SORU: Dil Felsefesinde “zorunluluk” kavramı ne anlama gelmektedir?
CEVAP: Öncelikle bu kavram bir tür “kadercilik” ile ilişkilendirilmemeli: Örneğin bazıları diyebilirler ki Orhan Veli öyle karakterde bir insandı ki, olaylar nasıl gelişirse gelişsin o yine de bir şair olacaktı; yani onun şair olmasının “zorunlu” olduğunu savunabilir. Ancak böyle bir şeyi savunanlar bile Orhan Veli’nin “İstanbul’u Dinliyorum” şiirini yazmasının zorunlu bir olgu olmadığını kabul edeceklerdir. Yani Orhan Veli’nin bu şiiri yazmamış olduğunu düşünmek bizi bir çelişkiye götürmez. Bundan dolayı burada kullandığımız zorunluluk kavramı bir anlamda “mantıksal” ya da “metafiziksel” bir kavram olarak kabul edilir. Ancak felsefecilerin uydurduğu teknik bir kavram olarak düşünülmemeli bu kavram. Hiç felsefe çalışmamış hatta eğitimi olmayan bir insanın bile örtük olarak da olsa gündelik dilde sıklıkla kullandığı bir kavramıdır bu aslında. şimdi örneğimize dönelim. Diyorduk ki olaylar farklı şekilde gelişseydi Orhan Veli bir şair olmayabilirdi, ya da şair olsaydı bile, örneğin İstanbul’da yaşamasaydı İstanbul’u Dinliyorum adlı şiiri yazmayabilirdi. Bu durumda şu tümce zorunlu bir olguyu dile getirmez: Orhan Veli “İstanbul’u Dinliyorum” adlı şiirin yazarıdır. Bu tümcenin dile getirdiği önerme “olumsal” (contingent) bir doğrudur. Burada “olumsal” sözcüğünü “zorunlu olmayan” anlamında kullanıyoruz.