Yanıt Açıklaması:

Ancak tavzih yoluyla hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez

Yanıt Açıklaması: Çekişmesiz yargı işlerinde, niteliğine uygun düştüğü ölçüde basit yargılama usulü uygulanır (HMK m. 385/1). Çekişmesiz yargı işlerine ilişkin dilekçeler dava dilekçesine benzer şekilde yazılsa da dava dilekçesinden farklıdır. Özellikle çekişmesiz yargıda davacı ve davalı terimleri yerine ilgili terimi kullanılmaktadır. Çekişmesiz yargıda kural olarak taraar arasında bir uyuşmazlık olmadığı (ihtilaf yokluğu ölçütü, HMK m. 382/1) için davacı ve davalı terimleri kullanılmamaktadır. İlgili kavramı, mahkemeden talepte bulunan ve usul işlemlerini yapan şeklî ilgili yanında, esas olarak mahkemenin kararıyla hukuki durumları etkilenen maddi ilgili olarak anlaşılmaktadır. Örneğin, velayetin kaldırılmasında üçüncü kişilerin mahkemeye başvurmuşsa başvuranlar şeklî ilgili; anne, baba ve çocuk maddi ilgilidir.

Yanıt Açıklaması:

Ad değiştirme ve mirasçılık belgesinin istemi davaları, karşı taraf, "hasım" olmadığı için davalı ve davacı değil "ilgili" kavramının kullanıldığı davalardır. Bu nedenle çekişmesiz yargı işleridir. Boşanma(anlaşmalı olmayan) ve icra davalarında ise karşı taraf olduğu için çekişmelidir. Doğru yanıt A'dir.

Yanıt Açıklaması:

Usule İlişkin Nihai Kararlar
Mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir (HMK m. 294/1). Aşağıda anlatacağımız mahkeme hükümlerine ilişkin hususlar, niteliğine aykırı düşmedikçe usule ilişkin nihai kararlar hakkında da uygulanır (HMK m. 294/6).
Usule ilişkin nihai kararlar, uyuşmazlığı esastan çözen kararlar değildir. Bu anlamda maddi hukuk kuralları sebebiyle değil, usul hukuku kuralları sebebiyle ilk derece mahkemesi hâkimi davadan elini çekmekte ve nihai kararını vermektedir. Usule ilişkin nihai kararlar için “hüküm” terimi kullanılmaz, “karar” terimi tercih edilir.
Usule ilişkin nihai kararlara örnek olarak, davanın açıldığı mahkemenin görevsiz olması sebebiyle verdiği görevsizlik kararı (HMK m. 20) veya yine mahkemenin yetkisiz olması sebebiyle verilen yetkisizlik kararı (HMK m. 20) verilebilir. Aynı şekilde dava şartlarının (HMK m. 114) mahkemece noksanlığının tespit edilmesi hâlinde davanın usulden reddine karar verilir (HMK m. 115/2).

Yanıt Açıklaması:

Başvuru evrakında herhangi bir eksiklik bulunması hâlinde, Mahkeme yazı işleri tarafından eksikliğin giderilmesi için başvurucuya veya varsa vekiline 15 günü geçmemek üzere bir süre verilir ve geçerli bir mazereti olmaksızın bu sürede eksikliğin tamamlanmaması durumunda başvurunun reddine karar verileceği bildirilir (6216 s. K. m. 47/6).

Yanıt Açıklaması: İlan, kendisine tebliğ yapılacak kişinin en güvenilir bir şekilde öğrenmesini sağlayabilecek ve varsa tebliği çıkaran merciin bulunduğu yerde yayımlanan bir gazetede ve elektronik ortamda Basın İlan Kurumu vasıtasıyla yapılır. Muhatabın en güvenilir bir şekilde öğrenmesini sağlayabileceği umulan gazete, tebliği çıkaran merciin bulunduğu yerde yayımlanan bir gazete ise ayrıca bir diğer gazete ile ilan yapılmaz.

