Hukukun Temel Kavramları 1 Ara 1. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Mahkeme önüne gelen ve konusu taşınmaz kirası olan bir uyuşmazlıkta aynı tarihli iki farklı hukuk normu uygulanabilir niteliktedir. Bu normlardan ilki genel nitelikli Borçlar Kanununda iken diğer norm Taşınmaz Kiraları Hakkında Kanun adlı, Borçlar Kanunundan bağımsız olarak ihdas edilmiş bir kanunda bulunmaktadır. Hukuk normlarının çatışması halinde uygulanacak ilkeleri göz önüne alırsanız, mahkeme söz konusu uyuşmazlığa hangi kuralı, hangi ilkeye dayanarak uygulamalıdır?
Borçlar Kanunu - Lex Posterior |
Taşınmaz Kiraları Hakkında Kanun - Lex Specialis |
Borçlar Kanunu - Lex Specialis |
Borçlar Kanunu- Lex Superior |
Taşınmaz Kiraları Hakkında Kanun - Lex Superior |
Olayımızda aynı olaya uygulanabilecek iki bağımsız hukuk kuralı bulunmaktadır. Soru kökünden anlaşılabileceği üzere bu kurallar arasında bir öncelik sonralık ya da astlık üstlük ilişkisi bulunmamakta; kurallardan biri olaya ilişkin genel hükümleri içerirken diğer kural uyuşmazlık konusu olan taşınmaz kirasını özel olarak düzenlemektedir. böyle bir durumda olaya uygulanacak olan norm, özel hüküm niteliğinde olan Taşınmaz Kiraları Hakkında Kanun'da içerilen normdur. Burada belirleyici ilke ise aralarında öncelik sonralık yahut astlık üstlük ilişkisi olmayan iki normdan özel hüküm niteliğinde olanın olaya uygulanmasını salık veren lex specialis ilkesidir. Doğru cevap B'dir.
2.Soru
Yaptırımın işlevini yerine getirmesinde en etkili koşul aşağıdakilerden hangisidir?
Yaptırımın türü |
Takibatın etkinliği |
Yaptırımın içeriği |
Yaptırımın miktarı |
Yaptırımın uygulanabilirliği |
Yapılan araştırmalar yaptırımın işlevini yerine getirmesinde en etkili olan hususun çoğu kez takibatın etkinliği olduğunu göstermektedir. Eğer bir devlette, hukuk ihlalleri karşısında etkin bir takibat yapılarak ihlalleri gerçekleştirilenler başarıyla tespit ediliyor ve kendilerine hak ettikleri yaptırımlar uygulanıyorsa; bu husus muhtemel failleri ihlalde bulunmaktan caydırıcı etki göstermektedir.
3.Soru
Hükümsüzlüğün en ağır türü aşağıdakilerden hangisidir?
Mutlak butlan |
Nispi butlan |
Kesin hükümsüzlük |
Yokluk |
İptal edilebilirlik |
Yokluk, hukuksal bir işlemin hiç gerçekleştirilmemiş ve hukuk alanında doğmamış sayılmasıdır. Bu durum hükümsüzlüğün en ağır türüdür.
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi bir idari yaptırım değildir?
Meslek ve sanatın icrasından men |
Aylıktan kesme |
Barodan kaydın silinmesi |
Sürücü belgesinin geri alınması |
Ruhsatın iptali |
Disiplin suçları, belirli statüde bulunan kimselerin (öğrenci, kamu görevlisi, vs.) bulundukları konumun gerektirdiği davranışları yerine getirmelerini ve disiplinize olmalarını teminat altına almak için öngörülmüştür. Söz konusu suçları gerçekleştirenler hakkında disiplin cezaları uygulanır. Bunlardan biri de aylıktan kesmedir.
5.Soru
1982 Anayasası kendisinin tanımadığı "olayla sınırlı ve yalnız tarafları bağlayıcı" karar verme yetkisi bakımından aşağıdaki anayasalardan hangisi ile farklılık arz eder?
