SORU: İslâm Hukukunun oluşumunda Peygamber Efendimiz (sav) nasıl bir yol izlemiştir? Mekke ve Medine dönemleriyle açıklayınız.
CEVAP: Hz. Peygamber Efendimiz (sav) döneminde İslâm hukukunun durumunu ele alırken Mekke ve Medine safhalarının özelliklerini göz önüne almak gerekmektedir. Mekke’de geçen hicretten önceki on üç yıl zarfında tebliğ edilen esaslar ağırlıklı olarak, Allah’ın birliği, Peygamberlik müessesesi, Ahiret hayatı gibi temel inanç ilkelerinin yerleştirilmesine yönelik olmuştur. Bunun yanında prensip olarak temel ahlak esasları üzerinde durulmuş, ancak bunları müeyyideye bağlayan ayrıntılı hükümler henüz getirilmemişti. Mekke dönemindeki tebliğ sürecinin insanları inanç ve ahlak bakımından belli bir düzeye getirerek, daha sonra emredilecek somut ve ayrıntılı hükümleri kabul edebilecek bir motivasyon sağlama gayesi taşıdığı anlaşılmaktadır. Bu açıdan Hz. Aişe (rahm)’nin (ö. 58/678) ilk inen ayetlerin Cennet ve Cehennem motifleri taşıdığı, daha sonra helal ve haramla ilgili ayetlerin geldiğine ilişkin tespiti önemlidir. Hz. Aişe (rahm)’nin değerlendirmesine göre, fertleri hazırlamadan ilk etapta içkiyi ya da zinayı terk etmek emredilseydi, insanlar bu emirlere direnç gösterirlerdi (Buhârî, Fedâilü’l-Kur’ân, 6). Hz. Peygamber’in hicretinden sonra Müslümanlar, Medine’de şehrin yönetimi üzerinde etkisi olan bir topluluk haline geldiler. Medine’de yaşayan bütün grupların iştirakiyle, hak ve sorumlulukları belirleyen ortak bir belge (Medine Vesikası) tanzim edilerek Hz. Peygamber Efendimiz (sav)’in etrafında bir nevi siyasal bir teşkilatlanma meydana getirildi. Bu aşamadan sonra hukuki hükümlerin vaz edilme ve uygulanma imkânı ortaya çıkmıştır. Zira sosyal olgu boyutundan hareket edildiğinde bir kurala hukukiliğini kazandıran niteliğin, o kuralı uygulatacak, ihlali halinde yaptırıma tabi tutacak bir iktidarın mevcudiyeti olduğu açıktır. Müslümanlar böyle bir iktidar yapısına Medine döneminde sahip olmuşlardır. Nitekim bu dönemde ibadet konuları ile ilgili ayrıntılı hükümlerin yanı sıra evlenme, boşanma, velayet, miras, ticari hayat, akitler ve borç ilişkileri, haksız fiiller, cezalar, muhakeme (yargılama) usulü, savaş ve barışla ilgili kurallar vb. sosyal hayatın hemen her alanını düzenleyen kurallar vaz edilmiştir. Bu süreç Hz. Peygamber Efendimiz (sav)’in vefatına kadar sürmüştür.