Yanıt Açıklaması: GİRİŞ Tebligat, muhatabın bilgilendirilmesi ile birlikte bu bildirimin belgelendirilmesi özelliğini de barındıran bir işlemdir. 2.2.2015 tarihinde yürürlüğe giren Tebligat İşletme Usul ve Esaslarının tanımlar maddesinde “Hukuki işlemlerin Kanunda öngörüldüğü şekilde muhatabına veya muhatap adına kabule kanunen yetkili şahıslara yazılı olarak bildirimi ve bu bildirimin yapıldığının belgelendirilmesi işlemi” tebligat olarak tanımlanmıştır (TİUE m. 4/ğ). Hukuki açıdan süreler, kural olarak tebliğ tarihinden itibaren başlar. Bu sebeple tebliğ tarihinin bilinmesi ve sürelerin hesaplanması çok önemlidir. Tebligatın kime, nasıl, nerede ve ne zaman yapılacağı 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nda (RG 19.2.1959, S. 10139), Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik’te (RG. 25.1.2012, S. 28184) ve 2.2.2015 tarihinde yürürlüğe giren Tebligat İşletme Usul ve Esaslarında ayrıntılı şekilde düzenlenmiştir. Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik ekinde yer alan bazı örnekler bu belgelendirme işleminin yapılmasında kullanılacak formları düzenlemektedir. Tebligat işlemlerinde bu örneklerin kullanılması gerekmektedir. Tebliği yapan memur, tebliğ mazbatasında hangi hususların yer alması gerektiğini bilerek Yönetmeliğin ekinde ekli örnekteki mazbatayı boş bırakılan kısımları tebligatın yapıldığı duruma uygun olarak doldurmalıdır. Tebligatın kime, nasıl, nerede ve ne zaman yapıldığına ilişkin bilgiler mazbatadan öğrenilmektedir. Eğer Tebligat Kanunu ve/ veya Yönetmeliğe aykırı şekilde tebligatın yapılması söz konusu ise bu durum mazbatadan anlaşıldığı ölçüde usulsüz tebligatın sonucuna tabi olacaktır (TebK. m. 32).

Yanıt Açıklaması:

Anayasa değişiklikleri hariç, kanun tekliflerinin tümü açık oylamaya tâbi işlerden değilse en az yirmi milletvekilinin talebi halinde açık oyla, aksi takdirde bu oylamalar ile maddelerin oylamaları işaret oyuyla yapılır.

Yanıt Açıklaması:

İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği’nin (RG. 11.4.2005, S. 25783) 19. maddesine göre, icra ve iflas işleri için aşağıda gösterilen basılı örneklerin (kâğıtların) kullanılması zorunludur:

• İcra tutanağı ve takip talebi 

• Taşınır teslimine veya taşınmaz tahliye ve teslimine ilişkin icra emri 

• Çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin icra emri 

• Bir işin yapılmasına veya yapılmamasına, bir irtifak hakkının kaldırılmasına veya gemi üzerindeki intifa hakkının kaldırılmasına veya yükletilmesine ilişkin ilamların yerine getirilmesinde icra emri 

• Para borcuna veya teminat verilmesine ilişkin ilam veya ilam niteliğindeki belgelere dayanan takiplerde icra emri

• İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte icra emri 

• İlamsız takipte ödeme emri

• Taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile takipte ödeme emriİpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte ödeme emri

• Kambiyo senetlerine (çek, poliçe ve emre muharrer senet) özgü haciz yolu ile takipte ödeme emri 

• İflas yolu ile adi takipte ödeme emri 

• Kambiyo senetlerine (çek, poliçe ve emre muharrer senet) özgü iflas yolu ile takipte ödeme emri 

• Adi kira ve hasılat kiralarına ait takipte ödeme emri 

• Yazılı sözleşme ile kiralanan taşınmazın kira süresinin bitmesi durumunda tahliye emri 

• Taşınır rehninin paraya çevrilmesinde borçlunun mal beyanında bulunmasına davet kâğıdı 

• Kıymetli evrak ve değerli şeylerin alındı makbuzu (m.38) 

• Takip talebinde bulunulduğuna, verilen belgelere ve ödenen giderlere ilişkin verilecek makbuz 

• İtiraz belgesi 

• Haciz tutanağı 

• Birinci haciz ihbarnamesi 

Yanıt Açıklaması:

İcra veya iflas takibi, bir takip talebiyle başlar. Takip talebi icra dairesine yazılı veya sözlü olarak ya da elektronik ortamda yapılır (İİK m. 58/1). Doğru cevap E'dir.

Yanıt Açıklaması: Sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararının hangi hâllerde verileceği ile ilgili olarak Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223. maddesinin 3. fıkrasında düzenleme yer almaktadır. Buna göre; • Yüklenen suçla bağlantılı olarak yaş küçüklüğü, akıl hastalığı veya sağır ve dilsizlik hâli ya da geçici nedenlerin bulunması, • Yüklenen suçun hukuka aykırı fakat bağlayıcı emrin yerine getirilmesi suretiyle veya zorunluluk hâli ya da cebir veya tehdit etkisiyle işlenmesi, • Meşru savunmada sınırın heyecan, korku ve telaş nedeniyle aşılması, • Kusurluluğu ortadan kaldıran hataya düşülmesi hâllerinde, kusurunun bulunmaması dolayısıyla sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir.

