İNSAN DAVRANIŞI VE SOSYAL ÇEVRE II Dersi Cinsel Yönelim Kimliği soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Eşcinselliğin bir hastalık olarak kabul edilmemesinin nedenleri nelerdir?


CEVAP:

Tarihsel süreçte ruh sağlığı alanında çalışanların ve toplumun genelinin sahip olduğu önyargılar nedeniyle eşcinsellik, ancak psikolojik ve fizyolojik anlamda sağlıklı olmayan bireylerde gözlemlenebilir bir hastalık olarak sınıflandırılmaktaydı. Bilimsel alanda eşcinsellikle ilgili araştırmalarda elde edilen önyargılı bilgilerin birçoğu ise, sadece terapi sürecinde olan eşcinsel bireylerden hareketle tüm eşcinsellere genellenmekteydi. Bu nedenle hem akademik hem de kamusal alanda “eşcinsellik ve hastalık” bağlantısı yaygınlaştırılmış ve eşcinsel bireyler uzun yıllar “hasta” olarak etiketlenmişlerdir. Daha sonra sadece terapiye gelen değil, birbirinden farklı özelliklere sahip birçok eşcinsel bireyi kapsayan araştırmaların yapılmasıyla, eşcinselliğin hastalıkla olan bağı koparılmıştır. Böylece 1973 yılında Amerikan Psikiyatri Birliği Ruhsal Bozuklukların Tanı ve İstatistiksel El Kitabı-IV (DSM-IV) ile ve daha sonra 1992 yılında Dünya Sağlık Örgütü de Uluslararası Hastalık Sınıflandırması (ICD) ile eşcinselliğin ruhsal bir bozukluk olmadığı kararını almıştır. Türkiye’de de resmi olarak DSM-IV kullanılmaktadır. Son otuz beş yılda yapılan daha objektif çalışmalar ise eşcinselliğin duygusal veya sosyal sorunlarla ilgisi olmadığını göstermiştir.  Günümüzde tüm dünyada eşcinselliğin, heteroseksüellik gibi, bireylerin fiziksel ve duygusal açıdan tatmin oldukları ve birbirleriyle sağlıklı ilişkiler kurdukları bir cinsel yönelim olduğu kabul edilmektedir.