ÖZEL GÜVENLİK HUKUKU II Dersi Özel Güvenlik Görevlilerinin Yetki ve Sorumluluğu-II (Yakalama, Zor Kullanma, Silah Bulundurma-Taşıma ve Suça El Koyma) soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Özel güvenlik görevlilerine tanınan zor kullanma yetkisi özel hukukun hangi alanındaki düzenlemelere dayanmaktadır? 


CEVAP:

Özel güvenlik görevlilerine tanınan zor kullanma yetkisi, esas itibarıyla bir hukuka uygunluk sebebinin icrası kapsamında işlenen fiillerle ilişkili olarak tanınmıştır.4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 981. maddesinde bir eşyanın zilyedine, zilyetliğine yönelik saldırılara karşı savunma hakkı tanınmıştır. Buna göre “Zilyet, her türlü gasp veya saldırıyı kuvvet kullanarak defedebilir. Zilyet, rızası dışında kendisinden alınan şeyi taşınmazlarda el koyanı kovarak, taşınırlarda ise eylem sırasında veya kaçarken yakalananın elinden alarak zilyetliğini koruyabilir. Ancak, zilyet durumun haklı göstermediği derecede kuvvet kullanmaktan kaçınmak zorundadır.” Bu hükme göre özel güvenlik görevlisi de zilyedi olduğu veya korumasına bırakılmak suretiyle zilyedi kılındığı eşyalara yönelik saldırıyı, durumun haklı kıldığı derecede kuvvet kullanarak defetme yetkisine sahiptir. Borçlar Kanunu'nun “Hukuka aykırılığı kaldıran hâller” başlığını taşıyan 63. maddesine göre “Kanunun verdiği yetkiye dayanan ve bu yetkinin sınırları içinde kalan bir fiil, zarara yol açsa bile, hukuka aykırı sayılmaz. Zarar görenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar, zarar verenin davranışının haklı savunma niteliği taşıması, yetkili kamu makamlarının müdahalesinin zamanında sağlanamayacak olması durumunda kişinin hakkını kendi gücüyle koruması veya zorunluluk hâllerinde de fiil, hukuka aykırı sayılmaz.” Bu hükme göre özel güvenlik görevlilerinin kanunun verdiği yetkinin sınırları içerisinde kalarak işledikleri fiiller, ilgilinin rızası üzerine gerçekleştirdikleri fiiller, meşru savunma ve zorunluluk hâlinde kalınarak ya da daha üstün nitelikte özel veya kamusal yararı korumak amacıyla işledikleri ve zor kullanma niteliğindeki fiiller, bir başkasına zarar vermiş olsa bile, tazminatı gerektirmeyecektir.