SORU: Cezai sorumluluk nedir?
CEVAP: Parlamenter hükümet sistemlerinde devlet başkanının cezai sorumluluğunun ne olduğu, devlet biçiminin monarşi veya cumhuriyet olmasına bağlı olarak değişmektedir. Parlamenter monarşilerde, devlet başkanının cezai sorumsuzluğu mutlaktır. Devlet başkanının eylem ve işlemlerinden doğan tüm cezai sorumluluklar, başbakan ve ilgili bakana aittir. Cumhuriyetlerde ise durum farklıdır. Devlet başkanının görevleriyle ilgili olan suçlarından kaynaklanan ceza sorumluluğu karşı-imza kuralının gereği olarak başbakan ve ilgili bakana aittir. Buna karşılık, cumhurbaşkanı göreviyle ilgili olmayan fiillerinden kaynaklanan ceza sorumluluğunu taşımaktadır. Cumhurbaşkanının görevi ile ilgili olmayan fiillerinden dolayı cezai sorumluluğunun ne şekilde işletileceği, 1924 Anayasasının 41. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmiştir. Bu hükme göre: Cumhurbaşkanının özlük işlerinden dolayı sorumlanması gerekirse Anayasanın milletvekilliği dokunulmazlığı ile ilgili 17 nci maddesi hükümlerine uyulur. Görüldüğü gibi, 1924 Anayasası döneminde cumhurbaşkanının görevi ile ilgili olmayan suçlardan dolayı yargılanabilmesi, TBMM’nin dokunulmazlık güvencesini kaldırmasına bağlıdır. 1961 ve 1982 Anayasaları ise cumhurbaşkanının görevi ile ilgili olmayan suçlarından dolayı ne şekilde sorumlu kılınabileceğini hükme bağlamamıştır. Her iki Anayasa da cumhurbaşkanının dokunulmazlık güvencesi olduğunu açık olarak düzenlemediğinden, bu Anayasalara göre cumhurbaşkanlarının görevleriyle ilgili olmayan suçlardan dolayı otomatik olarak yargılanabilecekleri izlenimi doğmaktadır. Ne var ki milletvekilleriyle, hükümetlere dışarıdan atanan bakanlara dokunulmazlık güvencesi sunan bu Anayasaların, cumhurbaşkanını bu güvenceden yoksun bırakabileceğini düşünmek gerçekçi değildir. Bu nedenle, cumhurbaşkanın da dokunulmazlık güvencesinden yararlanabileceği kabul edilmelidir. Ne var ki anayasa hukukçuları ve ceza hukukçuları arasında aksini savunan yazarların olduğunu da belirtmek gerekir. Bu yazarlara göre, kamu hukukunda kıyas yöntemi uygulanamayacağından, 1961 ve 1982 Anayasalarına göre cumhurbaşkanının dokunulmazlık güvencesine sahip olduğunu iddia etmek mümkün değildir.