1921 |
1924 |
1961 |
1971 |
2007 |
Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı, dava konusu olan normu ortadan kaldırdığı için bu karar herkes için hüküm ve sonuç doğurur. 1982 Anayasası, 1961 Anayasası’nın aksine, Anayasa Mahkemesi’ne “olayla sınırlı ve yalnız tarafları bağlayıcı” karar verme yetkisini (1961 Anayasası, m.152/4) tanımamıştır.
6.Soru
Aşağıdaki normatif düzenlemelerden hangisi Anayasa Mahkemesi'nin denetimi kapsamında değildir?
Kanunlar |
Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri |
Milletlerarası Antlaşmalar |
Anayasa Değişiklikleri |
TBMM İçtüzüğü |
Anayasamıza göre, usulüne göre yürürlüğe konmuş milletlerarası antlaşmalar hakkında anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesi’ne başvurulamaz. Doğru cevap C'dir.
7.Soru
Şekli unsur veya idari unsurdan birinde ortaya çıkan hukuka aykırılıklar aşağıdaki yaptırımlardan hangisine bağlanmıştır?
Hükümsüzlük |
Adli para cezası |
İdari para cezası |
Hapis cezası |
Cebri icra |
Hukuki işlemler her hukuk dalı bakımından söz konusudur. Söz konusu işlemlerin iradi (fikri) ve şekli unsur olmak üzere iki temel unsuru vardır. İradi unsur, hukuki işlemin, işlemi gerçekleştiren kişi veya kişilerin özgür iradesine dayanmasını ifade eder. Şekli unsur ise işlemin kanunda öngörülen şekil şartlarına ve usule uygun olarak gerçekleştirilmesini ifade eder. Bu iki unsurdan birisinde ortaya çıkacak hukuka aykırılıklar hükümsüzlük yaptırımına bağlanmıştır.
8.Soru
Ahlak kurallarına ilişkin aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
Ahlak kuralları statiktir. |
Ahlak kuralları, hukuk kurallarına göre daha kapsayıcıdır. |
Ahlak kuralları teokratik temellere dayanır. |
Toplumsal ahlak kuralları yanlışları maddi yaptırımlarla engellemeye çalışır. |
Tüm ahlak kuralları hukuk tarafından benimsenir. |
Ahlak kuralları, topluma, zamana ve coğrafyaya göre değişebilir, farklılık gösterebilir. Ahlak kuralları, hukuk kurallarına göre daha kapsayıcıdır. Toplumsal ahlak kuralları, bireylerin doğruları yapmalarını teşvik ederken; yanlışları da manevi yaptırımlarla engellemeye çalışır. Ancak kimi ahlak kuralları, toplumdaki azınlık bireyler için, baskı aracı olarak kullanılabilirler. Bu nedenle her ahlak kuralı hukuk tarafından benimsenerek maddi yaptırımlarla desteklenemez. Ahlak kuralları yüzyıllar boyu bir arada yaşayan bireylerin bazı davranışları nitelemesiyle oluşmuş değer yargıları ve toplumca kabul görmüş kurallar bütünü olarak karşımıza çıkar. Doğru cevap B'dir.
9.Soru
Aşağıdaki toplum türlerinden hangisinde din kuralları ile hukuk kuralları aynı anlama sahiptir?
Teokratik toplum |
Feodal toplum |
İlkel toplum |
Tarım toplumu |
Bilgi toplumu |
Dini kuralların etkili olduğu toplumlarda hukuk kuralları teokratik yani dini temellere dayanmaktadır. Bu toplumlarda dini kurallara uymamak aynı zamanda hukuk kurallarına da uymamak anlamına gelmektedir. Bu tür toplumlarda dini kurallar ile hukuk kuralları aynı anlama sahiptir. Buna göre doğru cevap A seçeneğidir.
10.Soru
Yorumlayıcı hukuk kuralları ve tamamlayıcı hukuk kuralları, hangi tür hukuk kurallarına dahildirler?
