. Doğru cevap C seçeneğidir.
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisi günümüzde evliliğin sonlandırılmasıyla ilgili olarak yaygınlık kazanan aile problemlerinden değildir?
Aşağıdakilerden hangisi günümüzde evliliğin sonlandırılmasıyla ilgili olarak yaygınlık kazanan aile problemlerinden değildir?
Aile birliğinin kocanın tek taraflı iradesiyle sonlandırılması |
Boşamanın bir anda ve tüm yetkiler kullanılarak gerçekleşmesi |
Boşama iradesinin açığa vurumu sırasında şahitlerin bulunması |
Eşinden ayrılmış veya kocası ölmüş kadının yeni bir evlilik yapabilmesi için iddet beklemek zorunda olması |
Çeşitli sebeplerle kadınlar üzerinde baskı kurarak onları razı olmadıkları evliliklere zorlamak |
Günümüzde evliliğin sonlandırılmasıyla ilgili olarak yaygınlık kazanan aile problemlerinden bazıları şunlardır: Aile birliğinin kocanın tek taraflı iradesiyle sonlandırılması. Boşamanın bir anda ve tüm yetkiler kullanılarak gerçekleşmesi. Boşama iradesinin açığa vurumu sırasında şahitlerin bulunması ve boşama tasarrufunun resmi organlar nezdinde kayıt altına alınması. Eşinden ayrılmış veya kocası ölmüş kadının yeni bir evlilik yapabilmesi için iddet bekleme zorunda olması. E seçeneği bu sorunlar arasında değildir. Doğru cevap E'dir.
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi klasik fıkıh bilginlerinin çocuk düşürme ile
ilgili görüşlerini doğru yansıtmamaktadır?
Hanefîlerin çoğunluğu ruhun 120 günde üflendiğini bildiren hadise |
Şafiîler cenine gebeliğin kırkıncı gününden sonra ruh üflendiğine ilişkin |
Hanbelîler cenine gebeliğin yüzyirmi gününden sonra ruh üflendiğine ilişkin |
Malikîlere göre de kırk günden sonra çocuk düşürmek haramdır |
Zahirîler çocuk düşürmenin hiçbir şekilde caiz olmadığı görüşündedirler. |
Şafiîler cenine gebeliğin kırkıncı gününden sonra ruh üflendiğine ilişkin
hadisi esas alarak bu süre içinde eşlerin rızasının olması ve anne adayının
bundan zarar görmemesi şartıyla çocuk düşürmenin caiz olduğunu
söylemişlerdir. Hanbelî mezhebinde de tercih edilen görüş ruh üflenmeden
önce çocuk düşürmenin caiz olduğu yönündedir. Onlar da bu konuda kırk
günü esas almışlardır.
13.Soru
İki namazı bir vakitte kılmanın İslam literatüründeki kavramı hangisidir?
Kaza |
Cem |
Eda |
Tehir |
Takdir |
İki namazı bir vakitte kılmanın İslam literatüründeki kavramı cemdir.
14.Soru
I) Ölünün yakınları varsa onların rızasının alınmış olması.
II) Otopsinin uzman tabip tarafından yapılması.
III) Otopsinin maddi bir menfaat karşılığında yapılmaması.
IV) Otopsinin zaruret ölçüsünü aşmayacak ve ölünün saygınlığını ihlal etmeyecek bir şekilde yapılması.
V) Otopsiden sonra cesedin mümkün olan en kısa zamanda usulüne uygun olarak defnedilmesi.
İslam bilginleri otopsinin caiz olması için yukarıdaki şartların hangisinin yerine gelmesini gerekli görürler?
Yalnız I, II ve III |
Yalnız IV ve V |
Yalnız I ve IV |
Yalnız III, IV ve V |
Hepsi |
İslam bilginleri otopsinin caiz olması için şu şartların yerine gelmesini
gerekli görürler:
? Otopsi yapılmasını gerektiren bir zaruretin veya zaruret hükmünde
değerlendirilebilecek insanî ve toplumsal bir ihtiyacın bulunması.
? Otopsi yapılacak kişinin ölümünün tam olarak gerçekleşmiş bulunması.
? Ölünün yakınları varsa onların rızasının alınmış olması.
? Otopsinin uzman tabip tarafından yapılması.
? Otopsinin maddi bir menfaat karşılığında yapılmaması.
? Otopsinin zaruret ölçüsünü aşmayacak ve ölünün saygınlığını ihlal
etmeyecek bir şekilde yapılması.
? Otopsiden sonra cesedin mümkün olan en kısa zamanda usulüne uygun
olarak defnedilmesi.
15.Soru
Aşağıdakilerden hangisi namazları cem etmeyi caiz görenlerin delillerindendir?
Peygamber’in bir defanın dışında cem etmediğini bildiren rivayetler vardır. |
Ömer özürsüz olarak cem etmeyi büyük günahlardan saymıştır. |
Savaşta bile namazın nasıl kılınacağını bildiren ayet olmasına rağmen, cemi işaret eden ayet bulunmamaktadır. |
Hac dışında da Hz. Peygamber’in cem ettiğine işaret eden rivayetler bulunmaktadır. |
Vakit namazla sorumlu olmanın şartıdır. Vakti girmeden namaz kılmaya eda denemeyeceği gibi, vaktinden sonra kılmaya da eda değil kaza denmektedir. |
Namazları cem etmeyi caiz görenlerin delilleri;
- Arafat ve Müzdelife’de namazları cem etmenin gerekçeleri hac ibadeti dışındaki cemler için de haklı bir gerekçedir.
