Osmanlı´da İskan ve Göç Ara 3. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Hangisi XIV-XVI. Yüzyıllarda Osmanlı Devleti’nin uyguladığı iskân metotları arasında yer almaz?
Kolonizatör Türk Dervişleri Vasıtası ile |
Vakıflar ve Temlikler |
Derbendler |
Sürgün |
Konar-Göçerlerin Boş Alanlara Yerleştirilmeleri |
Konar-Göçerlerin Boş Alanlara Yerleştirilmeleri bu döneme ait değildir
2.Soru
Yörük kelimesi hangi fiilden gelmektedir?
Göçmek |
Yerleşmek |
Yün örmek |
Yürümek |
Yöreselleşmek |
“Yörük”, kelimesi “yürümek” fiilinden gelip o dönemde hala yerleşmeyip konargöçer hayatlarını devam ettiren Türkmenler için kullanılan bir kelimedir. Doğru cevap D şıkkıdır.
3.Soru
Osmanlı Devleti’nde yoğun bir şekilde uygulanan, Anadolu'nun Türkleşmesini ve İslamlaşmasını sağlayan siyasete ne ad verilir ?
Cihan |
Denge |
Fetih |
İskân |
Hoşgürü |
İskân kelime manası dışında Osmanlı
Devleti’nde yoğun bir şekilde uygulanmış ve çeşitli maksatları ihtiva eden geniş bir kavramdır.
1071 Malazgirt zaferi ile birlikte Türklerin fetih
sahası içine giren Anadolu, bu siyaset sayesinde
Türkleşmiş ve İslamlaşmıştır. Osmanlıların fetihlerinin kalıcı bir hale gelmesi, devletin uzun
süre devamı ve bugün Balkanlarda Türk varlığı
yine bu siyasetin sistemli bir tarzda uygulanması
neticesinde olduğu görülecektir.
4.Soru
- Sahil bölgelerinde yaşayanlar gemi yapım malzemesi temini ve gemi yapımında,
- Yolların emniyeti ve tamiri, köprü yapımı ve tamiri, derbendçilik, suyolu
yapımı ve tamirinde, - Madenlerde,
- Seferler sırasında menzillere zahire indirmekte, topların naklinde,
- Kale yapım ve onarımı faaliyetlerinde
Devlet, yukarıda verilen görevlerden hangisi veya hangilerinde Yörükleri görevlendirilmiştir?
yapımı ve tamirinde,
Devlet, yukarıda verilen görevlerden hangisi veya hangilerinde Yörükleri görevlendirilmiştir?
Yalnız III |
IV ve V |
I, II ve III |
II, III ve IV |
I, II, III, IV ve V |
Kanuni Sultan Süleyman devrinden itibaren Yörüklerin
devlet tarafından aşağıdaki işlerle görevlendirildikleri anlaşılmaktadır.
a. Sahil bölgelerinde yaşayanlar gemi yapım malzemesi temini ve gemi yapı
mında,
b. Yolların emniyeti ve tamiri, köprü yapımı ve tamiri, derbendçilik, suyolu
yapımı ve tamirinde,
c. Madenlerde,
d. Seferler sırasında menzillere zahire indirmekte,
e. Seferler sırasında topların naklinde,
f. Kale yapım ve onarımı faaliyetlerinde görevlendirilmişlerdir.
5.Soru
Konar-göçerler, üzerinde yaşadıkları toprağın tasarruf şekillerine göre reaya (toprağı işleyen çiftçi sınıfı) olurlardı. Bu durum onların hukuki durumlarını ve verecekleri vergiler açısından bir değişiklik meydana getirmezdi.
Aşağıdakilerden hangisi konar-göçerlerin durumlarına göre işledikleri toprak ve bundan elde ettikleri vergi türlerinden biri değildir?
