SORU: Locke bilgiyi, kaça ayırır? Bunları kısaca açıklayınız.
CEVAP: Locke bilgiyi, ideler arasındaki uyuşma ya da uyuşmamanın algılanma yoluna göre; • Sezgisel bilgi, • Tanıtlamalı bilgi ve • Duyusal bilgi olmak üzere üçe ayırır. Sezgisel (intuitif) bilgi: Zihnimiz iki ide arasındaki uyuşma ya da uyuşmama ilişkisini, başka bir ide araya girmeden dolaysız olarak algılayabiliyorsa, bu türden bilgiye sezgisel (intuitif) bilgi denir. Burada zihin herhangi bir inceleme ya da tanıtlama edimine girmeden doğruyu bir bakışta algılar. Bir karenin üçgen olmadığını, siyahın beyaz olmadığını böyle aracısız olarak kavrarız. Bilgi tanımında özdeşlik ya da başkalık tarzındaki uyuşma ya da uyuşmama biçimi, bu bilgi türünü tümüyle karşılar. Bu türden bilgilerde doğruluk kuşkuya mahal bırakmayacak kadar kesindir. Tanıtlamalı (demonstratif) bilgi: Bu bilgi derecesinde zihin ideler arasındaki uyuşmayı ya da uyuşmamayı algılayabilir ama bu birincideki gibi dolaysız olmaz. Burada iki ide arasındaki uyuşma ya da uyuşmamayı doğrudan algılayamayışının nedeni, zihnin, üzerinde araştırma yapılan ideleri onları birlikte gösterecek biçimde bir araya getirememesidir. Zihin bu durumda aradığı uyuşmayı ya da uyuşmamayı bulabilmek için bir ya da birkaç idenin aracılığına başvurmak zorunda kalır. Yani bir tür uslamlama yapmak zorunda kalır. Bu uslamlama sonucunda zihin, bir üçgenin üç açısıyla iki dik açının toplam büyüklükleri arasındaki uyuşmayı daha başka açısal hesaplamaların yardımıyla keşfetmiş olur. Duyusal (sensitif) bilgi: Locke’a göre sezgi ve tanıtlamaya dayandırılamayan her şey ne denli güvenle kabul edilmiş olursa olsun ya inanç ya kanı düzeyinde kalmak zorundadır. Bir dışsal nesneden aldığımız idenin zihnimizde bulunduğundan daha kesin bir şey olamaz ve bu bir sezgisel bilgidir. Ancak, zihnimizde bulunan bu yalın idenin zihnimiz dışında gerçek bir karşılığının bulunup bulunmadığı kimileri için hep sorun teşkil etmiştir. Çünkü duyular herhangi bir dış nesne tarafından etkilenmeden de zihinde kimi zaman ideler oluşabildiği bilinen bir gerçektir. Ayrıca rüyalarda da zihnimizdeki ideler açık ve nettir ama bunların zihnimiz dışında nesnel bir karşılığı yoktur.