II. Abdülhamit Dönemi Türk Edebiyatı Ara 5. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Servet-i Fünun edebiyatının kurulması sürecinde “Burhân-ı Kudret” başlıklı şiirde kafiye için hangi kelimelerin kullanılması büyük tartışmaya yol açmıştır?
muktebes - abes |
nâr - kar |
bulut - unut |
aşk - eşk |
tezâd - âzâd |
Servet-i Fünûn Edebiyatının kurulmasına zemin hazırlayan bir başka edebî olayda, Hasan Âsâf adlı bir genç şairin Musavver Malûmat’ta yayımlanan “Burhân-ı Kudret” (7 Kasım 1895) başlıklı şiiri dolayısıyla çıkan tartışmalardır. Bu tartışma edebiyatımızda ‘abes-muktebes’ tartışması olarak da bilinir. Tartışmalara neden olan şiirdeki beyit şöyledir:
“Zerre-i nûrundan iken muktebes
Mihr ü mehe etmek işâret abes”
Bu beyitte kafiye oluşturan ‘muktebes’ kelimesinin sonu harfiyle, ‘abes’ kelimesinin sonu ise ile biter. Divan edebiyatı kafiye geleneğine göre, yazılışları farklı olduklarından bu iki harf kafiye olamaz. O nedenle Mehmet Tahir Efendi, ‘muktebes’ ve ‘abes’ kelimelerinin kafiye olamayacağını ileri sürer. Tartışma, kafiye kulak için midir, göz için mi sınırını aşıp, Recaizade Mahmut Ekrem’i de içine alan bir yenilikçi-gelenekçi tartışmasına dönüşür.
2.Soru
Edebiyat-ı Cedide oluşumunun bazı araştırmacılar tarafından kendi adıyla değil de Servet-i Fünun Edebiyatı adıyla anılmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
Edebiyat-ı Cedide'nin siyasi bir oluşum olması |
Servet-i Fünun hareketine paralellik göstermesi |
İki ifadenin kelime anlamlarının aynı olması |
Tanzimat Dönemi Edebiyatı'nın da başlangıçta aynı adla anılması |
Padişah'ın ilgili topluluğu Servet-i Fünun yakıştırmasıyla anmış olması |
Bu harekete katılanlar, içinde bulundukları topluluğu “Edebiyat-ı Cedide” adı ile anmışlar ve daha sonra edebiyat tarihleri de genellikle bu adı benimsemişlerdir. Ancak, Tanzimat dönemi edebiyatı da bafllangıçta “yeni edebiyat” anlamında aynı adla anıldığı için bazı araştırmacılar, Sultan II. Abdülhamit dönemindeki bu edebî oluşumu, etrafında birleştikleri derginin adına izafeten “Servet-i Fünûn Edebiyatı” adıyla tanıtmıştır.
3.Soru
Realizmin en önemli özelliklerinden biri olan ayrıntılı mekân tasvirleri, Halit Ziya’nın romanlarında sıklıkla karşılaştığımız unsurlardan birisidir. Yazar bu tasvirleri belli bir işlevi yerine getirmek için yapmaktadır. Bu tasvirler ya yaşanan olaylar hakkında okuyucuya bir şeyler sezdirmeyi ya da roman kişilerinin iç dünyalarını tanıtmayı amaçlayan tasvirlerdir. Bu açıdan Halit Ziya’nın romanlarında insan-mekân, insan-eşya ilişkisi çoğunlukla vardır.Aşağıdaki romanlardan hangisi Halit Ziya Uşaklıgil’in “ayrıntılı mekân tasviri” özelliği kullandığı eserlerine örnek teşkil etmektedir?
Sefile |
Mai ve Siyah |
Eylül |
Bir Ölünün Defteri |
Nemide |
Realizmin en önemli özelliklerinden biri olan ayrıntılı mekân tasvirleri, Halit Ziya’nın romanlarında sıklıkla karşılaştığımız unsurlardan birisidir. Yazar bu tasvirleri belli bir işlevi yerine getirmek için yapmaktadır. Bu tasvirler ya yaşanan olaylar hakkında okuyucuya bir şeyler sezdirmeyi ya da roman kişilerinin iç dünyalarını tanıtmayı amaçlayan tasvirlerdir. Bu açıdan Halit Ziya’nın romanlarında insan-mekân, insan-eşya ilişkisi çoğunlukla vardır. ilk romanı olan Sefile bu türe örnektir. Doğru cevap A'dır.
