CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK ŞİİRİ Dersi MODERN ŞİİRE DOĞRU- GARİP HAREKETİ soru detayı:
SORU:
Garip şairleri 1937-1945 arasında yazmış oldukları şiirlerinde yapıyı hangi tekniklerle kurmuşlardır?
CEVAP:
1937-1945 arasında yazmış oldukları şiirlerinde yapıyı genellikle şu tekniklerle kurmaktadırlar:
a. Konuşma dilinin sözcüklerini, günlük dildeki anlam yapısı içerisinde kullanmak. Böylece kendilerinden önceki şiirde görülen ve şairâne olarak eleştirdikleri sözcük seçimlerinden uzak durmuşlardır.
b. Dizeyi geleneksel işlevinden koparmak. Bu uygulama ile Türk şiirinde öteden beri bağımsız bir değer olarak görülen, şiir içinde kendisine özerk bir alan oluşturmuş bulunan dize önemini kaybetmiş, sözcük ve/veya hece sayıları değişken dizeler bir dinamizm oluşturduğu gibi anlamın şiirin bütününe yayılmasını da sağlamıştır. Böylece şiirin bütününe önem verilmiş, şiir belirli bir finale doğru gidecek biçimde düzenlenmiştir. Bu amaçla şiirlerde sık sık cümle yapısında devrikleşme ve vurguyu şiirin son dizesine kaydırma dikkati çeker.
c. Yinelemelere anlam vurgusunu oluşturan temel bir işlev yüklemek. Elbette geleneksel şiirin düzenli, sistemli formlarıyla değil, tamamen şairin seçtiği özel uygulamalar biçimindeki yinelemeler öncelikle anlamı belirginleştirmek, anlamın etkisini artırmak amacıyla kullanılır.
d. Anlam simetri ve karşıtlıkları oluşturmak. Şiirin biçimi anlamın simetrik veya karşıt düzenlemelerle verilmesini amaçlar.
e. İroni, parodi gibi mizah ögelerine şiirde asli bir yer vermek. Garip şiirinin en çok dikkati çeken özelliği mizahî dili başarıyla kullanması olmuştur.
f. Öyküleme tekniğine başvurmak. Öyküleme (tahkiye, narration) şiir içerisinde bir olay veya durumu anlatma demektir. Yeni Türk edebiyatında hemen akla gelen şiir içerisinde öyküleme örnekleri olarak Tevfik Fikret’in “Balıkçıar”, Mehmet Âkif’in “Küfe”, “Seyfi Baba” gibi manzumeleri gösterilebilir. Şiirde öyküleme, anlatılan olay veya durumun ögelerini şiir dilinin gerekleri çerçevesinde titiz eksiltmelerle gerçekleştirilerek, öykü türünden uzaklaşır. Bu konuya Orhan Veli’nin “Kitabe-i Seng-i Mezar”, “Montör Sabri” gibi şiirleri örnek verilebilir.
g. Duygusal söylem de Garip şairlerinin bir başka özelliğidir. Daha önceki maddelerde özetlediğimiz ve daha ziyade zekânın yönlendirmeleri ile belirlenen söyleyiş özellikleri, onların şiirde duygu ögesine yer vermelerine engel olmamıştır. Orhan Veli’nin “Anlatamıyorum” başlıklı şiiri bu konuyu en iyi veren örneklerden birisidir.