SORU: Hicaz-Irak ya da Hadis-Rey Ekolleri ne anlama gelmektedir? Açıklayınız.
CEVAP: Hicaz müctehidlerinin çoğunu hadis ehli, Irak müctehidlerinin çoğunu re’y ehli içerisinde değerlendirmek mümkündür. Bu re’ycilerin hadisi hiç kullanmadıkları, ya da hadisçilerin asla re’yle ictihad etmedikleri anlamına gelmemektedir. Her iki grup da hadisin bağlayıcı bir hukuk kaynağı olduğu,ictihad ve re’yin de nas bulunmayan konularda kullanıldığında anlaşmaktadır. Ancak re’y ehli olan fıkıhçılar, nasların akılla anlaşılabilir illetlere dayandığını ve insanların maslahatını gerçekleştirmeyi hedeflediğini düşünmektedir. Naslara bu bakış açısıyla yaklaştıklarından nas bulunmayan yerde re’ylerini kullanarak ictihad etmekten kaçınmazlardı. Bazen naslardan elde ettikleri prensipleri uygular, bu prensiplerin diğer nasların zahiri (literal) anlamı ile çatışmasında bir sakınca görmezlerdi. Bundan dolayı re’y ictihadını geniş bir çerçevede kullanmışlar ve birçok meseleyi karara bağlamışlardır. Buna karşın hadis taraftarı kapsamında değerlendirilen alimler, bütün çabalarını hadislerin ve sahabe fetvalarının ezberlenip anlaşılmasında yoğunlaştırmışlardır. Bunların fıkhi uygulamaları bu nakle dayalı malzemenin anlaşılması ve sonradan çıkan olaylara tatbiki ile sınırlı kalmıştır. Nassın uygulanması, makul olmayan sonuçlar verse de bunda bir sakınca görmemektedirler. Bu tutumları dolayısıyla re’yle ictihad etmekten kaçınırlar, zorlayıcı bir durumla karşılaşmadıkça buna yanaşmazlardı.