HUKUK SOSYOLOJİSİ Dersi Uyma Davranışı soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Milgram'ın itaatin imha edici olabileceğini gösteren deneyini açıklayınız.


CEVAP:

İtaatin imha edici olabileceğini gösteren deney, Yale Üniversitesi’nde yapılmıştır. Denekler, New Haven ve çevresinden 20 ila 50 yaşları arasında 40 erkekten seçilmiştir. Deneklere bir gazete ilanı ve doğrudan posta talebi ile ulaşılmıştır ve başvuranlara, hafıza ve öğrenme üzerine bir çalışmaya katılacakları söylenmiştir. Denekler posta kâtibi, lise öğretmeni, satıcı, mühendis, işçi gibi meslek gruplarındandır ve eğitim seviyeleri ilkokulu bitirenden doktora yapana kadar değişmektedir. Deneye katılan deneklere $4.50 ödenmiştir. Bununla birlikte,
ödemenin tek koşulunun sadece laboratuvara gelmek olduğu ve deneyi tamamlamasalar bile paranın kendilerine ödeneceği söylenmiştir (Milgram,
1963, s. 372).
Deney gözlemcisi rolü, 31 yaşındaki bir lise biyoloji öğretmeni tarafından oynanmıştır. Bu kişi, deney boyunca ruhsuz ve sert bir görünüşe sahiptir. Gözlemci, gri bir teknisyen ceketi giymiştir. Kurban rolü ise, rol için eğitilmiş 47 yaşındaki bir muhasebeci tarafından oynanmıştır. Kurban, deneklerin çoğunun ılımlı ve sevimli bulduğu İrlanda kökenli bir Amerikalıdır (Milgram, 1963, s. 372).
Deneklere okunan metin, denek tarafından elektrik şoku verilmesini haklı çıkaracak şekilde tasarlanmıştır. Konu, ceza ile öğrenme arasındaki varsayımsal ilişkidir ve konuya genel bir giriş yapıldıktan sonra şunlar söylenmiştir:
“Fakat cezanın öğrenme üzerindeki etkisine dair çok az şey biliyoruz, çünkü bu konuda neredeyse hiçbir bilimsel çalışma yapılmamıştır. Örneğin ne kadar
cezanın öğrenme için en etkili olduğunu bilmiyoruz. Dolayısıyla bu çalışmada farklı meslek ve yaşlardaki yetişkinleri bir araya getiriyoruz. Ve bazılarının öğretmen ve bir kısmının ise öğrenci olmalarını istiyoruz. Farklı insanların öğretmenler ve öğrenciler olarak birbirlerine ne gibi etkileri olduğunu öğrenmek ve cezanın bu durumda öğrenme üzerinde ne gibi bir etkisi olacağını bulmak istiyoruz. Bu nedenle, birinizden bu gece burada öğretmen olmanızı ve diğerlerinin de öğrenci olmasını isteyeceğim. İçinizden herhangi birinizin bir tercihi var mı? (Milgram, 1963, s. 373)”
Daha sonra denekler kimin öğretmen ve kimin öğrenci olacağını belirlemek için bir şapkadan kâğıt çekmiştir. Denek her zaman öğretmen ve suç ortağı kurban her zaman öğrenci olacak şekilde kağıtlar ayarlanmıştır. Hemen sonra, öğretmen ve öğrenci bitişik bir odaya götürülmüş ve öğrenci bir “elektrikli sandalye” aparatına bağlanmıştır. Öğrencinin bileklerine bir elektrot takılmış ve “kabarcıklar ve yanıkları önlemek için” elektrot macunu uygulanmıştır. Deneklere, elektrotun bitişik odada şok jeneratörüne bağlandığı söylenmiştir. Deney gözlemcisinin güvenilirliğini artırmak için, “şoklar aşırı derecede ağrılı olabilse de, sürekli bir doku hasarına neden olmaz” diye açıklama yapılmıştır. “Öğretmen” ve “öğrenci” birbirini duyabilecek ancak göremeyecek şekilde ayrı odalara alınmıştır (Milgram, 1963, s. 373).