Zeamet |
Timâr |
Çift-bozan |
Hâs |
Evkaf |
Konar-göçerler, üzerinde yaşadıkları toprağın tasarruf şekillerine göre timâr, zeamet, hâs, efkaf reayası olabilirlerdi. Bu durum onların hukuki durumlarını ve verecekleri vergiler açısından bir değişiklik meydana getirmezdi. Yani vergilerini, toprağı kimden kiraladılarsa ona verirlerdi. Çift-bozan, toprağını terk edenlerden timârlı sipahiler tarafından alınırdı. Bir nevi tazminattır.
6.Soru
Tekke ve zaviyeler hakkında aşağıdaki hangi bilgi doğru olarak verilmemiştir?
Devlet tarafından yolculuk için tehlikeli olan yerlere tesis ediliyordu |
Dağlarda askerî sevk ve idareyi kolaylaştırmak için birer jandarma karakolu vazifesi görüyorlardı |
Karlı ve yağmurlu günlerde de yolculuk yapanlara sığınak oluyordu |
Ticarete engel olabilecek eşkıyalara mani oluyorlardı |
Yolculara hizmet verdikleri için devlete vergi ödüyorlardı |
Tekke ve zaviyelerin bir kısmı devlet tarafından bilhassa yolculuk için tehlikeli olan yerlere tesis ediliyordu. Bu bakımdan dağlarda, aşılması zor boğaz ve geçitlerde kurulan tekkeler, askerî sevk ve idareyi kolaylaştırmak, ticarete engel olabilecek eşkıya vb. kimselere mani olmak için birer jandarma karakolu vazifesi görüyorlardı. Bu hizmetin yanında tekkeler karlı ve yağmurlu günlerde de yolculuk yapan veya ticari sevkiyatta bulunanlara birer sığınak oluyordu. Tekkeler yolculara hizmet etmek, onlara yemek yedirip gecelemelerini sağlamak karşılığında her türlü vergiden muaf sayılıyorlardı.
7.Soru
I. Abdalân-ı Rum
II. Alperen
III. Derbentçi
Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri Kolonizatör Türk Dervişleri adı altında yer alır?
Yalnız I |
Yalnız III |
I ve II |
II ve III |
I, II, III |
Osmanlı tarihlerinde Gaziyân-ı Rum, Abdalân-ı Rum, Ahiyân-ı Rum, Alperen olarak isimlendirilen bu dervişlere araştırmacılar Kolonizatör Türk Dervişleri
adını vermişlerdir.
8.Soru
İdari^ bakımdan bir cemaat kim tarafından temsil edilmektedir?
C¸ölbeyi
|
Vali
|
Türkmen ağası
|
C¸aşnigi^r
|
Kethüda
|
9.Soru
Sözlükte bir günlük yol, yol üzerindeki konak yerleri veya ev manâlarına gelen sözcük aşağıdakilerden hangisidir?
Kervansaray |
Kale |
Köprübaşı |
Menzil |
Han |
Menzil: Sözlükte bir günlük yol, yol üzerindeki konak yerleri veya ev manâlarına gelmektedir.
10.Soru
Aşağıdakilerden hangisi XVII-XVIII. yüzyıllarda belli başlı iskân yerleri arasında gösterilemez?
Diyarbakır |
Halep Havalisi |
Kıbrıs Adası |
Nevşehir |
Trabzon |
XVII-XVIII. yüzyıllarda uyguladığı iskân siyaseti eşkıyalık hareketleri önlenemez bir boyut kaydeden konar-göçerlerin devlet eliyle iskânı teşebbüsüdür. Bu dönemdeki belli başlı iskân yerleri Kütahya, Aydın, Konya, Karaman, Antalya, İç-il, Ankara, Nevşehir, Çukurova, Diyarbakır, Malatya, Rakka, Halep havalisi ve Kıbrıs Adası olmuştur.
11.Soru
Türkmen kelimesinin doğuşuna ilişkin olarak, “Türk-manend” yani “Türk’e benzeyen” kelimesinin Farslar tarafından verildiğini, fakat halkın telaffuzunda Türkmene dönüştüğünü ifade eden tarihçi kimdir?
