İvedi yargılama usulüne tabi olan davalarla ve merkezî ve ortak sınavlara ilişkin davalarda da istinaf yoluna başvurulamaz. Bu uyuşmazlıklar için yasa koyucu doğrudan temyiz kanun yolunu öngörmüştür. 

Tarafları, konusu ve sebebi aynı olan bir dava hakkında verilen karara aykırı yeni bir kararın verilmesine neden olabilecek kanuni bir dayanak yokken, aynı mahkeme yahut başka bir mahkeme tarafından önceki ilamın hükmüne aykırı bir karar verilmiş bulunması durumunda yargılamanın yenilenmesi gerekir. 

Kanun, davaların dosyanın tekemmülünden yani dilekçelerin verilmesi, gerekli bilgi ve belgelerin toplan-ması aşamasından sonra en geç altı ay içinde sonuçlan-dırılmasını emretmektedir. Bazı davalar için ise belirlenen öncelik sırası gözetilmektedir. 

Üst mahkemeler ilk derece mahkemelerinin kararlarını denetleyerek hem hataların azaltılması işlevini hem de içtihat birliğini sağlamaktadır. İdari yargıda istinaf, temyiz ve yargılamanın yenilenmesi kanun yolları mevcuttur. Kanun yolları dışında kararı veren mahkemeye yapılabilecek bir diğer başvuru ise açıklama veya karardaki yanlışlıkların düzeltilmesi başvurusudur. Açıklama veya aykırılığın kaldırılması başvurusu, kararın yerine getirilmesine kadar yapılabilmektedir. Karar uygulandıktan sonra böyle başvuru mümkün değildir. İlk derece mahkemelerinin verdiği kararların üst mahkemelerde denetlenmesine kanun yolu denir. 

İptal davalarında genel görevli mahkeme İdare mahkemesidir.

İYUK’un ilgili maddelerinde (A), (B), (C), (D) önermelerinin doğru olduğu açıkça belirtilmiştir. Yine İYUK’un 49.maddesine göre Yargıtay kararı sonucu hukuka uygun olmakla birlikte eksik bulursa, kararı gerekçesini değiştirerek onar. 

Dava açılmazdan önce idareye başvurmak zo- runluluğu olan hallerde, bu başvuru yapılmaksızın dava açılması durumunda idari merci tecavüzün den söz edilir.

Uygulamada taraflardan bilgi ve belge istenmesi ara karar verilmesi suretiyle yapılmaktadır. Danıştay temyiz sıfatıyla yargılama yaparken kural olarak vakıa inceleme yetkisine sahip olmadığından resen araştırma yetkisini sınırlı olarak kullanabilir. İYUK’un 20.maddesinin 2.fıkrasına göre taraflardan biri ara kararın icaplarını yerine getirmediği takdirde bu durumun verilecek karar üzerindeki etkisi mahkemece önceden takdir edilir ve ara kararda ayrıca belirtilir. İYUK’un 20.maddesinin 3.fıkrasına göre istenen bilgi ve belgeler devletin yüksek güvenliğine, menfaatlerine veya yabancı devletlere ilişkinse bunlara ilişkin belgeler verilemez ve karara da dayanak teşkil edemez. İYUK’un 17.maddesine göre son şıktaki bilgiler doğrudur. 

Anayasanın 139. maddesinde hakimlik ve savcılık teminatı kapsamında şu unsurlardan bahsedilmiştir:

I. Hâkimler ve savcılar azlolunamaz.

II. Hâkimler ve savcılar kendileri istemedikçe altmış beş yaşını bitirinceye kadar emekliye ayrılamaz.

III. Hâkimler ve savcılar bir mahkemenin veya kadronun kaldırılması sebebiyle de olsa aylık, ödenek ve diğer özlük haklarından yoksun kılınamaz.

Kusursuz sorumluluk, idarenin kusurlu olmaması durumunda bile işlem veya eylemi ile birey zararları arasında illiyet bağı kurulduğu sürece sorumlu olmasını ifade eder. Doğru cevap C' dir.