4.Soru
Recaizade Mahmut Ekrem'in Araba Sevdası adlı eserinde baş karakterlerden birisi, aynı zamanda eserin anlatıcısı durumundadır. Bu durum eserin aşağıdaki yaklaşımlardan hangisinden yararlandığını göstermektedir?
Yansıtıcı Bilince Başvurmak |
Geçmişe Dönüşler Yapma Metodu Kullanmak |
Kahraman Anlatıcıdan Yararlanmak |
Realist Hikayelere Yer Vermek |
Kaçış Temasına Yer Vermek |
Kahraman Anlatıcının Bakış Açısı: Anlatılarda eserin şahıslarından birinin anlatıcı konumunda olmasıdır.
5.Soru
Aşağıda Hüseyin Suat’a ait verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?
İkinci Meşrutiyet’ten sonra dönemin toplumsal ve tarihsel olaylarını konu edinen eserler vermeye başlamıştır. |
1908’den sonra ağırlıklı olarak mizaha yönelmiştir. |
Şiirleri, “Edebiyât-ı Cedîde Öncesi”, “Edebiyat-ı Cedîde Evresi” ve “İkinci Meşrûtiyet Sonrası” olmak üzere üç dönemde incelenebilir. |
Edebiyat-ı Cedide yıllarında genellikle aşk, tabiat ve ölüm gibi bireysel temaları işlemiştir. |
“Gâve-i Zâlim” takma adını kullanmıştır. |
Hüseyin Suat'a dair verilen bilgilerden A, B, D, E seçenekleri doğrudur. Fakat C seçeneği Hüseyin Suat'a ait deği Süleyman Nazif'e aittir. Süleyman Nazif’in şiirleri “Edebiyât-ı Cedîde Öncesi”, “Edebiyat-ı Cedîde Evresi” ve “İkinci Meşrûtiyet Sonrası” olmak üzere üç dönemde incelenmektedir.
6.Soru
"Muhsin Bey" ve "Şemsa" adlı eserler aşağıdaki yazarlardan hangisine aittir?
Recaizade Mahmut Ekrem |
Ahmet Mithat Efendi |
Cenap Şahabettin |
Halit Ziya Uşaklıgil |
Ahmet Rasim |
Doğru cevap A şıkkıdır.
7.Soru
Tevfik Fikret, 1908’de İkinci Meşrutiyeti’nin ilanından sonra Hüseyin Cahit ve Hüseyin Kâzım’la birlikte hangisini çıkarmaya başlamıştır?
Serveti- Fünûn |
Tanin |
Tercümân-ı Hakîkat |
Mirsad |
Malûmat |
Tevfik Fikret, 1908’de İkinci Meşrutiyet’in ilânıyla umutlandı, Hüseyin Cahit ve Hüseyin Kâzım’la birlikte Tanin’i çıkarmaya başladı.
8.Soru
Osman Vecdi küçük yaşta annesini kaybeder ve babası onu halasına emanet ederek uzaklara gider. Hala da kızı Nigâr’la yaşamaktadır. Nigâr’la büyüyen Osman Vecdi Galatasaray Lisesi’nde okumaya başlar. Okuldaki en iyi arkadaşı Hüsam’ı hafta sonları halasının evine götürür. Daha sonra Vecdi doktor, Hüsam gazeteci olur. Hala, Vecdi ile Nigâr’ı evlendirmek ister. Ancak bu geliş ve gidişler sırasında Hüsam ile Nigâr arasında duygusal bir bağ oluşmuştur. Nigâr annesinin talebine karşı çıkar. Nigâr ve Hüsam’ın birbirini sevdiğini anlayan Osman Vecdi, aşkını kalbine gömerek aradan çekilir ve evlenmeleri için elinden geleni yapar. Artık Osman Vecdi, yaşama şevkini kaybetmiştir ve savaşa gönüllü olarak katılır. Savaşta ölmek için çok çaba gösterse de ancak kolunun birini kaybederek geri döner ve herkesten uzak bir inziva hayatı yaşamaya başlar.Bu arada sağlığına dikkat etmemektedir. Bir gece evine çağırttığı Hüsam’a hatıra defterini teslim ederek çok beklediği ölüme kavuşur.