Yanıt Açıklaması:

İcra dairelerine yazılı veya sözlü olarak yapılan talepler, itirazlar ve her türlü bildirim, süresinde ait olduğu tutanağa geçirilir ve altı tarih belirtilerek ilgilisi ve icra müdürü veya yardımcısı veya kâtibi tarafından imzalanmak suretiyle dosyasına takılır. Elektronik ortamda gelen talepler, itirazlar ve her türlü bildirim ise UYAP’ta kayıtlı dosyasına aktarılır (İİK Yön. m. 22/2).

Yanıt Açıklaması:

Tebligat Kanunu’nda, davetiyenin içereceği kayıtlar sayılmıştır (TebK m. 9). Buna göre davetiye aşağıdaki hususları içermelidir:
• Tarafların ve varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile ikametgâh veya
mesken yahut iş adreslerini
• Anlaşılacak şekilde kısaca tebliğin mevzuunu
• Davet edilen şahsın hangi mercide ve hangi
gün ve saatte hazır bulunması lazım geldiğini ve bu merciin yerini
• Kanunlarına göre davetiye ve celpnamelere
derci icabeden sair hususları,
• Davetiyeyi çıkaran merciin mührünü ve
mahkeme başkâtibinin ve diğer mercilerde
yetkili memurun imzası. Doğru yanıt C seçeneğidir.

Yanıt Açıklaması: Davanın açılmasıyla birlikte dilekçeler aşamasının başında "tensip tutanağı" düzenlenmektedir (HMK Yön. m. 40/1). Dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra ise ön inceleme aşamasına geçilir. Ön inceleme aşamasının sonunda ise bir "ön inceleme tutanağı" düzenlenir. Ön inceleme aşamasında amaç, davayı tahkikata hazır hale getirerek gereksiz duruşma yapılmasının önüne geçmek ve zaman kayıplarını önlemektir.

Yanıt Açıklaması:

Tebliğ, kural olarak bir mazbata ile belgelendirilir (TebK m. 23; TebY m. 35/1). Tebliğ mazbatası tebliğin ne zaman, nerede ve kime yapıldığını ispatlayan tek belgedir. Doğru cevap A'dır.

Yanıt Açıklaması:

Yetki ilk itirazının reddi (HMK m. 19); tanıkların dinlenmek üzere daveti ve tanık adresinin bildirilmesi için kesin süre verilmesi (HMK m. 240); uzmanlık gerektiren bir konuda bilirkişiye başvurulması kararı (HMK m. 266 vd.); uyuşmazlık konusu taşınmazın görülmesi amacıyla keşfe karar verilmesi (HMK m. 288) kararları, usule ilişkin ara kararlarıdır. Delil tespiti geçici hukuki koruma kararlarındandır.

Yanıt Açıklaması: Ödeme Emri Yukarıda çeşitlerini belirttiğimiz üzere, alacaklı tarafından takip talebinde belirtilen ve yapılan takibin türüne göre icra dairesi, “ödeme emri” veya “icra emri” ya da “tahliye emri” düzenleyip borçluya göndermelidir. Takibin türü ilamsız takip ise borçluya “ödeme emri” gönderilir. Buna göre, genel haciz yoluyla takipte (İİK m. 60); kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte (İİK m. 168); taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takipte (İİK m. 146); ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takipte (İİK m. 149/b); kiralanan taşınmazların kira bedelinin ödenmemesi sebebiyle ilamsız icra yoluyla tahliye takibinde (İİK m. 269); adi ias yoluyla takipte (İİK m. 155 vd.); kambiyo senetlerine özgü ias yoluyla takipte (İİK m. 171 vd.) icra memuru “ödeme emri” düzenleyip borçluya gönderir. Ancak dikkat edilmesi gereken nokta şudur: her ödeme emri, yapılan takibin türüne göre farklı ödeme süreleri ve ihtarlar içermektedir.

Yanıt Açıklaması: İlk derece mahkemesi hâkiminin, yargılamayı sona erdirdiği ve dosyadan elini çektiği kararlar, nihai karar olarak karşımıza çıkmaktadır

Yanıt Açıklaması: İcra ve ias dairelerine yazılı talep ve beyanlarda bulunulableceği gibi, sözlü talep ve beyan da kural olarak mümkündür