Emredici hukuk kuralları |
Yedek hukuk kuralları |
Tanımlayıcı hukuk kuralları |
Yetki veren hukuk kuralları |
Ilga eden hukuk kuralları |
Yedek hukuk kuralları, uygulanmasının ilgililerin iradelerine bırakıldığı veya ilgililerin aksini kararlaştırabildiği hukuk kurallarıdır. Yedek hukuk kuralları kendi içerisinde “yorumlayıcı hukuk kuralları” ve “tamamlayıcı hukuk kuralları” olmak üzere ikiye ayrılırlar.
11.Soru
- Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürür.
- Anayasa Mahkemesi kararlarına karşı kanun yoluna başvurulabilir.
- Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazate'de yayımlanır.
Anayasa Mahkemesi kararları ile ilgili yukarıdaki ifadelerden hangisi ya da hangiler doğrudur?
I, II ve III |
I ve II |
I ve III |
Yalnız II |
Yalnız III |
Anayasa Mahkemesi’nin kararları kesindir. Kararların kesinliği, o karara karşı kanun yollarına (temyiz, karar düzeltmesi) başvurulamaması demektir. Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazete’de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. 1961 (m.152/3) ve 1982 (m.153/5) Anayasası, iptal kararının geriye yürümezliği ilkesini kabul etmişlerdir. Doğru cevap E'dir.
12.Soru
Anayasa Mahkemesi’nin denetim yetkisi, kural olarak bütün kanunları kapsar, ancak 1982 Anayasası bu genel kurala iki istisna getirmiştir. Değişiklikle kaldırılmadan önceki geçici 15/3 madde, anayasal demokratik düzenin, 12 Eylül darbesi ile kesintiye uğratıldığı Milli Güvenlik Konseyi döneminde çıkartılan kanunlara ve kanun hükmünde kararnamelere karşı Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesi’ne başvurulamayacağını düzenliyordu. Bu durum, Türkiye’de hukuk devleti açısından büyük bir sakınca teşkil etmekteydi. Yapılan anayasa değişikliği ile Anayasanın geçici 15/3 maddesi kaldırılmış ve Milli Güvenlik Konseyi döneminde çıkartılan kanunların anayasaya uygunluk denetiminin önü açılmıştır. Bu anayasa değişikliği kaç yılında yapılmıştır?
1999 |
2000 |
2001 |
2002 |
2003 |
3.10.2001 tarihinde yapılan anayasa değişikliği ile Anayasanın geçici 15/3 maddesi kaldırılmış ve Milli Güvenlik Konseyi döneminde çıkartılan kanunların anayasaya uygunluk denetiminin önü açılmıştır.
13.Soru
Anayasa Mahkemesinin kararlarının kesinliği ve bağlayıcılığı bakımından aşağıdaki konu başlıklarından hangisi kararların kesin hüküm niteliğinde olmasına rağmen yeni bir mahkeme sürecinin başlatılmasını mümkün kılan duruma işaret etmektedir?
Yokluk kararı |
Yorumlu red kararı |
Kararların gerekçelerinin bağlayıcılığı sorunu |
Yargılamanın yenilenmesi |
Yargılamanın usule aykırılığı |
Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının kesin olduğu yolundaki hüküm, ilk bakışta yargılanmanın yenilenmesinin mümkün olmadığını akla getirebilir. Ancak, yargılamanın yenilenmesi, zaten kesin hükümler hakkında başvurulacak bir yoldur. Bununla birlikte, ne anayasada, ne Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında 2949 sayılı
Kanun’da yargılamanın yenilenmesine dair bir hüküm vardır.
14.Soru
“Kanunlar yönünden insanlar arasında ayrım bulunmaması; bedensel, ruhsal başkalıkları ne olursa olsun, insanlar arasında toplumsal ve siyasi haklar yönünden ayrım bulunmaması durumu” olarak tanımlanan kavram aşağıdakilerden hangisidir?
