SORU: Öykü kaç türe ayrılır? Açıklayınız.
CEVAP: Öyküler kuruluş biçimlerine göre olay öyküsü ya da durum öyküsü olarak ikiye ayrılır. Olay öyküsü: Olay öyküsü adından da anlaşılacağı gibi olay ağırlıklıdır. Olay öykülerinde serim, düğüm ve çözüm aşamalılığı vardır. Girişte kişi, olay, zaman ve yer gibi öğeler kısaca okura tanıtılır. Gelişme bölümünde olay ya da olaylar okurun merak duygusunu canlı tutacak biçimde aktarılır, ayrıntılar üzerinde durulur. Sonuç bölümünde ise düğüm çözülür, olay bir sona bağlanır. Olay öyküleri konusunu tarihten, ulusal duygulardan ya da toplumsal gerçeklerden alır. Olay öykülerinde kişiler, belirgin özellikleri olan ya da üstün nitelikleri olanlardır. Türk edebiyatında Ömer Seyfettin, Refik Halit Karay, Yakup Kadri, Orhan Kemal, Necati Cumalı bu türde eser vermiş yazarlarımızdandır. Durum öyküsü: Yaşamdan bir kesit sunan ya da belli bir insanlık durumunu belli bir ortam içinde veren öykü biçimidir. Durum öyküleri olay ağırlıklı değildir. Durum öykülerinde okur, günlük yaşamdan seçilmiş, değişik durumlarla karşılaşır. Olay ya da gerilimin yerini belli bir ortamdan kaynaklanan izlenimler, çağrışımlar alır. Bir durumu yansıtma amacı taşıdığı için serim ipuçlarına rastlanmaz. Öykünün bir sonucu, bir çözümü de olmayabilir. Öykü sonuç istemeyecek biçimde sonlandığı için okur, öykünün bitmediğini düşünebilir. Durum öyküsünde yazar, sıradan insanların öykülerini anlatır ve bunun içinde gündelik konuşma dilinde yazar. Olay öyküsündeki gibi entrikalar, çatışmalar yoktur durum öyküsünde. Gözlemci ve betimleyici gerçekçilik belirgin özelliklerindendir. Türk edebiyatında Memduh Şevket Esendal bu türün öncüsüdür. Sait Faik de bu türü deneyen yazarlarımızdandır. Günümüz edebiyatında öyküleri kesin sınırlarla birbirinden ayırmak çok zordur. Kimi öykülerde olayla durum iç içelik gösterir. Günümüz öyküsünü, anlatılan olaydan çok, yazarın kendine özgü anlatış biçimi daha önemli kılmaktadır.