Yukarıda özeti verilen Halit Ziya Uşaklıgil'e ait roman aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
Nemide |
Bir Ölünün Defteri |
Maî ve Siyah |
Kırık Hayatlar |
Sefile |
Osman Vecdi küçük yaşta annesini kaybeder ve babası onu halasına emanet ederek uzaklara gider. Hala da kızı Nigâr’la yaşamaktadır. Nigâr’la büyüyen Osman Vecdi Galatasaray Lisesi’nde okumaya başlar. Okuldaki en iyi arkadaşı Hüsam’ı hafta sonları halasının evine götürür. Daha sonra Vecdi doktor, Hüsam gazeteci olur. Hala, Vecdi ile Nigâr’ı evlendirmek ister. Ancak bu geliş ve gidişler sırasında Hüsam ile Nigâr arasında duygusal bir bağ oluşmuştur. Nigâr annesinin talebine karşı çıkar. Nigâr ve Hüsam’ın birbirini sevdiğini anlayan Osman Vecdi, aşkını kalbine gömerek aradan çekilir ve evlenmeleri için elinden geleni yapar. Artık Osman Vecdi, yaşama şevkini kaybetmiştir ve savaşa gönüllü olarak katılır. Savaşta ölmek için çok çaba gösterse de ancak kolunun birini kaybederek geri döner ve herkesten uzak bir inziva hayatı yaşamaya başlar.Bu arada sağlığına dikkat etmemektedir. Bir gece evine çağırttığı Hüsam’a hatıra defterini teslim ederek çok beklediği ölüme kavuşur.
Yukarıda özeti verilen roman "Bir Ölünün Defteri"dir.
9.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Edebiyat-ı Cedide sanat anlayışının başlıca özelliklerinden biri değildir?
Sanat yapmak ve güzelliği yansıtmak amaçlanmıştır. |
Dilde sadeleşme hareketi kesintiye uğramıştır. |
Anlatıcının araya girip okurla sohbet etmesi, bilgiler aktarması, kişilerin idealize edilmesi bu dönem roman ve hikayesinin temel özellikleridir. |
Şiirde aruz ustalıkla kullanılmıştır. |
Şiiri giderek düzyazıya yaklaşmıştır. |
Edebiyat-ı Cedide topluluğunun ortak özellikleri arasında toplumu eğitme ve bilinçlendirmeden ziyade, sanat yapma ve güzellikleri yansıtma amacı taşıma; Tanzimat döneminde başlayan dilde sadeleşme hareketinin kesintiye uğratılması; şiirde aruzun ustalıkla kullanılması; 7-8 dizeye kadar yayılan cümlelerle şiirin düzyazıya yaklaşması bulunmaktadır. Bununla birlikte, roman ve hikayede, Tanzimat döneminde görülen, anlatıcının araya girip okurla sohbet etmesi, bilgiler aktarması, gerçeği zorlayan tesadüfler ve kişilerin idealize edilmesi gibi kusurlar, Edebiyat-ı Cedide romanında oldukça azalmış, olay örgüsü, karakterlerin canlandırılması ve çevre tasvirleri bakımından, daha sağlam, daha gerçekçi ve Batı tarzına uygun eserler kaleme alınmıştır. Dolayısıyla doğru cevap C'dir.
10.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Tevfik Fikret’in şiirlerinin başlıca özelliklerinden biri değildir?
Şiirlerinde sade bir dil kullanmıştır.
|
Şiirde, Divan şiirinin temel birimi olan beyit hâkimiyetini kırmış, anlamı ve cümleyi beytin dışına taşımıştır.
|
Diyaloglara yer vererek ve müstezatı daha serbest bir hâle sokarak, şiiri düzyazıya yaklaştırmıştır.
|
Kafiye düzeninde klâsik biçimlerin dışına çıkmıştır.
|
Şiirde konu ile aruz kalıpları arasında bir uygunluk aramış ve bunu uygulamaya çalışmıştır.
|
11.Soru
Beyaz Gölgeler şiir kitabı hangi şaire aittir?