Ebu’l-gazi |
Muharrem Ergin |
J. Deny |
İbrahim Kafesoğlu |
Safiyyüddin Erdebili |
Ebu’l-gazi “ Türk-manend” yani “Türk’e benzeyen” kelimesinin Farslar tarafından verildiğini, fakat halkın telaffuzunda Türkmene dönüştüğünü söyler. Doğru cevap A şıkkıdır.
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi iç iska^nı gerektiren sebeplerden biri değildir?
Uzun savaşlar sebebiyle meydana gelen iktisadi buhranlar
|
İsyanlar ve eşkıyalık gibi çeşitli iç karışıkların ortaya çıkardığı durum
|
Devlete yeni gelir kaynakları elde etmek gayesi ile harap ve boş alanların ziraata açılması meselesi
|
Yapılan savaşlar sebebiyle özellikle hudut bölgelerinden içe doğru olan insan akını
|
Düşman arazisinde akın hareketinde bulundu mak maksadı ile görevlendirme
|
13.Soru
______ Beyliği’nin XIII. yüzyılın sonlarında Bizans İmparatorluğu ile barış yaparak, gazâyı terk etmeleri üzerine bu görevi onlara bağlı olarak, Söğüt-Domaniç havalisinde yaşayan Osmanlılar devralmıştır. Böylece gazâ ve yeni fethedilen yerlere yaptığı sistemli iskân politikası sayesinde büyük bir devletin temelleri atılmaya başlanmıştır.
Yukarıdaki boşluğa gelebilecek doğru ifade aşağıdakilerden hangisidir?
Aydınoğulları |
Çobanoğulları |
Karesioğulları |
Menteşeoğulları |
Saruhanoğulları |
Çobanoğulları Beyliği’nin XIII. yüzyılın sonlarında Bizans İmparatorluğu ile barış yaparak, gazâyı terk etmeleri üzerine bu görevi onlara bağlı olarak, Söğüt-Domaniç havalisinde yaşayan Osmanlılar devralmıştır. Böylece gazâ ve yeni fethedilen yerlere yaptığı sistemli iskân politikası sayesinde büyük bir devletin temelleri atılmaya başlanmıştır.
14.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Osmanlı iska^n politikası sonucu gerçekleşmiştir?
Ortadoğu’da Protestan milleti oluştu.
|
Arnavutlar Müslüman oldu.
|
Balkanlarda Müslüman Türk nüfus ortaya çıkmaya başladı.
|
Fethedilen yerlerin Türk hakimiyetinde kalmasına sebebiyet verdi.
|
Hudut bölelerinden içe doğru insan akını azaldı.
|
15.Soru
I. Uzun savaşlar yüzünden meydana gelen ekonomik buhranlar
II. İç karışıklıklar ve isyanlar
III. Devletin yeni gelir kaynakları ihtiyacı
Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri Osmanlı Devleti'nin Konar-Göçerlerin Terk Edilmiş Harap ve Boş Alanlara Yerleştirilmeleri Suretiyle Yapılan İskân politikasının sebepleri arasında gösterilebilir?
Yalnız I |
Yalnız III |
I ve II |
II ve III |
I, II, III |
Osmanlı Devleti XVII. yüzyılda harap ve sahipsiz yerlere konar-göçer aşiretleri
yerleştirerek, buraları ziraata açmak ve bu yolla devlet gelirlerini yükseltmek yönünde bir iskân politikası takip etmeye başlamıştır. Bu politika XVIII. yüzyılda
da devam ettirilmiştir. Osmanlıların bu devirde böyle bir politika belirlemesinin
sebeplerini aşağıdaki şekilde özetlemek mümkündür.
a. Uzun savaşlar yüzünden meydana gelen ekonomik buhranlar.
b. İç karışıklıklar ve isyanlar.
c. Devlete yeni gelir kaynakları meydana getirebilmek için harap ve boş alanların ziraata açılması.
Toplum yaşantısı içerisinde
16.Soru
Timar sistemi kaçıncı yüzyılda bozulmaya başlamıştır?
