KAMU EKONOMİSİ I Dersi Piyasa Başarısızlığının Anatomisi ve Kamu Ekonomisi Rasyoneli soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Ödemeler Bilançosunda Denklik Sağlanması Fonksiyonunu açıklayınız.


CEVAP:

Ödemeler Bilançosunda Denklik Sağlanması Fonksiyonu. Kamu ekonomisinin fonksiyonlarından birisi de ödemeler bilançosunda denklik sağlanmasıdır. Bilindiği üzere, ödemeler dengesi bir ülkenin bir yıl içerisinde diğer ülkelere çeşitli nedenlerle yaptığı ödemelerle, dış ülkelerden sağladığı dövizleri gösteren bir tür bilançodur. Ödemeler dengesi, uluslararası ekonomik ilişkilerin parasal yönünü açıklar. Ödemeler dengesi, dar anlamda dış ticaret dengesi Bir ekonomide belirli bir dönemde (genellikle bir yılda) üretim faktörlerinin üretimde meydana getirdiği gelir artışına “iktisadi büyüme” denir.
Gerek kişisel ve gerekse fonksiyonel gelir dağılımı hem az gelişmiş ülkelerin hem de gelişmiş ülkelerin en önemli sorunlarından birisidir. Gelir dağılımı sorununun piyasa ekonomisi içerisinde kendiliğinden çözüme kavuşturulamaması nedeniyle devlet ekonomiye müdahale ederek yeniden dağıtım politikası adı verilen bir mekanizma ile adil bir gelir dağılımı gerçekleştirilmesine çalışır. Yeniden dağılımı, bir ülkede milli gelirin bir kısmını, vergi ve diğer cebri tasarruf araçları ile topluma yeniden vermek şeklinde tanımlayabiliriz. Yeniden dağılıma aynı zamanda “ikincil dağılım” adı da verilmektedir.
Diş ticaret dengesi, esasen ödemeler bilançosunun bir kalemini oluşturan cari işlemler dengesinin mal hareketlerine ilişkin bölümünü ifade eder. Diş ticaret dengesi, bir ülkenin bir yıl içerisindeki toplam mal ihracatı sonucunda sağladığı dövizleri ve ithalat sonucu dış ülkelere ödediği dövizleri gösterir. İthalatın ihracattan fazla olması durumunda ise dış ticaret dengesi açık veriyor denilir.
Dış ticaret dengesinin, iktisadi istikrarın sağlanması ve ekonomide büyüme ve kalkınmanın sağlanması açısından büyük önemi vardır. Bu bakımdan ödemeler bilançosunda denkliğin sağlanması son derece önemli olmaktadır. Ödemeler bilançosunun açık vermesi ülkenin uluslararası alanda itibarının sarsılması anlamına gelmektedir.
Ödemeler bilançosunda denge sağlanması iktisadi düşünceler içerisinde büyük önem taşımaktadır. Keynes öncesi iktisatçıların uluslararası denge mekanizmasını açıklayan doktrinine “klasik dış ticaret denge teorisi” denilmektedir. “Otomatik dış denge teorisi” olarak da bilinen bu teori, ödemeler bilançosundaki dengesizliklerin geçici olduğunu ve
zaman içerisinde kendiliğinden dengeye ulaşılabileceğini savunmaktadır. Bu teoriye göre, ödemeler bilançosu açık veren ülke, bu açığını altın ihraç etmek suretiyle kapayacaktır. Çünkü altın ihracı, o ülkedeki para hacmini azaltacak, para hacminin azalması da fiyat düzeyinin düşmesine neden olacaktır. Diğer taraftan altın ithal eden ülkelerde ise para hacmi genişleyerek fiyatlar artacaktır. Bu iki hareketin sonucunda, açık veren ülke diğer ülkelere nazaran ucuzlamış olacağından, ihracatı artıp, ithalatı azalacak ve böylece otomatik olarak tekrar dengeye gelecektir. Hemen belirtelim ki klasik ya da otomatik dış denge teorisi esasen altın para sisteminin söz konusu olduğu bir ekonomide geçerlidir.
Klasik iktisatçıların bu görüşlerine karşılık Keynes 1936 yılında yayınladığı “Genel Teori”sinde dış dengenin sağlanmasına ilişkin görüşlerini, özetle şu şekilde belirtmiştir. Keynes’e göre ödemeler bilançosu açık veren ülkelerde toplam talep hacmi daralarak, üretim ve istihdam seviyesi düşecek ve sonuçta milli gelir azalacaktır. Aksine ödemeler bilançosu fazlalık veren ülkelerde ise toplam talep hacminin genişlemesi sonucu, milli gelir de artacaktır. Milli geliri artan ülkenin ithalat mallarına olan talebi de artacaktır. Bu iki ülke arasında ithalat ve ihracat işlemleri ödemeler bilançosunun zaman içerisinde otomatik olarak dengeye gelmesini sağlayacaktır.
Günümüzde halen ödemeler bilançosundaki dengesizliklerin olması durumunda devletin çeşitli kamu politikası araçları ile ekonomiye müdahale etmesi görüşü bazı iktisatçılar tarafından savunulmaktadır. Şu halde, ödemeler bilançosunda denklik sağlanması da kamu ekonomisinin önemli fonksiyonlarından birisini oluşturmaktadır