Celâl Sahir |
Tevfik Fikret |
Ali Ekrem |
Hüseyin Suat |
Cenap Şehabettin |
Beyaz Gölgeler şiir kitabı Celâl Sahir'in yazdığı şiir kitabıdır. Kitapta şairin 1898-1900 yılları arasında yazdığı ve büyük bir bölümü Servet-i Fünu^n dergisinde yayımlanmış 93 şiir vardır. Doğru cevap A'dır.
12.Soru
............; gerileme, yıkılma, çökme anlamına gelen bir Fransızca kelimedir. Bu terim, 19. yüzyılın sonlarında, Fransa'da, şiirde alışılmış uslûbun dışına çıkan, yeni ve anlaşılmaz imgeler kullanan bazı sembolist şairler için kullanılmıştır. Yukarıdaki cümlede boş bırakılan yeri aşağıdakilerden hangisi doğru şekilde tamamlar?
Sone |
Terzarima |
Anjambman |
Dekadan |
Müstezat |
Anjambman; bir şiirde, cümle veya anlamın bir dize veya beyitte değil de, onu izleyen dizelerde tamamlanmasıdır. Müstezat; sözlük anlamı artmış, çoğalmış demektir. Bir Divan şiiri nazım biçimidir. Terzarima; ilk kez İtalyan edebiyatında kullanılan bir nazım biçimidir ve 3 dizeli bentlerden oluşur. Sone; önce İtalyan, sonra da Fransız edebiyatında kullanılan 14 dizelik bir nazım biçimidir. Dekadan ise; gerileme, yıkılma, çökme anlamına gelen bir Fransızca kelimedir. Bu terim, 19. yüzyılın sonlarında, Fransa'da, şiirde alışılmış uslûbun dışına çıkan, yeni ve anlaşılmaz imgeler kullanan bazı sembolist şairler için kullanılmıştır.
Dolayısıyla, doğru cevap D'dir.
13.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Halit Ziya Uşaklıgil’in hikâyelerinin tasnif edildiği alt kategorilerden biri değildir?
Aile Hikâyeleri
|
Aşk Hikâyeleri
|
Töre Hikâyeleri
|
Mizahî Hikâyeler
|
Hayvan Sevgisi Hikâyeleri
|
14.Soru
- Mehmet Rauf
- Tevfik Fikret
- Faik Ali
- Halit Ziya Uşaklıgil
- Süleyman Nazif
Yukarıdaki şairlerden hangileri Edebiyat-ı Cedide şairleri kapsamında yer almaktadır?
I, III ve V |
II, III ve V |
I,II ve IV |
II, III |
I, IV ve V |
Edebiyat-ı Cedîde’nin en ünlü şairleri Tevfik Fikret ve Cenap Şehabettin’dir. Ali Ekrem, Hüseyin Sîret, Fâik Âli, Celâl Sahir, Süleyman Nazif, Süleyman Nesip ve Hüseyin Suat da Edebiyat-ı Cedîde topluluğunun diğer önemli şairlerindendir. Mehmet Rauf ve Halit Ziya Uşaklıgil ise Edebiyat-ı Cedîde hikâye yazarlarıdır. Doğru cevap B'dir.
15.Soru
Ömer Faruk Huyugüzel, Halit Ziya’nın hikayelerini beş başlık altında inceler. Aşağıdakilerden hangisi bu başlıklardan biri değildir?
Saray hikayeleri |
Aile hikayeleri |
Töre hikayeleri |
Aşk hikayeleri |
Hayvan sevgisini anlatan hikayeler |
Ömer Faruk Huyugüzel, Halit Ziya’nın hikayelerini aile hikayeleri, aşk hikayeleri, fakir ve mahrum insanların hayatına ait hikayeler, hayvan sevgisini anlatan hikayeler, töre hikayeleri başlıkları altında beş bölümde inceler.
16.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Servet-i Fünun dergisiyle ilgili doğru bir ifadedir?
