TÜRK İDARE TARİHİ Dersi II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ'NDE (1876-1908)YÖNETİM YAPISI soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Kanun-i Esasi'ye rağmen halkın iradesinin yeteri kadar ortaya koyulamamasının sebebi nedir?


CEVAP:

Yasama organı, meclis-i umumi adı verilen ve “heyet-i ayan” ve “heyet-i mebusan”dan oluşan parlamentoydu. Heyet-i ayan’ın üyeleri doğrudan padişah tarafından tayin olunurken üye sayısı mebusanın 1/3’ü olarak oranlanmıştı (md. 60). Mebusan üyeleri ayanın tersine dönemlik seçiliyordu ve her 50.000 Osmanlı vatandaşına bir mebus düşecek şekilde saptanmıştı (md. 65). Mebus seçimlerinin dört yılda bir yapılması, Türkçe bilmeleri, 30 yaşını tamamlamaları anayasal hükümlerdi. Yasama açısından bakıldığında da sultan merkezli yapının korunduğu görülmektedir. Taşra meclislerindeki seçim ilkelerine benzeyen genel seçim koşulları yüzünden halkın iradesi meclise yansıtılamazken, mebusan meclisinin karşısına üyeleri padişah tarafından tayin edilen ayan meclisi konulmuştur. Mebusan Meclisinin yasa teklifleri öncelikle ayan, sonrasında sultanın onayına sunulacağından zaten temelleri sorunlu olan halk iradesinin önü iyice kapatılmıştır. Ayrıca Meclis-i Vükela mebusana değil sultana karşı sorumlu tutulmuştur. Mebusan, nazırlar hakkında gensoru verebilir ama daha ötesi için bir baskıda bulunamazdı. Aynı şekilde kanun teklif ve değiştirme önerileri için de sultan onayı getirilmişti. Mebusan ile vükela arasında yaşanacak çekişmelerdeyse son söz padişaha bırakılmış ve onun rızasına göre iki taraftan birisinin yeniden seçilmesi ilkesi getirilmişti.