Adalet |
Eşitlik |
Hoşgörü |
İnsan hakları |
Ayrımcılık yasağı |
Adalet kavramıyla oldukça karıştırılan eşitlik kavramı “kanunlar yönünden insanlar arasında ayrım bulunmaması durumu; bedensel, ruhsal başkalıkları ne olursa olsun, insanlar arasında toplumsal ve siyasi haklar yönünden ayrım bulunmaması durumu”; toplumsal eşitlik de “yasalarla tanınmış hak ve yükümlülüklerde bütün yurttaşların eşit olması” şeklinde tanımlanabilir.
15.Soru
- Hakim, kendisine tanınan hukuk yaratma yetkisini keyfi olarak kullanamaz.
- Hakimin yarattığı hukuk kanun gücündedir.
- Hakimin yarattığı hukuk, sonradan karşılaşacağı somut olaylar bağlamında sadece kendisini bağlayacaktır.
Hakimin hukuk yaratması ile ilgili yukarıdaki önermelerden hangisi doğrudur?
Hakimin hukuk yaratması ile ilgili yukarıdaki önermelerden hangisi doğrudur?
Yalnız I |
Yalnız II |
I – II |
II – III |
I - III |
Hâkime tanınan hukuk yaratma yetkisi keyfi olarak kullanılamayacaktır. Bu yetkinin ne şekilde kullanılacağı Türk Medeni Kanununun birinci maddesinde belirlenmiştir. Hâkimin yarattığı hukuk kuralı kanun gücünde değildir. Çünkü hâkimin yarattığı hukuk kuralı, somut bir anlaşmazlığın çözümünü sağlamak amacıyla konulmuş olan bir kuraldır. Bu kural her ne kadar genel ve soyut da olsa diğer hâkimleri ve hatta kendini yaratmış olan hâkimi bile sonradan karşılaşacakları somut olaylar bakımından bağlamayacaktır.Dolayısıyla sadece ilk önerme doğru nitelik taşımaktadır.
16.Soru
Kefalet sözleşmesinin kanunda yazılı şekle riayet edilmedikçe geçerli olmayacağına ilişkin hükmün niteliği aşağıdakilerden hangisidir?
Tamamlayıcı hukuk kuralı |
Emredici hukuk kuralı |
Yorumlayıcı hukuk kuralı |
Yedek hukuk kuralı |
Kesin hukuk kuralı |
Emredici hukuk kuralları, uyulması zorunlu olan zorlayıcı hukuk kurallarıdır. Bu kuralların konulmasında kamu düzeninin, genel ahlakın, toplum içinde zayıf bulunanların ve bireylerin kişiliklerinin korunması amaçlanmıştır. Emredici hukuk kurallarını bireylerin değiştirmesi mümkün olmadığı gibi aksini kararlaştırmaları söz konusu olamaz. Bu kurallar üzerinde bireylerin iradelerinin hiçbir rolü bulunmamaktadır. Verilen hükümde de bireyler kefalet sözleşmesini kanunda yazılı şekilden başka bir şekilde yapamaz, yaparsa geçersiz olur. Öyleyse verilen hüküm emredici niteliktedir. Cevap B dir.
17.Soru
Hukuki işlemin gerçekleştirilmesinde hukuka aykırılık olmakla birlikte, bu işlemin geçerli olup olmayacağının işlemden etkilenen kimsenin iradesine bırakılmasına imkan tanıyan yaptırım türü, aşağıdakilerden hangisidir?
Esnek hükümsüzlük |
Nisbi butlan |
Yokluk |
Mutlak butlan |
Kısmi butlan |
Hukuki işlemin gerçekleştirilmesinde hukuka aykırılık olmakla birlikte, bu işlemin geçerli olup olmayacağının işlemden etkilenen kimsenin iradesine bırakılmasına imkan tanıyan yaptırım türüne nisbi butlan adı verilmektedir. Doğru cevap B'dir.
18.Soru
Bir başkasını kasten yaralayarak işinden üç hafta ayrı kalmasına neden olan kişiye uygulanması gereken yaptırım aşağıdakilerden hangisidir?