15. yy |
16. yy |
17.yy |
18. yy |
19.yy |
Osmanlı Devleti’nde XVII. yüzyılın başlarından itibaren doğuda ve batıda yürütülen sürekli savaşlar ve Anadolu’da çıkan Celalî İsyanları yüzünden timâr sistemi bozulmaya başlamıştı.
17.Soru
Yıldırım Bayezid devrine ait ilk iska^n kaydı nereye olmuştur?
fiam
|
Filibe
|
Niğbolu
|
Belgrad
|
Halep
|
18.Soru
Dergâh-ı ali kapucubaşı rütbesinde olan ve valinin yardımcısı olarak merkezden gönderilen yetkili aşağıdakilerden hangisidir?
Kadı/Naip
|
İskân Kâtibi
|
İskân Mübaşiri
|
İskân Beyleri
|
Sancak Beyi
|
19.Soru
Sultan II. Murad’ın Ergene Suyu’nun üzerine bir köprü yaptırmasından sonra bu köprünün çevresi iskân olunarak, bugünkü Uzunköprü Kasabası meydana gelmiştir. Bu durum aşağıdakilerden hangisine örnek olarak gösterilebilir?
Vakıflar ve Temlikler Vasıtası ile Yapılan İskân |
Anadolu’dan Rumeli’ye Yerleşmek İçin Gelen Türkmenlere Timârlar Verilmek Suretiyle Yapılan İskân |
Derbendler Vasıtası ile Yapılan İskân |
Sürgün Metoduyla Yapılan İskân |
Kolonizatör Türk Dervişleri Vasıtası ile Yapılan İskân |
Osmanlı Devleti’nde diğer bir iskân metodu vakıflar ve temlikler yoluyla yapılmıştır. Fethedilen yeni bölgelerin imar ve iskânını gerçekleştirmek için bizzat kendisinden faydalanılan vakıflar olarak külliye, câmi, mescid, imaret, medrese, köprü vs. hayır eserleri meydana getirmek, Osmanlı Devleti’nin kuruluşundan beri uyguladığı fetih metotlarından birisiydi. Bu şekilde vakıflar yoluyla sosyal imkânları oluşturulmuş bir bölge çevreden gelen halk tarafından iskân olunmaya başlanıyordu. Böylece kısa zamanda o vakıf eserinin etrafında mahalleler oluşuyor ve bir kasaba hâline gelmesi sağlanmış oluyordu. Mesela İznik’in fethinden sonra şehrin en büyük kilisesi câmiye dönüştürülürken, bir manastır da medreseye çevrilmiştir. Ayrıca Yenişehir Kapısı civarında bir imaret de yaptırılmıştır. Böylece yeni fethedilen yerlere iskân edilen Müslüman Türkmenlerin ibadet ve eğitim gibi hizmetlerden kolayca yararlanmaları sağlanmaktaydı. Sultan II. Murad’ın Ergene Suyu’nun üzerine bir köprü yaptırmasından sonra bu köprünün çevresi iskân olunarak, bugünkü Uzunköprü Kasabası meydana gelmiştir. Aynı şekilde II. Selim zamanında Eski-il Kazâsı’nda Sultaniye Mamuresi’nin yapılmasıyla Karapınar bir kasaba olarak ortaya çıkmıştır.
20.Soru
Konar-Göçerlerin sahip oldukları koyun sürülerinin karşılığında timâr, hâs, evkaf sahiplerine ödedikleri verginin adı aşağıdakilerden hangisidir?
Avarız |
Ağnâm |
Yave |
Bad-i heva |
Arus |
Konar-göçerler sahip oldukları koyun sürülerinin karşılığında timâr, hâs sahiplerine, vakıf görevlilerine ağnam vergisi adı verilen koyun vergisi öderlerdi. Bu verginin tahsili için belirlenen koyun miktarı genellikle 24 olarak belirlenmişti. Bu miktardan az koyunu olanlardan bennak vergisi alınırdı.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