- Hac dışında da Hz. Peygamber’in cem ettiğine işaret eden rivayetler bulunmaktadır. Doğru cevap D'dir.
16.Soru
Kur'an'da pek çok ayette namazla birlikte zikredilen ibadet aşağıdakilerden hangisidir?
Namaz |
Oruç |
Hac |
Sadaka |
Kurban kesmek |
Kur'an'da pek çok ayette namazla birlikte zikredilen ibadet namazdır.
17.Soru
Fıkıhta "dinin yasak ettiği bir şeyi yapmaya veya yemeye mecbur eden durum" anlamında kullanılan terim aşağıdakilerden hangisidir?
Mecelle |
Zaruret |
İctihât |
Muâmelât |
Ukûbât |
Zaruret ise fıkıhta "dinin yasak ettiği bir şeyi yapmaya veya yemeye mecbur eden durum" anlamında kullanılan bir terimdir. Zaruret ilkesi aslında kolaylık ilkesinin bir gereği olup ana yolun tıkanması halinde açılan servis yolu gibi geçici ve istisnaî çözümler getiren bir fıkıh aracıdır.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi sigaranın haram hükmünde olmasının sebeplerinden biri değildir?
Kişinin kokmasına sebep olması |
Bağımlılık meydana getirmesi |
Sigara için yapılan harcamanın israf olması |
İçmeyenlere verdiği zarar ve eziyet |
Kansere sebebiyet vermesi |
Sigaranın insan sağlığını tehdit eden, tedavisi zor ağır hastalıklara sebep olan bir alışkanlık ve bağımlılık olduğunda herhangi bir şüphe bulunmamaktadır. Bilimsel araştırmalar, sigaranın, başta aktif içiciler olmak üzere, pasif içicileri ve çevreyi de tehdit eden zararlı etkilerini kesin biçimde ortaya koymuş bulunmaktadır. Bu zararlı etkilerden bazıları şunlardır:
-
Sigara, kurtulmanın giderek güçleştiği alışkanlık ve bağımlılık (tiryakilik) meydana getirmektedir.
-
Sigara, ağız, boğaz ve üst solunum yollarında tahribat oluşturmakta, mide ve kalp hastalıklarına sebep olmakta, damarlarda ve sinir sistemlerinde bozukluklara yol açmaktadır.
-
C¸ağımızın en fazla korkulan hastalıklarından olan kanserin sebepleri arasında sigara içmenin de bulunduğu, birçok araştırma ile ortaya konmuştur.
-
Sigara içmek, ağız, beden ve çevre kirliliği oluşturduğundan diğer insanlara verdiği zarar ve eziyet ciddi boyutlardadır.
Sigaranın, sağlık açısından kesinlik ifade eden zararları yanında, ekonomik bakımdan da zararları bulunmaktadır. Sigara için harcanan para, herhangi bir faydası bulunmayan, meşru amaçtan yoksun bir harcamadır ve israftır. İsraf ise haramdır. Kur’a^n-ı Keri^m’de, “Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz” buyrulmuştur (A‘ra^f 7/31). Buna göre doğru cevap A'dır.
19.Soru
Tek taraflı iradesiyle boşama yetkisine sahip olan koca, gerek evlilik akdinin kuruluşu sırasında gerekse nikâhın devamı sürecinde boşama selahiyetini kime devredebilir?
Babasına |
Annesine |
Kayınpederine |
Kayınvalidesine |
Hanımına |
Hanımına.
20.Soru
"De ki: Ey insanlar! Şüphesiz ben, göklerin ve yerin hükümranı, kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayan, hayat veren ve öldüren Allah'ın hepinize gönderdiği bir elçiyim" (el-A`râf 7/158). "Ey Muhammed! Biz seni bütün insanlara ancak müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik. Fakat insanların çoğu bilmezler" (Sebe’ 34/28).
Ayeti ile İslam Dininin hangi özelliği verilmektedir?
İslam Dininde Hükümlerin Esnekliği |
İslâm Dininin Evrenselliği |
İslam Dininde Kolaylaştırma |
İslam Dininde Taabbûdî Hükümler |
İslam Dininde Ta`lîlî hükümler |
İslâm, herhangi bir coğrafî bölge, zaman veya ırk ayırımı olmaksızın bütün insanlığa hitap eden bir dindir. Kur’ân-ı Kerîm'de İslâm’ın bu özelliğini anlatan birçok ayet vardır. Bunlardan bazıları şöyledir: "De ki: Ey insanlar! Şüphesiz ben, göklerin ve yerin hükümranı, kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayan, hayat veren ve öldüren Allah'ın hepinize gönderdiği bir elçiyim" (el-A`râf 7/158). "Ey Muhammed! Biz seni bütün insanlara ancak müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik. Fakat insanların çoğu bilmezler" (Sebe’ 34/28). Hz. Peygamber de daha önceki peygamberlere verilmeyip sadece kendisine bahşedilen beş özelliği sayarken "her peygamber yalnızca kendi kavmine göndedildiği halde, ben bütün insanlara gönderildim" demiştir (Buharî, "Teyemmüm", 1).
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