Deneyden önce öğretmene 45 voltluk bir elektrik şoku uygulanarak öğrenciye uygulayacağını sandığı şokun neye benzediği hakkında bir fikir verilmiştir (Milgram, 1963, s. 373). Daha sonra öğrenciye öğretmesi amacıyla öğretmene sözcük çiftlerinden oluşan bir liste verilmiş ve öğretmen bu listeyi öğrenciye bir kere okumuştur. Ardından öğretmen listeyi oluşturan sözcük çiftlerinin ilk sözcüklerini teker teker okumuş ve okuduğu her sözcük için öğrenciye dört adet seçenek sunmuştur. Öğrenci de bu seçenekler arasından doğru olduğunu düşündüğü cevabı bildirmek için önünde yer alan dört düğmeden birine basmıştır. Verdiği cevap yanlış ise, her yanlış cevap sonucu giderek artan elektrik şoklarına maruz bırakılmıştır. Cevap doğru ise öğretmen sonraki sözcük çiftine
geçmiştir (Milgram, 1963, s. 373). Denekler, öğrencinin verdiği her yanlış yanıta
karşılık onun gerçek şoklara maruz kaldığını düşünmekteydi. Gerçekte ise şok uygulanmamıştır. Onun yerine deneğin, kurbanın acı çektiğini sanması için çığlıklardan oluşan bir ses kaydı dinletilmiştir. Voltajın birkaç defa artırılmasından sonra kurban, kendisini yan odadaki denekten ayıran duvarı yumruklamaya ve voltaj artırımıyla artık sorulara cevap vermemeye başlamıştır (Milgram, 1963, s. 374).
Bu noktada denekler, deney gözlemcisine danışmış ve ondan devam etmeleri gerektiğine dair bir yanıt almıştır. Denek elektro şok uygulamakta isteksizliğinin devam edeceğini gösterdiyse, deney gözlemcisi, aşağıdaki ifadeler ile yanıt vermiştir. Bu ifadeler, sırayla kullanılmıştır ve denek, 4. ifadeye rağmen talimata uymadıysa deney sonlandırılmıştır (Milgram, 1963, s. 374):
“1. Lütfen devam edin.
2. Deney için devam etmeniz gerekiyor.
3. Devam etmeniz çok önemli.
4. Devam etmekten başka şansınız yok”.
Denek, öğrencinin kalıcı bir fiziki hasara uğraması halinde kendisinin sorumlu olup olmadığını sorduğunda deney gözlemcisi, “Şoklar ağrılı olabilir, ancak kalıcı bir doku hasarı söz konusu değil, bu yüzden lütfen devam edin” diyerek cevap vermiştir. Denek yine de devam etmek istemezse, deney gözlemcisi, “Öğrenci tüm sözcük çiftlerini doğru öğrenene kadar devam etmelisiniz. Bu yüzden lütfen devam edin” demiştir (Milgram, 1963, s. 374).
Deney gözlemcisinin komutlarıyla 40 denekten her biri beklenen kopuş noktasının ötesine geçmiştir. 20 voltluk şoktan önce hiçbir denek durmamıştır. 40 denekten sadece 5 tanesi, 300 voltluk seviyesinin üstüne çıkmayı reddetmiştir. Dört denek, 300 voltun üstüne çıkmış ve daha sonra devam etmeyi reddetmiştir. İki denek, 330 voltluk seviyede, diğer üçü de 345, 360 ve 375 voltta durmuştur. Sonuç olarak sadece 14 denek deney gözlemcisine meydan okumuştur. 40 deneğin 26'sı emirlere uyarak, en güçlü şoka ulaşana kadar (450 volt) kurbanını
cezalandırmaya devam etmiştir. Bu noktada, oturuma ara verilmiştir (Milgram, 1963, s. 375, 376).
Deneyin çeşitlemeleri daha sonra Milgram ve dünya genelinde farklı isimler tarafından yapılmış ve birbirine yakın sonuçlara ulaşılmıştır.