1890 yılında İzmir'de çıkarılmaya başlanmıştır. |
Başlangıçta fen bilimlerine ağırlık veriliyordu. |
Derginin idarecisi Muallim Naci olmuştur. |
Edebi eleştiriye yer verilmemiştir. |
Abes-muktebes tartışmalarının yaşandığı dergidir. |
Servet, 1890 yılında İstanbul’da çıkarılan bir gazetedir. Servet-i Fünûn, önce 27 Mart 1891’den itibaren bu gazetenin haftalık edebî eki olarak çıkmaya başlar. Derginin idarecisi Recaizade Mahmut Ekrem’in Mekteb-i Mülkiye’den öğrencisi Ahmet İhsan Tokgöz’dür. Başlangıçta fen bilimlerine ağırlık veren Servet-i Fünûn dergisinde, kısmen edebî yazılar da yayımlanıyordu. Ancak Recaizade Mahmut Ekrem, Ahmet İhsan’la görüşerek dergiyi yenilik edebiyatının yayın organı yapmak istediğini bildirdi. Şubat 1896’da bir başka öğrencisi Tevfik Fikret’i Ahmet İhsan’la tanıştırdı. Bu görüşme sonucunda, Tevfik Fikret, 7 Şubat 1896’da çıkan 256. sayıdan itibaren Servet-i Fünûn dergisinin başına geçti. Böylece Servet-i Fünûn dergisi, Recaizade Mahmut Ekrem’in aracılığı ve öncülüğüyle, edebiyatta yenilik yanlısı şair ve yazarların yayın organı hâline geldi. Edebiyat tarihlerinde “Edebiyat-ı Cedîde” (veya bazı kaynaklarda Servet-i Fünûn) adıyla bilinen hareket de Tevfik Fikret’in derginin başına geçmesiyle başladı. Servet-i Fünûn dergisindeki bu edebî faaliyet sonucunda, saydığımız yazar ve şairler, ortak bir duyuş ve söyleyiş tarzı etrafında, yeni bir edebiyat oluşturmuşlardır. İşte Servet-i Fünûn dergisinde 1896 yılından sonra şiir, roman, hikâye, mensur şiir ve eleştiri türünde verilen eserler sonucu oluşan bu edebî harekete Edebiyat-ı Cedîde adı verilir.
17.Soru
1918’de basılan, Birinci Dünya Savaşı yıllarında orduya moral vermeyi, askerlerimize dini ve milli bilgiler öğretmeyi amaçlayan şiir ve yazıların yer aldığı “Ordunun Defteri” kitabının yazarı kimdir?
Tevfik Fikret |
Abdülhak Hâmit |
Namık Kemal |
Ali Ekrem |
Cenap Şehabettin |
1918’de basılan, Birinci Dünya Savaşı yıllarında orduya moral vermeyi, askerlerimize dini ve milli bilgiler öğretmeyi amaçlayan şiir ve yazıların yer aldığı “Ordunun Defteri” kitabının yazarı Ali Ekrem'dir. Doğru cevap D'dir.
18.Soru
"Hatıra defteri kurgusuyla yazılmış bir hikâyede, İhsan iznini geçirmek üzere bir akrabasının yalısına gider. Orada öksüz ve veremli olan Meliha’ya ilgi duyar. Meliha ise ona olan ilgisini ancak ölürken ortaya koyar." Yukarıda bahsedilen uzun hikaye aşağıdakilerden hangisidir?
Bir Muhtıranın Son Yaprakları |
Bir Yazın Tarihi |
Heyhat |
Deli |
Aşk-ı Memnu |
Bir Yazın Tarihi de hatıra defteri kurgusuyla yazılmış bir hikâyedir. İhsan iznini geçirmek üzere bir akrabasının yalısına gider. Orada öksüz ve veremli olan Meliha’ya ilgi duyar. Meliha ise ona olan ilgisini ancak ölürken ortaya koyar.
19.Soru
Hangisi Hüseyin Suat'ın tabiat temalı şiirlerinden biridir?
Hilal-i Nev |
Tedfin |
Şiir Yazarken |
Makber-i Dildar |
Hayat-ı Mecruh |
Diğerleri ölüm temalı şiirlerdir. Cevap A şıkkıdır.
20.Soru
Tevfik Fikret'in ilk şiirleri kimin etkisi altında yazılmıştır?
Muallim Naci |
Recaizade Mahmut Ekrem |
Ahmet Mithat |
Abdulhak Hamit |
Muallim Feyzi |
Tevfik Fikret, ilk şiirlerini 1884 yılından itibaren Tercüman-ı Hakîkat gazetesinde
yayımlar. Şairin 1884-1891 yılları arasında yazdığı bu manzumeler, Muallim Naci
etkisinde kaleme alınmıştır. Doğru cevap A'dır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