Hapis cezası - kınama |
Hapis cezası - maddi ve manevi tazminat |
Sürgün - tazminat - uyarı |
Uyarı - kınama - cebri İcra |
Cebri icra - tazminat |
Tazminat, bir hukuk kuralını ihlal ederek bir başkasının zarara uğramasına neden olan kimsenin bu zararı gidermesini ifade eden yaptırım türüdür. Tazminat yaptırımı bazen başkaca yaptırım türleriyle birlikte de uygulanabilir. Örneğin bir başkasını kasten yaralayarak işinden üç hafta ayrı kalmasına neden olan kimse, bu cezai fiili nedeniyle hem hapis cezasına mahkum olurken hem de yaraladığı kimseye işinden ayrı kaldığı sürede kaybettiği gelir nedeniyle maddi tazminat, çektiği acı nedeniyle de manevi tazminat ödemek durumundadır.
19.Soru
Hukuk düzenleri, hayatın tüm olasılıklarını önceden öngörerek hukuki düzenlemeler yapabilecek denli kadir-i mutlak düzenler değillerdir. Bunun bir sonucu olarak kanunlarda az da olsa boşluklar bulunması beklenebilir bir durumdur. Hukuk kuralının uygulayıcısı olan hâkimler, kanunda boşluk olması durumunda önüne gelen uyuşmazlığı çözmekten kaçınamazlar.Yukarıda verilen bu ilke ışığında, karşısına gelen ve özel hukuk kapsamına giren bir uyuşmazlıkta, söz konusu uyumazlığa uygulanacak bir yazılı hukuk kuralı bulunmaması halinde hakimin öncelikle aşağıdaki yollardan hangisine başvurması gerekmektedir?
Durumu bekletici sorun olarak tanımlayıp yasa koyucunun bir kural ihdas etmesini beklemek. |
Duruma uygulanabilecek bir örf ve adet kuralının mevcut olup olmadığını araştırmak, varsa uygulamak. Aksi takdirde davayı sonlandırmak. |
Duruma uygulanabilecek bir hukuk kuralı olmadığı için, TMK md.1'e dayanarak duruma uygun hukuk yaratmak. |
Ortada uyuşmazlığa uygulanacak bir hukuk kuralı olmadığı için davanın konusuz olduğuna hükmederek davayı sonlandırmak. |
Olaya uygulanabilecek bir örf ve adet kuralı yok ise, soyut bir hukuk kuralı yaratarak davayı çözüme ulaştırmak. |
Özel hukuk kapsamındaki bir uyuşmazlıkta, ortada uygulanacak yazılı bir hükmün bulunmaması halinde hâkimin izleyeceği yol,Türk Medeni Kanununun birinci maddesinde düzenlenmiştir. Hakim, kanunda olaya uygulanabilecek bir yazılı hukuk kuralının mevcut olmaması halinde öncelikle örf ve adet hukukuna başvuracak ve orada bir kural varsa onu uygulayacaktır. Örf ve adet hukukunda da bir kural bulunmuyorsa, kendisi hukuk yaratacak, yani olayı çözüme ulaştırmaya yönelik soyut bir kural koyacaktır. Doğru cevap E'dir.
20.Soru
I. TBMM İçtüzüğü
II. Parlamento kararları
III. Savaş hallerinde çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri
Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri anayasaya uygunluk denetiminin konusu dışında kalmaktadır?
Yalnız I |
Yalnız II |
Yalnız III |
I ve II |
II ve III |
I. Aslında içtüzük hukuki niteliği açısından bir kanun değil parlamento kararıdır. Ancak taşıdığı
siyasal önem nedeniyle Anayasa Mahkemesi tarafından denetlenir.
II. Parlamento kararları kural olarak Anayasa Mahkemesi’nin denetimi dışındadır. Ancak bu konuda üç istisna vardır. Bunlardan ilki yukarıda belirtildiği üzere TBMM İçtüzüğüdür. İkincisi milletvekili yasama dokunulmazlığının kaldırılması, üçüncüsü ise TBMM üyeliğinin düşmesine ilişkin TBMM kararıdır.
III. Olağanüstü hallerde ve savaş hallerinde çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin şekil ve esas bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla, Anayasa Mahkemesinde dava açılamaz.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